Han Yunus'ta Filistinliler evlerini arıyor

Kentte İsrail ordusunun çekildiği bölgelerde bulunan evlerine bakmak isteyen Filistinliler, uzun süre yaşadıkları sokakları ve evleri tanımakta zorlanıyor.

Bazı bölgelerin şiddetli yıkım sonucu haritadan silinmiş hale geldiğini belirten Filistinliler, yolların birbirine girdiğini, bir kısmı ayakta kalabilen evlerin de her an yıkılabileceğini ifade ediyor.

Evini bulması vakit aldı

Mevasi bölgesinde yaşayan Ahmed Şerab (38) da, evini bulmakta zorlanan Filistinlilerden.

Bulunduğu bölgede büyük bir yıkımın gerçekleştiğini belirten Şerab, evinin yerle bir olduğunu, uzun bir süre yerini bulamadığını anlattı.

AA muhabirine konuşan Şerab, "Mevasi bölgesinden çıkıp başka yerlere sığınmak zorunda kaldık. 38 yaşındayım. Geri döndüğümde evimi bulmam vakit aldı. İsrail saldırıları yüzünden yaşadığım yeri tanıyamadım." dedi.

"Üçüncü dünya savaşı yaşanmış gibi"

Yaralı oğlunun seyahat kaydını yaptırmak için pasaportunu bulmaya giden 62 yaşındaki Mustafa er-Rakab da gördüğü yıkım karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadı.

Hayatı boyunca hiç bu kadar büyük bir yıkıma tanık olmadığını dile getiren Rakab, gördüklerini "üçüncü dünya savaşı yaşanmış gibi" kelimeleriyle ifade etmeye çalıştı.

Yaşadığı bölgeyi bulamadığını söyleyen Rakab, "Bir labirentin içinde gibiyiz. Evimin yerini net bir şekilde bulamıyorum." diye konuştu.

Rakab, gerçekleştirdiği yıkımla İsrail'in, Filistin halkına duyduğu nefreti gösterdiğini belirtti.

İsrail ordusunun 158 gündür sivil yerleşim yerleri, hastane, okul ve yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı barınakları da hedef alan saldırılarını sürdürmesinin yanı sıra insani yardımların girişini engellemesi nedeniyle yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'nde büyük bir insani felaket yaşanıyor.

Başta Birleşmiş Milletler'e (BM) ait kuruluşlar olmak üzere uluslararası çevreler, çoğu hastanenin hizmet dışı kaldığı, tıbbi malzeme eksikliğinin yaşandığı, açlık, susuzluk ve hijyen malzemeleri eksikliğinin tetiklediği hastalıklar nedeniyle Gazze'de ateşkes ilan edilmesi ve bölgeye insani yardımların girişinin artırılması çağrısında bulunuyor.