Suriye insani yardımların odağında

Suriye'de yaklaşık 7 yıldır süren iç savaÅŸ, milyonlarca sivili, yaÅŸayabilmek için insani yardıma muhtaç hale getirdi. Bu faaliyetlerin neredeyse tamamını üstlenen Türk kuruluÅŸlar, Suriyeli derneklerle birlikte, hayati risk ve birçok zorlu koÅŸul altında yardımlarını kararlılıkla sürdürüyor.

BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) Genel Kurulunun insani yardım alanında çalışanları ve bu etkinlikler sırasında hayatlarını kaybedenleri anmaya adadığı 19 AÄŸustos, Dünya Ä°nsani Yardım Günü olarak kutlanıyor.

Suriye, 6,5 yıldır hüküm süren iç savaÅŸ nedeniyle, insani yardım faaliyetlerinin en yoÄŸun olduÄŸu ülkelerin başında geliyor.

BeÅŸÅŸar Esed rejimi, uluslararası örgütlerinin gıda ve tıbbi malzeme içeren yardımları, kuÅŸatma altına tuttuÄŸu sivillere ulaÅŸtırılmasına engel çıkarırken, ülkedeki 13,5 milyondan fazla sivil insani yardım bekliyor. 3 milyondan fazla Suriyeliyi ağırlayan Türkiye, muhaliflerin kontrolündeki alanlarda ve sınır yakınındaki kamplarda yaÅŸayan sivillere yardım eli uzatıyor.

Küresel Ä°nsani Yardım 2017 Raporu'na göre, geçen yıl 6 milyar dolarlık insani yardım yaparak, 6,3 milyar dolarlık yardım yapan ABD'nin ardından ikinci ülke konumunda.

Türk kuruluÅŸlar içinde Kızılay ve Ä°nsan Hak ve Hürriyetleri (Ä°HH) Ä°nsani Yardım Vakfı önde geliyor.  

"Bir yardım görevlisi asla bıkmamalı"

Türk Kızılayı Suriye Alan Koordinatörü Kadir Akgündüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türk Kızılayı olarak iç savaşın baÅŸladığı günden beri Suriye’ye yardım ulaÅŸtırıyoruz. Gıda, barınma, saÄŸlık gibi temel ihtiyaçları hem Suriye-Türkiye sınır hattında hem de Suriye içerisinde ulaÅŸtırıyoruz." dedi.

Son 2,5 yıldır Suriye çalışmalarında hizmet verdiÄŸini belirten Akgündüz, "Daha önce de geçici görevlerle Suriye sahasında 5 yıldır görev yapıyorum. Hiçbir zaman yorgunluk, bıkkınlık hissetmedim. Ä°ÅŸimiz bu. Bir yardım görevlisi asla bıkmamalı." ifadelerini kullandı.

"Yardım çalışanlarının can güvenliÄŸi saÄŸlanmalı"

Ä°HH Suriye Çalışmaları Basın Birimi Sorumlusu Selim Tosun da savaÅŸ ortamlarında can güvenliklerinin olmadığını dile getirerek, ÅŸöyle devam etti: 

"Ä°nsani yardım çalışanlarına yönelik tehdit ve saldırılarda bulunan kiÅŸiler ulusal ve uluslararası mahkemelerde yargılanmalı. Ä°nsani yardım çalışanları bir ailedir; diÄŸerlerinin din, ırk, mezhebine bakılmaksızın birbirini kollamalı ve korumalıdır. Yardım çalışanlarına yönelik medya organlarında bilinçlendirici yayınlara sıkça yer verilmeli. Yardım çalışanlarının can güvenliÄŸi saÄŸlanmalı." 

"Ä°htiyaç sahibi birçok insan var. Onları görünce vazgeçemiyoruz"

Ä°dlib merkezli Hayat DerneÄŸi Müdürü Yahya Muhaneya da yardım faaliyetleri sırasında yaÅŸadıkları bir anıyı ÅŸu sözlerle aktardı:

"Kış aylarında Ä°dlib'e baÄŸlı bir köyde yardım dağıtırken, bir ev gördük. Yarısı yıkılmış, kapısı penceresi yok. GirdiÄŸimizde yiyecek bir ÅŸeyleri olmadığını gördük. Kıyafetleri, battaniyeleri yoktu. Isınmak için araba tekerleÄŸi yakmaktan yüzleri sim siyah olmuÅŸtu. Bunu hiç unutamıyorum."

Muhaneya, zorlayıcı ÅŸartların bazen kendilerini pes etme noktasına getirdiÄŸini anlatarak, "Elimizden geldiÄŸince yardım ulaÅŸtıracağız. Yardım ulaÅŸtırırken, Ä°dlib'te uçak saldırısında bir çalışanımız ölmüÅŸtü. Bir doktorumuzu da keskin niÅŸancı saldırısında kaybetmiÅŸtik. Ä°htiyaç sahibi birçok insan var. Onları görünce vazgeçemiyoruz." ifadelerini kullandı.