'Güvenli liman olarak görüyorlar'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçen yıl 15 Temmuz gecesi ülkemizde kanlı bir darbe teşebbüsünde bulunan terör örgütünün militanları, Batı ülkelerini kendilerine güvenli liman olarak görüyorlar" dedi
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Hamburg Messe Konferans Merkezi'nde düzenlenen "G20 Liderler Zirvesi"nin kapanış oturumu öncesinde bir basın toplantısı düzenledi.
Geçen bir yılda tüm dünyayı derinden sarsan terör saldırılarına ÅŸahitlik ettiklerine iÅŸaret eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bu sebeple zirvenin en önemli konularından birinin de terörle mücadele olduÄŸunu vurguladı.
ErdoÄŸan, özel gündemle terörle mücadelenin müzakere ettiklerini aktararak, Türkiye olarak Antalya Zirvesi'nde ortaya koydukları kararlılık ve mücadele ruhuna dikkat çektiklerini bildirdi. Buna karşılık terör örgütlerinin saldırılarını etkisiz hale getirmede baÅŸarılı olunamadığını, hiçbir ülke ve bölgenin bu tehlikeden uzak bulunmadığını kaydeden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
"KüreselleÅŸen terör tehdidiyle mücadelenin, terör örgütleri karşısında ilkeli, tutarlı ve kararlı bir duruÅŸ sergilenmesinden geçtiÄŸini de vurguladık. Terör örgütlerine karşı çifte standardı bırakmadan, uluslararası iÅŸ birliÄŸi ve dayanışmayı saÄŸlamadan bu konuda mesafe katedemeyeceÄŸimizin altını çizdik. Teröre finansman saÄŸlayan hususlarla mücadelede BM, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ve Mali Eylem Görev Gücü tarafından yapılan çalışmaları da desteklediÄŸimizi belirttik. Bu çerçevede terörizmle mücadele eylem planına elimizden gelen desteÄŸi vereceÄŸiz."
"PKK ve uzantıları birçok Avrupa ülkesinde haraç toplayabiliyor"Bugün Türkiye'nin DEAÅž'ından PKK'sına, FETÖ'sünden PYD'sine, DHKP-C'sine kadar dünyanın en canlı terör örgütleriyle yoÄŸun bir mücadele yürüttüÄŸünü anlatan ErdoÄŸan, deÄŸerlendirmelerine ÅŸöyle devam etti: "ÇoÄŸu zaman ülkemiz kendi vatandaÅŸları yanında tüm dünyanın huzur ve güvenliÄŸi için yürüttüÄŸü bu mücadeleyi tek başına sürdürmek zorunda kalıyor. PKK terör örgütü ve uzantıları, birçok Avrupa ülkesinde her yıl on milyonlarca avro haraç toplayabiliyor. Daha da vahimi ülkemizde cinayet iÅŸlemiÅŸ, terör eyleminde bulunmuÅŸ, masum insanların kanını dökmüÅŸ ÅŸahısların himaye edildiÄŸini, korunup kollandığını ne yazık ki görüyoruz. Bunun en somut, en acı örneÄŸini maalesef ülkemizden kaçan FETÖ'cü teröristler konusunda yaşıyoruz.
Geçen yıl 15 Temmuz gecesi ülkemizde kanlı bir darbe teÅŸebbüsünde bulunan ve 250 vatandaşımızı hunharca ÅŸehit eden, 2 bin 193 vatandaşımızı da yaralayan terör örgütünün militanları, Batı ülkelerini kendilerine güvenli liman olarak görüyorlar. Bu tablonun, özellikle 15 Temmuz gecesi demokrasiye canı pahasına sahip çıkan milletimizi rahatsız ettiÄŸini, daha da ötesi rencide ettiÄŸini özellikle belirtmek isterim. Buradaki toplantı ve görüÅŸmelerimizde teröristlere cesaret veren bu tavrın yanlışlığına bir kez daha dikkat çektik."
'GüvenliÄŸimizi tehdit eden oluÅŸumlara karşı meÅŸru müdafaa hakkımızı kullanırız'"Türkiye olarak ÅŸu gerçeÄŸin bilinmesini arzu ediyoruz: Sınırlarımızın hemen yanı başında terör örgütlerinin desteklenmesi, silahlandırılması, bölgede terör adacıkları oluÅŸturulmasına kesinlikle sessiz ve tepkisiz kalmayacağız." diyen ErdoÄŸan, Türkiye'nin ülke güvenliÄŸini tehdit eden oluÅŸumlara karşı meÅŸru müdafaa hakkını kullanmakta tereddüt göstermeyeceÄŸini vurguladı.
ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti: "Terör örgütlerine verilen silahları topraklarımızda yapılan eylemlerde ele geçiyor olmamız sorunun ÅŸimdiden mevcut sınırlarının dışına taÅŸmaya baÅŸladığına iÅŸaret etmektedir. Dün bölgede dağıtılan ve bugün namlusu bize yöneltilen silahların yarın dünyanın baÅŸka yerlerindeki eylemlerde kullanılmayacağının garantisi yoktur. Dilerim bu toplantı terörün dini, dili ve ırkı olmaksızın hepimizi hedef aldığının kabul edilmesi bakımından bir kırılma noktası olur. Yine ümit ederim ki yeni acılar yaÅŸanmadan terörü ve terörizmin finansmanını engellemede baÅŸarıya ulaÅŸabiliriz."
"AB'nin verdiÄŸi sözü tutmaması manidar"AB'nin Türkiye'deki sığınmacıların yükünü paylaÅŸmak üzere verdiÄŸi sözü tutmamasının manidar olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi: "Ne yazık ki Avrupalı dostlarımız milyonlarca masum insan için ölüm kalım meselesi olan bu konuya kayıtsız kalmayı sürdürmüÅŸlerdir. Biz imkanlarımızı zorlayarak insani görevlerimizi eksiksiz olarak yerine getirmenin gayreti içinde olduk. Sığınmacılar için ülkemizde inÅŸa ettiÄŸimiz kampların dünyada örneÄŸi yoktur. Mültecileri gettolara, açık hava hapishanesine dönüÅŸtürülen adalara, yokluk ve açlığa mahkum etmedik, etmiyoruz. Bilakis onları insan onuruna yakışır geçici barınma merkezlerinde ve ÅŸehirlerimizde misafir ediyoruz. Ülkemizdeki mültecilerin eÄŸitimden saÄŸlık hizmetlerine, dil eÄŸitiminden istihdamına kadar her türlü ihtiyacıyla ilgili çalışmaları yürütüyoruz. Bugüne kadar hükümet kurumları, belediyeler ve sivil toplum kuruluÅŸlarımız aracılığıyla az önce de ifade ettiÄŸim gibi 30 milyar dolara yakın yapmış olduÄŸumuz harcama uluslararası toplumdan ciddi hiçbir destek görmemiÅŸtir. Bunun özellikle bilinmesini istiyorum."
ErdoÄŸan, Cerablus, Rai, Dabık ve El Bab bölgesinde Özgür Suriye Ordusu ile oluÅŸturulan 2 bin kilometrekarelik bölgeye ÅŸu ana kadar 100 binin üzerinde Suriyelinin dönerek yerleÅŸtiÄŸini de bildirdi.
