"Rusya Suriye’de etnik temizlik yapıyor"

googletag.cmd.push(function() { googletag.display('dfp-haber-ici'); });

Bir soru üzerine Kazakistan Devlet BaÅŸkanı Nursultan Nazarbayev’in bozulan Türkiye-Rusya iliÅŸkilerine arabuluculuktan ziyade farklı anlamda olumlu katkılarda bulunabileceÄŸini açıklayan DavutoÄŸlu, “Yapacağı her türlü katkıyı olumlu görürüz. Biz, Rusya’yı Balkanlarda, Orta Asya’da ve Kafkaslarda rakip gibi görmüyoruz. Ümit ederim ki Rusya rasyonel bir zeminde düÅŸünür, iliÅŸkileri normal bir seyre oturturuz” dedi. Rusya’nın Suriye’ye müdahalesini Ukrayna krizini gölgelemek amacıyla yaptığını belirten BaÅŸbakan, Suriyeli göçmenlerin trajedisine dikkat çekerek, “Biz, bunları aç, açıkta bırakacak deÄŸiliz. Ama dünyanın da bunu görmesi lazım. Rusya’nın emeline fırsat vermemek için elimizden geleni yapıyoruz. Nedir Rusya’nın emeli? Etnik temizlik yapıyor. Bu çok açık. Türkmenler, Araplar, Kürtler, Sünniler sürülüyor ki orada PYD’ye ve rejime alan açmak için. PYD yanlısı olmayan Kürt de sürülüyor. Böyle bir tablo karşısında bütün dünya sessiz. Bütün yükü Türkiye omuzlamış, elinden geleni yapıyor” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

DAEÅž ve PYD’ye yarıyor

Rusya’nın Halep ve Türkmen Dağı’na yönelik bombardımanına deÄŸinen DavutoÄŸlu, “Niye ÅŸimdi yaptı? Çünkü bizim desteklediÄŸimiz muhalifler, Mare-Cerablus hattında 8-10 köyü aldı, DAEÅž’i süpürmeye baÅŸladı. Muhaliflerin bir kısım gücü oraya kayınca bunlar da Halep’in kuzeyine yüklendiler. Tabiri caizse DAEÅž’ı kurtarmak için. Mare-Hercele hattı, Azez’in doÄŸusunda DAEÅž vardı. Türkiye’ye yakın unsurlar girdi. Biz de top atışları ile destekledik. Birkaç gün içine Çobanbeyli’nin karşısında Rai’ye geldi. Orayı almış olsa Cerablus’a kadar yerleÅŸim yeri yok, bütününü temizlemiÅŸ olacak. Ä°ÅŸte o sırada Rusya, kuzey Halep’te operasyona baÅŸlıyor. Rusya’nın yaptığı operasyon DAEÅž’e alan açmak için. DEAÅž’a neden alan açmaya çalışıyor? Çünkü ortada sadece DAEÅž kalırsa, Cenevre’de masaya oturacak ılımlı muhalefet kalmayacak” dedi. BaÅŸbakan ÅŸöyle devam etti: “Rusya iki opsiyon bırakmak istiyor. Rejim ya da DAEÅž. Hiçbirimiz DAEÅž’i seçmeyeceÄŸimiz için rejime razı olunacağını zannediyor. Öyle bir ortamda Türkiye elinden geleni yapıyor. Sanki muhalifler geri çekiliyor. 5 yıldır ordusu olmayan bir güç, düzenli ordusu, uçağı, kimyasal silahı, varil bombaları olan rejime direndi. O rejim yetmedi. Ä°ran, devrim muhafızları ile geldi. 24 Ä°ranlı general öldü Suriye’de. Rusya geldi, o da yetmedi. Hepsi birden geliyorlar; buna raÄŸmen Halep direniyor. Halep’in bu direniÅŸi KahramanmaraÅŸ’ın direniÅŸi gibidir. Halep kahramanlık destanı yazıyor.”

Eylem Planı’nı halkımız iyi anladı

Mardin’de açıkladığı Terörle Mücadele ve Eylem Planı’na ve kamuoyundan gelen ilk tepkilere deÄŸinen DavutoÄŸlu, “Mardin’e böyle kritik bir dönemde iki ÅŸeyi hedefledim. Bir, operasyonlar da dahil olmak üzere, bu meseleye bakışımızda toplumun algısını olumlu yönde deÄŸiÅŸmesi. Bunun 10 maddeyle, alınacak tedbirlerin neler olduÄŸundan çok yapılacak konuÅŸmanın ruhuyla ilgisi, dışarıya yansımasıyla ilgisi var. Ä°kincisi ise insanların buradan somut olarak bu eylem planından algıladığı ne?  Esas itibariyle bu 10 madde, 303 maddelik bir eylem planının süzülerek gelmiÅŸ olan halidir. Bu plan uzun sürede piÅŸti yani. Zihnimizde piÅŸti... Planın önemli bir kısmı da tabii benim STK’lar ile yaptığım görüÅŸmelerde gelen taleplere dayalı unsurlar. Bir sürecin sonucu bu. Bu belli aÅŸamaların sonunda konu zihninizde billurlaşır, sürece baktığınızda oturup da bir heyetin mekanik olarak hazırladığı bir çerçeve deÄŸil bu. Gelen ilk tepkilerin olumlu olduÄŸunu görüyorum” dedi.  

DEMOKRATÄ°KLEÅžME SÜRÜYOR

AK Parti hükümetleri döneminde demokratikleÅŸme paketleri ve sürecinin hiç bitmediÄŸini vurgulayan BaÅŸbakan, “Sonra, iki seçim arası gibi kritik bir dönemde bile biz birçok yeni adım attık. Åžimdi de atıyoruz. Åžu anda Aleviler ile ilgili çalışmalar var. Demokrasinin yaygınlaÅŸması her ÅŸeyden önce bir süreç meselesi. Önümüzdeki aylarda demokratikleÅŸmeden de öte demokrasinin derinleÅŸmesi anlamında reform paketleri açıklayacağız” diye konuÅŸtu.  Eylem planı kapsamında kurulacak Ä°stiÅŸare Meclisleri’nin iÅŸlevini açıklayan DavutoÄŸlu, ÅŸunları söyledi:

“Çözüm Süreci’nin iki büyük zaafı oldu. Birisi, bürokrasinin ve devletin algısıyla ilgili. Bizim bürokrasi Çözüm Süreci ile kamu düzeni arasındaki tamamlayıcılık iliÅŸkisini göremedi. Valilere, ‘Çözüm Süreci, kamu düzeninin alternatifi deÄŸil. EÄŸer bir yenden bir yere silah aktarıldığını görüyorsanız, müdahale edin. Efendim süreç zaafa uÄŸrar diye ortaya çıkan algı sebebiyle kamu düzeni yavaÅŸ yavaÅŸ tırtıklandı. Ä°yi niyetli bir algı, ama biz Çözüm Süreci’ni baÅŸlatırken kamu düzenini göz ardı edeceÄŸiz diye baÅŸlatmadık. Nitekim bu sefer kamu düzenini inÅŸa için çok daha büyük güç göstermek, fiili olarak bütün alanlarda bulunmak zorunda kaldık. Ä°kinci algı halk nezdindeki algı idi. Bu da çök büyük büyük zaafa yol açtı.