Cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu, Cumhurbaşkanlığı Seçimi'ne ilişkin, "En yüce olan makama yapılan yarış. Bu yarış yapılırken bunun medenice yapılması gerekiyor" dedi.
CumhurbaÅŸkanı adayı Ekmeleddin Ä°hsanoÄŸlu, CumhurbaÅŸkanlığı Seçimi'nin ülkenin önünü açmak için yapılan bir yarış olduÄŸunu belirterek, "En yüce olan makama yapılan yarış. Bu yarış yapılırken bunun medenice yapılması gerekiyor. O makama gitmek isteyenlerin o makama layık ÅŸekilde davranması gerekiyor" dedi. Ä°hsanoÄŸlu, seçim çalışmaları için geldiÄŸi Kayseri'de bir otelde basın toplantısı düzenledi. CumhurbaÅŸkanlığı Seçimi konusunda Meclis'te iki önemli partinin CHP ve MHP'nin uzlaÅŸarak, anayasal hakkın kullanılmasıyla mutabakatla yola baÅŸladıklarını ifade eden Ä°hsanoÄŸlu, gün geçtikçe Türkiye'deki bütün siyasi partilerin en saÄŸdan en sola kadar, milliyetçi, muhafazakar, sosyal demokrat, kadın partisi olmak üzere bütün siyasi renklerin bu iki parti arasında baÅŸlayan uzlaşı etrafında kümelendiklerini vurguladı. Bu durumun çok sevindirici olduÄŸunu dile getiren Ä°hsanoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti: "Bu içeriden gelen ve Türkiye'nin muhtaç olduÄŸu bir ÅŸeydir. Biz hep Türkiye'de siyasi bölünmeden, çatışmadan, çeteleÅŸmeden bahsederken, Türkiye'de böyle büyük bir uzlaşı baÅŸlıyor ve 10 gün içinde büyük bir mesafe kat ettik. Hem bizim açımızdan hem milletimiz açısından dev adımlar. Bunun herkesi sevindirmesi lazım. Bu baÅŸkasının hakkını gasp etmek, ona mani olmak deÄŸil, bu medeni bir yarış. Bu ülkemizin önünü açmak için yapılan bir yarış ve en yüce olan makama yapılan yarış. Bu yarış yapılırken bunun medenice yapılması gerekiyor. O makama gitmek isteyenlerin o makama layık ÅŸekilde davranması gerekiyor. Elbette siyasi rekabet mevzu bahis olacak ama bunun saÄŸlıklı bir ÅŸekilde olması lazım. Siyasi rekabet, iftira kampanyalarına dönüÅŸecekse o zaman Türkiye'nin önü açılmaz." Trabzon'da yaÅŸadığı olay Ä°lk ziyaret ettiÄŸi yerlerden birisi olan Trabzon'da cuma namazı çıkışında bir gencin yanına gelmeye çalıştığını ve emniyet görevlilerinin uzaklaÅŸtırmak istemesine raÄŸmen engel olarak gencin yanına gelmesine müsaade ettiÄŸini anlatan Ä°hsanoÄŸlu, ÅŸöyle devam etti: "Ä°ri yapılı bir zattı, arkadaÅŸlar ondan çekindi. Bana geldi dedi ki 'siz Çankaya'ya çıkınca Kur'an'ı yasaklayacaksınız'. Nasıl olur dedim. Ondan sonra baÅŸladı konuÅŸmaya bir metin ezberlemiÅŸ onu söylemeye çalışıyor. 'Ben hafızım' dedi. Halinden hıfza çalışan bir insan olmadığı belliydi. Çünkü hıfza çalışan insanlar mütevazi, eÄŸik baÅŸak gibi olurlar ve biraz da hıfzettikleri Kur'an'ın nuru yüzünden belli olur. 'Lütfen tamamlayın ben de cevap vereyim' dedim. Tamamladıktan sonra 'kardeÅŸim hafızlığını tamamla ben seni Çankaya'da kıraat-ı aÅŸere bekliyorum' dedim. Baktı anlamadı. Kıraat-ı aÅŸere ne demek. Bu hıfza çalışan birisi olsa kıraat-ı aÅŸerenin ne demek olduÄŸunu bilir. Kıraatı aÅŸere demek, Kur'an-ı Kerim'in deÄŸiÅŸik on türlü, bilhassa harflerin okunuÅŸu deÄŸiÅŸik, Arap kabilelerinin, Peygamber Efendimizin, sahabelerinin okuma tarzı, harflerin çıkışıyla ilgili on tane standart yol vardır. Bunu da hafızlık çalışan bilir. Ä°ÅŸin ihtisası doktorası gibidir. Ben 'hafızlığı bitir kıraat-ı aÅŸere okuturum' dedim baktı anlamadı, ayrıldı. Ondan sonra oraya iftira furyası, 'gence mani oldu bilmem ne felan...' Bir iki gazete bunu aldı yazdılar. Bugün hala yeni bir kampanya baÅŸlatıyorlar. 'Ä°hsanoÄŸlu Çankaya'ya seçilirse Kur'an okutmayacak'. Böyle bir kara propaganda olur mu? Böyle bir yalan, iftira olur mu?" BaÅŸörtüsü konusundaki tutumu BaÅŸörtüsü meselesi kendisine ilk sorulduÄŸunda iki ÅŸey anlattığını ifade eden Ä°hsanoÄŸlu, üniversitedeki tavrını ve 28 Åžubat sürecine raÄŸmen baÅŸörtülü kızları derse aldığını söyledi. Görev yaptığı üniversiteyle arasının bozulmasındaki en büyük nedenin baÅŸörtüsü konusundaki tutumu olduÄŸunu belirten Ä°hsanoÄŸlu, 10 sene erken üniversiteden ayrılıp emekli olduÄŸunu ifade etti. Ä°hsanoÄŸlu, baÅŸörtüsüyle alakalı düÅŸüncelerinin sorulduÄŸunu dile getirerek, "Ben dedim ki baÅŸörtüsü haktır, dini bakımdan dini vecibedir ve gelenektir. Sosyolojik olarak aileler örtmüÅŸtür, hep böyle gelmiÅŸtir. Bu birinci ve ikinciyi atıyorlar. 'Ä°hsanoÄŸlu baÅŸörtüsü gelenektir' dedi diyorlar. Sonra bunu baÅŸka yerlere paralellik katıyorlar felan. Böyle ÅŸeyler yapılıyor ama bunun hala tekrarlanması ve bunun milletin önünde nefret söylemi yaratmak için yapılması çok tuhaftır. Aynı ÅŸey Filistin'le ilgili benim söylemediÄŸim ÅŸeyleri söyletiyorlar. Bütün kayıtları vardır. Taha Akyol ile yaptığım ilk görüÅŸmeden itibaren yüzlerce yaptığım konuÅŸmada ben Ä°srail'in tecavüzlerini kınadım. Ä°srail'in birkaç defa resmi görüÅŸmemde devlet terörü yaptığını ifade ettim. Buna raÄŸmen benim Ä°srail'e karşı olmadığımı, Filistin ile Ä°srail arasında bitaraf kaldığımı iddia ediyorlar." ÅŸeklinde konuÅŸtu. Filistin ve Gazze'de son günlerdeki geliÅŸmelerle ilgili fikrini açık açık ifade ettiÄŸini vurgulayan Ä°hsanoÄŸlu, "Ä°srail'in bu hunharca, vahÅŸice saldırısını defaatle kınadım, yapılması gerekenleri söyledim" dedi. "SöylemediÄŸim laflar söyleniyor" Gazze'de dünkü rakamlara göre 700'e yakın insanın hayatını kaybettiÄŸini ifade eden Ä°hsanoÄŸlu, ÅŸöyle devam etti: "Bütün semtler, hastaneler yerle bir edilmiÅŸtir ve ben 2008'in sonunda 2009'un başında yaptığım hizmetleri anlattım yol gösterdim. Ä°ki uluslararası yol var, birisi Güvenlik Konseyi, bu yol kapalıdır. Çünkü orada daimi üyeler, 5 üye var. Oradan geçiÅŸ yok onun için uÄŸraÅŸmak lazım. Ama o 5 üyenin üzerinde baskı yapmak lazım. Orada bizim teÅŸkilatımıza baÄŸlı daimi üye olmayan 3 veya 4 devlet var. Onların iÅŸbirliÄŸi ile beraber orada bir yol alabiliriz. Ama bunun ihtimali düÅŸüktür. Ä°kinci yol benim 2009 yılında açtığım Ä°nsan Hakları Konseyi'nin yoludur. Örnekler verdim. Dün Cenevre'de benim söylediÄŸim o yol, bütün Ä°slam devletleri oraya gitti benim açtığım yoldan devam ettiler. Ä°nsan Hakları Komisyonu 2009'da benim teklif ettiÄŸim ÅŸekilde Gerçekleri Tespit Etme Heyeti kurdu. Åžimdi bu heyetin bir an önce Gazze'ye gidip Ä°srail'in iÅŸlediÄŸi savaÅŸ suçlarını tespit etmesi gerekiyor. Ondan sonra artık Filistin devleti Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne, Uluslararası Adalet Divanı'na gidebilir. Bizim vazifemiz bunlara destek vermektir. Ben bütün bunları söylüyorum, bunların hiçbirisi kale alınmıyor, söylemediÄŸim laflar söyleniyor ve sanki düÅŸman gibi... Bunlar iftiradır. Bu Allah'tan korkmayanlar, insanlardan utanmayanlar benim diyeceÄŸim bir ÅŸey yok. Ama Allah'a, Kur'an'a inanıyorlarsa Hucurat Suresi'ni okusunlar. Hucurat Suresi'nde bazı ayetler var onları ben bilahare hatırlatacağım."
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.