Bensiz yatamaz, toprak soÄŸuk olur

Olay, geçen pazartesi saat 19.00 sıralarında, merkez Karatay ilçesi Büyük Sinan Mahallesi Kalemkar Ä°lyas Sokak'taki sitede meydana geldi. Apartman görevlisi Ä°smail Kılınçer, eÅŸi Rabia Kılınçer’i (31) pazara gönderdikten sonra oÄŸlu Hüseyin Kılınçer’i yere yatırıp, bacaklarının arasına alarak, elleriyle boÄŸdu. Evden çıkıp, kapıyı kilitleyen Kılınçer, polisi arayarak, 'Ben birini öldürdüm' diye ihbarda bulundu. Ä°hbar Ã¼zerine eve gelen polis ekipleri, cansız bedeniyle karşılaÅŸtığı Hüseyin Kılınçer’in, Ä°smail Kılınçer’in oÄŸlu olduÄŸunu belirledi. Hüseyin Kılınçer’in cansız bedeni, otopsi için Konya Åžehir Hastanesi’ne kaldırıldı. Hüseyin'in cenazesi, yapılan otopsinin ardından dün Ilgın ilçesi ÇiÄŸil Mahallesi'nde topraÄŸa verildi.

'Ä°KÄ° HAFTADIR PLANLIYORDUM'

Ä°smail Kılınçer, ifadesinde oÄŸlunu öldürmeyi 2 hafta önce planladığını itiraf ederek, ''Cinayeti 2 haftadır planlıyordum. Olaydan önce eÅŸimi bilerek pazar alışveriÅŸine gönderdim. OÄŸlumu karşıma alarak, onu öldüreceÄŸimi anlattım. OÄŸlumdan özür dileyerek, sarıldım ve öptüm. Hüseyin de 'Babacığım, ben de özür dilerim' diyerek beni öptü. Bacaklarımın arasında boÄŸarak öldürdüm'' dedi.

Kendisinin geçmiÅŸte çok günah iÅŸlediÄŸini ve cehenneme gideceÄŸini söyleyen Ä°smail Kılınçer’in "Ben çok günah iÅŸledim ve cehenneme gideceÄŸim. OÄŸlum da büyüdükçe günaha girecekti. Ä°nsan ne kadar yaÅŸarsa o kadar çok günaha girer. Ben de oÄŸlumun büyüdükçe günaha girip benim gibi olmasını istemedim. Daha günahsızken onu cennete göndermek istedim. Öldürürken beni görmesin diye ve ben de onun gözlerinin içine bakmamak için kıyafetindeki kapüşonla yüzünü kapatıp boÄŸdum'' dediÄŸi öğrenildi. 

Sevk edildiÄŸi mahkemece dün tutuklanan Ä°smail Kılınçer'in avukatı da, tutukluÄŸa itiraz edip müvekkilinin 2 yıldır hareketlerini kontrol edemediÄŸini belirterek, akıl ve ruh saÄŸlının yerinde olup olmadığı yönünde rapor alınmasını talep etti. 

'BENSÄ°Z YATAMAZ, TOPRAK SOÄžUK OLUR'

YeÄŸeni Hüseyin Kılınçer'in mezarı başına gidip dua eden Muhammet Atçeken, ablası Raiba Kılınçer'in yaÅŸananlar karşısında yıkıldığını belirtti. Atçeken, ablasının, iki gündür oÄŸlunun mezarını ziyaret edip, 'Bensiz yatamaz. Toprak soÄŸuk olur' dediÄŸini anlattı.

MİNİK HÜSEYİN POLİS OLUP SUÇLULARI YAKALAMAK İSTİYORMUŞ

Ailecek hayatlarının karardığını ve güçlükle ayakta durabildiklerini belirten Atçeken, Hüseyin Kılınçer'in, olaydan 1 gün önce sohbet ettikleri sırada polis olmayı çok istediğini ifade ederek, ''Yeğenimle bir gün önce konuşmuştuk. 'Polis olmak istiyorum. Suçluları yakalamak istiyorum' diyordu'' dedi.

Ablası ve eniştesinin yaklaşık 13 yıllık evli olduğunu belirten Atçeken, şunları söyledi:

''13 yıllık evlilikleri vardı. Mutlu bir yuvaları vardı. Bir sıkıntıları da yoktu. Bir insan çocuÄŸuna nasıl yapar, nasıl kıyabilir canına, kanına, bilmiyorum. Biz çocuÄŸumuzun bir yerine ufacık bir zarar gelse inciniriz. Bilmiyorum nasıl bir ÅŸeydi?  Ne yaşıyor?  Nasıl bir olay içerisinde onu da çözemiyorum. Ama ÅŸu an içinde bulunduÄŸumuz durumu kelimelere dökmek biraz zor oluyor. Biz devletimize güveniyoruz. Ä°nÅŸallah adalet yerini bulacak. Biz sonuna kadar gideceÄŸiz. Her zaman da ablamızın yanındayız, destekçisiyiz.''

‘RUH SAÄžLIÄžI BOZUK DEĞİL’ 

Ä°smail Kılınçer'in ruh saÄŸlığının yerinde olduÄŸunu ve sürekli görüştüklerini belirten Atçeken, ''Görüştüğümüzde normal konuÅŸuyordu. Ruh saÄŸlığı bozuk deÄŸildi. Ruh saÄŸlığı bozuk bir insan o ÅŸekilde rahat rahat konuÅŸamaz. BildiÄŸimize göre borcu, derdi var, tamam ama Ã¶denir borç. Herkesin borcu var.  Åžu an da sokaÄŸa çıkıp sorsan, borcun var mı diye birçok kiÅŸinin borcu vardır.  Ödenmeyecek borçlar da deÄŸil. Benimle çok rahat konuÅŸmuÅŸtu. Ben de ne kadar borcu varsa destek olacağımı söyledim ve destek de oluyorduk'' diye konuÅŸtu. 

‘ÇOCUĞUNA TOKAT DAHİ ATMADI’

EniÅŸtesi Ä°smail Kılınçer'in oÄŸluna hiç tokat dahi atmadığını ifade eden Atçeken, ''ÇocuÄŸuna vurmazdı ya da ben bir fiske vurduÄŸunu duymadım, iÅŸitmedim. Hani hastalansa hemen hastaneye götürürdü. Çocuk ufacık, hastalansa özel hastaneye götürürdü. Normal devlet hastanesine de götürmezdi. Yeri geldi çocuk üç beÅŸ gün öksürdüğünde hemen hastaneye götürürdü. ÇocuÄŸuna kıyamazdı. ÇocuÄŸunun günahkar olmaması için Allah'a dua edersin, 'onu cennete gönderdim' sen kimsin, nasıl gönderiyorsun? Utanç verici bir durum. O çocuk olduÄŸu için zaten cennetlik. Sen cennetlik çocuÄŸu, 'Ben cennete gönderdim' nasıl diyebilirsin. Ben yaÅŸadıklarımıza gerçekten inanamıyorum. Ruhsal sorunları olduÄŸuna inanamıyorum.  En ağır cezayı almasını da istiyoruz.  Åžu an da bunları bile konuÅŸmak çok zoruma gidiyor, konuÅŸamıyorum'' diye konuÅŸtu. 

Ablası Rabia Kılınçer'e de psikolojik olarak destek olmaya çalıştıklarını hatırlatan Atçeken, ''Ablama destek olmaya, psikolojik olarak kendisini toparlamaya çalışması için uÄŸraşıyoruz. Her zaman da destekçisi olacağız. Ama ne kadar toparlarsa, toparlasın o içindeki acıyı atamayacağız'' dedi.