© Konya Postası 2021

Hasatta tane kaybına dikkat

Meram Ziraat Odası Başkanı Ali Ataiyibiner, Konya’nın ortalama buğday rekoltesinin yıllık 2 milyon ton olduğunu söyleyerek “Bu yıl yaklaşık 200-300 binlik bir rekolte artışı bekliyoruz” dedi

 Ataiyibiner, hasat esnasında yaşanan tane kaybının da Konya genelinde bakanlığın öngördüğü yüzde 2’lik kayıptan epey aşağıda kalacağını düşündüklerini belirterek, “Bakanlık uzmanları arazide biçerdöver kontrollerini ve incelemelerini devam sürdürüyor. Tane kaybını artıran eski ve ayarsız biçerdöverlerin hasatta kullanılmasının önüne geçiyor. Bu açıdan Konya’da bir sıkıntı yaşanmasını düşünmüyoruz” dedi.

LİSANSLI DEPOCULUK GELİŞİYOR

Asıl buğday kaybının depolama esnasında yaşandığını belirten Ataiyibiner, “Bu alandaki kayıplar yüzde 5’i buluyor. Son yıllarda artırılan lisanslı depoculukla bu tür kayıpların da önüne geçilmesi sağlanıyor. Şu anda Konya’daki lisanslı depo kapasitesi 1 milyon tona ulaştı” diye konuştu. Kötü depolarda ya da hasat alanında kalan üründe yaşanan kaybın büyük oranda nemlenme ve ‘buğday biti’ denen zararlının üremesinden kaynaklandığına dikkat çeken Ataiyibiner, “Buğday biti oluşursa buğdayın protein değeri hiç kalmıyor, tamamen hayvan yemi statüsüne düşüyor. Son yıllarda gelişen lisanslı depoculukla bakanlık bu tür kayıpların da önüne geçmeyi amaçlıyor. Çiftçi ürününü satamadığı zaman emanete bırakabiliyor, depo kirası vb. masraflar konusunda bakanlık çiftçiye destek oluyor” bilgisini verdi.

ÇİFTÇİ ANIZ YANGINLARINA KARŞI BİLİNÇLİ

Konya çiftçilerinin anız yakımı konusunda da son yıllarda bilinçlendiğini kaydeden Ataiyibiner, “Artık biçerdöverlerle daha dipten hasat yapmak mümkün olduğu için tarlada yüksek anız kalmıyor. Çiftçimiz anız yangınları konusunda daha bilinçli davranıyor, o yüzden memnunuz” dedi.

ESKİ VE AYARSIZ BİÇERDÖVERLER KAYBI ARTIRIYOR

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'de yıllık üretilen 16,5 milyar liralık buğdayın 1,4 milyar liralık kısmının üretimde ve kullanımda kaybedildiğini belirterek, "Kaybedilen buğday 8-10 milyon nüfuslu bir ülkenin ihtiyacını rahatlıkla karşılayabilir" değerlendirmesinde bulundu. Tahıl zararlıları, ayarsız ve eski biçerdöverler, tekniğine uygun olmayan hasat nedeniyle buğdayda tane kaybının, gelişmiş ülkelerdekine göre çok fazla olduğunun altını çizen Bayraktar, kaybın yüzde 2'yi geçmemesi gerektiğine işaret etti.

GEÇEN YIL BÜYÜK KAYIP YAŞANDI

Ambar zararlıları, uygun olmayan depo şartlarının neden olduğu rutubet, taşıma kayıpları gibi nedenlerle de ürünün israf edildiğine dikkati çeken Bayraktar, "Yapılan hesaplamalara göre, üretilen buğdayın yüzde 5,5'i üretimde, yüzde 2,8'i kullanımda kaybediliyor. Bunlar, büyük oranlar. Bu rakamlara evlerdeki kayıplar dahil değil" dedi.  Bayraktar, geçen yıl Türkiye'de 3 milyon 620 bin ton makarnalık, 16 milyon 980 bin ton da ekmeklik buğday üretildiğini kaydederek, "Bunun üretici fiyatlarıyla karşılığı 16,5 milyar lirayı geçiyor. Bunun yüzde 8,3'ü kaybediliyor. Kaybedilen ürünün değeri yine üretici fiyatlarıyla 1,4 milyar liraya yaklaşıyor. Kaybedilen buğday 8-10 milyon nüfuslu bir ülkenin ihtiyacını rahatlıkla karşılayabilir" ifadelerini kullandı.

NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Yaşanan kayıpları azaltmak için yapılması gerekenler hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bayraktar, tohum ekim aşamasında arazinin iyi tesviye edilmesi (düz duruma getirme) gerektiğine işaret etti. Geç yapılmış hasatın da tane kaybına neden olacağının altını çizen Bayraktar, hasatın operatör belgesi olan sürücülere yaptırılması uyarısında bulundu. (Murat GÜZEL)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER