5 yaşındaki Eda Nur'un ölümüne ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı

Fatih Mahallesi'ndeki Menekşe Sahil Parkı'nda Eda Nur Gezer'in hayatını kaybetmesiyle ilgili olarak Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma sürüyor.

Soruşturma kapsamında, şüphelilerin kusur durumunun belirlenmesi için istenen bilirkişi raporu tamamlandı. 3 kişilik bilirkişi heyetinin yazdığı 22 sayfalık rapor, soruşturma dosyasına gönderildi.

Raporda ifadesine yer verilen maktulün annesi Nurcan Gezer'in, İstanbul'da doğduğunu ancak kayıtlarda ''vatansız'' olarak yer aldığını, Edirne Göç İdaresine gönderildiği için kızına, kız kardeşi olarak tanımladığı Sinem Yaşar'ın baktığını, kızının babası Emrah Boduk'un cezaevinde olduğunu anlattığı belirtildi.

Sinem Yaşar'ın ise ifadesinde, olay günü ablası ve çocuklarıyla piknik yapmak için parka gittiklerini, yemek hazırlanırken çocukların oynadıklarını, mangal ateşi yaktıkları için güvenlik görevlisinin kendilerini uyardığını ve yemeğe oturduklarında Eda Nur Gezer'in olmadığını fark edince aramaya başladıklarını söylediği kaydedildi.

Yaşar'ın, yaklaşık 15-20 dakika sonra güvenlik görevlisinin, piknik yaptıkları yerin 30-40 metre uzağındaki içerisinde su birikintisi olan çukura bir çocuğun düştüğünü söylediğini, çukurun etrafında herhangi bir uyarı levhası ve şerit olmadığını ifade ettiği belirtildi.

Genel Müdür Ali Sukas'ın ifadesi

Şüpheli İstanbul Ağaç ve Peyzaj A.Ş Genel Müdürü Ali Sukas'ın raporda yer verilen ifadesinde, 2019'dan beri genel müdürlük yaptığını, müdürlüğü altında 3 gene müdür yardımcısı, 11 birim müdürü, 35 şef düzeyinde yönetici ve onların altında da kontrol teşkilatının çalıştığını söyledi.

Ali Sukas'ın ifadesinin devamında; kazı, peyzaj noktasındaki tamir ve bakım işleriyle ilgili bilgi sahibi olamayacağını, bizzat emir, talimat veremeyeceğini, kendisinin işi yapacak kişilerle ilgili koordinasyonu sağlamak, şirketi temsil etmek, bütçeyi yönetmek ve stratejik planlama yapmakla görevli olduğunu, yaşanan olayla ilgili işlem öncesi herhangi bir bilgisinin olmadığını beyan ettiği raporda yer aldı.

Raporda, şüpheli iş makinesi operatörü Sezai Ayhan'ın ifadesinde, İstanbul Ağaç ve Peyzaj A.Ş'de görev yaptığını, olay günü Bakırköy'de çalışırken firma sorumlusu mühendis Furkan Keleş'in kendisini arayarak, Menekşe Parkı'nda su borusunun patladığını ve borunun tamiri için toprağın alınmasını istediğini söylediği aktarıldı.

Tesisat ustası ve güvenlik görevlilerinin de çalışma alanına bulunduğunu belirten Sezai Ayhan'ın, ifadesinin devamında, kazıyı yaptığını fakat bölge İSKİ'nin sorumluluk alanında olduğundan 185'i arayıp gerekli bilgilendirmede bulunduğunu, telefonda görüştüğü kişinin, personelin 10 dakika içinde parka geleceklerini belirttiğini anlattığı kaydedildi.

Sezai Ayhan'ın ifadesinde, kazı alanından ayrılırken güvenlik görevlilerine ''İSKİ personeli olay yerine gelmezse bana bilgi verin, tekrar buraya gelir, çukuru kapatırım'' dediğini, telefon numarasını güvenlik görevlilerine verdiğini, iş makinesiyle açtığı çukurun güvenliğini ve gerekli tedbirleri almanın kendisinin görevi olmadığından olay yerinden ayrıldığını söylediği anlatıldı.

