CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Amerikadaki politikacıların tavrı vicdanımızı rahatsız ediyor
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ABD Temsilciler Meclisinin kararına ilişkin, Amerikadaki politikacıların Türkiyeyi düşman görüp belli tavırlar içine girmeleri, vicdanımızı rahatsız ediyor, yakıştıramıyoruz. Asla doğru değildir. dedi.
TBMM (AA) CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) grup toplantısında yaptığı konuÅŸmaya, dinleyenleri selamlayarak baÅŸladı.
Cumhuriyetin 96. yılının görkemli törenlerle kutlandığını hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, vatandaÅŸların Cumhuriyet Bayramını kutladı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürkün Cumhuriyeti en büyük eserim olarak tanımladığını hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, Kimsenin kulu, kölesi olmayacağız. Bu özgür ülkenin özgür vatandaÅŸları olacağız. Bunu bize sunan baÅŸta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaÅŸları, gaziler, ÅŸehitler, herkese minnet ve ÅŸükran borçluyuz. Onları saygıyla ve rahmetle anıyoruz. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun. ifadelerini kullandı.
Cumhuriyetin yoksulluklar içinde kurulduÄŸunu, üretimin, fabrikaların olmadığını, mali, ekonomik bağımsızlığını kaybetmiÅŸ bir devletin teslim alındığını anımsatan KılıçdaroÄŸlu, Düyunu Umumiye idaresi düÅŸünüldüÄŸünde, Cumhuriyetin hangi koÅŸullarda kurulduÄŸunun çok daha iyi anlaşılacağına iÅŸaret etti.
KılıçdaroÄŸlu, Cumhuriyet kurulurken en baÅŸtan beri Atatürkün kafasında Egemenlik bila kaydü ÅŸart milletindir. ilkesinin olduÄŸunu belirterek, Atatürkün her ortamda milletin desteÄŸini aradığını kaydetti.
KurtuluÅŸ Savaşı sırasında ve Cumhuriyet kurulduÄŸunda Türk Cumhuriyetleri ile Afganistandan Hindistana kadar uzanan zincirde pek çok kiÅŸi ve kurumun Türkiyeye destek verdiÄŸini anımsatan KılıçdaroÄŸlu, ÅŸimdi Özbekistan olan Buhara Cumhuriyetinden Türkiyeye 17 Ocak 1922de üç kılıç ve bir Kuranı Kerim gönderildiÄŸini anlattı.
Kuranı Kerimin ÅŸu anda TBMM kütüphanesinde olduÄŸunu dile getiren KılıçdaroÄŸlu, o dönemde Kuran geldikten sonra TBMMde neden bir kütüphane kurulmuyor? diye Meclis Genel Kurulunda tartışmaların yaÅŸandığını, bunun TBMMde bir kütüphanenin kurulmasını hızlandırdığını kaydetti.
KılıçdaroÄŸlu, Türkiyeye gelen üç kılıçtan birinin Gazi Mustafa Kemal PaÅŸaya, birinin Batı Cephesi Komutanı Ä°smet PaÅŸaya, üçüncüsünün ise 9 Eylülde Ä°zmire girerek hükümet konağına Türk bayrağını çeken Bölük Komutanı Yüzbaşı Åžerafettin Beye verildiÄŸini aktardı.
Bu anlamlı bağışı yapan soydaÅŸlara yürekten teÅŸekkür eden KılıçdaroÄŸlu, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra bütün Ä°slam dünyasında cumhuriyet kurulduÄŸunu görüyoruz. Ve o coÄŸrafyaya önderlik yapan Gazi Mustafa Kemal ve onun arkadaÅŸlarıdır. Onu tekrar rahmetle ve ÅŸükranla anıyoruz. dedi.
Cumhuriyet demokrasiyle taçlandırılmalıCumhuriyetin demokrasiyle taçlandırılması gerektiÄŸinin altını çizen KılıçdaroÄŸlu, atılacak her adımda demokrasinin erdeminin geniÅŸ kitlelere aktarılması gerektiÄŸine iÅŸaret etti. KılıçdaroÄŸlu, Türkiye Cumhuriyeti Devletinde hiçbir sınıfa, kiÅŸiye, aÅŸirete özel ayrıcalık tanınmadığını, üstünlerin, egemenlerin hukukunun bulunmadığını, herkesin eÅŸit vatandaÅŸ olduÄŸunu belirterek, devletin bu ilkeyle oluÅŸturulduÄŸunu dile getirdi.
Türkiye Cumhuriyetini hep seçilmiÅŸlerin temsil ettiÄŸini, CumhurbaÅŸkanının bugüne kadar parlamento ya da halk tarafından seçildiÄŸini hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, ÅŸöyle konuÅŸtu:
CumhurbaÅŸkanı, herhangi bir ÅŸekilde görevinden ayrıldığı zaman onu yine seçimle gelen birisi, yani TBMM baÅŸkanı temsil etmiÅŸtir ama anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸiyle rejim deÄŸiÅŸmiÅŸ, Cumhuriyette geri adımlar atılmış ve bugün Türkiye Cumhuriyetini, cumhurbaÅŸkanı bir yere gittiÄŸi zaman TBMM baÅŸkanı deÄŸil, atamayla gelen bir baÅŸka kiÅŸi temsil etmektedir. Demokrasilerde, demokratik anlayışta ne kadar geriye düÅŸtüÄŸümüzü bu örnek çok somut bir ÅŸekilde bize gösterir. Her seferinde söyledim, madem demokrasi, milletin egemenliÄŸi, millet en büyük güçtür, gücümüzü halktan alıyoruz diyoruz, o zaman neden bazı durumlarda Türkiye Cumhuriyeti Devletini seçimle gelen deÄŸil de atamayla gelen birisi temsil eder? Bunun düzeltilmesi lazım. Bunu tekrar bütün vatandaÅŸlarıma hatırlatmayı temel bir görev biliyorum.
Cumhuriyeti yaÅŸatmak, demokrasiyle taçlandırmak için sonuna kadar mücadele edeceklerine vurgu yapan KılıçdaroÄŸlu, üstünlerin, tek adamın hukukunun deÄŸil, bağımsız mahkemelerin olduÄŸu, vatandaÅŸların eÅŸit haklarının bulunduÄŸu Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracaklarını dile getirdi.
KılıçdaroÄŸlu, Bu mücadele, bizim hak mücadelemizdir. Bu mücadele, bu ülkeyi kuranların bize emanet ettiÄŸi Türkiyeyi yüceltme mücadelesidir. Bu mücadele, bütün çaÄŸdaÅŸ ülkelerin gözünde en etkili Milli KurtuluÅŸ Savaşını vermiÅŸ onuruyla yaÅŸayan bir Türkiye Cumhuriyeti algısını yerleÅŸtirmek için yapacağımız bir mücadeledir. Demokratik standartlar geriye gidince, devlet denilen kurum yıpranınca, dış politikada DışiÅŸleri Bakanlığı devre dışı bırakılıp, saray tamamen dış politikayı yönlendirmeye kalkınca Türkiyede farklı ÅŸeyler olmaya baÅŸladı. deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Ecevit döneminde Ermenistana çaÄŸrı yapıldıKılıçdaroÄŸlu, demokratik standartlarda geriye gidiÅŸin olduÄŸunu, hapishanelerin tıka basa dolduÄŸunu belirterek, ÅŸunları ifade etti:
Amerikan Temsilciler Meclisinde sözde Ermeni soykırımı ile ilgili bir yasa tasarısı kabul edildi. Önümüzdeki süreçte senatoya gelecek. Öncelikle ÅŸunu gayet açık ve net ifade etmek isterim, her ülkenin tarihinde acı olaylar vardır. Hiçbir ülke benim tarihimde acı olmamıştır diyemez ama tarih, siyasetçilerin iÅŸi olmaktan çok, tarihçilerin iÅŸidir. Tarihte yaÅŸanan acı olayları günümüze taşıyıp, onları siyaseten bir intikam alma aracı haline dönüÅŸtürürseniz bu doÄŸru olmaz. Hiçbir ülkeye yakışmaz. Acı olaylar var mı? Elbette var. Tarihçiler incelesin mi? Elbette incelesinler. Sadece bizim tarihçilerimiz deÄŸil, bütün dünya tarihçileri incelesinler.
Eski BaÅŸbakanlardan Bülent Ecevit döneminde Ermenistana bu olayı inceleyelim çaÄŸrısı yapıldığını hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, belgelerin Türkiye, Ermenistan, Rusya, ABD, Ä°ngiltere arÅŸivlerinde bulunduÄŸuna iÅŸaret etti.
Bunu alıp da Benim dediÄŸimi yapmadın, benim söylediÄŸimin dışına çıktın, ben egemen gücüm, söylediÄŸim alanın dışına çıkarsan intikam alırım, bak Ermeni olaylarını tekrar gündeme getiririm. derseniz, bu doÄŸru deÄŸildir. Bunu asla ve asla doÄŸru bulmuyoruz. diyen KılıçdaroÄŸlu, Fransa CumhurbaÅŸkanı Emmanuel Macronun da daha önce sözde Ermeni soykırımına yönelik benzer açıklamalar yaptığını hatırlattı.
Atatürkün konuÅŸmasını hatırlattıKılıçdaroÄŸlu, 6 Åžubatta yaptığı konuÅŸmada, GeçmiÅŸte yaÅŸanan acı olayların, günlük siyasi hesaplara malzeme yapılması iki toplum arasında yeniden köprü kurulmasına yardımca olmamaktadır. Yapılması gereken, Türkiye ve Ermenistan halklarının ayrışmasını ortadan kaldıracak adımların atılması ve yeni nesillerin çatışmacı deÄŸil, barışçı bir anlayış esasına dayalı biçimde geleceÄŸe bakmalarını saÄŸlamak olmalıdır. dediÄŸini aktardı.
Bu duyarlılığı, ilk kez altını çizerek dile getirenlerden birisinin de Gazi Mustafa Kemal Atatürk olduÄŸunu vurgulayan KılıçdaroÄŸlu, Atatürkün 1 Mayıs 1922de TBMMde yaptığı konuÅŸmada Ermeni sorunu denilen ve Ermeni milletinin isteklerinden çok, dünya kapitalistlerinin ekonomik yararlarına göre çözülmek istenen sorun, Kars AntlaÅŸması ile en doÄŸru ÅŸekilde çözüme ulaÅŸmış oldu. Yüzyıllardan beri dostluk içinde yaÅŸayan iki çalışkan halkın iyi iliÅŸkileri memnuniyetle yeniden kuruldu. dediÄŸini ifade etti.
Atatürkün, egemen güçlerin, dünya kapitalistlerinin silah olarak kullandıkları bir olayı, 1922de ifade ettiÄŸini belirten KılıçdaroÄŸlu, ÅŸöyle devam etti:
Amerikan halkı ile bizim herhangi bir sorunumuz yok ama Amerikadaki politikacıların, Türkiyeyi düÅŸman görüp belli tavırlar içine girmeleri, Temsilciler Meclisinde bu tür olaylara kalkışmaları bizim vicdanımızı rahatsız ediyor, yakıştıramıyoruz. Asla doÄŸru deÄŸildir. Dolayısıyla Temsilciler Meclisinde kabul edilen bu yasa tasarısının umarım senatoda kabulü olmaz ve Türkiye ile Amerika arasındaki iliÅŸkiler bir çıkmazın içine sürüklenmez. Biz, bunları söylüyoruz, Amerikanın yaptığı iÅŸin doÄŸru olmadığını biliyoruz. Her yerde, her ortamda bunu ifade ettik. Fransada mecliste görüÅŸülürken, bu milletvekili arkadaÅŸlarımızı gönderdik çıkmasın diye, yanlıştır diye. Hemen hemen her yerde bunun mücadelesini CHP olarak üstümüze düÅŸen ÅŸekliyle yerine getirmeye çalıştık ama eÄŸer siz dış politikada DışiÅŸleri Bakanlığını ve bürokratları tamamen devre dışı bırakırsanız, dış politikada bugüne kadar elde edilen bütün birikimleri bir tarafa iter, sarayda kurduÄŸunuz dar bir grupla dış politika oluÅŸturursanız, Türkiye çıkmazlara sürüklenir. Ve bugün dış politikada ciddi açmazlarla karşı karşıyayız.
13 milyon dolar çöpe atıldıKılıçdaroÄŸlu, 13 milyon dolar ödenerek, Amerikada Türkiye lehine lobi yapacak firmalar tutulduÄŸunu iddia ederek, 13 milyon dolar çöpe atıldı. Lobi ÅŸirketlerine bu parayı vereceÄŸimize baÅŸka yerlere ödeseydik, belki çok daha farklı sonuçlar elde edecektik. Nereye gitti, kime verildi bu para? Hepsini biliyoruz. diye konuÅŸtu.
ABD Hazine Bakanlığının lobi ÅŸirketleriyle yapılan sözleÅŸmeleri internetten yayımlama zorunluluÄŸunun olduÄŸunu belirten KılıçdaroÄŸlu, bu tablonun, hiç kimsenin gözardı edemeyeceÄŸi bir tablo olduÄŸunu savundu.
KılıçdaroÄŸlu, baÅŸkanlık sisteminin olduÄŸu ABDde, güçlü bir kuvvetler ayrımının, Temsilciler Meclisinin, senatonun bulunduÄŸunu hatırlatarak, ÅŸunları kaydetti:
Siz bütün dış politikanızı Trump eksenli yürütüyorsunuz. Trumpı nasıl ikna ederiz? diye onun üzerinde götürüyorsunuz. Temsilciler Meclisi, senato diÄŸer kurumlar tamamen devre dışı, her ÅŸey Trumpa endekslenmiÅŸ vaziyette ve Türkiye kaybeden ülke olarak ortaya çıktı. Türkiyeye uygulanacak olan bir ambargonun hiçbir sonuç doÄŸurmayacağını, uygulanacak bir ambargonun Türkiyede herkes tarafından reddedileceÄŸini buradan ifade etmek isterim. EÄŸer örnek arıyorlarsa Kıbrıs Barış Harekatına baksınlar. O dönemde de ambargo uygulandı ne oldu? Ambargoyu reddettik. Ä°stediÄŸiniz kadar uygulayın, biz inandığımız yolda yolumuza devam edeceÄŸiz dedik. Aynı kararlılığı bekliyoruz.
Hapishaneler tıklım tıklım doluCumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmanın yolunun adaletten geçtiÄŸini vurgulayan KılıçdaroÄŸlu, hukukun eÅŸitliÄŸinin önemine iÅŸaret etti. Türkiyede adaletin olmadığını, bunun en somut örneÄŸi Eren Erdemin 486 gündür hapiste bulunduÄŸunu ileri süren KılıçdaroÄŸlu, Erdem hakkında bir mahkeme tahliye kararı verirken, baÅŸka bir mahkemenin tutukladığını hatırlattı.
KılıçdaroÄŸlu, Erdemin davasında ifadelerini inkar eden gizli tanığın beni savcı yönlendirdi dediÄŸini aktararak, HSK Genel Sekreteri olan savcının görevinden alındığını, dosyasının 5 aydır istinaf mahkemesinde beklediÄŸini söyledi.
5 aydır dosyanın kapağını açmıyorlar. O yargıçlara sormak isterim, bu kadar vicdansızlık olur mu? 5 aydır niye dosyaya bakmıyorsun? Varsa delil suçla, yoksa beraatine karar ver. Hangi gerekçeyle tutuyorsunuz içeride? diyen KılıçdaroÄŸlu, Eren Erdemin içeride kaldığı için düÅŸüncelerinden vazgeçmeyeceÄŸini vurguladı.
Osman Kavalanın ise 729 gündür hapiste olduÄŸunu hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, Ä°çeride avukatlar, askeri öÄŸrenciler, masum insanlar, ifadesi alınmayan insanlar var. Hapishaneleri tıklım tıklım dolu bir Türkiye gerçeÄŸi var. dedi.
Günlük yaÅŸamda da adaletin önemine iÅŸaret eden KılıçdaroÄŸlu, Soma iÅŸçilerinin de hak aradığını, Ankaraya kadar yürümek isteyenlere polisin müdahale ettiÄŸini hatırlattı.
Soma faciasında kaç kiÅŸi hayatını kaybetti? Soma faciası sonrası bu iÅŸçiler haklı, bunların hakları verilmeli diye defalarca açıklamalar yapmadılar mı? Aradan geçti yıllar, bu iÅŸçilerin hakları niye, hani gerekçeyle verilmez? Yazık, günah deÄŸil mi bu insanlara? diye soran KılıçdaroÄŸlu, aynı ÅŸekilde EskiÅŸehirde aylardır ücretlerini alamayan iÅŸçilerin de polis müdahalesiyle karşılaÅŸtığını söyledi.
O da iÅŸçi, o da iÅŸçiBoluda iÅŸten atılan iÅŸçilerin olduÄŸunu hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, Biz, hiçbir iÅŸçinin iÅŸten atılmasını istemeyiz ama bankamatik iÅŸçileri hariç. Yani hiç iÅŸe gitmeden belediyeden para alıp geçinenleri kabul etmeyiz. Onlar da yürümek istediler. Yürüyebilirler. Nasıl yürüdüler? Polis gözetiminde Ankaraya kadar yürüdüler. Onların güvenliÄŸini polis saÄŸladı. O da iÅŸçi, o da iÅŸçi. dedi.
Boludaki iÅŸçilere yapılan ile Soma ve EskiÅŸehir iÅŸçilerine yapılanlar arasında daÄŸlar kadar fark olduÄŸunu savunan KılıçdaroÄŸlu, benim iÅŸçim, onun iÅŸçisi anlayışını adaletsizlik olarak nitelendirdi.
Bu durumla ilgili AK Partiye oy veren vatandaÅŸların vicdanına seslendiÄŸini belirten KılıçdaroÄŸlu, O da vatandaÅŸ, bu da vatandaÅŸ. O da iÅŸçi, bu da iÅŸçi. O da aylık alıyor, bu da aylık alıyor. O da hak arıyor, bu da hak arıyor. O zaman neden birilerine el bebek gül bebek, neden birilerine biber gazı ve sopa? diye sordu.
KılıçdaroÄŸlu, Boluda yürüyüÅŸ yapan iÅŸçileri Niye yürüdü? diye suçlamadığını, onların da yürümeye hakkının olduÄŸuna iÅŸaret ederek, anlaÅŸma sonrası bu iÅŸçilerin büyük bir kısmının göreve baÅŸladığını ifade etti.
Anayasa Mahkemesine teÅŸekkürDemokrasilerde medya özgürlüÄŸünün de olduÄŸunu belirten KılıçdaroÄŸlu, ÅŸimdi sürekli yayın yasaklarının getirildiÄŸini iddia etti. RüÅŸvet operasyonlarına, Suriyeye silah gittiÄŸine, DEAÅž saldırılarına, Rus Büyükelçisine suikasta, Soma faciasına, Çorlu tren kazasına, AladaÄŸ yurt yangınına, otoyol iÅŸ kazasına, Man Adasıyla ilgili iddialara yayın yasağı getirildiÄŸini kaydeden KılıçdaroÄŸlu, Niçin yayın yasağı getiriyorsunuz? VatandaÅŸ bilgilenmesin diye. dedi.
Anayasa Mahkemesinin demokrasiye yakışır bir karar alarak Yayın yasakları, demokratik bir sistemde ifade ve basın özgürlüÄŸüne yönelik bir müdahaledir. Kabul etmiyoruz. dediÄŸini aktaran KılıçdaroÄŸlu, Bu güzel bir ÅŸey. Demokrasi çıtasını yükselttiÄŸi için Anayasa Mahkemesine oy birliÄŸiyle aldığı bu karar nedeniyle yürekten teÅŸekkür ediyoruz. diye konuÅŸtu.
KılıçdaroÄŸlu, baÅŸka yerlerde de adaletin aranması gerektiÄŸine iÅŸaret ederek, ÅŸunları ifade etti:
Parası olan ile parası olmayan mesela. Parası olan bastırıyor parayı askere gitmiyor. Eyvallah, bedelini ödüyor, askere gitmiyor. Parası olmayan? Askere gidiyor. Peki ona bir hak tanınıyor mu? Hayır. Grup BaÅŸkanvekili arkadaÅŸlarıma söylüyorum, bir kanun teklifi hazırlayın, eÄŸer bir kiÅŸi askere gidiyorsa bedelli askerlik yapmıyorsa askerlik yaptığı süre içinde onun sosyal güvenlik primlerini Milli Savunma Bakanlığı ödesin. Yani askerlik görevi yapıyor, onu sonra borçlandırıyorlar ilerde ödersin diye. Asker, görev yapıyor. Parayla da yapmıyor, alın teriyle yapıyor, ülkesini seviyor, sen de sosyal güvenlik primini yatır. 65 yaşına gelince emekli olacak. 4 ay, 5 ay, 10 ay sosyal güvenlik primini Milli Savunma Bakanlığı ödesin. Kanun teklifimizi hazırlayalım verelim.
Ekonomide de adalet olmalıEkonomide de adaletin olması gerektiÄŸine iÅŸaret eden KılıçdaroÄŸlu, bütçeyle ilgili hazırlanan raporda, yaÅŸanan ekonomik krizin sorumlusu olarak emeklilere yapılan bayram ödemesi, yaÅŸlılık aylıkları, kamu görevlileri ve iÅŸçilere yapılan enflasyon zamları ile ilave personel atamalarının gösterildiÄŸini savundu.
KılıçdaroÄŸlu, Akıl var, mantık var, bütün emekli kardeÅŸlerime seslenmek isterim, senin hakkını sonuna kadar savunduk, bayram ikramiyesi dedik, defalarca söyledik, sonunda verdiler. Åžimdi verdikleri ikramiye için diyorlar ki EÄŸer emekliye ikramiye vermeseydik, bu ekonomik kriz olmazdı, memleket de bu hale düÅŸmezdi. Yine sorumlusu sen oldun kardeÅŸim. EÄŸer sen gidip AK Partiye oy verirsen iki elim de yakanda olacak. diye konuÅŸtu.
KılıçdaroÄŸlu, ekonomik sorunların temelinde borçlanmanın yer aldığını savundu.
Hükümetin ülkeyi tefecilerin eline düÅŸürdüÄŸünü iddia eden KılıçdaroÄŸlu, iktidarın emekçiyi, emekliyi suçladığını ileri sürdü.
Ä°ktidarın tasarrufta bulunmadığını öne süren KılıçdaroÄŸlu, Hangi devlet baÅŸkanının 13 uçağı var? Hangi saltanatın bu? dedi.
Türkiyede açlık sınırının 2058 lira, asgari ücretin ise 2020 lira olduÄŸunu belirten KılıçdaroÄŸlu, TürkÄ°ÅŸin, enflasyonun düÅŸüÅŸ nedeni olarak alım gücündeki düÅŸüÅŸü gösterdiÄŸini anlattı.
KılıçdaroÄŸlu, geniÅŸ tanımlı iÅŸsiz sayısının 8 milyonu aÅŸtığını ifade etti.
CHPnin bugünkü kapalı grup toplantısında, Plan ve Bütçe Komisyonunda ele alınacak Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede DeÄŸiÅŸiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin ele alındığını bildiren KılıçdaroÄŸlu, ÅŸöyle devam etti:
Ä°ÅŸin özü ÅŸu; yeni gelen vergiler yine milletin sırtına binecek. VatandaÅŸ yeni vergilerle karşılaÅŸacak. Sanki durumu çok iyi, hiç vergi ödemiyor. Bu vergi kanunu çıkarılırken iÅŸ dünyasından hiç kimsenin görüÅŸü alınmadı. Oysa Ekonomik ve Sosyal Konsey dediÄŸimiz anayasal kurum var. Neden esnafı, çiftçiyi, sanayiciyi, memuru çağırmıyorsun, yeni vergiler çıkarıyoruz, düÅŸünceniz nedir diye? Ama bunlar yapılmıyor. 5 Åžubat 2009dan bu yana Ekonomik ve Sosyal Konsey toplanmıyor. Hangi adalet, hangi hukuk, hangi düÅŸünce? Bunların sorgulanması lazım.
KılıçdaroÄŸlu, 2020 yılı bütçesinde öngörülen maaÅŸ artışlarına da deÄŸinerek, Yeni bütçe ErdoÄŸanın maaşını artırıyor. 74 bin 500 liradan 81 bin 250 liraya çıkarıyor. Geçinemiyor tabii adamcağız. Ne yapsın? 7 bin lira artırıyorlar. Asgari ücret 2 bin lira. Bütün asgari ücretli kardeÅŸlerime sesleniyorum; hala sen gidip ErdoÄŸana oy mu vereceksin? 81 bin lirayla geçinemiyorum. diyor. Sen 2020 lirayla geçineceksin. Elini vicdanına koy. ifadelerini kullandı.
Ä°ÅŸçilerin kira, doÄŸalgaz, elektrik, ulaşım gibi giderleri olduÄŸuna iÅŸaret eden KılıçdaroÄŸlu, ErdoÄŸan bunların hiçbirisini ödemiyor. Aylığı 74 bin liradan 81 bin liraya çıkıyor. Asgari ücretliye diyorlar ki senin maaşına zam yaptık, ekonomi krize girdi. Asgari ücretlinin elini vicdanına koyup düÅŸünmesi lazım. Bu memleket kimin için, kimin çıkarları için yönetiliyor? ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Kemal KılıçdaroÄŸlu, tarımsal destek ödemelerine yönelik kararın Resmi Gazetede yayımlandığını anımsatarak, bazı ürünlerin destek tutarında geçen yıla göre artışa gidilmediÄŸini söyledi.
Söz konusu tarım ürünlerinin ithalatının artırılacağını savunan KılıçdaroÄŸlu, Tarım Kanunundaki tutarların çiftçiye ödenmediÄŸini ileri sürdü.
KılıçdaroÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
Tarım Kanununun 21. maddesi uygulansaydı, çiftçiye 2020 yılında 48 milyar 700 milyon lira teÅŸvik ödenmesi gerekirdi. 2020 yılında 22 milyar lira ödenecek. Çiftçinin hakkı olan 26 milyar 700 milyon lira çiftçiye ödenmedi. Bütün çiftçi kardeÅŸlerime sesleniyorum; yasal, anayasal hakkın olan, TBMMden geçen Tarım Kanununun 21. maddesi uygulanmayarak, senin 26 milyar liralık hakkın elinden alınıyor. Sen de seçimlerde oyunu kullanacaksın, hakkını vermeyenden hakkını demokratik yollardan soracaksın. Sormazsan elim iki yakanda olacak.
