Sayın Cumhurbaşkanı'nın 'hayır çadırını' ziyareti güzel bir olay

CHP Genel BaÅŸkan Kemal KılıçdaroÄŸlu, "Sayın CumhurbaÅŸkanı'nın bir 'hayır çadırını' ziyaret etmesi güzel bir olay, hayırlı bir iÅŸ. Sonuçta tarafsız, bütün vatandaÅŸlara eÅŸit mesafede olması gereken CumhurbaÅŸkanı'nın 'evet çadırını' da 'hayır çadırını' da ziyaret etmesi, tarafları dinlemesi güzel bir ÅŸey." dedi.

KılıçdaroÄŸlu, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında gündeme iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

"CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın 'hayır çadırını' ziyaretini nasıl buluyorsunuz? Sizin de isminiz geçti bu ziyarette bu konuda ne diyeceksiniz?" sorusuna KılıçdaroÄŸlu, "Sayın CumhurbaÅŸkanı'nın bir 'hayır çadırını' ziyaret etmesi güzel bir olay, hayırlı bir iÅŸ. Sonuçta tarafsız, bütün vatandaÅŸlara eÅŸit mesafede olması gereken CumhurbaÅŸkanı'nın 'evet çadırını' da 'hayır çadırını' da ziyaret etmesi, tarafları dinlemesi güzel bir ÅŸey ama 'KılıçdaroÄŸlu yalan söylüyor.' diye kullandığı dil, bir cumhurbaÅŸkanına yakışmaz. EÄŸer ben gerçekleri ifade etmiyorsam, nerede, ne zaman, hangi gerçekleri ifade etmediÄŸim bana söylenebilir." yanıtını verdi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'a ve BaÅŸbakan Binali Yıldırım'a "Buyurun gelin, oturalım konuÅŸalım." çaÄŸrısında bulunan KılıçdaroÄŸlu, bu sürecin kısır bir tartışmanın içine çekilmek istendiÄŸini, bunun doÄŸru olmadığını söyledi.

"Ben tartışılmıyorum ki. Referandum konusu eÄŸer Kemal KılıçdaroÄŸlu ise olur, tartışabiliriz, ben hiçbir zaman çekinmem." diyen KılıçdaroÄŸlu, çocukluÄŸundan bu yana her dönemini tartışmaya hazır olduÄŸunu ifade etti.

KılıçdaroÄŸlu, hiçbir tartışmadan çekinmediÄŸini, hangi gazeteci gelirse cevap vermeye çalışacağını belirtti.

"Siz de 'evet çadırına' gider misiniz?" sorusuna, KılıçdaroÄŸlu, "Ben 'evet' oyu kullandığını ifade edenlerin hepsine büyük bir saygı beslediÄŸimi söyledim. EÄŸer öyle bir çadır rastlarsa gittiÄŸimiz yerde, tabii ziyaret ederim bizim vatandaşımız deÄŸil mi? Sayın CumhurbaÅŸkanı 'hayır çadırını' ziyaret ederken, bir dönem terörist olarak suçladığı bir düÅŸünceden umuyorum vazgeçmiÅŸtir. Oradaki insanlar da sayın CumhurbaÅŸkanı'na umarım saygısızlık yapmamışlardır. Çünkü bir makama saygı göstermek gerekiyor." yanıtını verdi.

"Bana bir gerekçe söylesinler"

Referandum kampanyasının partiler arasında bir çekiÅŸmeymiÅŸ gibi gösterilmek istendiÄŸini ileri süren KılıçdaroÄŸlu, bir partinin, kiÅŸinin, hükümetin deÄŸil, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸinin oylanacağını söyledi.

KılıçdaroÄŸlu, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸinin siyasi partilerden, kiÅŸilerden bağımsız bir ÅŸekilde düÅŸünülmesi gerektiÄŸini belirterek, alanda da 'hayır' oylarının fazla olduÄŸunu gördüklerini kaydetti.

GittiÄŸi yerlerde kendisine 'Esnafın, çiftçinin, taÅŸeron iÅŸçisinin sorunu var, iÅŸsizlik sorunu almış başını gidiyor, ekonomide ciddi kırılmalar var. Bu kadar sorun varken siz siyasi partiler olarak bir araya gelip bu sorunları çözmek sizin görevinizken, neden ÅŸimdi referandumu getirdiniz başımıza bela ettiniz?" sorularının yöneltildiÄŸini aktaran KılıçdaroÄŸlu, Türkiye'nin acil ihtiyacının anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi olmadığını savundu.

Kemal KılıçdaroÄŸlu, "Bu anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi geçerse Türkiye daha hızlı büyüyecek. Bana bir gerekçesini söylesinler, ben de memnun olurum. Belki o zaman deriz ki 'Biz bunu atlamışız.' Bunu anlatamıyorlar." diye konuÅŸtu.

"Bu mudur millete güven"

"Yeni sistemde güven oyunun millet tarafından hükümete verilmesi yeterli deÄŸil midir? sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:

"Yeni anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi baÅŸbakanlığı, bakanlar kurulunu kaldırıyor. Nasıl olacak seçim? Åžu anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸinde bana desinler ki 'Åžu maddeye göre yeni kurulacak hükümet, hükümet programını hazırlayacak, millete sunacak beÅŸ yılda bir.' Ya hükümet yarı yolda kalırsa ne olacak? Var mı bir düzenleme? Hayır, yok. Ya hükümette birisi yanlış yaparsa, gensoru verecek misiniz? Veremeyeceksiniz. Daha komiÄŸini söyleyim; Diyelim ki Ankara'da bir yol bozuk, 3 aydır yapılamıyor. Çevre ve Åžehircilik Bakanlığına diyorsunuz ki 'Ankara'nın ÅŸu sorunu var.' Bir Ankara milletvekili çıkıp, TBMM kürsüsünden bakana soru soruyor. Bugünkü düzende o bakan gelip TBMM kürsüsünden o yolun neden yapılamadığını, ne zaman yapılacağını açıklamak zorunda. Yeni modelde bakan asla kürsüye gelip bu soruya cevap vermeyecek. Çünkü böyle bir soru dahi sorulamayacak. Bu mudur millete güven?"

"Yeni düzenlemede bakanlar yok mu?" sorusuna KılıçdaroÄŸlu, "Bakanların olup olmayacağına baÅŸkan karar verecek, hiç bakan atamayabilir." karşılığını verdi. "Böyle bir ÅŸeyi gerçekçi buluyor musunuz?" sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, "Atayacaktır diye bir düzenleme var mı? Devletin yapısı ve iÅŸleyiÅŸiyle ilgili bütün yetkiler baÅŸkana verilmiÅŸ vaziyette. BaÅŸkan arzu ettiÄŸi kadar bakanlık oluÅŸturabilir." yanıtını verdi.

"Türkiye'yi felakete sürükleyebilir"

"Afganistan'da baÅŸkan ve iki baÅŸkan yardımcısı seçimle geliyor, kendi anayasalarında var. Bizde sayı yok. Ben diyorum ki sayı kaç, bir mi, iki mi, beÅŸ mi, on mu, elli mi? 'Efendim, bir olabilir, iki olabilir, bilemedin üç olur.' Niye bilemedin kardeÅŸim, bil. Kaç yardımcısı olacak bana çıkıp söylesinler." diyen KılıçdaroÄŸlu, bu düzenlemeyle, bir baÅŸkanın "Ben, 500 tane baÅŸkan yardımcısı yapacağım." diyebileceÄŸini öne sürdü.

"Uyum yasalarıyla birtakım boÅŸluklar doldurulamaz mı?" sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, "Anayasa yapıyoruz, yasa yapmıyoruz. Hiçbir yasa anayasaya aykırı olamaz. Yarın baÅŸkan, 'Bir dakika benim yetkilerimi sınırlıyorsunuz.' diyecek." dedi.

KılıçdaroÄŸlu, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸinde "TBMM'nin münhasıran görev alanına giren konularda, cumhurbaÅŸkanlığı düzenleme yapamaz." ifadesinin yeraldığını aktararak, ÅŸunları kaydetti:

"Öyle geniÅŸ yetkiler veriyoruz ki bir kiÅŸi çıkıp Türkiye'yi felakete sürükleyebilir. Birisi çok yeteneklidir, bilgilidir, devlet umuru görmüÅŸtür, 'Ya bu kadar yetki var ama ben yine de kullanmayım.' diye düÅŸünebilir ama birgün bir baÅŸka seçim olur, bir baÅŸkası gelir oraya der ki 'Bir dakika beyler, böyle bir fırsat geçti, ben bütün akrabaları baÅŸkan yardımcısı yapıyım.' Böyle bir yetki kime verilmiÅŸtir dünyada? Anayasa konuÅŸuyoruz, tartışıyoruz, keÅŸke bunları onlar da burada olsaydı, beraber konuÅŸsaydık. Benim atladığım bir ÅŸey varsa, onlar da bana ifade edebilselerdi. Bu kadar yetkiyi bir kiÅŸiye veremezsiniz, Türkiye'yi felakete sürükleyebilir, yazıktır, günahtır bu memlekete."

"Fesih nedir, ne deÄŸildir iyi bilirim"

Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi "rejim deÄŸiÅŸikliÄŸi" olarak nitelendiren KılıçdaroÄŸlu, devletin yönetim ÅŸeklinin deÄŸiÅŸmesinin, Türk Dil Kurumu sözlüÄŸünde "rejim deÄŸiÅŸikliÄŸi" olarak yer aldığını söyledi.

"Parlamenter sistem deÄŸiÅŸecekse eÄŸer bu bir sistem deÄŸiÅŸikliÄŸi deÄŸil midir?" sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, Parlamento'nun yetkisinin sınırlandığını öne sürdü. Bu anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸine göre seçilecek baÅŸkanın, isterse bütçe kanununu hiç Meclis'e getirmeyeceÄŸini ileri süren KılıçdaroÄŸlu, bununla ilgili bir düzenlemenin olmadığını savundu.

KılıçdaroÄŸlu, "BaÅŸbakan Yıldırım, yüzde 10 seçim barajıyla ilgili '16 Nisan'dan sonra oturalım, konuÅŸalım.' dedi. CHP, oturur konuÅŸur mu bunu? Evet ya da hayır çıkması, bu oturup konuÅŸmanın yanıtını deÄŸiÅŸtirir mi?" sorusuna, "Biz bunu zaten kanun olarak teklif etmiÅŸiz, oturup konuÅŸacağız. Benim düÅŸüncem, yüzde 1 oy alan partinin genel baÅŸkanı Meclis'e gelsin." yanıtını verdi.

"CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 'CumhurbaÅŸkanının Meclis'i feshetme yetkisi yok. Böyle bir ÅŸey varsa ispat et, ben cumhurbaÅŸkanlığından istifa edeceÄŸim ama o da kalkıp CHP'den ayrılsın ki CHP'de kurtulsun.' ifadesini kullandı. Bu konuda ne diyeceksiniz?" sorusuna, KılıçdaroÄŸlu, "Ben, sayın CumhurbaÅŸkanı'nın istifa etmesini istemem. Sayın CumhurbaÅŸkanı hukukçu deÄŸil, ben de hukukçu deÄŸilim ama ben vergi hukukunu çok iyi bilirim. Pek çok düzenlemenin anayasaya aykırı olup olmadığını inceleyen, kontrol eden... Bütün hayatım da buralarda geçti. Dolayısıyla fesih nedir, ne deÄŸildir onu gayet iyi bilirim. Hiçbir yorum yapmaya gerek yok. Türk Dil Kurumu sözlüÄŸü 'parlamentonun feshi' diyor. Bu sözlük benim deÄŸil, devletin bir kurumuna ait sözlük." yanıtını verdi.

"Fesih yetkisi vardır"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın açıklamaları hatırlatılarak, yeni sistemde cumhurbaÅŸkanının "Meclisi feshetme" yetkisi olup olmadığına iliÅŸkin soruya KılıçdaroÄŸlu, "Fesih yetkisi vardır." ÅŸeklinde cevap verdi.

Söz konusu durumun mevcut anayasada da olduÄŸuna dikkati çeken KılıçdaroÄŸlu, bir hukukçu olan Adalet Bakanı Bekir BozdaÄŸ'ın, 9 Ocak'taki konuÅŸmasını örnek gösterdi. 

BozdaÄŸ'ın, o konuÅŸmasında, "Åžimdi bir ÅŸey söyleniyor, 'Meclisi feshedecek cumhurbaÅŸkanı?' CumhurbaÅŸkanının bugünkü anayasamızın ilgili maddesine göre Meclisi belli ÅŸartlar oluÅŸtuÄŸunda fesih yetkisi var mı? Var. Nitekim 7 Haziran seçimlerinden sonra, Meclis seçimlerinin yenilenmesine karar verdi mi? Verdi." dediÄŸini aktaran KılıçdaroÄŸlu, "Demek ki fesih yetkisi varmış. Kim söylüyor? Adalet Bakanı söylüyor." ifadelerini kullandı. 

AK Parti'li bazı yöneticilerin de bu konudaki açıklamalarını okuyan KılıçdaroÄŸlu, ÅŸöyle devam etti:

"Merak ediyorum, Sayın CumhurbaÅŸkanı ayrılacak mı? Ben ayrılmasını istemem. Halk seçti. Halkın oylarına saygılıyım. Makamında kalsın ama KılıçdaroÄŸlu bir ÅŸey söylüyorsa en az 50 yere sorsun. Biz aÄŸzımızdan çıkan cümleleri tartarak, araÅŸtırarak söylüyoruz. Bu benim iradem deÄŸil, 'parlamentonun görev süresi dolmadan parlamentonun feshini yapar' yani tekrar götürürseniz seçime bunun adı fesihtir. 'Anayasa fesih yazmıyor.' Anayasada konuÅŸtuÄŸumuz çoÄŸu kelime yok. Ama biz iÅŸin özüne bakalım. Görev süresi dolmadan Meclisi feshediyorsunuz. Bugünkü anayasaya göre 45 gün içinde hükümet kurulamazsa Sayın CumhurbaÅŸkanın Meclisi feshedip yeniden seçime gitmesi mümkün. Gerekçesi var, 'Türkiye hükümetsiz kalmasın.' diye. Yeni deÄŸiÅŸiklikte hiçbir gerekçe yok. Bir sabah kalkar baÅŸkan, Sayın ErdoÄŸan feshetmeye bilir ama bir baÅŸka baÅŸkan 'Meclisi feshediyorum.' diyebilir."

KılıçdaroÄŸlu, "2019'da cumhurbaÅŸkanı adayı olur musunuz?" sorusuna iliÅŸkin "KoÅŸullara baÄŸlı. Bugünden gelin güvey olmanın anlamı var mı? KoÅŸullar uygun olur, oluruz. Uygun olmaz, olmayız. Biz CHP olarak bir kiÅŸinin iradesiyle karar almayız. Bizim MYK'mız, PM'miz var. Biz demokrasiyi içimize sindirmiÅŸ bir partiyiz. Oturulur karar verilir, dolayısıyla o dönem seçimler gelir CHP'nin yetkili organları toplanır. Demokrasiyi yaÅŸatan tek parti biziz zaten." deÄŸerlendirmelerinde bulundu. 

"Hayır çıkarsa ne olacak?" 

"Hayır çıkarsa ne olacak?" denilmesi üzerine de KılıçdaroÄŸlu, "Hiçbir ÅŸey olmayacak. Herkes kendi iÅŸine gidecek. Sayın CumhurbaÅŸkanı yerinde kalacak. Åžöyle bir propaganda yapılıyor, 'hayır çıkarsa cumhurbaÅŸkanının meÅŸruiyeti tartışma konusu yapılacak.' Hayır efendim biz seçmedik ki meÅŸruiyetini tartışma konusu yapalım." diye konuÅŸtu. KılıçdaroÄŸlu, bu durumun bir erken seçime de neden olmayacağını söyledi. 

