© Konya Postası 2021

Çocuğun olduğu yerde biz başka bir ölçü aramayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çeşitli kamu ve sivil toplum kuruluşlarımız aracılığıyla pek çok ülkede, çocuklara yönelik yardım, eğitim, sağlık faaliyetleri yürütüyoruz. İnsanın, hele çocuğun olduğu yerde biz başka bir ölçü aramayız." dedi

Sözlerine, "Türkiye'ye, Ankara'ya, Cumhurbaşkanlığı Külliye'mize hoş geldiniz. Sevincimizi tüm dünya çocuklarıyla birlikte paylaştığımız 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle bugün burada bizlerle bir arada olduğunuz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum." diyerek başlayan Erdoğan, heyecanlı ve coşkulu olduğunu, bugün kendisini daha da genç hissettiğini söyledi. Erdoğan, salondaki çocuklara "Sizler, adeta bana gençlik iksiri aşılıyorsunuz." şeklinde seslenerek, dünyada başka örneği olmayan bu milli bayramı, uluslararası düzeyde bir şenliğe dönüştüren bu tarz etkinliklerde emeği olan herkese şükranlarını iletti.

Erdoğan, 23 Nisan'ın tüm dünya çocukları için sevinç, coşku, dayanışma ve paylaşma günü olduğunu vurgulayarak, "Ama bu yıl da dünyanın çeşitli yerlerinde ne yazık ki 10 binlerce çocuk 23 Nisan'ı görme imkanı bulamadı. Hatta içinde bulunduğumuz şu 20 Nisan gününden 23 Nisan'a kadar geçecek üç günde dahi acıya, felakete maruz kalan çocuklar olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

"Dünya basını, acaba bu olay karşısında ne dedi?"

Suriye ve Irak'ta savaşın, Somali başta olmak üzere Afrika'nın çeşitli yerlerinde açlığın pençesine düşen ve açlığın pençesinde kıvranan tüm çocuklara şahsı, salonda bulunan çocuklar ve Türkiye'nin çocukları adına selamları gönderen Erdoğan, kalplerinin ve dualarının onlarla olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nazım Hikmet'in "Kız Çocuğu" ismindeki şiirinin "Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yoktur. Şeker bile yiyemez ki kaat gibi yanan çocuk. Çalıyorum kapınızı teyze, amca, bir imza ver. Çocuklar öldürülmesin şeker de yiyebilsinler." dizelerini okudu.

Çocukların öldürülmemesi temennisinde bulunan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Büyüklerin yol açtığı savaşların faturası çocuklara kesilmesin. Büyüklerin vurdumduymazlığının bedelini minik bedenler ödemesin. Kısa bir süre önce işte Suriye'de kimyasal silahlarla öldürülen iki ikiz çocuğun babasını ülkeme davet ettim. Hemen çocuklarını gömdükten bir gün sonra kendisini Hatay'da ağırladım. Tabi o fotoğraf karelerine düşen iki ikiz yavrusunu kucağında görüntüleyen dünya basını, acaba bu olay karşısında ne dedi, bunlara nasıl baktı? Halbuki o iki yavru inanıyorum ki yüzlerce, binlerce çocuk Suriye'de kimyasal silahlarla öldürülmüştü. Konvansiyonel silahlarla öldürülmüştü. İşte 'artık bu tür ölümler olmasın.' diyoruz.

Biz Türkiye olarak bu haksızlığa isyan ediyoruz. Hem içeride hem dışarıda ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Suriye ve Irak'tan ülkemize gelen ve büyük bir bölümü de çocuk olan 3 milyon sığınmacıya sınırlarımızı ve kucaklarımızı açtık. Dünyada bunun başka bir örneği yok."

"Biz, çocuklar yaşasın istiyoruz"

Şairin "Çocuk öldü mü güneş simsiyah görünür gözümüze" dediğine dikkati çeken Erdoğan, uluslararası kuruluşlar ve diğer ülkelerden ciddi bir yardım almıyor olmalarına rağmen 6 yıldır insanlarla evlerini ve ekmekleri bölüştüklerini, bölüşmeye de devam edeceklerini dile getirdi.

Çeşitli kamu ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla pek çok ülkede çocuklara yönelik yardım eğitim ve sağlık faaliyetleri yürüttüklerini anlatan Erdoğan, "İnsanın, hele çocuğun olduğu yerde başka bir ölçü aramayız. Dünyadaki tüm donörler arasında bu konuda Türkiye, ABD'den sonra ikinci sırada. Ayrıca gayri safi milli hasılaya oranla değerlendirdiğimiz zaman Türkiye birinci sırada. Çünkü biz dertliyiz. Biz mazlum ve mağdurların yanında yer almaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Kendi ülkelerinde geleceğin yöneticisi olacak çocuklara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sizden bir ricam var. Lütfen sorumluluk sahibi olduğunuzda, bugün sizin yaşınızda olan çocukların dünyanın diğer bölgelerinde hangi şartlarda yaşadığını unutmayın. Savaşlardan açlık ve kuraklık tehlikelerine, kötü muameleden küçük yaşta çalıştırılmaya kadar diğer çocukların hangi sıkıntılara maruz kaldığını unutmayın. Her ölüm erkendir ama çocuk ölümü gerçekten çok erkendir. Biz, çocuklar yaşasın istiyoruz. Çocuklar yaşasın ki büyüdüklerinde daha güzel bir dünyanın inşasına katkı sağlasın istiyoruz. Daha da önemlisi çocuklar sadece yaşamakla kalmasın, kendilerini güvende hissetsinler, gıdadan giyime, eğitimden sağlığa, her türlü hizmeti alsınlar istiyoruz. Bunun için sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Anne babalarınızdan, öğretmenlerinizden başlayarak ülkenizdeki tüm büyüklerden, dünyadaki çocukların yaşadıkları sıkıntılar konusunda daha hassas olmalarını talep etmelisiniz. Emin olun siz isterseniz olur."

Erdoğan, çocuk masumiyeti karşısında yumuşamayacak hiçbir insanın, hiçbir kalbin olmadığını, bunu kendinden çok iyi bildiğini aktardı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER