"Kızlarımın isimleri 'irticai isimler' diye not alınmış"
GüncelTürk siyasi tarihinde "postmodern darbe" şeklinde nitelendirilen 28 Şubat, eşleri başörtülü olan "inançlı" Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını da etkiledi
Adaleti Savunanlar Derneği Konya Şube Başkanı Mehmet Kanmaz, yaptığı açıklamada 1981'de Topçu ve Füze Okulu'ndan mezun olduktan sonra 1997'ye kadar TSK'da çalıştığını söyledi. Kanmaz, Nisan 1997'de 100 üzerinden 98 sicil notu aldığını fakat aynı yıl ağustosta Ağrı'da astsubay başçavuş olarak görev yaparken Yüksek Askeri Şura kararıyla ihraç edildiğini söyledi. Emekliliğine çok az kaldığı halde 3 çocukla "kapı dışarı" edildiklerini belirten Kanmaz, "Sayın Cumhurbaşkanımız o dönem İstanbul Belediye Başkanıydı. Bizim gibi olan arkadaşlara hep sahip çıktı. O dönemde 60-70 arkadaşımızı işe aldı. Biz İstanbul'u tercih etmedik. Konya'da nasipmiş, burada çalışmaya başladım." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde 2011'de çıkan yasa kapsamında emekliye ayrıldığını anlatan Kanmaz, o dönem geçim sıkıntısı nedeniyle eşinden boşananlar, çok zor işlerde çalışanlar, hatta intihar edenlerin olduğunu belirtti. Baskıların ihraçtan sonra da sürdüğünü belirten Kanmaz, "Takip ettiler. Özel sektörde de baskılar devam etti. 'Bunları işe almayın. Sizinle ilgili de mali operasyon yaparız.' denildi. Holdingler işe almak istediler ama baskılardan dolayı çoğu alamadı. Çok sıkıntılı dönemler geçirdik. Ailelerimiz parça parça oldu. 3 bin civarında bu şekilde arkadaşımız var." diye konuştu. Kanmaz, sosyal tesislere girişte eşlerinin başlarını açmasının ve mesaide namaz kılmamalarının istendiğini, dış görevlere gönderildiklerini, bu taleplere saygı göstermedikleri için de tecrit edildiklerini vurguladı. Her zaman devletin yanında olduklarının altını çizen Kanmaz, ordudan ayrıldıktan sonra da ordu ve devlet aleyhine en ufak bir söz etmediklerini, aleyhte konuşmadıklarını bildirdi. Kanmaz, ihraç edilmeden önce komutan eşlerinin "sosyal faaliyet" adı altında evlere ziyarette bulunduğunu anlatarak "Biz de ziyaretlerden çok memnun kalmıştık. Sonradan anladık ki bunları istihbarat görevlisi olarak kullanmışlar. Evdeki odalara tek tek bakmışlar. Vitrininde biblo mu var, duvarında Atatürk resmi mi var? Tabii bizim evimizde her taraf kitap, Kur'an-ı Kerim var, hadis kitapları var. Kızlarımın isimleri not alınmış, 'irticai isimler' diye. Kızlarımın isimleri Merve, Büşra, Miraç. Bunları dahi not almışlar." diye konuştu.
"28 ŞUBAT, FETÖ'NÜN OPERASYONLARINDAN BİRİSİ"
28 Şubat'ta meşru hükümetin bile devrildiğini hatırlatan Kanmaz, şöyle devam etti: "Eğer bizim gibi düşünen insanları silahlı kuvvetlerden ihraç etmeselerdi 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü olmazdı. Bakıyoruz ki FETÖ ilk önce inançlı olan, kendisinden olmayanları tasfiye etti sonra 2002-2005'te de Ergenekon operasyonuyla ulusalcıları tasfiye etti, önünü açtı. Cenabı Allah muhafaza etsin. 2015'teki hadise 3 yıl daha beklenseydi devletin tüm kurumlarını teslim alacaklardı. 28 Şubat, FETÖ'nün operasyonlarından birisi." Kanmaz, 2010'daki anayasa değişikliğinden sonra ülkenin çok büyük kazanımlar elde ettiğini, kızlarının üniversitede başörtülü okuduklarını ve bundan çok mutlu olduğunu vurguladı.
İlginizi Çekebilir