KılıçdaroÄŸlu, "Evet çıkarsa ne olur?" sorusu üzerine ise "evet"in vebalinin çok ağır olduÄŸunu vurguladı.

Kemal KılıçdaroÄŸlu, "evet" çıkması durumunda ise hukukun üstünlüÄŸünün deÄŸil, üstünlerin hukukunun hayata geçeceÄŸini savunarak, ekonominin fren tutmayacağını ayrıca hiç kimsenin can ve mal güvenliÄŸinin de kalmayacağını iddia etti. 

Yeni sistemde cumhurbaÅŸkanının ekonomik ve sosyal konuların tamamında kararname çıkarma yetkisi bulunduÄŸunu aktaran KılıçdaroÄŸlu, ErdoÄŸan kullanmasa da baÅŸka birisinin gelip "Ben bu yetkiyi kullanıyorum." diyebileceÄŸini bildirdi. 

"Evet çıkarsa CHP açısından nasıl bir durum olur?" sorusu üzerine de KılıçdaroÄŸlu, "Hiç 'evet'i düÅŸünmeyin çıkmaz. Çıkarsa Türkiye nereye gittiÄŸi belli olmayan bir sürecin içine sokulur. Bir insanın yapacağı hatayı tüm Türkiye öder. Bizim bütün siyasi planımız bu ülkede demokrasi kazansın." ÅŸeklindeki görüÅŸlerini dile getirdi.

Hükümetin, "Batı 'hayır' dediÄŸi için biz 'evet' diyeceÄŸiz." algısını yaratmaya çalıştığına dikkati çeken KılıçdaroÄŸlu, "Batı ne diyor bilmiyorum ama AB sürecinde Avrupa Türkiye karşı çifte standart uygulamıştır. Ben bunu her yerde söyledim." dedi. 

Bir soru üzerine Avrupa ülkelerinin, Türkiye'de halk oylaması sürecine müdahil olmasını doÄŸru bulmadığına iÅŸaret eden KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:

"Tam tersine 'evet'e destek vermek için bunu yapıyorlar. Onların en büyük arzusu 'evet' çıksın. Türkiye karışsın. Kimse güçlü bir Türkiye istemiyor. Neden AB'ye üyelik konusunda bize çifte standart uyguluyorlar? Türkiye karışsın, Türkiye büyümesin. En büyük arzuları bu. Özellikle bunu yapıyorlar. Evet çıksın diye yapıyorlar. Ä°ki tarafından da iÅŸine geliyor kavga. Hollanda ile kavga ettik kimin iÅŸine geldi. Kim kazandı? Hollanda BaÅŸbakanı. Aşırı saÄŸ oy kaybetti. Biz de kim kaybetti oradaki Türkler. SaÄŸ gösterip sol vururlar. Bize niye serbest vize vermiyorlar? Demokrasi ve hukukla ilgili 23'üncü 24'üncü fasılları neden açmıyorlar? Onlar da istiyorlar ki 'evet' çıksın Türkiye'de. Türkiye karışsın." 

"Cumhurbaşkanı benim de cumhurbaşkanımdır"

Ä°srail'in ezan ve ABD'nin uçuÅŸlardaki elektronik cihaz kısıtlamasına iliÅŸkin kararlarını hatırlatan ve hükümetin tepki göstermediÄŸini belirten KılıçdaroÄŸlu, "Ne diyorlar ÅŸimdi, 'Ey KılıçdaroÄŸlu.' BaÅŸka düÅŸman yok ya bir tek beni buldular. Sabah, öÄŸle akÅŸam 'Ey KılıçdaroÄŸlu...' KılıçdaroÄŸlu Türkiye'sini seviyor." dedi.

Kemal KılıçdaroÄŸlu, ÅŸu deÄŸerlendirmeleri paylaÅŸtı:

"KılıçdaroÄŸlu, yeri gelir Ä°srail'in yaptığının yanlış olduÄŸunu söyler. Yeri gelir 'Yurtta barış dünyada barışı' söyler. Onlar alıyorlar 'yalan söylüyor.' Bu dil bir cumhurbaÅŸkanına yakışmaz. Politik söylem olur da tartışırız ama cumhurbaÅŸkanlarına yakışmaz. CumhurbaÅŸkanları ağır insanlardır, 80 milyonu temsil eder. CumhurbaÅŸkanı benim de cumhurbaÅŸkanımdır. GeldiÄŸi zaman ayaÄŸa kalkmak zorundayım, o makama saygı göstermek zorundayım. Ortak deÄŸerimiz dedim. Ama ortak deÄŸer olmaktan çıkarıyor. Her makam eleÅŸtirilebilir ama eleÅŸtirinin bir dozu, dili vardır. Siz dozu iyi kullanmak zorundasınız, makama saygı olarak. Ben cumhurbaÅŸkanının tarafsız olmasını isterim." 

PM üyesi Hakkı Süha Okay'ın NiÄŸde'de yaptığı bir toplantı sonrası 50 muhtarla ilgili bir soruÅŸturma açıldığı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, savcılığın gizli toplantı yapılıyor ihbarı üzerine muhtarların ifadesine baÅŸvurduÄŸunu ancak bir soruÅŸturmanın olmadığı yönünde kendisine bilgi verildiÄŸini aktardı. 

Ä°sviçre'deki pankart 

Ä°sviçre'de CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ı hedef alan bir pankart taşındığı anımsatılarak, konuyla ilgili deÄŸerlendirmesinin sorulması üzerine KılıçdaroÄŸlu, ÅŸu açıklamaları yaptı:

"DoÄŸru deÄŸil asla. Pankartı açanlara da karşıyız. Kimse bu ülkenin cumhurbaÅŸkanını tehdit edemez. Öyle bir haddi de olamaz. Biz nasıl Hollanda'ya giden iki bakana sahip çıktıysak, aynı ÅŸekilde Sayın CumhurbaÅŸkanı... Ne hakla kalkıp bunu yapabiliyorlar, asla doÄŸru bulmuyoruz. Onları MÄ°T'in bulması lazım. Onları MÄ°T'in bulup kimliklerini açıklaması lazım. Biz de öÄŸrenelim kim bu adamlar? Yoksa birilerinin adamı mı bunlar? Birilerinin adamıdır bunlar. Siz kalkıpta bir ülkenin cumhurbaÅŸkanını öyle silahla milahla bilmem afiÅŸlerle tehdit ederseniz eÄŸer bu ülke güçlüyse onları yakalar getirir Türkiye'ye, kim yapıyor? Siz kalkacaksınız Türkiye Cumhuriyeti CumhurbaÅŸkanının alnına silah dayayacaksınız, nereden çıkıyor bu? Nereden cesaret alıyor? Ne diyordum, 'evet' çıkmasını istiyorlar. Bütün bu tezgahların arkasında onlar var. Devlet devletse onurunu korumak istiyorsa onları yakalar Türkiye'ye getirir.

Bild'in manÅŸeti üzerine CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın "Atatürk olsa evet derdi" açıklamasının hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, Atatürk'ün Türkiye'nin ortak deÄŸeri olduÄŸunu ifade etti. KılıçdaroÄŸlu, "Celal Bayar da Adnan Menderes de Ä°nönü de Erbakan da ortak deÄŸerimizdir. Ortak deÄŸerler üzerinden 'evet' veya 'hayır' kampanyası açmak kadar yanlış bir ÅŸey olamaz." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Suriye eleÅŸtirisi 

Bir soru üzerine hükümetin dış politikası eleÅŸtiren KılıçdaroÄŸlu, "Suriye'nin parçalanmasına yol açan Türkiye'dir. Suriye'nin toprak bütünlüÄŸünü bozan Türkiye'dir." görüÅŸünü savundu.

Irak'ın, Suriye'nin bu tabloya dönüÅŸmesi, Mısır ile kavga yapılmasındaki temel nedenin Türkiye'de izlenen yanlış dış politika olduÄŸunu öne süren KılıçdaroÄŸlu, hükümeti "KomÅŸuda yangın çıkarsa bu sana da sıçrar." diyerek çok kez uyardıklarını anlattı.