Çöpe gidecek malzemeler restoran menüsünde

Bristol kentinde, 25 yaşındaki giriÅŸimci Sam Joseph'in üç ay önce açtığı "Skipchen Kafe", diÄŸerlerinden çok farklı. Yiyeceklerin israf olmaması amacıyla açılan ve menüsü her gün deÄŸiÅŸen kafe "gönlünden ne koparsa" mantığıyla iÅŸletiliyor. Kafede yemekler, raf ömrü dolmaya yakın ekmekten sebzeye, salçadan yoÄŸurda kadar birçok farklı malzeme kullanılarak hazırlanıyor. Ä°ngiltere baÅŸta olmak üzere dünya genelinde israf edilen gıdalara dikkati çekmek isteyen Sam ve arkadaÅŸları, "The Real Junk Food Project (TRJFP)" adlı projeleri sayesinde 3 aydır toplumun her kesiminden müÅŸteriye hizmet veriyor. Sam ve gönüllü yardımcıları, son kullanma tarihi yaklaÅŸtığı için atılan gıda maddelerini ve ürünleri, süpermarket ve restoranların çöplerinden çıkarıyor ve bunları yemek yapımında kullanıyor. Anadolu Ajansı muhabirine kafeyi gezdiren ve proje hakkında bilgi veren Sam Joseph, "Yenilebilecek durumdaki birçok yiyecek çöpe gidiyor. Biz yenilebilir herÅŸeyi topluyoruz. EÄŸer yenilebilir olduÄŸunu biliyorsak ve eÄŸer o yiyecek çöpteyse, gidip alıyoruz" dedi. Kafe, temizlik ve saÄŸlık koÅŸullarını titizlikle inceleyen Ä°ngiliz yetkililerden hijyen konusunda 5 üzerinden 4 puan aldı. Sam, puanın mutfaktaki herhangi bir kötü durumdan deÄŸil, kafenin zeminindeki problemden kırıldığını kaydetti. "Artık haber veriyorlar gidip alıyoruz" Projenin giderek daha fazla dikkat çektiÄŸini belirten Sam, "BaÅŸladığımız gibi deÄŸil. Önceden malzemelerimizi süpermarket ve restoranların çöplerinden topluyorduk. Åžimdi süpermarketlerle görüÅŸmeler içerisindeyiz. Son kullanma tarihi yaklaÅŸan ürünlerini çöpe atmadan önce biz alıyoruz" ifadelerini kullandı. Bağışlarla da menülerini zenginleÅŸtirdiklerini anlatan Sam, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü: "Çiftçilerle çalışıyoruz. Åžekli ve boyutundan memnun olmadıkları ürünleri bize vermeye baÅŸladılar. ÇoÄŸu sebzemizi böyle elde ediyoruz artık. Toptancılarla da görüÅŸtük. Mesela bu sabah bize organik soya yoÄŸurdu ve tereyağı getirdiler. Son kullanma tarihleri bir iki güne geçiyor. Menü için kullanacağız, geri kalanını da kafenin önüne diziyoruz, isteyenler bağış yaparak alabiliyor. EkmeÄŸimiz ve hamur iÅŸlerimiz yerel fırıncımızdan geliyor. Bir günde yaklaşık 80 kilo ekmek satılmayabiliyor, biz de o ekmekleri günün sonunda kendilerinden alıyoruz." "Havyar bağışlıyorlar" Sam Joseph, bağışlar sayesinde zaman zaman havyar, peynir çeÅŸitleri, somon, kaz ciÄŸeri gibi pahalı ürünlerin de müÅŸterilerin beÄŸenisine sunulduÄŸunu söyledi. Kafedeki yemeklerin bağışlar ve toplanan ürünlerle hazırlanması nedeniyle sabit bir menü bulunmuyor. Haftanın 5 günü açık ve kar amacı gütmeyen kafenin bir baÅŸka özelliÄŸi de müÅŸterilerin yiyecekler için istedikleri kadar para ödemesi. Sam, maddi gücü yerinde olmayan müÅŸterilerin yiyeceklerin toplanması, piÅŸirilmesi gibi süreçlerde gönüllü olarak çalıştığını kaydetti.  ÖÄŸrencilerin sınav döneminde kafeye çok ilgi gösterdiÄŸini anlatan Sam, "MüÅŸteri profili çok deÄŸiÅŸken. Etrafta iÅŸ yerleri var. Ä°ÅŸ adamları da geliyor, evsiz, parası olmayan kiÅŸiler de geliyor" dedi. "Yiyeceklerin israf olmaması fikrine bayılıyorum" Kafenin sürekli müÅŸterilerinden 26 yaşındaki Phil, gönüllüler tarafından hazırlanan yemeklerin leziz olduÄŸunu belirterek, "Ucuz, lezzetli ve eriÅŸimi kolay. Ayrıca projenin amacı çok güzel. Yiyeceklerin israf olmaması fikrine bayılıyorum" dedi. 35 yaşındaki iÅŸsiz Jashmanji ise, ayda bir kafeyi ziyaret ettiÄŸini kaydederek, "Ä°lk baÅŸta ne ödemem gerektiÄŸi konusunda emin olamadım. Ancak burada gönüllülük esas alınıyor ve yemekler hiçbir zaman israf edilmiyor" ifadelerini kullandı. TRJFP projesi kapsamında Ä°ngiltere'deki ilk kafe Leeds kentinde açıldı. Benzer ÅŸekilde iÅŸletilen kafelerin yakın zamanda Birmingham, Manchester, Brighton ve baÅŸkent Londra'da da açılması bekleniyor. Ä°ngiltere'de geçen yıl nisan ayında yayınlanan bir rapora göre, ülkede her yıl 5 milyar sterlin deÄŸerinde, yaklaşık 15 milyon ton yiyecek israf ediliyor. Avrupa BirliÄŸi genelinde ise bu rakamın yılda 90 milyon ton olduÄŸu tahmin ediliyor.