SINAVDAN ÖNCE SON DÜZLÜK!
Üniversite sınavının ilk oturumuna sayılı günler kala sınava hazırlanan öğrencilerin stresi arttı. Özel dersler ve eğitim kurumlarıyla çalışmalarını sürdüren öğrenciler bu sürece nasıl hazırlanmalı ve bu süreçte yapılan yanlışlar nelerdir? Bilim Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Yılmaz konuyla ilgili gazetelerimize açıklamalarda bulundu
Yıllardır eğitim sektörü içinde bulunan coğrafya öğretmeni Başkan Abdullah Yılmaz, 15 yıldır öğrencileri üniversite giriş ve lise giriş sınavlarını hazırladıklarını söyledi. Yılmaz, “Öğrencilerimize şu konuda tavsiye verebilirim. Sınav zamanı yaklaşıyor. Mümkün olabildiği kadar günlük rutinlerini bırakmasınlar. Stres ve psikolojik baskıyı arttıracak şeylere yönelmesinler. Çünkü baskı ne kadar artarsa başarı o kadar düşecektir. Dolasıyla günlük hayatlarına devam ederek konu eksikliklerini de tamamlamaları gerek” diye konuştu.
ÇIKMIŞ SORULAR TEKRAR EDİLMELİ
Sınava 15 gün kalmasıyla yapılması gerekenleri anlatan Yılmaz, konuyu ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “Geçmiş yıllarda yapılan sınavları baza alarak çıkmış soruların tekrardan gözden geçirilmesi gerekiyor. Soru tarzlarının benzerleri mutlaka karşılarına çıkacaktır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu kazanım testleri var. Bu testleri mutlaka gözden geçirmeleri gerekiyor. Aynı zamanda örnek denemelerini de çözmeliler. Bu testlere paralel sorular çıkacağı için sınavda daha avantajlı olabilirler. Bunlara ilave olarak eksik konuları varsa bu konuları tespit ederek kısa tekrarının yapılması gerekiyor”
“Sınava 2 hafta kalarak seri deneme sınavlarına başlıyoruz” açıklamasında bulunan Yılmaz, “Her gün bir deneme sınavı mutlaka yapıyoruz. Bu deneme sınavlarına dışardan katılmak isteyen öğrenciler de katılabiliyor. Bu deneme sınavlarında da üniversite sınavlarında uygulanan sistemi uyguluyoruz. Üniversite sınavının sistemini baz alarak her gün farklı yayınevlerinin sınavlarını uyguluyoruz. Farklı yayınevlerinden yapılan sınavlarda farklı sorularla karşılaşan öğrenciler, üniversite sınavında çıkabilecek farklı sorulara da adapte olabiliyor. Hocalarımızda sınavlardan sonra çocuklarla iletişime geçerek yanlış yapılan veya yapılamayan sorular hakkında onlara yardımcı oluyor” dedi.
SÜREÇ SON YILA BIRAKILMAMALI
Sınav hazırlık sürecinin uzun bir süreç olduğunu belirten Yılmaz, “Çalışmaları son yıla sığdırmamak gerekiyor. 10. veya 11. sınıftan itibaren özel ders ve dershane takviyesiyle planlı bir çalışma yürüten öğrenciler başarısını arttırıyor. Bizim bu konuda tavsiyemiz okula ek olarak kurs desteği almaları gerek. Son yılda bu süreci tamamlamak gerçekten zor. Çünkü 4 yıllık bir lise hayatını kapsayan bir süreç son yıla bırakılmaması gerek. Son yıllara bırakılan çalışma sistemleri öğrencinin de başarısını olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.
Pandemiden sonra yüz yüze derslerde bir kopukluk olduğunu söyleyen Yılmaz, “İnternete bir yönelim var. Ama internetten ulaşılan dersler, başarıyı arttırmıyor. Birden çok içeriğin olması öğrencilerde odaklanma sorunu oluşturabilir. Buna ek olarak da hocasıyla birebir iletişime geçemiyor. Dolasıyla da film izlermiş gibi ders izlemiş oluyor ve başarı düzeyini arttırmıyor” açıklamalarında bulundu.
OKUL ÖNCELİKLİ KURSLAR TAKVİYE OLMALI
Son yıllarda açık liseye kaydını alan öğrencilerin olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Açık liseye geçiş sınava yönelik avantajlı görünse de bunu birçok öğrenci kullanamıyor ve bu durum dezavantaja dönüşüyor. Açık liseye geçen öğrencilerde şöyle bir sıkıntı ile karşılaşıyoruz. Öğrenci, sabah erkenden kalkmıyor ve derse gelmeyerek okul disiplininden kopuyor. Ayrıca son sınıfta göreceği konuları tamamlayamamış oluyor. Çünkü kurslar okula oranla bu dersleri daha az veriyor. Bu noktada okul öncelikli kurslar ise takviye olmalı.
SÜRECİN ÖDÜLLENDİRİLMESİ LAZIM
Abdullah Yılmaz, son olarak şu açıklamalarda bulundu; “Rehberlik servisimiz öğrenciler ile sürekli olarak görüşüyor. Velilerle de aylık görüşmelerini sürdürüyor. Velilerden ilk isteğimiz çocuğun kaygısını arttıran davranışlardan uzak durmalılar. Çocuklara, ‘senin için şu kadar para harcıyorum, kursa gönderiyorum, ders aldırıyorum’ gibi ifadelerde bulunan veliler var. Bu durum baskıyı arttırıyor. Aynı zamanda ‘bu sene senin son şansın’ gibi koşullarla çocuklarına baskı yapan aileler de var. Bu durumlar kesinlikle yapılmamalı. Velilerin çocuklarına güven aşılayarak süreci ödüllendirmeleri lazım. Öğrencinin üzerinde oluşan baskı da kaygı seviyesini arttırıyor. Bu konuda velilerin destek olmaları gerekiyor”
SİSTEMLİ BİR ŞEKİLDE ÇALIŞIYORUZ
Öğrenci Nagihan Ulusan, son yılında açık liseye kaydolduğunun altına çizerek, “Belirli bir yere kadar kendim soru çözerek ilerledim. Fakat düzenli bir çalışma sistemim yoktu. Sonrasında bir kurs arayışına girdim. Abdullah hocam sayesinde kaydoldum. Evde çalışma sistemini de denediğim için dershanenin artılarının olduğunu gördüm. Rehberlik sistemiyle bir çalışma çizelgesi hazırlayarak sistemli bir şekilde çalışıyoruz. Konu eksikliklerimi daha iyi tamamlayabiliyorum. Ailemde bu konuda hep bana destek oldu. Onlardan bir psikolojik baskı görmedim. Bu yüzden çalışmalarım daha verimli ilerliyor” dedi.
BU SÜREÇTE DESTEK ALINMALI
Abdullah Özdoğan ise, “Dershaneyi tercih etmemdeki en büyük etken rehberlik servisiydi. Bir öğrencinin sınav senesinde sağlanması gereken şeylerden biri de rehberlik. Temel derslerin bir şekilde karşılanabileceğini düşünüyorum ama rehberlik konusunda kesinlikle bir destek alınmalı. Bu süreçte günüme ilk paragraf ve problem sorularını çözerek başlıyorum. Ardından konu eksiklerimi veya gelecek haftaya hangi konudan ilerleyeceğimizi saptayarak çalışmamı sürdürüyorum. Sınava hazırlanmaya başladığım ilk süreçte sosyal hayatımı rahatlıkla sürdürüyordum. Fakat son dönemler yaklaşıkça vaktimi mümkün mertebe ders çalışarak geçiriyorum. Hayatımızı belirleyecek bir sınav için bu dönemden 3-4 ay kadar feragat etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
ARKADAŞ ORTAMLARIMIZDA BİR RAKİPLEŞME OLUYOR
Beratcan Çoşan, “Bu sürece ilk başladığımda bir dershane arayışına girdim. Abdullah hocayla tanıştım ve dershaneye başladım. ilk başta rehberlik hocalarımız sayesinde güzel bir çalışma ortamı oluşturduk. Ardından süreç ilerledi ve son zamanlara yaklaştık. Arkadaş ortamlarımızda bir rakipleşme oluyor. Ama o kadar zorbalık bir ortamı yok. Bu rakipliğin bende olumsuz bir etkisi oluşmadı. Ailelerimiz her zaman bizden çok şey istiyor. Bizler de olduğunca onların isteklerini karşılamaya çalışıyoruz. Her zaman netlerim güzel gelmese de ailemin desteğiyle bu sürece olumlu bir psikolojide hazırlanıyorum” açıklamalarında bulundu.
‘BEN BU SINAVDA BAŞARILI OLACAĞIM’
Salih Tos, “Yurtdışından geldiğim için Türkiye’de uygulanan eğitim sisteminin farklılığı il zamanlarda adapte olmamı zorlaştırdı. Bu dershaneyi tercih etmemdeki en büyük etken genel olarak bir samimiyetin olması. Bu noktada da benim adaptasyon sürecim hızlandı. Sınavlara stresli bir şekilde girmekten ziyade ‘ben bu sınavda başarılı olacağım’ mantığıyla girmeye çalışıyorum. Çünkü psikolojinin bu noktada büyük bir etkisi var. Dershanede şöyle bir farklılık da var. Kapıdan girdiğimiz anda kendimizi iyi anlamda karşılaştırabileceğimiz insanlar var. Kendi çalışma taktiklerim haricinde arkadaşlarımın uygulamalarını da deniyorum. Tüm bunlara ek olarak sistemli bir çalışma var. Eğer dershane olmasaydı ve bireysel bir çalışma yapsaydım, günün sonunda beni yalnızca kendim kontrol edebilirim. Ama burada yanlışların üzerine gidebiliyoruz ve yeniden gözden geçirebiliyoruz. Bu konuda Bilim gibi bir dershanenin avantajı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. (Hamide YILDIRIM)
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.