KılıçdaroÄŸlu, AK Partili bir milletvekilinin iÅŸsizlik olmadığını ancak iÅŸ beÄŸenmeyenlerin olduÄŸunu belirttiÄŸini aktararak, Allah akıl fikir versin. 17 yıldır, milletin neredeyse açlıktan nefesi kokacak. Ä°ÅŸsizlik yok. diyor, 8 milyonu aÅŸtı iÅŸsiz sayısı. Üniversite mezunlarının neredeyse yarısı iÅŸsiz. Adamın dünyadan haberi yok. Ä°ÅŸ var ama iÅŸ beÄŸenmiyorlar. diyor. Ä°ÅŸ bulsa çalışacak milyonlarca insan, iÅŸ bulamıyor. Bu milletvekili, saraydan aldığı sufleyle bunu ifade ediyor. deÄŸerlendirmelerinde bulundu.
Ä°ktidarın evine ekmek götüremeyenlerin halinden anlamadığını ileri süren KılıçdaroÄŸlu, Bunlar ayrı telden, vatandaÅŸ ayrı telden çalıyor. Asla akort tutmuyor. Saraya kapılanmış vaziyetteler, saraydan besleniyorlar. VatandaÅŸla hiçbir ilgileri, dostlukları kalmadı. Gelip açık açık vatandaÅŸa yalan söylüyorlar. Memlekette kriz yok. diyor. Bütün dünya, iktidar kanadı söylüyor ama bu milletvekili kriz olmadığını söylüyor. sözlerini sarf etti.
CHP Genel BaÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu, DEAÅž elebaşı Ebubekir el BaÄŸdadinin öldürüldüÄŸünü, ancak hala örgütün unsurlarının bulunduÄŸunu belirtti.
DEAŞın Türkiyenin 76 ilinde örgütlendiÄŸini ifade eden KılıçdaroÄŸlu, bu terör örgütünün en büyük eylemlerini Türkiyede yaptığını, Gar saldırısında 104 kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸini anımsattı. KılıçdaroÄŸlu, Bütün bunlar olurken iktidar kanadı büyük ölçüde görmezden geldi. Uzun süre IŞİD terör örgütü diyemediler. dedi.
Ä°ktidarın DEAÅž terör örgütünden kaçmaya çalıştığını ileri süren KılıçdaroÄŸlu, Süleyman Åžah Türbesinin IŞİD tarafından kuÅŸatılması üzerine, hükümetin kendi topraklarındaki türbeyi kaçırdığını iddia etti.
KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
Milliyetçi, ülkücü kardeÅŸlerime, kendisini milliyetçi olarak tanımlayan kardeÅŸlerime, bütün AK Partili kardeÅŸlerime sesleniyorum. Dünyada kendi toprağını, bayrağını, türbesini bir terör örgütüne teslim edip kaçan baÅŸka bir devlet var mıdır? Arkasından da kahramanlık edebiyatı yapıyor. Hangi kahraman? Kime teslim ettin? IŞİD terör örgütüne. Türkiye o tarihte kamuoyuna yaptığı araÅŸtırmaların arkasında dursaydı, IŞİD terör örgütü topraklarımıza ayak bastığı anda orduyu gönderip derslerini verselerdi bugün OrtadoÄŸuda çok farklı bir ÅŸey olacaktı. IŞİD terör örgütüne karşı en ciddi mücadeleyi veren ve insanlığı terör örgütünden koruyan bir devlet konumuna gelmiÅŸ olacaktı. Ama IŞİD terör örgütüne kendi topraklarını teslim ettiler. Kendi vatan toprağına gidemiyorsun, üstelik bir terör örgütüne teslim ediyorsun.
Bunları dile getirdiÄŸi için kendisine kızanların bayrak ve vatan sevgisi olmadığını iddia eden KılıçdaroÄŸlu, milliyetçilik unvanının belirli kesimlere ait olmadığını belirtti.
Cumhuriyetin ilanının ardından birçok fabrika kurulduÄŸunu anımsatan KılıçdaroÄŸlu, o dönemde kurulan fabrikaların ya satıldığını ya da kapatıldığını söyledi.
KılıçdaroÄŸlu, Sakaryadaki Tank Palet fabrikasının ihale ile bir ÅŸirkete verildiÄŸini hatırlatarak, bu ihaleye yönelik sorularının hiçbirine hükümetin yanıt vermediÄŸini ifade etti.
Kemal KılıçdaroÄŸlu, Grup BaÅŸkanvekili arkadaÅŸlarıma söylüyorum; Genel Kurulda kürsüye çıkacak her arkadaÅŸ bundan sonra bu soruları soracak ve cevapları alınıncaya kadar devam edecekler. Çünkü cevap veremiyorlar. Üç soru daha ekliyorum, devamı da gelecek. Tank Palet iÅŸini sonuna kadar götüreceÄŸiz. Askeri bir fabrikanın götürülüp bir yandaÅŸa yasadışı, ihalesiz peÅŸkeÅŸ çekilmesi asla kabul edilemez. Tüyü bitmemiÅŸ yetimin hakkını koruyacağız. ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Tank Palet fabrikasının ihale sözleÅŸmesinde yükleniciden tedarik edilecek mal ve hizmetler için yüzde 20 avans ödemesi yapılmasının imza altına alındığını anlatan KılıçdaroÄŸlu, ÅŸirkete kar garantisi verildiÄŸini savundu.
Fabrikanın iÅŸletme hakkını alan ve ortakları arasında Katar ordusu da bulunan ÅŸirketin, askeri sırları öÄŸreneceÄŸini ileri süren KılıçdaroÄŸlu, AK Partiye oy veren ve ülkücü kardeÅŸlerimin de vicdanına sesleniyorum; Avrupanın en büyük tank palet fabrikasının, deÄŸeri 20 milyar lira, bütün askeri sırlarla birlikte Katar ordusuna teslim edilmesini içine sindiriyor musun? Sen de itiraz ediyor musun? ifadelerini kullandı.
KılıçdaroÄŸlu, 15 Temmuz hain darbe giriÅŸiminde hayatını kaybeden ÅŸehit yakınları ve gazilere yardım amaçlı kurulan vakfa iliÅŸkin sorularına hala yanıt alamadığını belirterek, bu konudaki sorularını yineledi ve bunlara cevap beklediÄŸini dile getirdi.
KılıçdaroÄŸlu, ABD BaÅŸkanı Donald Trumpın CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸana yazdığı mektubu hatırlatarak, bu konuda ErdoÄŸana 7 soru yönelttiÄŸini anımsattı.
Türkiye Cumhuriyeti Devletini bu kadar aÅŸağılayan baÅŸka bir mektup olmadığını söyleyen KılıçdaroÄŸlu, Beyefendi çok kızmış, ayakları yere basmıyor, havada geziyor. Yedi soruyu kendim için sormuyorum, 82 milyon ve tarihimiz için soruyorum. Mektubu gönderen kiÅŸiye sen 82 milyon adına adam gibi cevap vermiyorsan o koltukta oturamazsın kardeÅŸim. O koltuÄŸa layık deÄŸilsin. diye konuÅŸtu.
Mektuba uygun ÅŸekilde cevap verilmediÄŸi eleÅŸtirisinde bulunan KılıçdaroÄŸlu, (Mektup geldi ama Barış Pınarı Harekatını baÅŸlattık) dediler. Halbuki mektup daha sonra geldi. deÄŸerlendirmesinde bulundu.
KılıçdaroÄŸlu, ErdoÄŸana bu yakışıksız üsluba nasıl cevap vereceÄŸini sorarak, Cevap veremez. Türkiyenin ÅŸanı ile ÅŸerefi ile bu adamın hiçbir ilgisi yoktur. ifadesini kullandı.
CumhurbaÅŸkanlığı yeminini okuyan KılıçdaroÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle tamamladı:
Bu yemini hatırlıyor musun? Türkiye Cumhuriyeti Devletini aÅŸağılayan bir mektuba neden, hangi gerekçeyle cevap vermiyorsun? EttiÄŸin yeminde geçen namus ve ÅŸeref kavramları senin için ne ifade etmektedir? Bu soruları sorduÄŸum için kızıyorlar, eleÅŸtiriyorlar. Kim soracak? Soran adamı CumhurbaÅŸkanına hakaretten yakalıyor, içeri atıyorsun. Ne hakareti? Sıradan adam gibi bu ülkenin çıkarları için soruyoruz. Milli kurtuluÅŸ savaşını veren bir ülkenin böyle bir hakarete muhatap olması kabul edilebilir mi? Beyefendinin içine siniyor, bunların hepsini yedi yuttu. Benim içime sinmiyor.
Bu arada CHP TBMM Grubu, bugün basına kapalı olarak toplandı.
Toplantıda, TBMM Genel Kurulunda bugün görüÅŸülmesi öngörülen Su Ürünleri Kanununda DeÄŸiÅŸiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile Plan ve Bütçe Komisyonunda görüÅŸülen Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede DeÄŸiÅŸiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ele alındı.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.