Bam telinde sevdalar

BaÄŸlama 4000 yıla aÅŸkın bir süredir varlığını sürdürmektedir. Ä°nsanlık var olduÄŸu zaman dilimleri içerisinde hep bir sanatla uÄŸraÅŸmıştır. Yaptıkları bu sanatla kültürümüzün vazgeçilmesi olan baÄŸlamayla tanışmış. Âşıklarımız baÄŸlamayı kültürümüzle özdeÅŸleÅŸtirerek yazılan türküleri can buldurmuÅŸlardır. Türkülerin can bulduÄŸu baÄŸlama yapım ustası Hüseyin Kayacık’ tan, baÄŸlamanın bilinmeyen hikâyesini, baÄŸlama çalmayı bilmediÄŸi halde baÄŸlamanın sesine hayranlığıyla aÄŸaçları nasıl oyup baÄŸlama yaptığını anlattı.

 “MESLEĞİMÄ° SEVÄ°YORUM DESEM YALAN OLUR”

Saz imalatına 31 yıl önce çok küçük yaÅŸlarda dayısının sayesinde baÅŸladığını ve sazın kendisinde büyük bir tutku haline geldiÄŸini belirten 46 yaşındaki Hüseyin Kayacık,"1983 yılında ailem büyük maddi sıkıntılar yaşıyordu. Ben de bu sıkıntılardan dolayı, aynı zamanda ustam olan dayımın yanında çırak olarak saz imalatına baÅŸladım. Dayım gerçekten Konya’nın büyük saz ustalarındandır ve zamanla yıllar geçtikçe baÄŸlama bende vazgeçilmez bir tutku haline geldi. Ben mesleÄŸimi seviyorum desem yalan olur çünkü bu kelime hislerimi anlatmaya yetmez ben mesleÄŸime aşığım" dedi.

“ÖNYARGILAR KIRILDI”

Eskiye göre telli çalgılara olan ilginin arttığını dile getiren Kayacık, “ Benim bu iÅŸe baÅŸladığım yıllarda saz gibi telli çalgılara karşı önyargı vardı. Kimse çocuÄŸunun bu iÅŸte çalışmasını istemiyordu ama üniversitelerin konservatuarlarının açılması ile bu durum deÄŸiÅŸti. Artık gençler telli çalgılara daha ilgili. Bu iÅŸi öÄŸrenmek isteyen insanların sayısı da arttı” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“KENDÄ°ME AÄ°T ATÖLYEM OLSUN Ä°STEDÄ°M”

Ustası yani aynı zamanda dayısının yanında iÅŸi çok iyi öÄŸrendiÄŸini aradan uzun yılların geçmesiyle birlikte artık kendisine ait bir atölyenin ÅŸart olduÄŸunu söyleyen Kayacık, “Saz imalatı iÅŸine baÅŸlayalı uzun yıllar olmuÅŸtu. Aradan geçen zamanla kendime ait bir atölye olmasını istedim ve 2000 yılında artık iÅŸi tam olarak öÄŸrendiÄŸimi hissettiÄŸim için kendime ait bir atölye açtım” ÅŸeklinde konuÅŸtu. Kendisine ait atölyeyi açmasıyla müÅŸterilerden gelen istekleride göz önünde bulundurarak özel üretim yapmaya baÅŸladığını söyledi.

“ONUN BENDEKÄ° YERÄ° ÇOK BAÅžKA”

Her türlü telli çalgı imalatı, tamiri ve tadilatı yaptığını söyleyen Kayacık, saz imalatında bir ilki gerçekleÅŸtirdiÄŸinin de altını çizerek vurguladı. Kayacık " Daha önce saz yapımında kullanılmayan armut aÄŸacından baÄŸlama yaptım. Armut aÄŸacından yaptığım bu enstrümana deÄŸer biçemem onun bendeki yeri çok baÅŸka onu kendim için yaptım satmayı düÅŸünmüyorum. Çünkü bu, armut aÄŸacından ilk defa yapılan, tek gövde oyma bir baÄŸlamadır" dedi. En iyi sazın oyma dut aÄŸacından yapıldığını belirten Kayacık, “En iyi ses veren saz oyma aÄŸacından yapılır ama benim armut aÄŸacından yaptığım sazda dut aÄŸacı kadar güzel ses çıkarıyor" dedi.

SAZIN BÄ°LÄ°NMEYEN HÄ°KAYESÄ°

Sazın hikayesini birçok kiÅŸinin bilmediÄŸini ve bu konuda bir çok yalan yanlış bilgilerin dolaÅŸtığını söyleyen Kayacık, sözlerine ÅŸu ÅŸekilde devam etti: "BaÄŸlama tarihi 4000 yılı aÅŸkın bir süredir devam etmektedir. Rivayete göre Hun Türklerinden bir avcı av dönüÅŸü dinlenirken kulağına deÄŸiÅŸik, güzel bir ses gelir. Sesin geldiÄŸi yere bakınca bu sesin ölmüÅŸ bir ata ait kuru kafadan geldiÄŸini görür. Kuru kafadaki atın yelesine bir kıl dolanmış, rüzgarın etkisi ile titreÅŸerek ses çıkardığını fark eden avcı, bu kuru kafayı alıp, ses çıkaran kıla parmaklarıyla vurarak daha deÄŸiÅŸik sesler çıkarmaya baÅŸlamış. Böylelikle ilk telli saz bu tarihte bulunmuÅŸtur.Ä°lk dönemlerde sazın teli olarak at yelesi ve kuyruk kılları kullanılmıştır"

(AyÅŸegül Ä°lisulu)