'Türkiye tüm meselelerin üzerinden gelecek imkana sahiptir'

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, "Türkiye, Allah'ın izniyle, tüm meselelerin üzerinden gelecek dirayete, imkana sahiptir. Ä°ÅŸ dünyamız, lütfen dedikodulara, güncel tartışmalara aldırmasın, devletin verdiÄŸi teÅŸvikleri alın, iÅŸiniz yoksa iÅŸinizi kurun, varsa geliÅŸtirin, büyütün. Göreceksiniz ki siz yürüdükçe devletiniz de sizin önünüzü açmaya devam edecektir." dedi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Türkiye Esnaf BuluÅŸması programına katılarak konuÅŸma yaptı.

"Ä°stikrarın ve güvenin garantisi için harekete geçtik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

"Ä°stikrarı ve güveni ÅŸahıslara baÄŸlı olmaktan çıkartıp, sistemin ruhuna yerleÅŸtirmek üzere, yönetim sistemimizi deÄŸiÅŸtirme kararı aldık. Uzun zamandır düÅŸündüÄŸümüz, dile getirdiÄŸimiz, hazırlığını yaptığımız bu sistemin, ne kadar gerekli olduÄŸunu 15 Temmuz gecesi, bir kez daha gördük. Bunun üzerine Milliyetçi Hareket Partinin desteÄŸiyle, Türkiye'yi darbelerin, krizlerin, kaosların sebebi olan yönetim sisteminden kurtarıp istikrarın ve güvenin garantisi olacak yeni yönetim sistemine kavuÅŸturmak üzere harekete geçtik. Meclis üzerine düÅŸeni yaptı. Åžimdi sıra millette."

"Ana muhalefet anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi konusunda doÄŸruları söylemiyor"

"Ana muhalefet, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi konusunda, maalesef doÄŸruları söylemiyor." diyen ErdoÄŸan, "Hatta konuÅŸtuklarının tamamı yalan, tamamı yanlış, tamamı iftira desek yeridir. Mesela diyorlar ki 'rejim deÄŸiÅŸecek, rejim tehlikede.' Yalan, rejim falan deÄŸiÅŸmiyor." ÅŸeklinde konuÅŸtu. 

"Bizde esnaf ahidir"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bugün de ülkenin başı ne zaman derde girse, esnaf ve sanatkarların hemen göreve koÅŸtuÄŸunu belirterek, "15 Temmuz gecesi darbeciler, uçaklarıyla, helikopterleriyle, bütün o saldırıya geçtikleri anda, tank, top ellerindeki modern silahlarla, sokaklarımızı terörize etmeye baÅŸladıklarında ilk harekete geçen kimler oldu? Esnaf ve sanatkarlarımız oldu. Åžehitlerimizin, gazilerimizin mesleklerine baktığımızda, önemli bir bölümünü esnaf ve sanatkarlarımızın oluÅŸturduÄŸunu görüyoruz. Sizler ülkenize sahip çıktığınız sürece, Allah'ın izniyle bu devlete, bu millete kimse diz çöktürtemez, kimse 'el aman' dedirtemez. Rabbim, tüm milletimizden ve sizlerden razı olsun." ÅŸeklinde konuÅŸtu. 

Türk kültüründe esnafın ahlakın, disiplinin, dayanışmanın yapı taşı olduÄŸunu aktaran ErdoÄŸan, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:

"Bizim esnafımız kendi kar ve zararıyla birlikte sokağının, mahallesinin, ÅŸehrinin, ülkesinin ve milletinin kar ve zararını da hesap eder. Ülkesinin ve milletinin karını da kendi karının üzerinde görür. Rivayet odur ki sonradan Ä°stanbul'u fethederek Fatih unvanını alacak olan Sultan 2. Mehmet, bir gün Edirne'de tebdili kıyafetle sokaÄŸa çıkar. Sabahın erken saatlerinde bir arastaya geliyor. Bir dükkana giriyor. Selam veriyor, dükkan sahibinden yaÄŸ, bal ve peynir tartmasını istiyor. Dükkan sahibi yağı tarttıktan sonra 'Karşı komÅŸum daha siftah etmedi. Bal ve peyniri ondan alsanız olur mu?' diyor. PadiÅŸah karşı dükkana gidiyor. Oradan da bal ve peynir istiyor. Balı veren esnaf, 'Yan komÅŸum daha siftah etmedi. Peyniri de ondan alırsanız sevinirim.' diyor. Bu durum karşısında Sultan Mehmet, 'Bu millette böyle yüksek ahlak varken, deÄŸil Ä°stanbul, dünya bile fethedilir.' diyor. Yani bu dayanışma ruhunun olduÄŸu bir millet, yıkılabilir mi? Yıkılamaz."

Ülkenin esnafının iÅŸte böyle yüksek bir ahlakın, böyle derin bir medeniyetin taşıyıcısı olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, "Åžimdi sizlere bir baÅŸka örnek daha vereceÄŸim. Yabancı bir tüccar, bakın bu da çok önemli, kumaÅŸ almak için Osmanlı topraklarına geliyor. AlışveriÅŸ için girdiÄŸi yerdeki Osmanlı esnafı, tüccara seçtiÄŸi kumaşın hatalı olduÄŸunu söyleyerek satmıyor ve ÅŸunları söylüyor; 'Siz bu malı kendi ülkenizde satarken belki ayıplı olduÄŸunu söylemeyi unutursunuz. Bu sebeple Osmanlı'nın gururu, ÅŸeref ve haysiyeti rencide olabilir. Ben buna izin veremem.' diyor. Evet, bizi millet olarak bugünlere ulaÅŸtıran emin olunuz, iÅŸte bu yüksek ahlaktır, iÅŸte bu dürüstlük anlayışıdır. Bu sebeple bizde esnaf ahidir." ifadelerini kullandı.

"Ä°stikrar ve güven ortamını tesis edip koruyarak, bu baÅŸarıyı yakaladık"

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, esnafa, sanatkarlara, tüccarlara, iÅŸ adamlarına, sanayicilere, "Türkiye'de çarkların dönmeye baÅŸlamasını saÄŸlayacak olan sizlersiniz. Åžayet siz harekete geçmezseniz, siz ülkenize güvenmezseniz, siz devletinizin arkasında durmazsanız, hangi destek verilirse verilsin istediÄŸimiz neticeye ulaÅŸamayız. Türkiye, Allah'ın izniyle, tüm meselelerin üzerinden gelecek dirayete, imkana sahiptir. Ä°ÅŸ dünyamız lütfen dedikodulara, güncel tartışmalara aldırmasın. Devletin verdiÄŸi teÅŸvikleri alın, iÅŸiniz yoksa iÅŸinizi kurun, varsa geliÅŸtirin, büyütün. Göreceksiniz ki siz yürüdükçe devletiniz de sizin önünüzü açmaya devam edecektir." ÅŸeklinde seslendi. 

Türkiye'nin geçmiÅŸte yaÅŸadığı sorunların temelinde kaos, kavga ve güvensizlik olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü: 

"Buna karşılık biz Türkiye'yi son 14 yılda 3 kat nasıl büyüttük biliyor musunuz? Ä°stikrar ve güven ortamını tesis edip koruyarak, bu baÅŸarıyı yakaladık. Fakat ne yaparsak yapalım, sistem sorunlu olunca mesele bir yere geliyor, orada tıkanıyor. 7 Haziran seçimleri sonrasında yaÅŸadığımız belirsizlik dönemini hatırlıyorsunuz deÄŸil mi? Koalisyon ihtimali ortaya çıkınca bir anda terör örgütlerinden dış güçlere kadar herkesin nasıl ellerini ovuÅŸturmaya baÅŸladığını unutmadığınız deÄŸil mi? Diyarbakır'da bir anda 53 tane kardeÅŸimizin nasıl öldürüldüÄŸünü unutmadınız deÄŸil mi? Öldüren Kürt, öldürülen de Kürt'tü. Unutmadınız deÄŸil mi? Çünkü bunlar, benim Kürt kardeÅŸlerimi istismar ediyorlardı ve ortalıklarda sadece istismarla dolaşıyorlardı. CumhurbaÅŸkanı olarak inisiyatif alıp ülkemizi bu belirsizlik ortamında çıkartacak adımları atmamış olsaydık, bugün belki de yeniden 1990'lı yıllara geri dönmüÅŸtük. 1990'lar esnaflarımızın belki de tarihimizde ilk defa ekonomik sıkıntıları sebebiyle sokaklara dökülüp gösteri yaptığı yıllardır. Dönemin baÅŸbakanının önüne yazarkasa fırlatmaya kadar varan bu sıkıntıları, esnaflarımıza tekrar yaÅŸatmaya kimsenin hakkı yoktur. Ä°ÅŸte bunun için istikrarı ve güveni ÅŸahıslara baÄŸlı olmaktan çıkartıp, sistemin ruhuna yerleÅŸtirmek üzere yönetim sistemimizi deÄŸiÅŸtirme kararı aldık. Uzun zamandır düÅŸündüÄŸümüz, dile getirdiÄŸimiz, hazırlığını yaptığımız bu sistemin ne kadar gerekli olduÄŸunu, 15 Temmuz gecesi bir kez daha gördük. Bunun üzerine MHP'nin desteÄŸiyle Türkiye'yi darbelerin, krizlerin, kaosların sebebi olan yönetim sisteminden kurtarıp, istikrarın ve güvenin garantisi olacak yeni yönetim sistemine kavuÅŸturmak üzere harekete geçtik. Meclis üzerine düÅŸeni yaptı. Bu vesileyle Sayın BaÅŸbakan Yıldırım'a ve MHP Genel BaÅŸkanı Sayın Bahçeli'ye huzurlarınızda cumhurbaÅŸkanı ve milletim adına teÅŸekkür ediyorum. Åžimdi sıra millette." 

"Biz olması gereken neyse onu söyleriz"

ErdoÄŸan, siyasette her türlü görüÅŸe saygısının bulunduÄŸunu belirterek, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Siyasette her türlü görüÅŸe, her türlü tercihe saygımız var ama bir ÅŸartla; dürüst olunması, doÄŸru konuÅŸulması, delikanlı olunması ÅŸartıyla. Hani 'Delikanlı ol, ciÄŸerimi ye' diye bir söz var ya, oradan hareket edeceÄŸiz. Bir de anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸine karşı çıkanlara diyoruz ki 'Delikanlı olun, ciÄŸerimizi yiyin'. Ana muhalefet, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi konusunda maalesef doÄŸruları söylemiyor. Hatta konuÅŸtuklarının tamamı yalan, tamamı yanlış, tamamı iftira desek yeridir. Mesela diyorlar ki 'rejim deÄŸiÅŸecek, rejim tehlikede...' Yalan. Rejim filan deÄŸiÅŸmiyor. Yeni yönetim sisteminde deÄŸiÅŸikliÄŸe gidiliyor. Cumhuriyetimiz daha da güçleniyor. Diyorlar ki Meclis kapatılıyor, Meclis iÅŸlevsiz hale getiriliyor. Meclisin filan kapatıldığı yok. O da yalan. Bir defa CumhurbaÅŸkanının Meclisi fesih yetkisi yok. Yalan. Tam aksine cumhurbaÅŸkanı ne yaparsa meclisiyle beraber yapar. CumhurbaÅŸkanının kanun çıkarma yetkisi bile yok. Sadece bütçe. Kanunu kim çıkartır? Milletvekilleri çıkartır. Bunun da bilinmesi lazım, yalana gerek yok. Tam tersine Meclis, asli iÅŸi olan kanun çıkarma konusunda daha yetkili hale geliyor, yeni denetim imkanlarıyla da güçlendiriliyor. Diyorlar ki 'CumhurbaÅŸkanı kararnamelerle muhtarlıkları da kapatır'. Yalan. 'Belediyeleri kapatır'. Yalan. 'Ä°stediÄŸini alır, istediÄŸini atar.' Yalan. 'Hatta Meclis'i de fesheder.' O da yalan. Çünkü bunlar kuyruklu yalanlarla yaşıyorlar. Bu ana muhalefetin zihniyeti budur. Biz size yalan söyleyemeyiz. Biz olması gereken neyse onu söyleriz."

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduÄŸuna iÅŸaret eden ErdoÄŸan, "CumhurbaÅŸkanı da olsanız esnaf da olsanız, yaptığınız her iÅŸin önce Anayasaya, sonra yasalara, sonra da diÄŸer düzenlemelere uygun olması gerekiyor. CumhurbaÅŸkanı ülkeyi yönetirken alacağı tüm kararlarda önce nereye bakacak? Anayasaya, sonra kanunlara ve bir boÅŸluk varsa o zaman kararname çıkaracak." dedi. 

"Tahditli plaka sözü vermedim" 

ErdoÄŸan, "tahdit" sloganlarına devam edilmesi üzerine, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü: 

"DeÄŸerli kardeÅŸim bakın, dürüst olacağız. Ben size plaka tahdidi sözü vermedim. Bakın burada baÅŸkanlar yanımda, onlarla da konuÅŸtum. EÄŸer ben size plaka tahdidi sözü verdiysem o günün konuÅŸmaları, her ÅŸey ortada, gelin, ben bunun arkasında dururum. Böyle bir sözüm yok. KardeÅŸlerim, eÄŸer plaka tahdidi dediyseniz, böyle bir adım atılırsa burada en büyük bedeli kim öder? Çocuklarımız öder, firmalar öder... Hak edinmediÄŸiniz bir ÅŸeyi kusura bakmayın hak olarak size veremeyiz. Kusura bakmayın. Burada plakalar konusunda da yapılan görüÅŸmelerde ÅŸu anda farklı bir çeÅŸitlendirmeyle, mevcut plakaların farklılık arz eder hale getirilmesi noktasında görüÅŸmelerde bir adım atılıyor, yeni verilecek plakalarla ilgili de Belediye burada kendi bundan sonraki sürecini iÅŸletiyor ama buna tahdit koyduÄŸunuz anda bir anda piyasalarda plakalar hak edinmediÄŸiniz bir ÅŸekilde fırlayacak gidecektir. Bu sizin hakkınız deÄŸil ki. Kusura bakmayın. Olmaz böyle bir ÅŸey. Adil olacağız. Kimse kapris yapıp bu kaprislere ülkeyi kusura bakmayın arkadaÅŸlar alet etmesin. Åžunu bilmenizi isterim, Tayyip ErdoÄŸan verdiÄŸi bir sözün arkasında durur. Ben o günkü konuÅŸmamı tekrar çıkartacağım kayıtlardan, o gün size tahditli plaka diye bir söz verdiysem arkasında duracağım ve Belediye BaÅŸkanımıza da tekrar söyleyeceÄŸim. Ben plaka sorununuzu halledeceÄŸimin sözünü verdim. Tahditli plaka sözü vermedim."