© Konya Postası 2021

Hindistandan Müslüman karşıtı vatandaşlık yasası adımı

Hindistanda, federal meclisin alt kanadından geçen tartışmalı vatandaşlık yasa tasarısı, çevre ülkelerden gelen 6 farklı dini gruba vatandaşlık yolunu açarken, aynı pozisyondaki Müslüman göçmenleri dışarıda bırakıyor.

ANKARA (AA) Hindistanda, federal meclisin alt kanadından geçen tartışmalı vatandaşlık yasa tasarısı, çevre ülkelerden gelen 6 farklı dini gruba vatandaşlık yolunu açarken, aynı pozisyondaki Müslüman göçmenleri dışarıda bırakıyor.

New York Times gazetesinde yer alan habere göre, Hindistandaki Müslümanlar son dönemde hükümetin attığı adımlar nedeniyle kendilerini huzursuz hissediyor.

Hint Müslümanlar, tasarıyı, dünyadaki en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistanın, 200 milyon Müslümanı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak görüyor.

Tüm Hindistan Müslüman Meclisi Birliği Başkanı (AIMIM) ve Haydarabad Milletvekili Asaduddin Uveysi, tasarıya tepki göstererek, Totalitarizme, faşist bir devlete doğru gidiyoruz. Hindistanı teokratik bir ülke yapıyoruz. dedi.

Modi ve partisi Hindistanı Hinduların ülkesine dönüştürüyor

Mayısta büyük bir çoğunluk elde ederek genel seçimleri kazanan ve Hindu ulusunu önceleyen bir ideolojiye sahip Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve partisi, o tarihten bu yana Hindu milliyetçilerini memnun eden ancak Müslümanlar için huzur bozucu adımlar attı.

Başbakan Modi ve liderliğini yaptığı Hindistan Halk Partisi (BJP), ilk olarak Assamda çoğunluğu Müslüman 1,9 milyon kişinin Ulusal Vatandaş Sicili (NRC) listesi dışında bırakılmasına yönelik girişimde bulundu.

Daha sonra hükümet, 5 Ağustosta Cammu Keşmir eyaletinin özel statülü yapısını ortadan kaldırdı ve eyaleti iki birlik toprağına böldü. On yıllardır Hindu ve Müslümanlar arasında tartışmalara yol açan Babri Camisi arazisi de 9 Kasımda Hindular lehine karara bağlandı.

Müslümanları tedirgin eden bu adımlara ek olarak, Hint hükümeti, Yeni Vatandaşlık Değişikliği Yasası ile özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistandan gelen Hindu, Hristiyan, Budist, Jain, Parsi ve Hristiyanları korumaya çalıştığını belirtiyor. Fakat yasanın, ailelerinin nesiller boyunca Hindistanda yaşadığına dair kanıt üretemeyen Müslümanların hapis veya sınır dışı edilmesini kolaylaştıracağı belirtiliyor.

Müslüman karşıtlığı yaygın hale geldi

Modinin yönetimi altında, Hindistanda Müslüman karşıtı anlayış açıkça daha yaygın ve halka açık bir hale geldi. Müslümanlara yönelik nefret suçu saldırıları son yıllarda arttı. Hindu dindarlığı ve milliyetçiliği, popüler kültürün ve politikanın merkezi haline geldi.

Yasa değişikliğini savunan Hindistanın ünlü aktörlerinden ve parlamento üyesi Ravi Kishan, Müslüman ülkeler var, Yahudi ülkeler var, herkesin kendi kimliği var. Ve biz bir milyarın üzerindeyiz değil mi? Biz kesinlikle bir kimliğe sahip olmalıyız. ifadelerini kullandı.

Bir gazetecinin, Hindistanı Hindu ülkesi haline getirmeye mi çalışıyorsunuz? sorusuna gülerek cevap veren Kishan, Hindistan her zaman Hindu ülkesi olmuştur. Müslümanlar aynı zamanda Hindular. dedi. Kishan, ileride Hindistanın adının Hintçedeki hali Bharata dönüştürüleceğini sözlerine ekledi.

Eyaletlerde ve mecliste hükümete tepki

Tasarıya karşı, kuzeydoğu eyaletlerinde protesto gösterileri düzenlenirken göstericiler, Modi ve İçişleri Bakanı Amit Şahın posterlerini yaktı ve kuklalarını astı. Bölge halkı okulların, marketlerin ve pazarların kapatılması yönünde eylemler düzenlemeye hazırlanıyor.

Hindistan Ulusal Kongresi (INC) üyeleri tasarıya tepki gösterdi. Ülkenin kurucu liderleri Mahatma Gandi ve Jawaharlal Nehrunun, Hindistanı, ülkenin nüfusunun yüzde 80i Hindu olmasına rağmen resmi olarak bir Hindu ülkesi olarak tanımlamadığı hatırlatıldı.

INCnin eski lideri ve Jawaharlal Nehrunun torunu Rahul Gandi, Hindistan herkese aittir. Tüm topluluklara, tüm dinlere ve tüm kültürlere. dedi.

INCden Şaşi Taror, tasarıyı, Hindistan fikrine bütünüyle saldırı olarak nitelendirdi.

Hükümet, halkın dikkatini ekonominin dışına çekmeye çalışıyor

Bazı eleştirilerde de Modi hükümetinin, insanların dikkatini farklı yönlere çektiği, büyümedeki yavaşlamayı ve ekonomideki durağanlığı faklı tartışma konuları araya sokarak göz önünde bulunmaktan çıkarmaya çalıştığı kaydedildi.

Assamda insan hakları avukatı Aman Wadud, ekonominin kötü bir durumda olduğuna işaret ederek, Tasarı, ülkeyi kutuplaştırıyor ve halkın dikkatini başka yöne çekiyor. değerlendirmesinde bulundu.

Göçmenler için hapishaneler kuruluyor

Hükümetin, binlerce göçmen için büyük bir hapishane ağı kurduğuna dikkati çeken muhalifler, Müslümanların buralara gönderilebileceğini belirtiyor.

İnsan hakları avukatı Wadud, Her eyalette, Müslümanlar (vatandaşlık için istenen) belgeler etrafında koşturuyor. Korku ortamı yaratıldı. dedi.

Tasarıya tepki gösterenler, vatandaşlık tasarısının Hindistanda yaşayan Müslümanları tanımlamak ve sınır dışı etmek için yapılan kampanyaların bir parçası olduğunu dile getiriyor.

Yasayı savunanlar, vatandaşlardan değil göçmenlerden konuştuklarını dile getirerek, Hindistandaki Müslüman göçmenlerin ülkeyi terk etmesini ve komşu ülkelere mülteci olarak sığınmalarını istiyor.

Hindistanı bir Hindu milleti haline getirmek, Modinin ve bir zamanlar üyesi olduğu Hindu milliyetçisi örgüt Hindistan Gönüllüler Organizasyonunun (RSS) temel hedefi.

Assamdaki vatandaşlık sicili çalışmasının tüm ülkede uygulanacağını duyuran İçişleri Bakanı Amit Şah, yeni tasarıyla Hinduları ve Müslüman olmayanları koruma sözü verirken, hedefinin Müslümanlar olduğunu açıkça belirtmiş oldu.

Muhabir: Muhammet Nazım Taşçı

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER