Türkler sancağı yeniden havaya kaldıracak mı?
Tunus Nahda Hareketi Lideri Gannuşi, "Burada şu soruyu soruyoruz; tarih yeniden tekerrür edecek mi? Osmanlılar ve Türkler bu sancağı yeniden alarak, ümmetin onurunu, şerefini ve başını havaya kaldıracak mı?" dedi
Tunus Nahda Hareketi Lideri RaÅŸid el-GannuÅŸi, "Burada ÅŸu soruyu soruyoruz; tarih yeniden tekerrür edecek mi? Osmanlılar ve Türkler bu sancağı yeniden alarak, ümmetin onurunu, ÅŸerefini ve başını havaya kaldıracak mı ve Filistin topraklarını özgürlüÄŸüne kavuÅŸturacak mı?" dedi.
Ä°stanbul Kongre Merkezi'nde Ä°bn Haldun Üniversitesi ile 4. Uluslararası Ä°bn Haldun Sempozyumu'nun açılışında konuÅŸan GannuÅŸi, Ä°bn Haldun'un isminin verildiÄŸi üniversitede, kendisi gibi binlerce kiÅŸinin yetiÅŸmesi temennisinde bulundu.
Haldun'un siyasi görevler de üstlendiÄŸini anımsatan GannuÅŸi, "Ancak, ÅŸunun farkına varmıştı, ona göre bir siyasi, yönetim görevi alarak, bir ümmetin sorunları çözülemezdi. Bundan dolayı görevinden istifa ederek, kendini ilme verdi. Çünkü, ümmet, Akdeniz tarafında büyük sıkıntılar yaÅŸarken, Avrupa toprakları artık geliÅŸmeye, ilerlemeye baÅŸlamıştı. Ä°bn Haldun bu süreçte ünlü eserini yazdı ve sonuç olarak dedi ki; 'Bu ümmetin deÄŸiÅŸimi, büyük bir reformla ve geliÅŸimle olabilir.' O zaman, en büyük problemin eÄŸitim olduÄŸunun farkına varmıştı." diye konuÅŸtu.
GannuÅŸi, Ä°bn Haldun'un, o zamanın ilim meclisleri olan medreselerinin geleneksel yaklaşımdan dolayı kendini yenileyemediÄŸi ve bunun da topluma büyük zarar verdiÄŸini söylediÄŸini dile getirerek, ÅŸöyle devam etti:
"O yüzden bu kurumların deÄŸiÅŸmesi gerektiÄŸini savundu. O zaman bir üniversitede göreve baÅŸladı ancak ne yaparsa yapsın, buradaki müfredat, ilmi metot, gelenekselci yaklaşımı kabul etmesi mümkün deÄŸildi. Orayı bırakarak, Mısır'a yöneldi. Mısır'da da tablo farklı deÄŸildi. Oradaki eÄŸitim metodundan da memnun deÄŸildi. Ümmet büyük bir duraÄŸanlık içerisindeydi, kötü durumdaydı. Ondan dolayı haçlılara ve diÄŸer düÅŸmanlara, oralara gelip iÅŸgal etmeleri için fırsat doÄŸuyordu. Bir defa problemin Ä°slam’dan kaynaklanmadığını çok iyi biliyordu. Ä°slam’a baÄŸlı mümin bir ÅŸahsiyetti. Ancak problemin kaynağını Müslümanların oluÅŸturduÄŸunun da farkındaydı. Özellikle de Müslümanların zalim yöneticiler tarafından yönetilmiÅŸ olması ve eÄŸitimi hayatın diÄŸer alanlarından uzak tutarak ele almalarından dolayı ümmetin bu halde olduÄŸunu düÅŸünüyordu."
"Gelenekselci yaklaşıma karşı çıktı"GannuÅŸi, Ä°bn Haldun'un, gelenekselcilikten uzak yeni bir düÅŸünce ortaya koymaya çalıştığını, çağının diÄŸer ilim erbabı ve ulemasıyla ters düÅŸtüÄŸünü, kendilerini eleÅŸtirdiÄŸini ve bundan dolayı da kendisinin de eleÅŸtiri aldığını ifade etti.
Tunus Nahda Hareketi Lideri GannuÅŸi, onun düÅŸüncesinin, ümmete yeni bir fikir, yeni bir can getirilmesi olduÄŸunu, bunun da maÄŸlubiyeti yaÅŸayanların yaptıklarını taklit etmekle deÄŸil galibin ve baÅŸarı da elde edenlerin elinde olanı alıp, gerçek zaferi elde etmekten geçtiÄŸini savunduÄŸunu dile getirdi.
Ä°bn Haldun'un, ümmetin nasıl bozguna uÄŸradığını, geri kaldığını, siyasetin ve ekonominin nasıl geride kaldığını gördüÄŸünü aktaran GannuÅŸi, "Bunun tek sebebi olarak da zalim yöneticiyi görmekteydi. Çünkü o zaman da zalim yöneticinin tek düÅŸüncesi; halktan vergileri toplamak, ona hiçbir ÅŸey sunmamak, hiçbir hizmette bulunmamaktı. Ä°bn Haldun bir ÅŸeyin farkına vardı; yönetici adil olduÄŸu müddetçe toplumda ekonomi canlanmakta ve alınan vergilerin oranı da düÅŸmekteydi. Bu iliÅŸki artı ve eksi olarak birbiriyle baÄŸlantılıydı." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
GannuÅŸi, Ä°bn Haldun’un, "EÄŸer yönetici, yönetimi bırakıp ticaretle iÅŸtigal ederse hem kendisi hem ticaret ifsad olur." tespitinde bulunduÄŸunu anlatarak, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:
"Çünkü yöneticinin görevi; yönetmek, halka hizmet götürmek, fakirlerin fukaraların ihtiyaçları olmalı. Ticareti de özel sektöre bırakarak, onların önünü açmak ÅŸeklinde olmalıdır. O zaman Ä°slam ümmetinin haçlılar ve MoÄŸolların istilasına uÄŸradığını görmekteydi. Tabii bunun sebebi olarak da tamamıyla halkların zulme uÄŸramış olmaları, geliÅŸmeye götüren sebeplerden uzak olmaları ve de daha çok dünyevi iÅŸlere, eÄŸlenceye kendilerini vermiÅŸ olmaları olarak görmekteydi. Arapların o zamanki bu durumundan dolayı Persliler gelerek, Ä°slam’ın sancağını teslim aldılar ancak onlar da bir ÅŸey yapamadılar."
"Türk gençleri sahneye çıktı"Belli bir zaman sonra Arapların başına gelenin, onların da başına geldiÄŸini ifade eden GannuÅŸi, "Batı’dan haçlıların, DoÄŸu’dan da MoÄŸolların istila ettiÄŸi bir dönemde, yeni bir aktör sahneye çıktı. Haldun, bu yeni aktörün müjdesini vermiÅŸ ve onlardan övgüyle bahsetmiÅŸtir kitabında. Ä°ÅŸte bu gençler, daÄŸlardan gelen, bedenleri güçlü, akılları olan ve Ä°slam ümmetinin bu sancağını taşıyan Türk gençleriydi. Tabii o bundan sonra Osmanlı’nın geleceÄŸini, Ä°slam sancağını artık bir soluÄŸun taşıyacağını ve oradaki iÅŸgalcileri defedip kovacağını çok iyi biliyordu. Burada ÅŸu soruyu soruyoruz; tarih yeniden tekerrür edecek mi? Osmanlılar ve Türkler bu sancağı yeniden alarak, ümmetin onurunu, ÅŸerefini ve başını havaya kaldıracak mı ve Filistin topraklarını özgürlüÄŸüne kavuÅŸturacak mı?" ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.