Çelebi, partisinin kent merkezindeki il başkanlığının açılışına katıldı. Çelebi, açılışın ardından yaptığı konuşmada, referanduma çok az bir zaman kaldığını anımsattı.

Türkiye'nin hiç hak etmediği bir şekilde sandık zorlamasıyla karşı karşıya olduğunu ileri süren Çelebi, "Cumhuriyet tarihinin en büyük sorunlarını yaşıyoruz. Dış politikanın geldiği nokta malumunuz. Uluslararası toplumda koyduğumuz kırmızı çizgilerin hiçbiri kalmadı. AB ülkeleri ve ABD ile yaşadığımız sorunlar bizi dünyada tamamen yalnızlaştırmıştır. Bunun getirdiği ekonomik sıkıntılar da vatandaşlarımızı dar boğaza sokmuştur." diye konuştu.

Çelebi, 16 Nisan'da yapılacak halk oylaması çalışmaları kapsamında vatandaşlardan "hayır" oyu kullanmalarını isteyeceklerini bildirdi.

Halk oylamasında "evet" veya "hayır" oyu veren herkesin, kendilerinin kardeşi olduğuna dikkati çeken Çelebi, şöyle devam etti:

"Evet ve hayır tercihinde ciddi olarak bir devlet zorlaması olduğunu görüyorum. Bu baskılar iyilik getirmez. Bu millet kaos ve kargaşayı sevmez. Milletimiz devletine sıkı sıkıya bağlıdır. Gerekli demokratik cevabı da sandıkta verecektir. Çok iyi çalışılmadığına inandığımız, tuzaklarla dolu bir anayasa maddeleriyle karşı karşıyayız. Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakanımızın, getirdikleri bu tasarıyı savunmakta zorlandıklarını görüyoruz. Bu değişikliğe karşı çıkan insanları hainlikle suçluyorlar. Bunları kesinlikle reddediyoruz. Bu değişikliği destekleyen ya da desteklemeyen vatandaşlarımız bizim için aynıdır."

Anavatan Partisinin Kurucu Genel Başkanı Turgut Özal'ın da başkanlığı istediği yönündeki söylemlere değinen Çelebi, "Evet, doğrudur ama Özal, ülkeyi bir adım bile ileriye taşıyacak tüm maddelerin tartışılması gerektiğini savunuyordu. Hiçbir zaman dikta etmedi. Mecliste çoğunluğu olmasına rağmen yasa teklifi bile vermedi. Yüzde 49,5 oy almış Ahmet Davutoğlu keşke halk tarafından gönderilseydi ama öyle olmadı. Bu da demek oluyor ki yetkileri bir kişinin üzerine yüklediğimiz zaman bu tür şeyleri sıkça yaşayacağız." değerlendirmesinde bulundu.