‘Yeniden Büyük Türkiye’

Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu Konya Ä°l BaÅŸkanlığı tarafından düzenlenen ‘Yeniden Büyük Türkiye, Gençlik BuluÅŸması’nda CumhurbaÅŸkanı BaÅŸdanışmanı Gülay Samancı ve araÅŸtırmacı yazar Serkan Yorgancılar DoÄŸanhisar’da gençlere hitap etti. Samancı, mevcut hükümet sisteminin sıkıntılarla dolu geçmiÅŸi olduÄŸunu söyledi.

1980 darbesi ve sonrasındaki hükümet krizlerinden örnekler veren Samancı, Türkiye'de 143 bin kiÅŸiye bir milletvekili düÅŸtüÄŸünü, milletvekili sayısının artmasının vatandaÅŸlar için de milletvekilleri için de faydalı olacağını anlattı.

Samancı, anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸiyle seçilme yaşının 18'e düÅŸeceÄŸine dikkati çekerek, “18 yaÅŸ, verilmiÅŸ bir haktır. Siyasi partiler bunu deÄŸerlendirir. Tercihlerini yaparlar. Askerlikten muaf olma durumunu 'hayır'cılar istismar ediyor. Emekliliklerini istismar ediyorlar. Askerlik de yapacaklar, yaÅŸları dolmadan emekli de olamayacaklar” diye konuÅŸtu.

Mevcut yönetim sisteminin krizler ürettiÄŸini vurgulayan Samancı, “Ä°ÅŸ dünyasından iktidara ahkam kesmeler, manÅŸetler, e-muhtıralar, sert açıklamalar... EÄŸer burada baÅŸarılı olunamıyorsa, iktidarı götüremiyorlarsa, 15 Temmuz'da olduÄŸu gibi tankları yürütüyorlar. Bu defa sert kayaya çarptılar. 28 Åžubat'ta bunu yaptılar. Sincan'da tankları yürüttüler. Aldıkları kararlarla hükümeti istifa ettirmiÅŸlerdi ama bu sefer iktidar partisi buna fırsat vermedi” ifadelerini kullandı.

Koalisyon ve her türlü itibarsızlaÅŸtırmaya yeni anayasa ile nokta koyduklarını anlatan Samancı, “EÄŸer millet istemiyorsa sandıkta götürsün. BeÄŸenmiyorsa zaten sandıkta oy vermeyecek. Hiç kimsenin milletin iradesini bu kadar örselemeye hakkı yok. Bu anayasa ile Türkiye Büyük Millet Meclisinin iradesi daha da güçleniyor. Meclis'in denetim yetkisi daha fazla aktifleÅŸiyor” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Samancı, kavga döneminin yeni anayasa ile biteceÄŸini söyledi.

“Bizim kavga ile, ÅŸununla, bununla geçirecek vaktimiz yok artık” diyen Samancı, “Etrafımıza bir bakıyoruz, ateÅŸ çemberi. Dünyaya bir bakın, zaman ne zamanı? Bilim ve teknoloji zamanı. Biz savunma sanayimizi üretmek zorundayız. Milli yazılımlarımızı yapmak zorundayız. Üniversitelerimiz kavganın, çekiÅŸmenin içinden çıkıp bilimin ürettiÄŸi bir merkez haline gelmek zorunda. BaÅŸka bir alternatifimiz yok. 15 Temmuz aslında herhangi bir darbe giriÅŸiminden ziyade bu devletin, topraklarımızın iÅŸgaliydi. Darbe giriÅŸimi sırasında bizim sınırlarımızda olan ve ülkemizi savunmak üzere oraya gönderilen tanklar geri çekiliyor.

Sınırda PKK, DAEÅž bekletiliyor. EÄŸer baÅŸarılı olsalardı yerle bir olmuÅŸtuk” ifadelerini kullandı.

Yeni Anayasanın herkesi kucaklaması gerektiÄŸini söyleyen CumhurbaÅŸkanı BaÅŸdanışmanı Gülay Samancı, “1982 anayasası hepinizin malumu darbe anayasası ve bu anayasa toplumun gerisinde kalmıştır. Zaman zaman anayasada yapılan deÄŸiÅŸikliler yeterli deÄŸil. Artık bu anayasanın deÄŸiÅŸme zamanı gelmiÅŸtir. DüÅŸüncesi, felsefesi, inancı ne olursa olsun herkesi kucaklayan bir anayasa olmalıdır. CumhurbaÅŸkanlığı sistemi, yürütmenin başı olan cumhurbaÅŸkanının bizzat halk tarafından seçilmesidir özü bu. Bu yeni sistemde cumhurbaÅŸkanı TBMM’nin alanına giren konularda kesinlikle kararname çıkarma yetkisine sahip deÄŸildir. Åžimdiye kadar ülkemizde 1,5 yılda bir seçim olmuÅŸ bu kabul edilemez. Türkiye’nin bunlarla kaybedecek zamanı yok. Türkiye’nin büyümeye, istikrara, yatırımlara ihtiyacı vardır. Yeni Anayasa ve CumhurbaÅŸkanlığı Sistemi Türkiye’nin önünü açacak ve güçlü bir devlet haline getirecek” diye konuÅŸtu.

Samancı, bir insanın görüÅŸü, düÅŸüncesi, inancı ne olursa olsun, bunları bir kenara bırakıp, memleketin önünün açılması için ‘Evet’ demesi gerektiÄŸini sözlerine ekledi.

DoÄŸanhisar Kaymakam’lığının organizatörlüÄŸünde gerçekleÅŸtirilen programda Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu Genel BaÅŸkanı Bilal Okudan gençliÄŸin yeni sistemde ülkeye vereceÄŸi katkılar üzerinde deÄŸerlendirmede bulundu. Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu Genel Sekreteri ErtuÄŸrul Karatay’ında hazır bulunduÄŸu program katılımcılara Kaymakamlık tarafından verilen hediyelerle son buldu. (Sultan TÜRKMEN)