Edirne’ye baÄŸlı Havsa ilçesinde yaÅŸayan çiftçi Salih Üslün’ün (55) hayatı 2008’de yaÅŸadığı kazayla deÄŸiÅŸti. Ambarda gördüÄŸü fareleri kovalarken düÅŸüp elindeki av tüfeÄŸinin ateÅŸ alması sonucu yüzünden vurulan Üslün, o günden sonra ömrünün geri kalanını Hastane hastane dolaÅŸarak geçirdi. Tek isteÄŸi, büyük hasar gören yüzünün eski haline dönmesiydi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde 2 yıl önce gerçekleÅŸen uluslararası baÅŸarı onun için büyük umut oldu. Dünyanın ilk tam yüz naklini gerçekleÅŸtiren ekibe kendini emanet edip 7.5 saatlik bir operasyona girdi. Çok istediÄŸi yeni yüzüne kavuÅŸan Üslün’ün için her ÅŸey ilk zamanlarda çok sevindiriciydi. Ancak aylar sonra nakil edilen yüzün yüzde 60’lık bölümü 5 saatlik operasyonla alınması gerekti. O operasyonun ardından da durumu her geçen gün ağırlaÅŸan Üslün, yeni bir baÅŸlangıç için gittiÄŸi Antalya’da yaÅŸama gözlerini yumdu. Üslün’ün ölümü aylardır yeni yüzüyle onun ilçeye dönmesini bekleyen ailesi ve yakınlarını yasa boÄŸdu. Üslün ailesinin yaÅŸadığı Naipyusuf köyünde taziyeleri kabul eden Salih Üslün’ün oÄŸulları gözyaÅŸlarına hakim olamadı. ‘Tedavi 2 yıl baÅŸlamadı’ Üslün’ün 18 yaşındaki lise son sınıf öÄŸrencisi oÄŸlu Serdar Üslün babasının yarım kalan mutluluÄŸunu Milliyet’e ÅŸöyle anlattı: “Babam 2008’de bir Sabah hayvanlara yem vermek için ambara gitti. Ambarda farelerin olduÄŸunu görünce evden av tüfeÄŸini alarak fareleri kovalamak istedi. Dolu tüfekle yürürken ayağı takıldı ve düÅŸtü. Bu sırada tüfek ateÅŸ alınca 2 kovan saçmadan bazıları yüzüne geldi. Babamın yüzünü tanınmayacak hale getiren bu kazadan sonra ilk tedavi Edirne Tıp Fakültesi’nde yapıldı. Burada 4 ay kadar süren tedavinin ardından hayati tehlikeyi atlattık. Daha sonra da yüzünü ameliyet ettirme çabasıyla Çapa Tıp Fakültesi’ne baÅŸvurduk. O süre zarfında bir umut her hafta Ä°stanbul’a gidip geldik. Hastane bize yapamadıklarını söyleyemedi. Her seferinde, ‘Haftaya gelin’ diyerek oyaladılar bizi. Hazırlandık, gittik ama tedavi baÅŸlamadı. Bu süreç yaklaşık 2 yıl sürdü. Biz en son çareyi saÄŸlık Bakanlığı’na baÅŸvurmakta bulduk.” ‘Ekmek yemeye muhtaçtı’ Süreç içinde Akdeniz Üniversitesi’nde yüz naklinin yapıldığı öÄŸrendiklerini ve bakanlığın da kendilerini oraya yönlendirdiÄŸini belirten oÄŸul Üslün, babasının yüz naklinin neden bu kadar çok istediÄŸine iliÅŸkin de ÅŸunları söyledi; “Çünkü kazadan sonra psikolojisi oldukça kötüydü. ‘Böyle yaÅŸamaktansa öleyim daha iyi’ diyordu. Alt üst çenesini kaybetmiÅŸti. Yemek yiyemiyordu. 4 sene boyunca şırıngayla beslendi. Bir parça ekmek yiyemedi ve buna muhtaçtı. Bu nedenle ameliyatın tüm risklerini göze almıştı. Biz de bu kararında onun hep destekçisi olduk. BaÅŸarılı ameliyatların olması babamı da bizi de cesaretlendirdi. Operasyona giderken mutlu ve umutluydu ama mutluluÄŸu yarım kaldı.” ‘Doktor yakından ilgilendi’ Ameliyatın baÅŸarılı geçtiÄŸini belirten Üslün, “Ancak tedavi nedeniyle eve dönemedi. Antalya’da olduÄŸumuz süreçte, geziyordu. Adeta yeniden doÄŸmuÅŸ gibiydi. Annem, aÄŸabeyim ve ben hep yanında olduk. Ancak ameliyattan 4-5 ay sonra babamın saÄŸlık durumu deÄŸiÅŸimeye baÅŸladı. Kilo kaybetmeye baÅŸladı. SaÄŸlık durumundaki bu durum bizi üzüyordu. Çok büyük bir ameliyata girdi. Babamı kaybetmiÅŸ olmamıza raÄŸmen operasyona dair hiçbir soru iÅŸaretimiz yok. Çünkü babamın durumuyla ne kadar ilgilenildiÄŸinin en yakından tanığıyız. Doktor kendi çocuÄŸundan çok babamla ilgilendiÄŸini söylüyordu” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.