'Katar'ın egemenliÄŸine saygı duyulmalı'ErdoÄŸan, henüz bu bölgedeki terör sorunu ve insani krizler çözülememiÅŸken Körfez'de yeni sıkıntıların kapısının aralanmasını kesinlikle istemediklerini vurguladı. Katar'a yönelik ithamları haksızlık olarak deÄŸerlendirdiklerinin ve yaptırımları da doÄŸru bulmadıklarının altını çizen ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti: "Dünyadaki her ülke gibi Katar'ın da egemenliÄŸine saygı duyulmalıdır. Daha önce de ifade ettiÄŸim gibi kardeÅŸ kavgasının kazananı olmaz. Türkiye'nin Körfez bölgesindeki bütün ülkelerle çok yakın dostluk ve kardeÅŸlik baÄŸları vardır. Körfez'deki bütün kardeÅŸlerimizin güvenliÄŸi, huzuru ve istikrarı en az kendimizinki kadar önemlidir. Bunu tehlikeye atacak adımlardan imtina edilmelidir. Bu konuda bölgenin büyüÄŸü olarak gördüÄŸümüz Suudi Arabistan baÅŸta olmak üzere tüm ülkelerin en kısa sürede makul bir çözüm üzerinde anlaÅŸmalarını arzu ediyoruz. Kışkırtmalara asla prim verilmemesini istiyoruz. Türkiye krizin ilk günlerinden itibaren hukukun, adaletin ve istikrarın tarafında yer almıştır. BaÅŸta ÅŸahsım olmak üzere krizin büyümemesi ve suhuletle çözülmesi için tüm diplomatik araçları kullandık. Ä°nÅŸallah bundan sonra da meselenin aklı selimle halledilmesi için elimizden geleni yapacağız.
Kıbrıs Konferansı'nın sonuçsuz kalmasıKıbrıs Konferansı'nın sonuçsuz kalmasına iliÅŸkin CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan: "Tüm gayretlerimize raÄŸmen Kıbrıs Konferansı'nın 28 Haziran'da baÅŸlayan ikinci oturumu sonuçsuz kaldı. Türkiye'nin ve Türk tarafının özverili çabaları, samimi ve ılımlı tavrı hak ettiÄŸi karşılığı görmedi. Açıkçası sonuçtan büyük bir üzüntü duyuyoruz. Uzun çabalardan sonra geldiÄŸimiz bu tablo, Kıbrıs sorununa BirleÅŸmiÅŸ Milletler iyi niyet misyonu parametreleri çerçevesinde bir çözüm bulunmasının imkansızlığını ortaya koymuÅŸtur. Artık bu parametrelerde ısrar etmenin bir anlamı yoktur."
"Türkiye, sorunun çözümüne farklı parametrelerle katkı saÄŸlama çabalarını yine sürdürecektir" diyen ErdoÄŸan, "Aynı tutumu ilgili tüm taraflardan bekliyoruz. Olmadığı takdirde ÅŸüphesiz ki B planı, C planı, bunlar da düÅŸünülmeye baÅŸlanacaktır. Elbette bu konuda gereken deÄŸerlendirmeleri yapacak, sonucu kamuoyu ve muhataplarımızla paylaÅŸacağız" ifadesini kullandı.
"Bu bir siyasi intihardır"Bir gazetecinin Federal Hükümetin, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın, Almanya'da konuÅŸma yapmasına izin vermemesini hatırlatarak, "Uluslararası hukuk dışı karardan sonra özellikle Almanya'daki 3 milyondan fazla vatandaşınız büyük üzüntü yaÅŸadı. Buna karşın Türkiye'den kaçan PKK, FETÖ, DHKP-C gibi birtakım terör örgütü mensuplarının Almanya'da rahat bir ÅŸekilde yaÅŸamaları ve Alman vakıfları tarafından maddi olarak desteklenmelerini nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi: "Åžu anda Almanya'da 3 milyon benim soydaşım var, Türk var. Onlarla Almanya seyahatim vesilesiyle salon toplantısı yapmayı arzu ettim fakat Alman yönetimi, eyaletler vesaire, benim burada salon toplantısı yapmama müsaade etmediler ve buna tahammül edemediler. Acaba bunu hangi özgürlük anlayışıyla baÄŸdaÅŸtıracağız? EÄŸer özgürlükler dünyasında yaşıyorsak, Türkiye Cumhuriyeti'nin, halkının yüzde 52'sinin oyunu alarak cumhurbaÅŸkanı olan bir cumhurbaÅŸkanına Almanya'da, bir salon toplantısında konuÅŸma müsaadesi vermeyenler, kusura bakmasınlar özgürlüklerden bahsedemezler. Åžu anda yaÅŸanan, benim söylediÄŸim 'Siyasi intihardır.' dediÄŸim olay budur. Bu bir siyasi intihardır ve bu, bumerang gibi döner, bir zaman da kendilerini vurur."
"Türkiye'de böyle bir yasak yok"Kendisinin bir mitingde, telekonferansla Almanya'daki vatandaÅŸlara hitabına dahi tahammül edilmediÄŸini anımsatan CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, ÅŸu görüÅŸlerini paylaÅŸtı: "Ama PKK terör örgütünün daÄŸdaki eÅŸkiyalarına, oradan baÄŸlantı kurmak suretiyle müsaade etmiÅŸlerdir. Bunları da çok iyi bilmek lazım. Bütün bunları özgürlük planı içinde deÄŸerlendirirken, PKK terör örgütünün örgüt liderine sözde, onun kendilerine ait paçavralarına yürüyüÅŸ müsaadesi verenler, polis kordonunda onları koruma altında yürütenler ne yazık ki en önemli bu noktadaki toplantı, gösteri ve yürüyüÅŸ hakkını kullanmak isteyen meÅŸru derneklere müsaade etmiyorlar. Bunu da özellikle ifade etmek isterim. Türkiye'de böyle bir yasak yok. Bakın ÅŸu anda Türkiye'de iÅŸte neredeyse 20 günü aÅŸtı, ana muhalefet partisinin düzenlemiÅŸ olduÄŸu sözde bir adalet yürüyüÅŸü var. Devam ediyor. Halbuki sözde adalet yürüyüÅŸünü yapanlar, partilerinin içinde genel baÅŸkanlığa aday olanlara, adaylık hakkı vermiyorlar. Bu tür gariplikleri yaşıyoruz fakat bunların hepsini aÅŸacağız."
'Bizim için Irak'ın birliÄŸi, beraberliÄŸi çok önemli'Yabancı bir gazetecinin eylül ayında Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin referandum yapması durumunda Türkiye'nin tutumunun ne olacağını sorması üzerine ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu: "DoÄŸrusu, referandum konusuna ben Irak'ın bütünlüÄŸü açısından doÄŸru bakmıyorum. Bu, Irak'ın yarınları açısından sıkıntı verici bir adımdır. Bunun haberini Sayın Dostum Barzani'ye DışiÅŸleri Bakanlığı olarak da verdik. Dedik ki 'Bu yanlış bir yoldur. Bundan vazgeçin ve yarın bunun bedelini ödemekte sizin için zor olacaktır.' Åžu anda doÄŸrusu hangi konumda oldukları hala bilmiyorum. Temenni ederim ki bundan referandum yapılmadan vazgeçerler ama bundaki direnmeleri onlara ben kaybettirir diye düÅŸünüyorum. Çünkü bizim için onların birliÄŸi beraberliÄŸi bütünlüÄŸü çok önemlidir."
"Bizim siyasetimiz kavmiyetçilik üzerine deÄŸildir"Yabancı bir gazetecinin, Türkiye ile Irak merkezi yönetimi ve Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi arasındaki iyi iliÅŸki olduÄŸunu hatırlatarak "Türkiye'nin güney sınırlarındaki çatışmalar, Suriye'deki Kürtlerle iliÅŸkilerini nasıl etkileyecek?" sorusu üzerine ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi: "Bizim siyasetimiz kavmiyetçilik üzerine deÄŸildir, ırkçılık üzerine hiç deÄŸildir. Bizim muhatabımız her zaman insandır fakat eÄŸer bizim sınırlarımızda, bizi tehdit eden bazı oluÅŸumlar olursa biz bu oluÅŸumlara karşı haddini bildiririz. EÄŸer Kuzey Suriye'de sözde bir Kürt devleti kurma gayreti olursa biz buna müsaade etmeyiz. Nitekim Kuzey Suriye'de böyle bir giriÅŸim oldu ve biz bu giriÅŸimi durdurduk, engelledik. Bundan sonra da buna asla müsaade etmeyiz. Oradan ülkemize olan tehditleri asla affetmeyiz." Yabancı bir gazetecinin "Kürtlerin OrtadoÄŸu'da devlet istediÄŸini, Türkiye'nin buna neden destek vermediÄŸini" sorması üzerine ErdoÄŸan, "Anlıyorum ki sen Irak'ın bölünmesini istiyorsun. Biz Irak'ın bölünmesine müsaade edemeyiz" dedi.
"SöylediÄŸiniz kiÅŸi bir teröristtir"ErdoÄŸan aynı gazetecinin "Selahattin DemirtaÅŸ ve Kürt milletvekilleri ne zaman cezaevinden çıkacak?" sorusuna ÅŸu yanıtı verdi: "Teröristleri cezaevlerinden bırakma yetkisi bizim deÄŸildir. Türkiye bir hukuk devletidir. SöylediÄŸiniz kiÅŸi bir teröristtir. Öyle bir terörist ki bütün benim Kürt kardeÅŸlerimi sokaÄŸa döküp, ondan sonra sokaÄŸa döktüÄŸü 53 Kürt kardeÅŸimi yine Kürtlere öldürten bir teröristtir. Bu sadece suçlarından bir tanesidir. Buna benzer daha nice suçları vardır. 'Bizim arkamızda PKK var, PYD var, YPG var.' gibi meydan okuyan bir kiÅŸidir. Åžu anda zaten yargıdadır. Yargı onlarla ilgili ne karar verirse o karar bizim başımız gözümüz üstündedir."
"Kim o aktivist?"Bir gazetecinin "Türkiye'nin, uzun süreli gözaltılardan doÄŸacak maÄŸduriyetlerden ve basın özgürlüÄŸü konusunda bu tip insanların, aktivistlerin içeri alınmasından dolayı sürekli eleÅŸtirildiÄŸi"ni ifade etmesi üzerine ErdoÄŸan, "Kim o aktivist? O aktivist kim? ByLock'çuları mı söylüyorsun, Eagle'cıları mı söylüyorsun yoksa terör örgütüne silah taşıyanları mı söylüyorsun? Silah taşımanın yanında terör örgütlerine her türlü desteÄŸi verenleri mi söylüyorsun. Kim bu aktivistler?" ifadelerini kullandı.
Aynı gazetecinin "Ben hakkında somut delil olan insanlarla ilgili hiçbir ÅŸey söylemiyorum ama Türkiye'de otomatik olarak herkesin gözaltına alındığı bir ortam var." demesi üzerine ErdoÄŸan, "Ama ÅŸimdi söylemiyorsan, bilmeden de bunu söylemeyin, bilin de söyleyin. Bakın haberi doÄŸru kaynaktan alın ve onun üzerine gerekli olan çalışmayı yapın. Haberi doÄŸru kaynaktan almaz da Wall Street Journal aÄŸzıyla konuÅŸursanız sizi yanlışa düÅŸürürler" tepkisini gösterdi.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, gazetecilerin gündeme iliÅŸkin sorularını yanıtladıktan sonra basın toplantısı salonundan çıkarken bir Alman gazeteci, "Deniz Yücel ne zaman mahkemeye çıkacak?" sorusuna, "Deniz Yücel tam bir teröristtir, Kandil'de fotoÄŸrafları var" yanıtını verdi.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.