Gazi Ege; Üçüncü Bir Yol Yok!
Türkiye Harp Malülü Gaziler-Şehit Dul ve Yetimleri Derneği şubeleri ülke genelinde eş zamanlı düzenlediği basın toplantısı ile son günlerde yaşanan olaylara tepki gösterdi. Derneğin Konya şubesinde düzenlenen toplantıda ise basın açıklamasını Şehit Babası Şevket Bütün okudu.
Harp Malülü Gaziler-Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Konya Şube Başkanı Gazi Süleyman Ege, şehitlerimizin fedakarlıklarını ve gazilerimizin yaşadığı acıları dile getirerek, terörle mücadeledeki kararlılığı vurguladı. Gazi Ege, şehit aileleri ve gazilerinin en büyük arzusunun terörün son bulması olduğunu belirtti.
Ege açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Asil milletimiz, kıymetli vatandaşlarımız, değerli basın mensupları, öncelikle Sarıkamış’ta, 110 yıl önce "Beyaz Ölümün Destanı"nı yazan 78.000 şehidimizi minnetle anıyor, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Bugün burada, şehit aileleri ve gaziler olarak yaşadığımız acıları, yüreğimizde yanan ateşi anlatmak için toplanmadık. Çünkü bir şehit annesine, oğlunun postallarına çiçek ektiren, bir şehit babasına, evladının fotoğrafı karşısında geceyi sabahlatan, şehit eşinin canının yarısını toprağa koyuşunun, umutları elinden alınan şehit çocuklarının yarım kalışının hiçbir tarifi yok. Biraz tarih konuşalım mesela; Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşı’nı, Sarıkamış’ı, Kıbrıs’ı ve şehitlerimizi konuşalım. Alp ve alperen olanları, önce yiğit olup şüheda olan kahramanları, sınırlarımızı nasıl çizdiğimizi, vatanın her karışının şehit kanlarıyla sulanışını konuşalım. Bu metnin hiçbir yerini değiştirmeden sadece büyük küçük harf kuralına göre tekrar yaz
Mesela. Mehmet Akif’in; "Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı." dizelerini hatırlayalım. Hatırlayalım ki utanmadan, üzülmeden, düşünmeden bebek katili özgür kalsın, umut hakkı, ev hapsi verilsin diyenlere, İmralı canisini ülke gündemine sokup, barış elçisi gibi ilan edenlere hatırlatalım diye toplandık. Çok mu geriye gittik? O zaman 43 yıldır yaşadıklarımızı, verdiğimiz şehitlerimizi konuşalım. Bir vatan evladının toprağa nasıl düştüğünü, kaç kurşun yediğini, naaşlarının ne kadar sürede ailelerine ulaştığını konuşalım mesela, ödedikleri bedeli konuşalım. Oğuz Kaan Usta’yı, Dua Bey Onur Öztürkmen’i, şehit Semih Özbey’i konuşalım, videosunda yutkunduğu anı unuttunuz mu? Bu kadar çabuk, onu konuşalım mesela. Hadi, onlar askerdi serden ve yardan geçmişlerdi. Şehit polis Fethi Sekin’i, şehit savcı Hakan Kılıç’ı, şehit öğretmenler Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın’ı, eli kanlı terör örgütünün menfur saldırılarında hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımızı konuşalım. Zira hatırlamanıza ihtiyacımız var!
Ya da hadi gelin, 2013’te yaşanan sözde "Çözüm Süreci"ni konuşalım. Akil insanları, kazanılan hendekleri, sokaklara kurulan bariyerleri ve o süreçte yitirdiğimiz 800’ün üzerinde şehidimizi... Terörle el sıkışılmayacağını, masaya oturulmayacağını, nasıl acı bir şekilde tecrübe ettiğimizi hatırlayalım. Ya da elikanlı bebek katilinin Meclis’e davet edilir edilmez, "Tek anladığımız dil bu" dercesine yaşattığı TUSAŞ saldırısını, TUSAŞ şehitlerimizi konuşalım. Bu kadar kısa sürede unutmuş olamazsınız. Terörle mücadelede verdiğimiz 7.100’ü asker, 900’ü polis, 1.500’ü korucu, 200’ü öğretmen, savcı, imam şehidimizi; 40’a yakın kundakta katledilen bebekleri, 5.000 sivil şehidimizi anlatmak için hatırlatmak için toplandık. Şehit aileleri ve gaziler bu zamana kadar siyasetin bir parçası olmadı bundan sonra- da bir parçası olmayacaktır. Şehit aileleri ve gazilerin en büyük arzusu terörün bitmesidir. Aynı acıyı hiçbir ailenin yaşamamasıdır. Ancak bunu yapmanın yolu bebek katiline özgürlükten geçmemelidir. İr Gazİ Meclis bir teröriste çiğnetilmemelidir. Bu aziz vatan, atalarımızın mirası olduğu kadar, şehit evlatlarımızın da emanetidir, unutulmamalıdır. Türk’ün töresinde vatana ihanetin affı yoktur. İslam’ın şiarında da zalime merhamet, mazluma ihanettir, devletimiz tarafından şehit ailelerimize ve gazilerimize devredilen onur ve gururla taşıdığımız madalyalarımızı ve beratlarımızı göğsümüzden indirerek sürecin devletimiz. Asil Türk halkımız için dua ile bekleyeceğiz. Bizleri kardeşi mesabesinde gören Sayın Cumhurbaşkanımızın Samsun’da, "Şehitlerimizi, gazilerimizi rahatsız edecek hiçbir işimiz olmadı. Ne yaptıysak şehit ve gazilerimizin bize gösterdiği istikametten asla ayrılmadan yaptık" sözleri bundan sonraki süreçte bizim için senettir. Ya silahlarını gömecekler, ya da silahları ile gömülecekler... Üçüncü bir yol yok.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.