Konya
20 Eylül, 2024, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Davutoğlu'nun Seçim Barajı Yorumu

Davutoğlu'nun Seçim Barajı Yorumu
Başbakan Davutoğlu, "Hukuk devletinin kuralları işletilecek ve kural dışına çıkan kim olursa olsun onunla ilgili gerekli çalışmalar yapılacaktır" dedi

BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, Almanya'nın baÅŸkenti Berlin'e resmi ziyaretinin ardından Türkiye'ye dönüÅŸte, uçakta, gazetecilerin sorularını yanıtladı.BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, “Paralel yapıyla mücadele, MGK'nın kararından sonra sürecin nasıl devam edeceÄŸini açıkçası çok fazla bilmiyoruz. Paralel yapının yapısı itibarıyla devletin bütün kurumlarına nüfuz ettiÄŸini düÅŸünüyoruz ve bu yapının devlet kurumlarından çıkarılması gerektiÄŸi düÅŸünülüyor. Nasıl bir sistem olacak. Yani medyada olsun, sermayede olsun veya eÄŸitimde olsun çok sayıda okulları var, bunların yeniden ele alınması nasıl olacak?” ÅŸeklindeki soru üzerine, ÅŸunları söyledi: “Öncelikle bürokraside herhangi devlet hiyerarÅŸisi dışında bir netvorkun oluÅŸmasına kesinlikle izin verilmeyecek. Normal devlet hiyerarÅŸisinin dışına çıkan, paralel yapı zaten burada, yani bir devletin kendi hiyerarÅŸisi, bakanın, müsteÅŸar, genel müdür, aÅŸağı doÄŸru gidiyor bakanlıklarda veya kurumlarda herhangi bir ÅŸekilde bu hiyerarÅŸinin bir yerinde halkanın biri kopuk, baÅŸka bir yapıyla bu hiyerarÅŸiyle bağımsız olarak irtibat kurulmasına izin verilmeyecek. Zaten sıkıntı buradan doÄŸdu. Bürokrasi, bu anlamda demokratik yolla seçilmiÅŸ hükümetin emri altındadır. Hesabı hükümet verir. Dolayısıyla da yetki hükümettedir. Demokratik olarak seçilmiÅŸ bir hükümetin oluÅŸturduÄŸu hiyerarÅŸi dışına çıkan her yapı, aslında hesap verilemez baÅŸka otorite oluÅŸturuyor. Bir kere buna kesinlikle izin verilmeyecek. Bu konuda çok net tedbirleri, bütün kurumlarda alıyoruz. Sınav sisteminde -ki orada büyük adaletsizlikler yapıldı- KPSS'deki bütün bu süreci yakından takip ediyoruz, ilgili kurumları talimatlandırdık. Bu paralel yapı veya benzer niyetleri olan herhangi bir yapı olacaksa bunların bir daha böyle bir nüfuz kabiliyeti kazanmamaları için her türlü tedbiri alıyoruz.""Suç iÅŸledikleri anda hukuk önünde hesap verirler""Okullar ne olacak, hala yayın yapan medya kuruluÅŸları var?" sorusuna, DavutoÄŸlu,  "Åžimdi suç iÅŸledikleri anda hukuk önünde hesap verirler. Ä°ÅŸte 14 Aralık'ta olan aslında budur. Ne oldu 14 Aralık'ta? Bir yayın faaliyeti, bir dizi, dolayısıyla basına bir baskı uygulanmadı. Bütün bu netvorku kullanarak baÅŸka bir dini grubun, 'El Kaide mensubu, terörist' gösterip hapse atılması sebebiyle oradan yapılan müracaat üzerine, üzerlerine gidildi. Kesinlikle bir daha böyle bir süreç yaÅŸanmaması için hukuki bir soruÅŸturma ve o ÅŸekilde yürüyen bir yargı süreci var. Onlar da hukuk devletinin kuralları iÅŸletilecek ve kural dışına çıkan kim olursa olsun onunla ilgili gerekli çalışmalar yapılacaktır" karşılığını verdi."Bir netvork ile haksız sınavı kazanmış olanlar varsa..."Ahmet DavutoÄŸlu, "KPSS'de usulsüzlük yaparak bir kuruma girdiÄŸi tespit edilenlerle ilgili geriye dönük olarak, iÅŸletebilecek misiniz?" sorusunu ÅŸöyle yanıtladı:"Tabii hukuki bir süreç. Åžimdiden bir yargıda bulunmamak lazım ama ismen tespit edilmesi mümkünse bu iÅŸlem yapılır. Ama kolektif olarak genel bir bütün KPSS dolayısıyla, ola ki o grup içinde o sene hak ederek giren olmuÅŸtur onların da hukukunu zedelememeniz lazım. Böyle bir netvork ile haksız sınavı kazanmış olanlar varsa onlara karşı alınacak tedbir, hak ederek alın teri dökerek o sınava girmiÅŸ olanların hakları zayi etmeyecek ÅŸekilde düÅŸünülmesi icap eder. Onlara da tabii nihai olarak belli yargı süreci sonunda karar verilir.”“Almanya'da 150'nin üzerinde Fethullah Gülen'e ait dershane ve 20'nin üzerinde okul olduÄŸu söyleniyor. Merkel ile yaptığınız görüÅŸmede, bu rahatsızlığınızı dile getirdiniz mi? Bir çözüm bulunması yolunda bir ricada bulundunuz mu?” sorusu üzerine DavutoÄŸlu ÅŸunları kaydetti:"Genel olarak bu  konuları konuÅŸtuk ama spesifik olarak bu konularda olabilecek görüÅŸ alışveriÅŸi ve istihbari bilgileri ayrıca kurumlar arasında deÄŸerlendiririz. Ama genel olarak bu konuları ele aldık. Bütün Türkiye'deki bu süreçte yaÅŸananları, özellikle kendisi de söyledi Türkiye'deki siyasi süreçler ve azınlıkların hakları, bütün bu konuları, 'Türkiye'de hukuk devletinde hukuk kuralları iÅŸletilir' perspektifi içinde ele aldık.”“Bunların okullarının kapatılması yönünde, kontrollerin artırılması yönünde bir talep oldu mu?” sorusuna, DavutoÄŸlu, “Genel olarak konuÅŸtuk ama spesifik olarak gerektiÄŸinde tabii illa ki bu tedbirler herkesle konuÅŸulur” yanıtını verdi.DavutoÄŸlu, Bingöl'de emniyet müdürüne yönelik düzenlenen terör saldırısında kullanılan silahların balistik raporunun, saldırıyı gerçekleÅŸtirdiÄŸi düÅŸünülen kiÅŸilerin üzerinden çıkan silahlarla uyuÅŸmadığına dair adli raporunun çıktığının ifade edilmesi, saldırıyı gerçekleÅŸtirenlerle öldürülen kiÅŸiler arasında irtibat bulunup bulunmadığının sorulması üzerine “Tabii bu konuda ÅŸu aÅŸamada bir ÅŸey söylemem, yargı süreci baÄŸlamında mümkün deÄŸil. Süren giden bir soruÅŸturma var. Burada herhangi bir ÅŸey söylemem doÄŸru olmaz” diye konuÅŸtu.DavutoÄŸlu, bir gazetecinin "KılıçdaroÄŸlu'nun Hürriyet Gazetesi'ne verdiÄŸi demeç var; Bizim muhatabımız CumhurbaÅŸkanı deÄŸil, DavutoÄŸlu'dur ama bunu söylersem DavutoÄŸlu, 'Kalkıp bizi muhatap almadığını söylerse hiç ÅŸaşırmam' diyor. Ä°kinci bir muhataplık çaÄŸrısı var” sözleri üzerine de ÅŸöyle konuÅŸtu:"Muhalefet partisi liderinin muhatabı, iktidar partisi lideridir"“Åžimdi KılıçdaroÄŸlu, çok küçük bir akıl oyununu, kendince yapmaya çalışıyor. BaÅŸka bir polemik üzerinden kendisi polemik çıkarmaya gayret ediyor. Evvelden söylemiÅŸtim, muhatabınız benim diye, muhalefet partilerine. Çünkü son derece gereksiz ve Türkiye'deki siyasi uygulamaya ve etiÄŸe aykırı ÅŸekilde sürekli CumhurbaÅŸkanımızı hedef gösteriyorlar. Türkiyede demokrasi içinde bir muhalefet partisi liderinin muhatabı iktidar partisi lideridir. Tartışmanın bu düzeyde yürümesi lazım. Buna iÅŸaret etmek için kendisine o zaman bu çaÄŸrıda bulunmuÅŸtum. TÜSÄ°AD'ın ifadesi ise yanlış. O aynı ÅŸey deÄŸil. Çünkü TÜSÄ°AD, orada sivil toplum kuruluÅŸu olarak CumhurbaÅŸkanlığı makamını ve BaÅŸbakanlık makamını karşılaÅŸtıracak ve o konuda bir hüküm verecek konumda deÄŸil. Hiçbir sivil toplum kuruluÅŸunun böyle bir takdir hakkı da yok.""Evet, doÄŸru herkese, hükümet politikaları konusunda nihai hesap verecek olan biziz ve her türlü konuda da cevap vermeye hem hazırız hem de muhatabız" diyen DavutoÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:"Ama bu cumhurbaÅŸkanılığı gibi yüce bir makamın muhatap olmadığı anlamına gelmez. Siyasal tartışmalar hariç. Siyasal tartışmalarda, KılıçdaroÄŸlu ile olduÄŸu gibi muhalefet partisinin muhatabı iktidar partisidir. Siyasi tartışmanın o düzeyde yürümesi lazım. Her konuya cumhurbaÅŸkanılığı makamını, tartışmanın içine çekmek için özel çaba sarfetmek doÄŸru deÄŸil. KılıçdaroÄŸlu'na o zaman da hatırlattım, temel ilke buydu. Bugün de aynı ilkeyi vurguluyorum. Dolayısıyla burada, KılıçdaroÄŸlu'nun ayrı bir deÄŸerlendirme yapmasını gerektirecek durum söz konusu deÄŸil.""Önemli olan KılıçdaroÄŸlu'nu kim muhatap alıyor. Acaba ÅžiÅŸli Belediye BaÅŸkanı tartışmalarında, CHP içinde dahi bir muhatap konumu hala var mı, tartışılır" ifadesini kullanan DavutoÄŸlu, sözlerine ÅŸöyle devam etti:"Çünkü kimse ÅžiÅŸli Belediyesindeki sorunlarla ilgili KılıçdaroÄŸlu'nun muhatap olup sorunu çözeceÄŸine dair inancı yok. Bakın, ÅžiÅŸli tartışması baÅŸlayalı bir ay oldu en az, belki 1.5 ay, hala çözülemedi. Biz o arada kaç ülke meselesini, kaç dünya meselesini tartıştık, çözdük, belli konuma, noktaya getirdik ama bir ÅžiÅŸli meselesini dahi idare edebilme kabiliyeti gösterilemedi. Yani KılıçdaroÄŸlu önce parti içinde muhatap alınacak bir performans sergilesin sonrası kolay, bizimle muhatap olacağını tespit etmek kolay.”"Biz soruÅŸturma komisyonuna müdahil olmadık""Avrupa BirliÄŸi 12 Åžubat'ta, Amerika BirleÅŸik Devletleri ise 18 Åžubat'ta terör zirvesi yapacağını açıkladı. Türkiye'ye ulaÅŸmış bir davet var mı?" sorusuna, DavutoÄŸlu, "Yok" karşılığını verdi."Böyle bir davet gelecek olursa, hangi ülkelerin katılacak olmasına bakılacak mı? ÖrneÄŸin Ä°srail olursa, katılmama gibi bir durumu olur mu Türkiye'nin?" sorusu üzerine, DavutoÄŸlu, "Terör zirvesi konusunda, sadece basına düÅŸen bir haber var. Resmi bir davet, kimlerin katıldığı gibi konular daha belirgin deÄŸil, onlar netleÅŸince istiÅŸareler, bir nihai deÄŸerlendirme yaparız. Önce bunun netleÅŸmesi lazım" dedi.Paris'te, dayanışma tablosu içinde yer almalarının bir zaruret teÅŸkil ettiÄŸini belirten DavutoÄŸlu, Türkiye'nin asli olarak bir tavır sergilemek üzere Paris'te olduÄŸunu vurguladı.DavutoÄŸlu, toplantının formatı, içeriÄŸi belli olduÄŸunda deÄŸerlendirme yapacaklarını söyledi."SoruÅŸturma komisyonu çok tartışılmıştı. Dört bakana, 'Kendi iradenizle Yüce Divan'a gidin' dediÄŸiniz ifade edildi. Böyle bir tavsiyeniz oldu mu? Genel Kurul oylamasında, grubunuzun fire vereceÄŸini düÅŸünüyor musunuz?" sorusuna, DavutoÄŸlu, ÅŸu yanıtı verdi:"Ä°ki ÅŸeyi ben sürekli vurguladım: Biz soruÅŸturma komisyonuna müdahil olmadık. Basın yasağı geldiÄŸinde de ben açıkladım; komisyonu herkesin rahat bırakması ve tamamıyla komisyon üyelerinin, komisyona verilen yetki ve o yetkinin kullanılışı anlamında, süreç konusunda söz sahibi olmalılar. Yasal ve anayasal olarak da tablo budur. Kimse bu anlamda yönlendirici bir ÅŸeyde bulunamaz. Biz bu tavrı sürdürürken... DediÄŸim gibi, hiçbir bu anlamda komisyon üyeleriyle görüÅŸmem ya da müdahil olmam söz konusu olmadı. Biz bu tavrı sürdürürken muhalefet ne yaptı? Daha en başından ihsas-ı reyde bulundu. SoruÅŸturma ne için vardır? Üzerilerinde iddia edilen kiÅŸilerle ilgili bir araÅŸtırma için var. BaÅŸtan hükmünüz belliyse ne için böyle bir soruÅŸturma komisyonuna ihtiyaç hissediyorsunuz?Ayrıca soruÅŸturma komisyonu, teknik hukuki bir deÄŸerlendirme yapıyor. Siyasi ve etik bir deÄŸerlendirmenin ötesinde teknik ve hukuki bir deÄŸerlendirme yapıyor. Bu anlamda da kanaatleri bir karar halinde kamuoyuna paylaÅŸtı. Genel Kurula gideceÄŸiz. Genel Kurulda grup kararı alınması ve yönlendirmede bulunulması doÄŸru deÄŸil. Ama AK Parti Grubu kendi deÄŸerlendirmesini, kiÅŸisel deÄŸerlendirmeler ötesinde, ortak akılla da kendi doÄŸrusu yönünde hareket eder. Bundan kimsenin ÅŸüphesi olmamalıdır.""Ne konuÅŸtuÄŸum, beni ve görüÅŸtüÄŸüm kiÅŸileri ilgilendirir"Parti içinde genel baÅŸkan olarak herkesle konuÅŸtuÄŸunu belirten DavutoÄŸlu, "Ama ne konuÅŸtuÄŸum, neyi, ne tür konuları ele aldığım gibi hususlar, sadece beni ve görüÅŸtüÄŸüm kiÅŸileri... Sadece bakan deÄŸil, milletvekili, teÅŸkilat mensubu herkesle, her an görüÅŸmemden daha doÄŸal bir ÅŸey olmaz. Ne konuÅŸtuÄŸum sadece beni ve görüÅŸtüÄŸüm kiÅŸileri ilgilendirir. Bu anlamda kamuoyuyla paylaÅŸacak bir husus olduÄŸunu düÅŸünmüyorum" diye konuÅŸtu. "Türkiye'nin bazı önerileri vardı, terörün kaynaklarının kurutulması yönünde Irak'ta ve Suriye'de. Ancak Batı, bu konuda Türkiye'nin istediÄŸi cevabı vermedi. Paris'teki terör saldırısından sonra, bu teklifler, öneriler daha çok dikkate alınacak mı? Çözüm bulunması için adım atılacak mı? Bir adım gelmezse, Türkiye'nin 'B' planı var mı?" sorusuna, DavutoÄŸlu, ÅŸu yanıtı verdi:"Bugün Sayın Merkel, dün de resepsiyon, bekleme esnasında birçok liderle Suriye konularını ele aldık. Çünkü nihayetinde, Suriye konusunda maalesef vaktinde atılmayan adımların bedelini önce Suriye halkı ödedi, sonra komÅŸu ülkeler, ÅŸimdi bütün dünya bu bedelle karşı karşıya. Bundan kastettiÄŸim nedir? Üç aÅŸamadan geçti Suriye krizi. Birinci aÅŸama, daha olayların tırmanmasının ilk aÅŸamasıdır. Biz Türkiye olarak, BeÅŸer Esad'ı bütün bu baskıcı yöntemlerden vazgeçirmeye gayret sarfettik. Bu, Ocak 2011 ile Eylül 2011 arası. Neredeyse 9-10 aylık bir süre. Bu dönemde dikkat ederseniz, bütün uluslararası aktörler konuyu seyretmekle yetindiler. Türkiye dışında çaba sarfeden olmadı. Çünkü herkes bu problemin bir ÅŸekilde kendi içinde bir yere gideceÄŸi ve hatta Suriye'nin zayıflamasından da medet uman ülkeler olmuÅŸ olabilir. Ä°kinci aÅŸamada, bu telkinler fayda vermeyince, Suriye yönetiminin halka karşı büyük bir baskı uyguladığı noktada ise biz, Suriye halkı ve muhalefetin yanında yer aldık. 2011 Eylül'ünden, 2013 yazına kadar barışçıl, ılımlı bir Suriye muhalefeti alanda çok etkili bir ÅŸekilde vardı. Ama özellikle kimyasal silah saldırısı sonrasında, gerekli tepkilerin gösterilmemesi, Suriye halkında büyük bir hayal kırıklığı doÄŸurdu. Ve radikal eÄŸilimlerin etkisini artıran bir sonuç doÄŸurdu, bu üçüncü aÅŸama. Ä°kinci aÅŸamada Suriye muhalefetine yeterli destek verilmediÄŸi için ve Suriye rejimi iÅŸlediÄŸi insanlık suçları dolayısıyla herhangi bir bedel ödemediÄŸi için Suriye rejimi baskıyı artırdı ve ılımlı muhalefetin boÅŸalttığı yerlere de DEAÅž yerleÅŸti.""Kamu düzeni her ÅŸey olmazsa olmaz ÅŸartıdır"Suriye meselesinin çok ciddi sonuçlar doÄŸuracağı, Filistin, Lübnan ve Irak meselesine komÅŸu olması dolayısıyla, bölgeye olumsuz etki yapacağı konusunda uyarılarda bulunduklarını anımsatan DavutoÄŸlu, vaktinde alınmayan tedbirlerin, bugün böyle bir tabloyla karşı karşıya gelinmesine yol açtığını kaydetti.Bugün dünyada, Suriye konusunda çok daha fazla bir duyarlılığın olduÄŸunu belirten DavutoÄŸlu, "Fakat bu duyarlılık maalesef Suriye halkının geleceÄŸi ile ilgili bir duyarlılık olmaktan daha çok herkesin kendi güvenlik riskleriyle ilgili artan bir duyarlılık halini aldı. O bakımdan önümüzdeki dönemde, eminim Suriye konusunda çok daha ciddi tedbirler alınmasının vaktinin geldiÄŸini herkes daha yakından farkedecektir" dedi.Çözüm Süreci"Çözüm Süreciyle ilgili, 'kamu düzeni' vurgusu yapıyorsunuz. Gelinen noktada talepleriniz yerine getirildi mi? Süreç konusunda son durum nedir? Silahların bırakılması konusunda karşı taraftan aldığınız yanıtlar nedir?" sorusuna, DavutoÄŸlu, ÅŸu cevabı verdi:"Çözüm Süreci baÄŸlamında, son 4-5 ay içinde yaÅŸadıklarımız bir çok açıdan önemli tecrübeler oldu. 2013 başında, 2012 sonunda baÅŸlayan aÅŸamadaki Çözüm Süreci... Daha önce Oslo süreci, Habur'dan giriÅŸler vardı. Bütün bu zorlu dönemeçlerde, belli kurallara riayet edilmediÄŸi için istenilen netice alınamadı. Sayın CumhurbaÅŸkanımızın baÅŸbakanlığı döneminde, Çözüm Sürecinde çok ciddi, belki de en önemli adım, 2014 Haziran ayında çıkan yasaydı. Ä°lk defa bir yasal çerçeve oluÅŸtu. Biz de hükümeti kurduktan sonra bu yasal çerçevenin gerektirdiÄŸi Çözüm Süreci mekanizmalarını oluÅŸturduk, kurulları, kimin ne yapacağıyla ilgili. Tam bu aÅŸamada 6-7 Ekim olaylarının ortaya çıkmasından sonra gördük ki, herkes gördü, bütün toplum, sadece biz deÄŸil. Kamu düzeninin olmadığı yerde, herhangi bir sürecin iÅŸlemesi söz konusu olamaz. Kamu düzeni bir ÅŸart deÄŸil, olması zaruri olan bir ÅŸeydir. Müzakere konusu deÄŸil. Yani, 'biz kamu düzenini saÄŸlayalım, siz de ÅŸunu yapın' diyemez kimse. Demokratik bir toplumda kamu düzeni her ÅŸey olmazsa olmaz ÅŸartıdır. Ekonomik faaliyetlerin olmazsa olmaz ÅŸartı, siyasi faaliyetlerin. Bütün bunlar, 6-7 Ekim olaylarında çok açık bir ÅŸekilde ortaya çıktı. Ä°ÅŸ yerleri tarumar edildi. Åžimdi nasıl çözüm sürecinin ekonomik boyutunu konuÅŸabiliriz?" "2-3 ay öncesine göre daha olumlu bir noktadayız"Çözüm Süreci'nin sadece bir tarafla yürütülmediÄŸini, teÅŸvik paketlerinden, atılan demokratikleÅŸme adımlarına kadar, her ÅŸeyin sürecin bir parçası olduÄŸunu belirten DavutoÄŸlu, "Åžu anda birçok DoÄŸu ve GüneydoÄŸu Anadolu'daki ÅŸehirlere gittiÄŸinizde, son derece geliÅŸmiÅŸ duble yollarla, hemen hemen her ilde havaalanları... Aslında bunlar da bizim perspektifimizde milli, ulusal barışı, birlikteliÄŸi tahkim eden ÅŸeyler. Bunlar da ancak kamu düzeni içinde olur" diye konuÅŸtu.BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:"Siz, havaalanı, yol yapmak için çalışan firmaların iÅŸ araçlarını yakarsanız, müteahhit firmaları tehdit ederseniz... Aslında niyet burada bölgeye hizmet gitmesini engellemek üzerinden bir kaos çıkarma niyeti. Ä°ÅŸte onun için Çözüm Süreci bir müzakere mevzu olan bir ÅŸey deÄŸil. Ancak biz ÅŸunu söyledik; Buna riayet edilmediÄŸi sürece herhangi bir netice almak mümkün deÄŸil. Son aylarda bu konularda çok daha, en azından iki aydır daha dikkatli yürüyen bir süreç olduÄŸunu söyleyebiliriz. Cizre olaylarında da devletin, güvenlik güçlerimizin müdahalesi kararlı ve net oldu. Taraflar da yaptıkları hataları fark ettikleri için çok kısa sürede bir ortak duyarlılık oluÅŸtu. O anlamda ÅŸu anki atmosferi olumlu görüyorum. Son derece olumlu atmosfer var. Ne kadar zamanda netice alırız? Onunla ilgili tarih verip daha önceki tecrübelerden hareketle, gerekli gereksiz bu süreci olumsuz anlamda etkilemek isteyenlere fırsat vermemek lazım. Aynı ÅŸeklide bir takvimlendirmeyi ortaya koyup, bu takvimlendirme esnasında çıkabilecek bazı sorunlar sebebiyle kamuoyumuzda da olumsuz bir kanaat uyanmasını istemem. Ancak 2-3 ay öncesine göre daha olumlu bir noktadayız. GörüÅŸmeler sadece bir tarafla deÄŸil, DoÄŸu ve GüneydoÄŸu Anadolu'da birçok tarafla, kesimle görüÅŸmeler sürüyor."Türkiye'nin bütününde Çözüm Süreciyle ilgili duyarlılığı artırmaya kararlı olduklarını ifade eden DavutoÄŸlu, Diyarbakır'da sivil toplum kuruluÅŸlarının yaptığı toplantının, bu anlamda son derece önemli olduÄŸunu, benzer toplantılarla bir kamuoyu bilinçlendirmesi yapmaya ihtiyaç olduÄŸunu söyledi.Gelecek günlerde daha olumlu adımların söz konusu olacağını belirten DavutoÄŸlu, "Ama nihai kertede silahsızlanmanın olmadığı bir sürecin baÅŸarılı veya anlamlı olması mümkün deÄŸil. Mutlaka bu süreç içinde silahlar terk edilecek. Türkiye'de demokratik siyaset yapmak için her türlü imkan varken, Ankara'da ve Türkiye'nin her yerinde her türlü görüÅŸ açıkça dile getirilebilirken, her türlü toplantı ve gösteriyle kanaatler beyan edilebilirken, silaha baÅŸvurulmasını herhangi bir demokrasiye inanan kiÅŸinin ya da grubun savunması mümkün deÄŸil. Bu anlamda barışçıl bir siyaset için mutlaka silahların bırakılması zaruridir ve süreç içinde de bunun gerçekleÅŸmesini beklemek ve talep etmek en doÄŸal bir husustur" dedi."Anayasa Mahkemesinin kararı doÄŸru""Seçim barajı noktasında HDP parti olarak seçime girme kararı aldı. Muhalefetten, 'AK Parti ile HDP arasında bu noktada bir pazarlık olduÄŸuna' dair iddialar var. Bununla ilgili deÄŸerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine DavutoÄŸlu, "Öncelikle, Anayasa Mahkemesinin kararı hukuki bir deÄŸerlendirmedir. Bu çerçevede de ben bu aÅŸamada, doÄŸru yönde alınmış bir karar olarak deÄŸerlendiriyorum. Ama bu seçim barajlarıyla ilgili tutumdan daha çok, seçime bu kadar kısa bir süre kalmışken ve ortada öncesinden bu kuralların belirlenmesi zarureti varken bu tartışmayı baÅŸlatmak doÄŸru olmazdı" karşılığını verdi."Seçim barajı konusunda defaatle vurguladık: Biz, hiçbir barajdan tedirginlik duymuyoruz, korkmuyoruz ve seçim barajına da güvenmiyoruz" diyen DavutoÄŸlu, 2013'te Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın "Seçim barajlarını tümüyle kaldıralım, dar bölge sistemine gidelim ya da seçim barajlarını yüzde 3'lere kadar indiren bir daraltılmış bölgeye geçelim" teklifinde bulunduÄŸunu hatırlattı.Anayasa Mahkemesinin (AYM), 1995'te istikrar ile temsil adaleti konusunda aldığı bir kararının olduÄŸunu hatırlatan DavutoÄŸlu, Yunanistan BaÅŸbakanı Antonis Samaras'la görüÅŸtüklerini belirterek, ÅŸunları anlattı:"Yunanistan'daki sistemde birinci partiye 50 ek milletvekili veriliyor. Bu da bir sistem istikrarı saÄŸlamak için birinci çıkan parti otomatik olarak bütün ülke için geçerli olan 50 kiÅŸilik bir listeyi kazanmış oluyor. Bir ara Türkiye'de de Türkiye MilletvekilliÄŸi diye bir ÅŸey de bulunulmuÅŸtu. Dünyanın her yerinde temsil ile istikrar arasında bir denge kurma çabası olmuÅŸtur. Bu anlamda her zaman alternatif modeller düÅŸünülebilir ama bu modeller seçime 3 ay kala olmaz."DavutoÄŸlu,  AYM'nin kararının doÄŸru bir hukuki deÄŸerlendirme olduÄŸunu söyledi."Åžiddet uygulanmasını kesinlikle kınarız""CHP Genel BaÅŸkanı Sayın Kemal KılıçdaroÄŸlu'na ayakkabı fırlatıldı, sizden 'GeçmiÅŸ olsun' mesajı gelmedi, bu konuya iliÅŸkin düÅŸüncenizi alabilir miyiz?" sorusu üzerine, DavutoÄŸlu, "Her ne suretle olursa olsun, siyasi liderlere veya siyasi partilerin temsilcilerine veya sıradan vatandaÅŸlarımız bile görüÅŸ beyan ederken ÅŸiddet uygulanmasını kesinlikle kınarız. Buradan da mesaj eÄŸer talep ediyorsanız, çok açık bir ÅŸekilde böyle bir saldırıyı kınıyoruz ve bu tür saldırılar olmaması için herkese çaÄŸrıda bulunuyoruz. Kamuoyuyla paylaÅŸtığım için ayrıca Sayın KılıçdaroÄŸlu'na herhangi bir geçmiÅŸ olsun görüÅŸmesi yapmadım daha önce. Ama dediÄŸim gibi bu konudaki tutumumuz açık ve nettir" dedi.Siyasette, siyasi toplantılarda görüÅŸ beyan edilirken hiçbir ÅŸiddet uygulamasını mazur görmenin mümkün olmadığını vurgulayan DavutoÄŸlu, böyle ilkesel bir tutumu her zaman savunduklarını belirterek, bir daha böyle saldırıların olmaması çaÄŸrısında bulundu."Åžu anda yapılabilecek en ufak ihmal, çok daha fazla sıkıntı doÄŸuruyor"BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, BaÅŸbakanlık görevine geldikten sonra ortaya koyduÄŸu tempolu çalışma performansıyla ilgili soru üzerine, dünyanın kritik süreçten geçtiÄŸine, Türkiye'de de son 1 yılda çok önemli geliÅŸmeler yaÅŸandığına iÅŸaret etti."Herhalde Cumhuriyet tarihinde, 1 yıl içinde ilk kez birkaç makamın bu ÅŸekilde el deÄŸiÅŸtirdiÄŸi olmamıştır. Yani hem CumhurbaÅŸkanlığı hem BaÅŸbakanlık hem de iktidar partisi, AK Parti Genel BaÅŸkanı deÄŸiÅŸti. Bunun benzer ÅŸekilde olduÄŸu bir dönem yok" diye konuÅŸan DavutoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:"Bir baÅŸka örnek neredeyse yok ve geçiÅŸin suhuletle yapılabilmesi için bu temponun sürmesi gerekiyor. DışiÅŸleri çevreleri bilir, DışiÅŸlerinde çalışmış arkadaÅŸlar bilir, orada da tempolu çalışmaktan açıkçası tempo içinde koÅŸturursanız yorulduÄŸunuzu hissetmezsiniz. Bir de Türkiye çok vakit kaybetti. O arayı kapatabilmek için daha fazla çalışmaya, koÅŸmaya ihtiyaç var. BaÅŸbakanlık da çok daha geniÅŸ bir alana yayıldı, Türkiye içinde ve dışında. Dolayısıyla bu tempo, Türkiye'de her ÅŸeyin normal bir seyir içinde olması için zaruret. Åžimdi mesela sizin için yorucu olabilir ama hafta sonu kongrelere gitmezsem, AK Parti tabanı, kadrolar, oradaki teÅŸkilat mensupları, o heyecanı hissedemeyebilirler."Bir taraftan seçime hazırlandıklarını, bir taraftan AK Parti kongrelerini yaptıklarını dile getiren DavutoÄŸlu, "Yine normalde iktidardaki parti, seçim öncesi bu kapsamda bir kongre takvimi uygulamaya gerek duymayabilir. Ama biz özellikle bunu arzu ettik ki bu siyasetin heyecanı, ÅŸevki, kongreler üzerinde AK Parti tabanında teÅŸkilata yansısın. Ondan fedakarlık etmeyeceÄŸiz. Önümüzdeki dönemde, haftalarda yine haftada 4, en az 3 kongre, ÅŸubat ortasına kadar sürecek. DiÄŸer taraftan tabii hükümet çalışmaları... O geçiÅŸ dönemlerinde makam deÄŸiÅŸikliklerinde her ÅŸeyin normal seyrinde olduÄŸunu göstermek ve düzen içinde siyasi faaliyet büyük önem taşır. Åžu anda yapılabilecek en ufak ihmal, çok daha fazla sıkıntı doÄŸuruyor" dedi."Bir reform mantığıyla"BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, 62. Hükümet'in 8 ay görev yapacağını belirterek, ancak açıkladıkları hiçbir program ve projenin 8 aylık havasında olmadığına iÅŸaret etti."Bir reform mantığıyla, ister uyuÅŸturucuyla mücadele olsun ister iç güvenlik paketi ve Ä°çiÅŸleri Bakanlığında devrim mahiyetindeki deÄŸiÅŸiklikler olsun,  bunlar 8 aylık hükümet için yapılan ÅŸeyler deÄŸil" diyen DavutoÄŸlu, ÅŸöyle devam etti:"Bir reform mahiyetinde, kapsamlı reform mahiyetinde çalışmalar. Bunların hiçbirisinden fedakarlık, feragat edemezsiniz. Milli EÄŸitim Bakanlığında birçok önemli projeye adım attık, karar verdik, öÄŸretmen atamalarından, meslek liselerindeki reform çalışmasına kadar birçok alanda. Åžimdi mesela geçen hafta takip edemediniz ama Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu toplantısı birçok önemli kararların alındığı toplantıydı. Zamanla onların sonuçları görülecektir. 5-6 saat sürdü. Ama ilgili tüm kurumlar, kiÅŸiler oradaydı. Tek tek sorarak, nerede teknoloji aktarımında sıkıntı var, çıkartıyorsunuz. Sonra ertesi gün Savunma Sanayii Ä°cra Komitesi toplantısı vardı ve ÅŸimdiye kadar hiç toplanmamış olan 1985'te kanunu çıkmış olmasına raÄŸmen Savunma Sanayii Koordinasyon Kurulunu toplantıya çağırdık. Çünkü nihayetinde bu alanda bütün projeleri ilgili bütün kurumlara yaymak lazım."Paris'teki Cumhuriyet YürüyüÅŸüGelecek günlerde reformları açıklamaya devam edeceklerini, bugünkü TBMM grup toplantısında bu kapsamda da bazı ÅŸeyleri konuÅŸacağını anlatan DavutoÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:"Bir taraftan da yurt dışı takvimi ve trafik. Cumartesi günü, (Paris'teki Cumhuriyet YürüyüÅŸü için) davet geldiÄŸi zaman ben çok rahatsızdım ve evde istirahat ediyordum. Biz de katıldık. Çünkü resimde bizim olmamızın, hem dünya için önemi var hem Avrupa'daki Müslümanlar ve Türkler için hem de Fransa-Türkiye iliÅŸkileri için. Åžimdi Ahmet DavutoÄŸlu olarak söylemiyorum, Türkiye Cumhuriyeti BaÅŸbakanı'nın o resimde olmamış olmasının ikame edebileceÄŸi herhangi bir ÅŸey yok. Bunlar tarihi anlamda tarihe belli kayıt düÅŸme alanıdır. Beyaz Saray, özür yayınlamış. Bu sıradan bir dayanışma deÄŸil. Fransa Ä°slam Konseyi üyeleri büyükelçilikte beni ziyaret ettiler, onun Cezayirli, Faslı yönetim kurulu üyeleri geldi. Dediler ki, 'Biz sizin katılma kararınızı duyduÄŸumuz anda katılma kararı verdik. Çünkü orada bulunduÄŸunuz anda orada bulunan bütün Müslümanlara o meÅŸruiyeti kazandırmış oluyorsunuz'. Bu aslında Türkiye'nin taşıdığı önemi gösteriyor.""Avrupa'da belli kesimler, Müslümanlara kolektif bir suç atfetmek istiyorlar"Fransa'daki Türk sivil toplum kuruluÅŸlarıyla yaptığı toplantıda da kendisine, "Gelmeniz bizi Fransa nezdinde, Fransız toplumu nezdinde çok güçlendirdi" denildiÄŸine dikkati çeken DavutoÄŸlu, "DoÄŸru, ben onun hesabını yaptım. Belli kesimler, Avrupa'da Müslümanlara, Türklere, kolektif bir suç atfetmek istiyorlar. Yani birisi hata yapınca bütün Müslümanlar, bütün Türkler hatadan sanki hissesi varmış gibi, Murdoch'un açıklamasındaki gibi benzeri böyle bir durum var: Yarın siz iÅŸe gittiÄŸinizde Fransızlar, Müslüman olduÄŸunuz için size yan gözle baktığınızda, 'Benim baÅŸbakanım da törendeydi' diyebilmeniz için buraya geldim, dedim. Başınızın dik olması lazım. Siz suçlu deÄŸilisiniz."“Ä°slam Almanya'nın asli unsurudur” manÅŸetiHerhangi bir Müslüman'ın yaptığı suçtan kolektif olarak bütün Müslümanların suçlanamayacağının altını çizen DavutoÄŸlu, "Bu algıyı yıkmak için orada olmamız zaruriydi ve bence aldığım tepkiler, hem de birçok lider gelip 'Herkesin burada olması önemli ama en anlamlı olan sizin bulunmanız' dediler. Birçok lider geldi, söyledi. Ä°sim olarak zikretmeyeyim ama birçok lider geldi, teÅŸekkür ettiler. Bu Türkiye'nin ağırlığını gösteriyor. Bir Türk baÅŸbakanının olmasının, o törene kazandırdığı meÅŸruiyeti ve bütün dünyada yaptığı etkiyi gösteriyor. Bu bakımdan o gayet açık mesajdı, bütün dünyaya" ÅŸeklinde konuÅŸtu.BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, bugün Almanya'da çıkacak bir gazetenin manÅŸetinin “Ä°slam Almanya'nın asli unsurudur” ÅŸeklinde olduÄŸuna iÅŸaret ederek, "Åžimdi bu açıklamaların yapılması lazım ki Müslümanlar özelde de vatandaÅŸlarımız, bu toplumda kendilerini yabancı hissetmesinler. Bu bakımdan, Fransa ziyaretimiz epey yer aldı, yankı yaptı" ifadesini kullandı.DavutoÄŸlu, Almanya ile iki yılda bir baÅŸbakanların eÅŸ baÅŸkanlığında toplanması kararlaÅŸtırılan Yüksek Düzeyli Ä°ÅŸbirliÄŸi Konseyi mekanizmasını kurma kararı aldıklarını da belirterek, "Türk-Alman iliÅŸkilerinde dönüm noktası" dedi."Artık Ä°slam Avrupa'da da kalıcı" Merkel ile görüÅŸtünüz, bir gün önce de Fransa'da bazı görüÅŸmeleriniz oldu. 'Tehdit var, korkuyorum' dediniz. Avrupalı liderler, bu tehdidin ne kadar farkında” ÅŸeklindeki soru üzerine DavutoÄŸlu, ÅŸöyle konuÅŸtu:"Liderler düzeyinde bakıldığında ben samimi kaygı hissediyorum. Nihayet Avrupa kıtası, tarihte en büyük acıların, dinler savaşından çıktığını biliyor. Protestan-Katolik savaşı, Otuz Yıl SavaÅŸları, Yüz Yıl SavaÅŸları, hep dini farklılıkların ortaya çıkardığı mezhep savaÅŸlarıdır. Åžöyle bir kanaat vardır, Avrupa tarihinde sanki bu tür çatışmalar yaÅŸanmamış gibi. En kanlı mezhep çatışmaları, Avrupa'da yaÅŸanmıştır. Dolayısıyla  zihinlerde çok güçlü bir iç tedirginlik var, bunun yol açabileceÄŸi ÅŸeylerle ilgili. Artık Ä°slam Avrupa'da da kalıcı. Herkes onu görüyor. Yani Müslümanları, Avrupa'dan geçici göçmen gibi göndermek mümkün deÄŸil artık. Almanya'da dördüncü nesil. 52 yıldır Almanya'da Türkler var. Artık Türklere eskiden olduÄŸu gibi, bazılarının düÅŸündüÄŸü gibi 'Türkiye'ye geri gönderelim' gibi bir kanaat hem insani deÄŸil hem uygulanabilir deÄŸil.""Yanan camii ziyaretimle, bir mesaj vermek istedim""Ä°slam'ın bir Avrupa gerçekliÄŸi olduÄŸunu kabul ederek, çözüm bulunabileceÄŸi konusunda artık yerleÅŸik kanaat var" ifadesini kullanan DavutoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:"Bugün Sayın Merkel'in açıklamasında da bu son derece açıktı. Ama liderler düzeyinde olan bu kanaat, bazı kesimlere özellikle ön yargılı kesimlere sirayet ediyor mu ondan ÅŸüpheliyim. 2008 krizi olduktan sonra, Avrupa'da birçok liderle yaptığım görüÅŸmede, hep ÅŸunu vurguladım, dışiÅŸleri bakanlarıyla; aman tarih tekerrür etmemeli, 1929 ekonomik krizinden sonra Avrupa'da müthiÅŸ ırkçı yükseliÅŸler oldu. Çünkü o ekonomik düÅŸüÅŸten Yahudileri suçladılar, Avrupalı görmedikleri yabancıları suçladılar. Åžimdi ise yine Avrupa'da bir kriz var. 2008 küresel kriz sonrasında, Avrupa krizi yaÅŸanıyor, durgunluk var, iÅŸsizlik var. Bunun bedelini yabancılara ödetmek isteyen ya da bunun sorumlusu olarak yabancıları göstermek isteyen bir zihniyet var. Ä°ÅŸte Dresden'de PEGÄ°DA'nın verdiÄŸi mesajlar son derece ürkütücü. Onun için onlar da dediÄŸiniz tarzda bir duyarlılığı yaygınlaÅŸtırma ihtiyacı var. Bunu daha iyi fark ediyorlar. Tam da bu konuları konuÅŸmanın zamanı. Bir müddet sonra çok geç olur. Onun için yanan camii ziyaretimle, bir mesaj vermek istedim. Sayın Merkel'e de söyledim; bu tür ziyaretler sizin tarafınızdan da yapılırsa çok olumlu etki yapar. Zaten bu teröre karşı gösteri yapılacak. Oraya da bizim vatandaÅŸlarımız, Diyanet teÅŸkilatımız ve Türk derneklerimiz katılacaklar."

Kaynak: AA

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDÄ°M
  • 0
    ALKIÅž
  • 0
    KOMÄ°K
  • 0
    Ä°NANILMAZ
  • 0
    ÃœZGÃœN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

BaÅŸka haber bulunmuyor!

tokyobet-tokyobet-nerobet-tokyobet-goldenbahis-tokyobet-levabet-ngsbahis-ngsbahis-goldenbahis-ngsbahis-levabet-levabet-goldenbahis-ngsbahis-ngsbahis-tokyobet-nerobet-ngsbahis-levabet-levabet-goldenbahis-ilelebet-betibom-ajaxbet-trendbet-anadolucasino-heybet-paribahis-aresbet-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-Deneme bonusu veren siteler-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-tokyobet-tokyobet-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-ngsbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-goldenbahis-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-nerobet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-levabet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-tokyobet-nerobet-pusulabet-piabet-pusulabet-masterbetting-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-pusulabet-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-masterbetting-pusulabet-pusulabet-masterbetting-piabet-piabet-piabet-piabet-piabet-masterbetting-masterbetting-masterbetting-pusulabet-pusulabet-pusulabet-casibom-aresbet-tokyobet-tokyobet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-orisbet-g�venilir casino siteleri-aresbet-Deneme Bonusu-aresbet-aresbet-deneme bonusu-