''Burayı yap, nasıl yaparsan yap"

Şüpheli tekniker Furkan Keleş'in raporda yer alan ifadesinde, İSKİ park alanında yapılan çalışmanın talimatını kendisinin verdiğini ancak olay günü başka yerde olduğunu, 24 Nisan'da kendisiyle birlikte keşif ve denetim yapan İBB Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Müdürü Ziya Duman ile yardımcılarının alanda gözle görülür şekilde toprak altından su geldiğini tespit ettiğini, Duman'ın "Burayı yap, nasıl yaparsan yap" şeklinde sözlü talimat verdiğini ve kendisinin sadece gerekli koordinasyonu sağladığını ifade ettiği belirtildi.

Şüpheli tesisat ustası Fayık Cansu'nun ise ifadesinde, İstanbul Ağaç ve Peyzaj A.Ş'de sözleşmeli personel olarak çalıştığını, olay günü Menekşe Parkı'na su sızıntısı tamiratını yapmak için gittiklerini, iş makinesi operatörü Sezai Ayhan'ın kazıyı yapmasından sonra açılan çukurun çok geçmeden suyla dolduğunu, yaptığı kontroller sonrası kazılan yerin gider borusu olduğunu anladığını, İSKİ'nin çalışma yapması gerektiğini Sezai Ayhan'a söylediğini, Sezai Ayhan'ın İSKİ'yi aradığını ve mesaileri bitene kadar olay yerinde beklediklerini söylediği kaydedildi.

Bilirkişi raporunda yer verilen olay yeri inceleme raporunda, "Kazılan yerde tepe oluşturmuş şekilde toprağın olduğu, kazılan yerin çukur oluşturduğu, içinde su birikintisinin bulunduğu, bahse konu yer ve çevresinde herhangi bir uyarı ikaz levhası, işaret, şerit, herhangi bir uyarıcı malzemenin ve ikazın olmadığı görüldü. Su dolu çukurun metreyle ölçümleri alındı, çukurun uzunluğunun 428 santimetre, genişliğinin 205 santimetre ve derinliğinin ise 135 santimetre olduğu görüldü." ifadeleri kullanıldı.

Yine bilirkişi raporunda yer verilen İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği ön inceleme raporunda, su kaçağının yeni meydana gelmediği, ilk tespitten sonra çalışma yapıldığı ancak sorunun giderilemediği, devamında sorunun takip edilmediği, yaklaşık 25 gün sonra kaymakamlıktan edilen telefon üzerine konunun tekrar gündeme geldiği ve sahada yapılan iş gezisi sırasında tespitte bulunulup talimat verildiğinin anlaşıldığı aktarıldı.

İş takibi ve risk değerlendirmesi anlamında gerekli hassasiyetin gösterilmediği belirtilen ön inceleme raporunda, arızaya müdahale sırasında yetkili ve sorumlu personelden kimsenin işin başında bulunmadığı, herhangi bir iş güvenliği tedbiri alınmadığı, talimatın verildiği sırada olay yerinde bulunan, talimattan haberi olan sorumlu teknik müdür yardımcısı ve sahadan sorumlu şef tarafından herhangi bir aksiyon alınmadığı, talimat gereği işin takip edilerek gerekli görevlendirmelerin yapılmadığına yer verildi.

Ön inceleme raporunda, "İş makinesinin park içerisinde hiçbir iş güvenliği tedbiri almadan kazı çalışması yapabiliyor olmasının, arızalara müdahalelerin personelin kendi inisiyatiflerine bırakıldığını, iş güvenliği tedbiri alınmadan çalışmaların yapıldığını ve arıza takip sisteminin kurulmadığını veya sağlıklı çalışmadığını gösterdiği" aktarıldı.

Bilirkişi raporunda yer alan teknik tespit ve değerlendirmeler sonucunda, İstanbul Ağaç ve Peyzaj A.Ş Genel Müdürü Ali Sukas, Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürü Ziya Duman, Cabir Şaban, Barış Şişman, Erman Uzun ve Turan Yaman'ın asli kusurlu bulunduğu belirtildi.

Raporda, 5 kişinin tali kusurlu olduğu yer alırken, bir kişinin ise kusurunun bulunmadığı ifade edildi.