© Konya Postası 2021

Büyükada'da gözaltına alınan 10 şüpheliye tutuklama talebi

Adalar Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Büyükada'da gözaltına alınan 2'si yabancı uyruklu 10 şüpheli, "silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan tutuklanmaları talebiyle hakimliğe sevk edildi

Adalar Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla 5 Temmuz'da Adalar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince Büyükada'da gözaltına alınan ve daha sonra Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne götürülen, biri Alman ve biri İsveç uyruklu, 10 şüphelinin savcılık işlemleri sona erdi.

Savcılık sorguları tamamlanan 10 şüpheli, "silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan tutuklanmaları istemiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.

Savcılık sevk yazısında, şüpheliler tarafından önceden herhangi bir duyuru yapılmaksızın "çalışma atölyesi" adı altında bir toplantı gerçekleştirildiği belirtilerek, alınan açık tanık beyanlarından toplantı sırasında katılımcıların mensubu oldukları kuruluşların faaliyet alanlarıyla ilgisi olmadığı anlatıldı.

Şüphelilerin vareste olan terör örgütlerinin gizlilik kurallarına riayet ederek faaliyet yürüttükleri bildirilen sevk yazısında, "Yürütülen faaliyetleri konu alacak şekilde içeride bulunan şahısların cep telefonlarını polislerin alacağından, bu telefonların içerisinde bulunan bilgilenin nasıl saklanacağından, bu bilgilerin telefonlar yakalansa bile nasıl gizli tutulabileceğinden, bilgilerin polis veya başka şahıslar tarafından ele geçirilmesinin nasıl engellenebileceğinden, şifrelemeden bahsettikleri" ifade edildi.

Sevk yazısında, şüphelilerden birinin, "dernekte bulunan bilgisayarının polisin ele geçirmesi durumunda, çoğu kişinin yanacağından" bahsettiğine vurgu yapılarak, "İçerideki kişilerin elektronik cihazlarının polisin eline geçmesinden çok endişe ettikleri, toplantıya katılan şüphelilerin terör örgütlerine mensup şahıslarca ve ülkemiz anayasal düzeni aleyhine faaliyet yürüten kurum ve kuruluşlara ilişkin ve irtibatlarının bulunduğu" kaydedildi.

Şüphelilerden İdil Eser'in oteldeki aramalarda elde edilen dijital materyalleri arasında Semih Özakça ve Nuriye Gülmen ile ilgili belgeler olduğu anlatılan sevk yazısında, Eser'le ilgili söz konusu materyaller arasında, terör örgütü PKK üyesi olan bir kişinin "gerilla doktoru" olduğunu söyleyerek Af Örgütüne üye olmak istediğini gösteren bir belge bulunduğu ifade edildi.

"ByLock kullanıcıları ile irtibatlı"

Sevk yazısında, Eser'in, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) şifreli haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı olduğu tespit edilen ve tutuklanan Uluslararası Af Örgütünün Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç ile irtibatının bulunduğu anlatıldı.

Şüpheli Muhammed Şehmuz Özbekli ve şüpheli Nejat Taştan'ın da "ByLock" kullanıcısı oldukları tespit edilen kişilerle görüşme kayıtlarının bulunduğunun altı çizilen yazıda, şüpheli Nalan Erkem'in de FETÖ terör örgütü soruşturmasında tutuklanan Bedriye İştar Tarhanlı ile görüşme kayıtlarının bulunduğu, ayrıca Erkem'de MİT'in TBMM Araştırma Komisyonu'na sunmuş olduğu "gizli" ibareli bir belgenin ele geçirildiği kaydedildi.

Sevk yazısında, Günal Kurşun'un da "ByLock" kullanıcısı bir kişiyle görüşme kayıtlarının bulunduğu belirtilerek, toplantıyı organize eden şüpheli Özlem Dalkıran'ın, FETÖ'den tutuklanan bir kişi ile görüşme kayıtlarının olduğu aktarıldı.

Yazıda, şüpheli Veli Acu'nun FETÖ/PDY soruşturmasında aranan ve "ByLock" kullandığı belirlenen bir kişi ile terör örgütü PKK soruşturmasından hakkında işlem yapılan başka bir kişiyle görüşme ve mesajlaşma kayıtlarının bulunduğu bildirildi.

İsveç uyruklu şüpheli Ali Ghravi ile Almanya uyruklu Peter Frank Steudtner'in ise toplantıda "dijital güvenlik" ve "stres" gibi konuları anlatan eğitimci sıfatıyla yer aldıklarına dikkat çekilen sevk yazısında, Ghravi'den ele geçirilen, Asya kıtasına ait olduğu ve detaylı bakıldığında Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında yer alan Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinin etimolojik olarak ve ayrıca ayrı bir devlete ait topraklarmış gibi gösterildiği harita bulunduğu kaydedildi.

"Kaosa dönüşen hareketlenmeler yaratmak amacıyla"

Sevk yazısında, "Terör örgütlerince benimsenen ve örgütlerin yaşantılarını sürdürmelerine yönelik faaliyet şekilleri vazgeçilmez bir unsuru olan yöntem ve taktiklere ilişkin terör örgütlerinin amaçları doğrultusunda toplumsal kaosa dönüşen hareketlenmeler yaratmak amacıyla toplantı düzenlemelerine göre yardım kastıyla hareket ederek eylemde bulunarak atılı suçu işledikleri anlaşılmıştır." denildi.

Savcılık yazısında, şüphelilerle ilgili "terörizmin finansmanı" ve "casusluk" eylemleri yönünden ayrıca soruşturma yürütüldüğüne işaret edildi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER