İSTENİLEN OLDU MU?
KonyaSağlık alanında Konya’da yapılan yatırımlarla ilgili Konya Postası’na bilgi veren AK Parti Konya Milletvekili Abdullah Ağralı, Konya’nın 2002’den bu yana büyük projelerine Ankara’dan destek bulduğunu belirterek, “Konya’daki yatırımlar Ankara’dan gerekli desteği alıyor. Ama yeterli mi değil” dedi.
7 İLÇE HASTANESİ 2017’DE TAMAMLANIYOR
Konya’da sağlık sektörünün yapılanmasıyla ilgili Konya Postası’na açıklamalar yapan AK Parti Konya Milletvekili Abdullah Ağralı, “Konya’da son dönemde sağlık alanında çok ciddi yatırımlar var. İnşallah önümüzdeki dönemde, yani 2017’de bu yatımlar kapsamındaki hastanelerin çoğu hizmete geçirilecek. Konya merkezde Numune Hastanesi bitmek üzere. İnşaat bitti. Malzemelerin siparişi, montajı, hastanenin taşınıp hizmete alınması süreç istiyor. İnşallah Haziran ayında hasta kabulüne başlarız. Planlamamız o yönde. Bu sene Konya’da ağır kış şartları ister istemez hastaneleri işletmeye alma süreçlerini etkiledi. Hastaneleri işletmeye alma takviminde biraz öteleme oldu. Ereğli Devlet Hastanesi’nin fiziki işlemleri bitti, bakanlık ödeneğini çıkardı. Yine Seydişehir Devlet Hastanesi, Beyşehir Devlet Hastanesi, Kulu Devlet Hastanesi bitmek üzere olan hastaneler. Kulu, Nisan başı gibi hasta kabulüne başlar. Öyle gözüküyor. Yine, Güneysınır, Altınekin, Hadim entegre hastaneleri bitmek üzere. 2017’de yatırım kapsamındaki bütün bu hastaneler tamamlanmış ve hasta kabulüne başlamış olur” dedi.
“NUMUNE HASTANESİ SON DERECE ÖNEMLİ”
Haziran ayında hasta kabulüne başlaması planlanan Numune Hastanesi’nin son derece önemli olduğunu ifade eden Ağralı, “Konya merkez için Numune Hastanesi tabii ki çok önemli. Bu hastanemizin özellikle şehir merkezindeki yokluğu vatandaşlarımız tarafından ciddi manada hissedildi. Günde 4-5 bin poliklinik yapan bir hastane kısmen semt poliklinikleriyle kısmen de Beyhekim Kampüsü’ne taşınarak açık giderilmeye çalışıldı ama netice itibariyle merkezdeki hastaların ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyordu. Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne de bu anlamda yoğun bir yük bindi ister istemez” diye konuştu.
KADIN VE DOĞUM HASTALIKLARI HASTANESİ
YÜZDE SEKSEN KAPASİTEYE ULAŞTI
15 Temmuz darbe girişiminin akabinde devralınan hastanelerin de bulunduğuna işaret eden Ağralı, “Hava Hastanesi, Konya Eğitim Araştırma Hastanesi kapsamında hasta kabulüne başladı. Vakıf Hastanesi olarak bildiğimiz Mevlana Üniversitesi’ne bağlı hastane yine hasta kabulüne başladı. Yine Aydınlıkevler’deki bitmek üzere olan hastane Sağlık Bakanlığı’na devredildikten sonra çok hızlı bir şekilde tefrişatı tamamlanarak hizmete alındı. Özellikle kadın doğum ve çocuk hastalıkları konusunda çok ciddi sıkıntılarımız vardı. Çok ciddi bir açığımız bu hastaneyle kapatılmış oldu. Hastane, çok kısa bir zaman içinde yüzde seksen kapasiteye ulaştı. Çok ciddi bir rakam bu. Ve son derece yüksek bir memnuniyet var. Tabii ki bir hastanenin eksiklikleri hemence bitirilemiyor. Çevre düzenlemesiyle ilgili bazı eksikler vardı, tamamlandı. Sağ olsunlar, hem Büyükşehir Belediyesi hem de Selçuklu Belediyesi gerekli desteği verdiler. Bir üst geçit sorunu vardı. Hastaneyi devraldığımız günlerde Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’le bu konuyu konuşmuştuk. İhalesi yapıldı, çok yakın bir zamanda da, havaların durumuna göre oraya güzel bir üst geçit kazandırılmış olacak. Vatandaşlarımızın tramvay durağından hastaneye geçişi böylelikle rahatlamış olacak” dedi.
HASTANENİN YENİ İSMİ NE OLACAK?
Hastaneyi devraldıktan sonra isim konusunda istişareler yaptıklarını kaydeden Ağralı, “Bu istişarelerde birkaç isim ön plana çıktı. Acaba 15 Temmuz Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi mi olsun veya Konya’nın bir değerinin ismi mi konsun şeklinde. Biz bakanlığa Dr. Ali Kemal Belviranlı ismini teklif ettik. Bakanlığın isim konusunda belli mevzuatları da var. Değerlendirmeler yapıyor. Ama bizim kanaatimiz bu yeni dönemde isim değişikliğinin de iyi olacağı şeklinde. Ali Kemal Belviranlı da Konya’nın bir değeri. Konya’nın bildiği, takdir ettiği, hayatını kaybetmiş bir hekim ağabeyimiz. Bu iki isim ön plana çıktı. Sanırım bu isimlerden biri olur” şeklinde kanaatini belirtti.
ŞEHİR HASTANESİ 2019’DA HASTA KABUL ETMEYE BAŞLAYACAK
Şehir Hastanesi inşaatının devam ettiğini ifade eden Ağralı, “Bu hastanemiz 2019’da hasta kabulüne başlayacak. Bu hastanede de kapasite artırıldı. 800 yataktan yüzde 50 kapasite artışıyla bin 200 yatağa çıkıldı” bilgisini verdi.
SPESİFİK ÇALIŞACAK HASTANELER PLANLANIYOR
Numune Hastanesi taşındıktan sonra Konya’daki sağlık yöneticileriyle bir araya gelerek Konya’nın sağlık alanındaki planlamasını yapmayı düşündüklerini ifade eden Ağralı, “Konya’nın belki 30-40 sene ilerisini gözetecek şekilde bir sağlık planlaması, Konya’nın ihtiyaç duyduğu sağlık yatırımlarının yapılması, mevcutların geliştirilmesi, daha spesifik çalışacak hastanelerin kurulması konusunda istişareler var. Devam ediyoruz inşallah. Numune taşındıktan sonra, Numune Hastanesi’nden boşalan yer nasıl kullanılacak, Konya sağlık alanında hangi birimlere ihtiyaç duyuyor, bunların planlaması yapılacak” diye konuştu.
Konya’ya her alanda olduğu gibi sağlık alanında da ciddi yatırımların yapıldığını belirten Ağralı, “Bu konuda hem Cumhurbaşkanımıza, hem Başbakanımıza, hem de Konya’daki sağlık yatırımlarını birebir takip eden Konya milletvekilimiz Mustafa Baloğlu’na teşekkür etmek lazım” dedi.
“KRTİK SÜĞREÇTE DİKKATLİ DAVRANMAK LAZIM”
Meram Belediyesi’nin Asker Hastanesi’nin arsasını talebiyle ilgili de açıklama yapan Ağralı bu konuda şunları söyledi: “Bununla ilgili hem Meram Belediye Başkanımızla hem de Konya’daki sağlık yöneticileriyle değerlendirme yaptık. Bunun artısı eksisi nedir? Çünkü bir düzenleme yapılacağı zaman bütün boyutlarıyla ele alınması sağlıklı olacaktır. Konya ile ilgili bir yatırıma elbette herkes destek verecek ama bu düzenleme iki tarafı ilgilendiriyorsa iki tarafın da kendine ait planlama yapması lazım. Şu anda Hava Hastanesi günlük 800’e yakın poliklinik yapıyor. Bunun 200-250’ye yakını subay, astsubay, askeri personel. Meram Belediyemizin Konevi türbesinin olduğu yeri genişletip bir planlama yapmak. Doğru bir planlama ama orada sağlık hizmetinin de aksamadan yürütülmesi lazım. Bir takvim belirlensin, olacaksa o şekilde olsun. Eğer Sağlık Bakanlığı’yla Milli Savunma Bakanlığı arasındaki yazışma neticelenirse oraya doğru bir proje olacak. Ama Numune Hastanesi’nin taşındığı bölgedeki sağlık ihtiyacının karşılanması lazım. Bu kritik süreçte biraz daha dikkatli davranmak lazım.”
“ÖNCELİKLİ BİR KONU DEĞİL”
Hava Hastanesi’nin işletmesinin Sağlık Bakanlığı’na geçtiğine işarete den Ağralı, “Burasının işletmesi şu anda Sağlık Bakanlığı’nda ama arazisiyle ilgili de bir düzenleme yapılması lazım. Bu düzenlemenin protokole bağlanması lazım. Hava Hastanesi’yle ilgili durum bu. Konya’nın ihtiyacı neyi gerektiriyorsa, doğru zamanda doğru planlama yapmak lazım. Çünkü neticede bir hastaneyi taşıyalım dediğiniz zaman oradaki sağlık çalışanlarını, personelin istihdamının da gözetilmesi lazım. Oradan sağlık hizmeti alan vatandaşlarımızın da hizmete erişimlerinin engellenmemesi lazım. Dolayısıyla bunu zaman içinde halletmek lazım. Öncelikli bir konu değil. Ama bir takvim ortaya konup bunun gereğinin yapılması daha sağlıklı olur. Çünkü Meram Belediyesi de bu takvime göre kendi planlamasını yapabilecek, Sağlık Bakanlığı da aynı şekilde kendi planlamasını yapabilmesi lazım. Sağlıklı olan budur” açıklamasını yaptı.
“YERLİ İLAÇ VE AŞIDA CİDDİ ÇALIŞMALAR VAR”
Özellikle Türkiye’nin dış ticaret açığında enerji ile birlikte ilk üç kalem içinde yer alan tıbbi cihaz ve ilaç açığı sorunlarının çözümü konusunda da bilgi veren Ağralı, “Türkiye’de AK Parti iktidarıyla beraber sağlık alanında çok ciddi bir düzelme oldu. Daha önceki hastanelerin fiziki şartları ortadaydı. Sağlıktaki bu iyileşmeyle, yeni hastanelerin, şehir hastanelerinin kurulmasıyla birlikte tıbbi donanıma da kaynak aktarılmasını gerektirdi. Aldığımız cihazların büyük bir kısmı ithal. Röntgen, tomografi cihazlarından ameliyathane ekipmanlarına varıncaya kadar hemen hepsi ithal. Sarf malzemelerinin büyük bir kısmı yine ithal. Sağlık sektörünün büyümesiyle beraber özel sektörde de bazı gelişmeler oldu. Ciddi firmalarımız güçlenmeye başladı. Ameliyathane ekipmanlarının büyük bir kısmında yerli üretim başladı. Bununla ilgili de AK Parti’nin yeni dönem politikalarından biri de cari açığı düşürmek üzere ithal ürünlerin yerli üretimle karşılanmasıyla ilgili ciddi çalışmaların, AR-GE çalışmalarının başlatılmış olması. Sağlık hizmeti dediğimizde iş sadece binayla bitmiyor. Donanımıyla, sarfıyla, ilacıyla, aşısıyla, ekipmanıyla sağlık hizmeti vermek gerekiyor. Özellikle yerli ilaç ve aşı konusunda ciddi çalışmalar var” dedi.
TIBBİ DONANIMDA YERLİ ÜRETİM TEŞVİK EDİLİYOR
Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın ilk bakanlık döneminde sosyal güvenlik kurumlarının tek çatı altında toplanması, sağlığın tek elden yönetilmesi, fiziki eksiklerin giderilmesi, tıbbi cihazların alınması gibi işlerin yapıldığına işaret eden Ağralı, “Yeni dönemde de artık bunların yerli olmasıyla ilgili ciddi çalışmalar var. Tıbbi cihazlara çok ciddi bir kaynak aktarımı var. Bir tıbbi cihaz bozulduğu zaman tamir edemiyorsunuz. Bu durum sağlık hizmetinin sunumunu da zorlaştıran bir durum. Düşünün, diyelim ki bir görüntüleme cihazı ya da endoskopi cihazı arızalandığı zaman iş yapamaz duruma düşüyorsunuz. Mağduriyetler oluşuyor. Yerli üretimin, yerli desteğin güçlenmesi lazım. Her cihazı yurt dışına tamire gönderemezsiniz. Ya da yeni sıfır cihaz alma durumunun olmaması lazım. Bu alanda yerli üretime dönük ciddi teşvikler var” diye konuştu.
ILGIN’A YENİ PROJELER GELİYOR
Termal kentler konusunda da açıklama yapan Abdullah Ağralı, “Ilgın’la ilgili bir çalışma var aklımızda. Yeni dönemde sağlık turizmi ve termali de düşündüğümüzde daha anlamlı oluyor. Konya’da yapılan sağlık yatırımları Konya’nın çevresinden, periferiden de talep görecek. Sağlık hizmetlerinden basamaklarından biri de Fiziksel Tedavi ve Rehabilitasyon merkezleri. Bu sürece kaplıcaların müthiş bir katkısı var. Bu konuda Ilgın daha ön plana çıkacak. Destekleyici tedaviler konusunda da yeni projeler gelişecek. Bu konuda Kalkınma Bakanlığı’yla, Sağlık Bakanlığı’yla gerekli görüşmeler yapıldı. Şu anda fizibilite çalışmaları sürüyor” dedi.
KONYA, 15 YILDA ANKARA’DAN İSTEDİKLERİNİ ALDI MI?
Konya’nın 2002’den bu yana Ankara’dan istediği desteği alıp almadığı konusunda sorduğumuz soruya da Ağralı şöyle cevap verdi: “Konya’nın bir duruşu var. Gürültüyü patırtıyı sevmez. Meramını, sıkıntısını dile getirirken de usulüne göre alttan alır. Ama şundan emin olun ki, Konya’nın projelerini tüm vekillerimiz hep birlikte takip ediyoruz. Eğer Konya’nın önemli bir konusuysa Konya’nın tüm vekilleri olarak toplanıp gidiyor, o bakanlığın ilgili bürokratıyla görüşüyoruz ve o konunun takipçisi oluyoruz. Şimdi geriye dönüp baktığımızda Konya’nın büyük projesi diye konuşulan konular var. Bunlardan biri Mavi Tünel’di, bitti. Konya’nın güneyiyle ilgili çok ciddi bir sorunu çözdü. Konya’nın 50 yıllık içme suyu sorunu da çözülmüş oldu. İkinci konu Hızlı Tren projeleriydi. Bunlar gerçekleşti ve vatandaşımız şu anda bu imkânları da kullanıyor. Üçüncüsü dış çevre yolu projesiydi. Onda da yapım çalışmaları sürüyor, bitecek inşallah. Lojistik köyüyle ilgili çalışmalar da aynı şekilde. Sağlıkla ilgili baktığınızda da sağlıkta hakikaten çok ciddi yatırımlar yapıldı. Neredeyse hastanesiz ilçemiz kalmadı. Merkezde çok ciddi yatırımlarımız sürüyor. Her sektörde böyle. Dolayısıyla Konya’daki yatırımlar Ankara’dan gerekli desteği alıyor. Ama yeterli mi değil. Bunu da samimi olarak söyleyeyim. Niye? Çünkü şartlar değişiyor, ihtiyaçlar değişiyor; o değişen şartlara göre ihtiyaçların karşılanması gerekiyor” dedi.
İlginizi Çekebilir