© Konya Postası 2021

"Arda Turan'ı yazdım çünkü..."

Arda Turan’ın biyografisini yazan Juan Rodriguez Garrido: Yetenekli futbolcular her yerde başarılı olur. Mars’ta bile... Arda onlardan biri

Arda Turan’ın İspanya’ya transfer olması bazı futbolseverleri özellikle de Galatasaraylıları hayal kırıklığına uğratmıştı. Fakat Turan’ın takımı Atletico Madrid ile elde ettiği başarılar tüm Türkiye’nin göğsünü kabarttı. Öyle ki İspanyol bir yazarın Arda Turan’ın biyografisini yazdığı haberi ülkeye ulaşınca şaşkınlıkla karışık bir gurur yaşadık. İşte o kitap şimdi “Arda Turan: Bayrampaşa’nın Dâhisi” adıyla Altın Kitaplar tarafından yayımlandı. Biz de kitabın yazarı Juan E. Rodriguez Garrido’ya bu kitabı nasıl ve neden yazdığını sorduk. Önsözü yazan gazeteci Diaz Guerra “Bu kitaptan önce Arda hakkında çok az şey biliyorduk” diyor. Kitabı yazmanızın nedeni bu muydu?   Arda Turan hayranı olduğum bir futbolcu. Kitabı bu nedenle kaleme aldım. Ayrıca Arda’nın hayatı ve kariyeri hakkında daha detaylı şeyler okumak isteyen hayranları olduğunu düşündüm. Bu kitap sayesinde de hem İspanya hem de Türkiye’de Arda’nın daha iyi tanınacağına inandım. Hayatının yazılmasını hak eden futbolcular vardır. Arda kesinlikle bunlardan biri. Kitabın henüz ilk bölümünde Arda Turan’ın dünyaya geldiği İstanbul’un Bayrampaşa semti hakkında detaylı betimlemeler var. İstanbul’u ziyaret etme fırsatınız oldu mu?   Evet, 2012 yazının birkaç gününü İstanbul’da geçirdim. Hatta şehre âşık oldum. Aslında kitaba da Kapalıçarşı’da başımdan geçen, Arda’nın da dahil olduğu bir hikayeyle başladım. Bu hikayeyi şimdi anlatmayayım, böylece insanlar daha çok merak etsin. Umarım önümüzdeki günlerde İstanbul’u tekrar ziyaret ederim.     “Takımın başarısı satışları artırdı”   Son yıllarda henüz kariyerinin başındaki futbolcuların biyografilerine sık rastlar olduk. Siz bu kitabı kaleme alırken, bu kitabın o biyografiler arasında kaybolacağı endişesini yaşadınız mı?   Hayır. Böyle bir endişem olmadı. Hatta İspanya’da bu kitap çok iyi satıyor. Ronaldo ve Messi hakkında birçok biyografi var ve okuyucular bunlardan sıkıldı. Çünkü birbirlerine benziyorlar. Farklı hikayeler arzulanıyor. Ve Arda çok farklı. Gerçekten öyle... Ayrıca tabii ki Atletico Madrid’in yakaladığı başarı da satışları etkiledi. Kitabı kaleme alabilmek için kimlerle söyleşiler yaptınız?    Arda’nın arkadaşı ve yardımcısı Ata’yla (Bozan), Arda’nın İspanya’daki ilk hocası Gregorio Manzano’yla ve İspanyol ve Türk gazetecilerle söyleşiler yaptım. Manzano Arda’nın yeni bir ülkeye ve futbol anlayışına nasıl uyum sağladığını anlattı. Orhan Pamuk’tan alıntılar yapmışsınız... Bu kitaptan önce de Türk kültürü ve sanatına merakınız var mıydı?   Evet, tabii ki. Ben İspanya’da tarih üzerine eğitim vermiştim, Türk kültürü ve sanatına dair fikir sahibiydim. Aslında kitapta çok daha fazla coğrafi ve tarihsel referanslar var. Örneğin Arda’nın bir süre yaşadığı Manisa hakkında ya da Fenerbahçe ile Galatasaray’ın rekabeti hakkında... Orhan Pamuk’a gelirsek... Pamuk, Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldıktan sonra dünya çapında tanınan bir yazar haline geldi. Ben de eğer bir Türk futbolcu hakkında yazacaksam, araştırma yapmanın ve o ülkenin kültürüyle tarihine aşina olmanın çok işe yarayacağını düşündüm.   “Arda Turan taraftarlar için idol”   Taraftarlar Arda Turan hakkında ne düşünüyor?   Arda, Atletico Madrid taraftarları için bir idol. İlk geldiğinde belki çok göz önünde değildi. Taraftarlar Diego ya da Falcao’ya daha çok ilgi gösteriyordu. Fakat daha sonra  Arda’nın farklı bir oyun oynadığını gördüler. Böylece Arda, takımdaki ikinci sezonunda taraftarın hayran olduğu iki ya da üç futbolcudan biri oldu. Arda’nın Barcelona’ya transfer olacağı konuşuluyor. Doğruluk payı var mı?   Hayır. Bu yıl Arda’nın Barcelona’ya transfer olacağını düşünmüyorum. Taraftarlar Arda’nın takımda kalacağından emin. Onlar Diego Costa ve Courtois’nın takımdan ayrılmasından endişeli... “Ardaturanizm futbolu gülerek oynamak demek” Ardaturanizm felsefesinden söz ediyorsunuz, nedir bu felsefenin temel taşları?   Ardaturanizm sadece futbolla ilgili bir felsefe değil. Onun hatta Arda’nın bile ötesinde. Bu bir davranış biçimi. Futbolu gülümseyerek oynamak demek. Ardaturanizm etik ve estetiğin birleşimidir. Çünkü Arda Turan sadece estetik için çabalayan biri değil. Eğer ayağını topa sokması gerekirse Arda bunu yapar. Eğer Filipe Luis’in kademesine girmek için 25 metrelik bir depar atması gerekiyorsa Arda onu da atar... Diğer futbolcular yeni dövme yaptırır, karın kaslarını çalıştırır ama Arda’ya fizik durumunu sorarsanız “Simeone’nin baklavaları daha iyi” der. İşte bu Ardaturanizm. Tabii hepsinden önemlisi bir de Arda’nın gülümsemesi var.   “Şampiyonlar Ligi için ona ihtiyacımız var”   Premier Lig üzerine de çalışmalarınız var. Atletico’ya transfer olmadan önce Arda’nın ismi Liverpool ile de anılıyordu. Sizce Arda Liverpool’a transfer olsaydı Premier Lig’de de iz bırakır mıydı?   Yetenekli futbolcular her yerde başarılı olabilir. Mars’ta bile... Arda o futbolculardan biri. Fakat ben Arda’nın oyun tarzının İspanya ligi için daha uygun olduğunu düşünüyorum. Siz Arda’yı yakından tanımış biri olarak birkaç sene içinde nasıl bir konumda görüyorsunuz kendisini?   Arda yakında 28 yaşına basacak. 2017’ye kadar takımıyla sözleşmesi var. Ben Arda’nın sözleşmesi bitene kadar İspanya’da kalacağını düşünüyorum. Daha sonra da kalbindeki takım, Galatasaray için ülkesine dönebilir. Fakat o zamana kadar onu bırakmayız, Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak için ona ihtiyacımız var. Kaynak: Milliyet

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER