© Konya Postası 2021

Kanada'da Yatılı Kilise Okulu'nun bahçesinde 751 çocuğa ait ceset kalıntıları tespit edildi

Kanada’nın Sakatchewan eyaletindeki Marieval Yatılı Kilise Okulunun bahçesinde yapılan aramalarda, resmi kayıtlarda olmayan 751 çocuk cesedi kalıntısının olduğu mezarlar bulundu

Mezarların bulunduğu Cowessess Bölgesi First Nation Yerlileri Şefi Cadmus Delorme, düzenlediği basın toplantısında, bu ayın başından beri yürütülen çalışmalar sonucu şu ana kadar resmi kayıtlarda olmayan 751 mezar keşfedildiğini söyledi.

Şef Delorme, "Burası toplu mezar yeri değil, bunlar isimsiz mezarlar." dedi.

Mezar yerleri için işaretler olması gerektiğini belirten Delorme, mezarlığı yöneten Roma Katolik Kilisesinin 1960'larda mezarlardaki işaretleme noktalarını kaldırdığını bildirdi.

Kanada resmi kayıtlarına göre Marieval Kızılderili Yatılı Kilise Okulu, 1899'dan 1997'ye kadar eyaletin başkenti Regina'nın yaklaşık 140 kilometre doğusunda, Cowessess yerlilerinin olduğu bölgede faaliyet gösterdi.

British Columbia eyaletinin Kamlopps kentindeki yatılı kilise okulunun bahçesinde de 29 Mayıs'ta 215 çocuğa ait ceset kalıntılarının olduğu kayıt dışı mezarların bulunması üzerine, ülke genelindeki 139 okulda başlatılan derine nüfuz eden radar taramalarında yeni mezarlar keşfedilmişti.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun, "Kanada tarihinin en karanlık bölümlerinden biri" olarak nitelendirdiği eski yatılı kilise okulları uygulaması, son dönemde bahçelerinde bulunan toplu mezarlarla uluslararası kamuoyunun dikkatini çekti.

İlki 1840'ta Katolik Kilisesi tarafından Kanada hükümeti adına açılan ve sonuncusu 1997'de kapatılan toplam 139 yatılı kilise okulu, faaliyette olduğu yıllarda 150 binden fazla yerli çocuğun ailelerinden zorla koparılarak alıkonulduğu yerler oldu.

Beyaz çoğunluğun hakim olduğu topluluklara entegre edilmek için zorla ailelerinden ve kültürlerinden uzaklaştırılan çocukların büyük kısmı kötü muameleye maruz kaldı, cinsel ve fiziksel tacize uğradı, açlık ve soğuğa mahkum edildi.

Dönemin Kanada Başbakanı Stephen Joseph Harper, 2008'de yatılı kilise okullarında yaşananlar için devlet adına özür dilerken, aynı yıl trajedinin tüm boyutları ile ortaya çıkarılması için Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu kuruldu.

Hayatta olan mağdurların 6 bininden fazlasını dinleyen Komisyon, çalışmalarını 2015'te tamamladı ve 4 bin sayfalık rapor hazırladı.

Raporunda yaşananları "kültürel soykırım" olarak tanımlayan Komisyon, hükümete de sorunun çözümüne ilişkin 94 madde halinde tavsiyelerde bulundu.

Bazı kaynaklarda, kilise okullarında kalırken ölen çocuk sayısı 4 bin 200 olarak verilirken, Komisyon raporunda, ölümlerin kilise yönetimlerince belgelenmemesi nedeniyle bu sayının 5 bin 995 olduğu kaydedildi.

Kuruldukları bölgelerdeki yerli kabilelerinin çocuklarını, ailelerinden zorla alan kilise yatılı okulu görevlilerinin, cinsel ve fiziksel kötü muamelenin yanı sıra çocuklar üzerinde tıbbi deneyler yaptıkları da belirlendi.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Marieval Yatılı Kilise Okulu'nun bahçesinde bulunan 751 mezar için, "Bunlar yerli halkların karşılaştığı adaletsizliğin utanç verici bir hatırlatıcısıdır." ifadesini kullandı.

Trudeau, yaptığı yazılı açıklamada, "Hiçbir çocuk ailesinden ve toplumundan koparılmamalı, dili, kültürü, kimliği soyulmamalıydı. Hiçbir çocuk değerli gençliğinde korkunç bir yalnızlık ve istismara maruz bırakmamalıydı. Hiçbir çocuk korku içinde yaşadığı bir yerde son anlarını, sevdiklerini bir daha görememe duygusuyla geçirmemeliydi. Ve hiçbir aile, oynayan çocuklarının kahkahaları ve neşesinden ve topluluklarında büyümelerini izlemenin gururundan mahrum edilmemeliydi." değerlendirmesinde bulundu.

Justin Trudeau, son bulguların, tüm yerli halkların ve toplulukların halihazırda hissettiği acıyı derinleştirdiğini belirterek, "Hissettiğiniz acı ve travma, Kanada'nın sorumluluğundadır ve hükümet, ülke genelindeki yerli topluluklara bu korkunç yanlışları gün ışığına çıkarmak için ihtiyaç duydukları fon ve kaynakları sağlamaya devam edecektir. Kaybedilenleri geri getiremesek de bu adaletsizliklerin gerçeğini anlatabiliriz." görüşünü paylaştı.

Kanada resmi kayıtlarına göre Marieval Kızılderili Yatılı Kilise Okulu, 1899'dan 1997'ye kadar eyaletin başkenti Regina'nın yaklaşık 140 kilometre doğusunda, Cowessess yerlilerinin olduğu bölgede faaliyet gösterdi.

British Columbia eyaletinin Kamlopps kentindeki yatılı kilise okulunun bahçesinde de 29 Mayıs'ta 215 çocuğa ait ceset kalıntılarının olduğu kayıt dışı mezarların bulunması üzerine, ülke genelindeki 139 okulda başlatılan derine nüfuz eden radar taramalarında yeni mezarlar keşfedilmişti.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun, "Kanada tarihinin en karanlık bölümlerinden biri" olarak nitelendirdiği eski yatılı kilise okulları uygulaması, son dönemde bahçelerinde bulunan toplu mezarlarla uluslararası kamuoyunun dikkatini çekti.

İlki 1840'ta Katolik Kilisesi tarafından Kanada hükümeti adına açılan ve sonuncusu 1997'de kapatılan toplam 139 yatılı kilise okulu, faaliyette olduğu yıllarda 150 binden fazla yerli çocuğun ailelerinden zorla koparılarak alıkonulduğu yerler oldu.

Beyaz çoğunluğun hakim olduğu topluluklara entegre edilmek için zorla ailelerinden ve kültürlerinden uzaklaştırılan çocukların büyük kısmı kötü muameleye maruz kaldı, cinsel ve fiziksel tacize uğradı, açlık ve soğuğa mahkum edildi.

Dönemin Kanada Başbakanı Stephen Joseph Harper, 2008'de yatılı kilise okullarında yaşananlar için devlet adına özür dilerken, aynı yıl trajedinin tüm boyutları ile ortaya çıkarılması için Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu kuruldu.

Hayatta olan mağdurların 6 bininden fazlasını dinleyen Komisyon, çalışmalarını 2015'te tamamladı ve 4 bin sayfalık rapor hazırladı.

Raporunda yaşananları "kültürel soykırım" olarak tanımlayan Komisyon, hükümete de sorunun çözümüne ilişkin 94 madde halinde tavsiyelerde bulundu.

Bazı kaynaklarda, kilise okullarında kalırken ölen çocuk sayısı 4 bin 200 olarak verilirken, Komisyon raporunda, ölümlerin kilise yönetimlerince belgelenmemesi nedeniyle bu sayının 5 bin 995 olduğu kaydedildi.

Kuruldukları bölgelerdeki yerli kabilelerinin çocuklarını, ailelerinden zorla alan kilise yatılı okulu görevlilerinin, cinsel ve fiziksel kötü muamelenin yanı sıra çocuklar üzerinde tıbbi deneyler yaptıkları da belirlendi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER