Konya
20 Eylül, 2024, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

İVME KAZANDIK

İVME KAZANDIK
Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, 2016 yılında asfaltta, ruhsatta ve planlamada rekorlar kırdıklarını belirterek Meram’ı yenilemede önemli bir ivme yakaladıklarını söyledi

MERAM YENİ İMARLA YENİLENİYOR

Meram’da yeni imar uygulama süreçlerinin devam ettiğini söyleyen Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, “Çünkü bölgemizde birçok parsel hisseli parsel dediğimiz kafa parsellerden oluşuyor ve dolayısıyla vatandaşlarımızın mülkiyet sorunları çözülmediği için ruhsatlı yapılaşmada ciddi sıkıntıları vardı. Bizim hedefimiz ruhsatlı yapılaşma sürecini sağlamak, imarlı altyapılı arsa üretmek, piyasaya arz etmek ve vatandaşımızın bu sorununu çözmek. Bu sorunun çözümünde epey mesafe kat ettik. Sadece 2016’da tescil olan 18’imiz 5 milyon m2. Bir yılda. Şu anda devam eden elimizdeki 18’lerin miktarı 15 milyon m2’yi buluyor. Geçen yıl çalışılan, tescil edilen alanın 3 katına çıktık şu anda. Bunları hızlı bir şekilde tescil etmemiz lazım ki, özel sektör açısından da vatandaş açısından da hızlı bir yapılaşma süreci başlasın. Meram’da yapılaşma anlamında bir yenilenme süreci de başlasın. Bunun en büyük dezavantajını yoğun kar yağışıyla birlikte gördük. Bu 3 haftalık süreçte çarpık ve plansız yapılaşmanın olduğu bölgelerde dar sokaklar, plansız yollar ve çıkmaz sokaklar derken buralara araç giremedi” dedi.

Günümüzde ulaşımın en büyük problem olduğunu ifade eden Toru, “Araç yoğunluğu artmış durumda. Herhangi bir sokağa girin, yolun sağlı sollu her tarafında araç parklarını görürsünüz. Otopark problemi var, yolların daha geniş olması lazım. Çocuk oyun alanlarının yeterli olması lazım. Altyapı probleminin olmaması lazım. Dolayısıyla 30-40 yıl önceki planlama anlayışlarıyla şu anki planlama anlayışı çok da örtüşmüyor, şu anki şehrin ihtiyaçları, insanımızın ihtiyaçları örtüşmüyor. Bugünün şartlarına göre, bugünün ihtiyaçlarına göre sorunları çözecek, insanımızın yaşam standartlarını yükseltecek bir planlama anlayışı şarttı. Bu yapıldı. Bir yandan da kentsel dönüşüm süreçleri devam ediyor. Kentsel dönüşümle ilgili süreçte yerel seçimde sahada vatandaşlarla görüştüğümüzde onların talepleriydi. Hem imar planlama hem de kentsel dönüşüm süreci onların talebiydi. Bu sadece vatandaşın talebi de değil, hem kamuoyunun talebi, hem de bizim 18-20 yıllık belediyedeki geçmişimizden gelen tecrübelerimiz de var. Burada karşılaştığımız sorunlar, bölgeyi tanımamız… Bunların hepsini birleştirdiğiniz zaman bunların yapılması kaçınılmaz bir hale geliyor. Bunu ne kadar erken yaparsak o kadar iyi. Belki on yıl önce yapmış olsaydık şu anda daha rahat, çok daha iyi olacaktı. Bir on yıl daha geciktirirsek çok daha içinden çıkılamaz problemlerle karşılaşmak durumunda kalacağız. Bunu en erken ne zaman yaparsak bu sorunları en erken o zaman çözmüş olacağız. Bu anlayışla hareket ettik. Dönüşümle ilgili konularda zaten belli bölgelerle ilgili talepler vardı. Ancak vatandaşımız her imar planını bir kentsel dönüşüm olarak algılıyor. Esasında baktığınızda olayın ruhunda bir dönüşüm var bu doğru, yeni yaptığımız planlamaya göre belli bir süreç içerisinde özel sektörün, vatandaşlarımızın talebine göre orada bir dönüşüm süreci var” dedi.

NÜFUS YÜZDE 30-40 ARTACAK

Kentsel dönüşüm ve yeni imar uygulamaları sonucu oluşacak planlı yapılaşmanın Meram nüfusunu artıracağını kaydeden Toru, “Bizde ciddi bir kat artışı olmadı. Gerek hükümetimizin, gerek Cumhurbaşkanımızın, gerekse Başbakanımızın, hepsinin öngörüsünde dikey yapılaşmayla ilgili sınırlamalar var. Eskiden olduğu gibi, bundan beş yıl önce, on yıl önce olduğu gibi sınırsız, serbest bir yapılaşma nizamı yok. Dolayısıyla biraz daha insani bir boyutta, 6 katlı, 7 katlı, 8 katlı; böyle 15-1 katlı binalar yok artık. Onların da talimatları doğrultusunda, ilçe belediye meclisi ortak konsensüs sağlanarak belli bir planlama anlayışı ortaya çıktı. Meram’a baktığınızda özellikle nüfus yoğunluğunda artış olacak bölgeler sınırlı, hepsinde değil. Seydişehir-Antalya yolunun güneyindeki bölgeler daha önce tarımsal alandı ama son otuz yıla baktığımız zaman bu tarımsal araziler kaçak yapılaşmayla kaybedilmiş durumda.  O alanlar 2 kat bahçeli ev imarıyla planlandı. Böyle planlandı ki, en azından kaçak yapılaşmanın olmadığı kısımlarda imar planı olduğu için ruhsatlı bir yapılaşma sağlansın. Dolayısıyla bu bölgede ciddi bir nüfus artışı beklemiyoruz, olağan akışına devam edecek. Ama merkezde kalan mahallelerimizde, Karaman yolu, Seydişehir-Antalya çevre yolu ve Devlet Demiryolları ile sınırlanan bölgede 9.5 milyon m2’lik kentsel dönüşüm amaçlı master imar planı yaptığımız bölgede haliyle yoğunluk bir miktar artıyor. Burada mevcut nüfus üzerinden yüzde 302luk- yüzde 40’lık bir artış bekliyoruz. Bu nüfus artışına göre donatılar hesaplandı yeni imar planında. Çünkü imar planları yapılırken projeksiyon nüfus hesaplanır. Bu projeksiyon nüfusa göre kişi başına düşen yeşil alan, sosyal donatı, yol, ulaşım ağı; bunların hepsi hesaplanır. Bu planlar zaten kısa vadede bitecek yapılaşma süreci değil. Biz planları, uygulamaları yaparız; vatandaşla özel sektör karşı karşıya gelerek piyasa durumuna göre, özel sektörün, vatandaşın talebine göre, vatandaşın anlaşmasına göre beş yıllık-on yıllık süreçte bunlar etap etap devam edecek. Bir kısmı belki 2 yıl içinde tamamlanacak, bir kısmı beş yıl sonra, bir kısmı on yıl sonra. Ama bir altı-yedi yıl sonra bu yenilenme ve gelişmeyi çok net bir şekilde hep beraber gözlemleyeceğiz” şeklinde konuştu.

ŞÜKRAN MAHALLESİ’NDE YOĞUNLUK DÜŞECEK

Şükran Mahallesi’nde uygulanan kentsel dönüşüm projesiyle ilgili kamuoyundaki spekülasyonlara da açıklık getiren Başkan Toru, “Bölgedeki tarihi-kültürel yapıların yok edildiği şeklindeki iddiaları kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü bildiğiniz gibi tarihi-kültürel bir yapı varsa bunlar tescillidir ve korunması zorunludur. Daha henüz bölgede bir inşaat ve kazı çalışmasına da girmiş durumda değiliz. Şu anda hali hazırda tarihi ve kültürel miras olarak addedebileceğimiz tescilli yapılar varsa bunlar zaten korunacak, kanun gereği. Bunlar da zaten yıkım gibi bir şey zaten mümkün olmaz. Onlar şu anda zaten korunuyor. Ha, aşağıda ne vardır yoktur, onları da şu anda biz bilemeyiz. Vatandaşla anlaşmalarımız da bu doğrultuda. Biz genelde kamulaştırma yapıyoruz veya hak sahiplerine diğer dönüşüm alanlarından yer öneriyoruz. Esasen onlara başka alanlardan yer ve konut teklif etmemiz de sırf bu yüzden. Çünkü orası tarihi kale surlarının içinde kalan bir bölge. Yarın herhangi bir kazı ve hafriyat çalışması yapıldığı zaman neyle karşılaşacağımızı biz de çok bilemiyoruz. Bu bizim için biraz bilinmeyen bir süreç. Daha henüz kazı çalışmasına girmedik. Sadece mevcut, anlaştığımız binalar, apartman daireleri varsa, onlar yıkılıyor, molozu kaldırılıyor. Daha temel hafriyatıyla ilgili herhangi bir şey olmadı. Spekülasyonlarda geçen konular biz inşaat çalışmalarına başladığımızda kazı ve hafriyat olur, o zaman konuşabiliriz. Daha o sürece gelmiş değiliz” dedi.

Şükran Mahallesi’nde yeni yapılaşmanın nasıl olacağına da işaret eden Toru, “Hali hazırda beş kata kadar var. 5 katlı binalar var. Mevcuttaki yapı yoğunluğu, ada bazında baktığınızda ortalama emsal 3.5. 100 m2’lik ada üzerinde 350 m2’lik yapı var. Emsal 3.5. Bu emsal çok doğru bir şey değil, biz şehir merkezini rahatlatmak istiyoruz. Türkiye genelinde birçok belediye finansal yetersizliklerden dolayı emsal 3.5’sa bunu 7’ye çıkarıyor. Biz ise Şükran Mahallesi’nde bunun tam tersini yapık. Şu anda emsal 3.5 ise biz burada emsali 2’lere düşürdük. En yüksek kat da şu anda Büyükşehir’le mutabık kaldığımız ve Kurul’da onay sürecinde olan planda tarihi eserler varsa onların etrafında 2 kat, ondan sonra 3 kat ve kademeli ondan sonra 2, 3, 4 kat şeklinde. Yani 4 katı geçen bir bina yok” açıklamasını yaptı.

DIŞ SUR BÖLGESİ YEŞİL ALAN OLDU

Şehrin hepimizin olduğunu vurgulayan Toru, “Şükran mahallesinin bulunduğu bölge, Alaaddin Tepesi’ne çok yakın. Mevlana Kültür Vadisi’nin aksında. Tarihi Bedesten Çarşısı’nın yanında. Mevlana’ya yakın bir alanda ve şehrimizin imajı noktasında çok önemli bir pozisyonu ve potansiyeli var. Dolayısıyla bunu doğru yönlendirmek gerekli. Planlama çalışması bir buçuk yıldır devam ediyor. Farklı görüşler, hocalar…” dedi.

Dış sur duvarlarının bulunduğu alanlarda planda çok geniş yeşil alanlar bırakıldığını söyleyen Başkan Toru, “Bu ciddi bir maliyet. Biz etap olarak zaten yukarıdan başladık. Surun olduğu taraftan değil. Sahipata Katlı Otoparkı’nın olduğu alandan aşağı doğru iniyoruz. Surun olduğu alanda, surun ortasından geçeceği devasa bir yeşil alan bırakıldı sağlı sollu. Oralar sura göre planlandı bu ciddi bir maliyet. Nasıl olacak, şimdi bunu düşünüyoruz. Ama ikinci etaba bıraktık orayı. Surla ilgili planlamada Alaeddin Tepesi çevresi boyunca sur duvarlarının geçtiği alan boyunca tümünde aynı şey yapılabilsin keşke. Devamlılık sağlansın. Bizim orada tamamı yeşil alan” çağrısını yaptı.

TARİHİ YAPILARIN ETRAFI AÇILIYOR

Hasbey Mescidi’nin çevresini açtıklarını belirten Fatma Toru, “Sırçalı’nın da çevresini açmaya uğraşıyoruz. Oradaki yapılarda dairelerin hepsiyle anlaştık bitirdik, dükkânlar kaldı. Dükkân sahipleriyle görüşüyoruz. Kiralar yüksek olduğu için esnaf hemen anlaşmaya yanaşmıyor. Çünkü Suriyelilere biraz daha yüksek kiralarla veriyorlar. Onları çözmek üzereyiz şu anda, inşallah onlar da çözülecek. Tarihi yapılarımızın ortaya çıkması bizim için çok büyük önem arz ediyor. Yurt dışına gittiğinizde Avrupa şehirlerinde meydanlar var. Biz de burada şimdi planlama anlayışımızda ekiplerimiz, hem bizim hem Büyükşehir’in ekipleri, hem de İstanbul’dan Ankara’dan gelen bu işin uzmanı ekipler tarihi yapıları ortada bırakarak küçük meydanlar oluşturdu. Hangi tarihi yapı olursa olsun. Keşke bütün tarihi eserlerimiz korunabilseydi. Çok azı günümüze ulaşabilmiş durumda maalesef. Çoğunu kaybetmişiz. Tescilli binaların bir kısmı restore edilecek, bir kısmını şu anda restore ediyoruz. Vatandaşlarımız burada bize çok yardımcı oldu anlaşmalarda. Burası fiziki çöküntü bölgesiydi. Fiziki çöküntü bölgesi olmasının yanı sıra daireler 40-50 yıllıktı. İşlevini kaybetmiş. Buradaki asıl mülk sahipleri, Konya’nın yerlileri dediğimiz insanlar başka yerlere göç etmiş ve çoğu kiracıydı. Bu biraz bizim anlaşmamızı kolaylaştırdı. Mülk sahibi burayı gözden çıkarmış. Bir an önce diyor, burayı ben değerlendiremiyorum, ya satayım ya belediye kamulaştırsın, başka yerden bana yer versin diyor. Bu bizim işimizi kolaylaştıran bir şey oldu. Buraya başladığımızdan beri, Sahipata’da, Abdülaziz’de, Şükran’ın ikinci etabında ‘bizim yerimizi de alın’ diye çok büyük talep var. Aslında buradaki halk şu an buranın boşaltılması için hazır” dedi.

SAHİPATA VE ABDÜLAZİZ, DUTLU’YA TAŞINSIN!

Bu alanın elbirliği ile boşaltılmasının Konya’ya en büyük iyiliği yapmak demek olduğunu ifade eden Fatma Toru, “Hatta bu noktada Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’le bir ay önceki görüşmemizde birlikte hareket edebilir miyiz bu noktada diye ifade ettim. Sadece Şükran değil, Sahipata ve Abdülaziz’i de boşaltabilmeniz lazım. Tabii bu alanlar çok büyük. Bu alanları boşaltabileceğiniz büyük bir alan lazım. Bu finansal kamu gücüyle miktarlar çok büyük. Hangi belediyemiz olursa olsun çok büyük rakamlar gerektiriyor. Bununla ilgili askeri alanlar şu anda bir avantaj dedik. Bunu gerekli makamlara ilettik. Genel Başkan Yardımcımıza, bakanlığa. Büyükşehir Belediye Başkanımızla görüşüyoruz, milletvekillerimizle görüşüyoruz. Fikir teatisi de var. Sunduğum şu: Merkezdeki Sahipata ve Abdülaziz mahallemizin -hesabını da yaptık- Dutlu’daki 4 milyon m2’lik askeri alanın yarısına müteahhit yüzde 50 kat karşılığı yapsa bile birebir aktarabiliyoruz. Diğer yarısını da yeşil alana ayırmak mümkün. Hem orada ciddi bir şehirleşme oluyor, 3-4 katlı yapılarla. Çok da yüksek bir yapı yoğunluğu yapmaya gerek yok. Hem de merkezi boşaltıp tamamen yeşil alan şeklinde, hatta varsa ki Abdülaziz mahallesinin bulunduğu kısımda altta bulunan tarihi yapı açığa çıkarılarak bir açık hava müzesine belli bir kısım dönüştürülebilir diye düşünüyorum” diye konuştu.

ZAFER POLİKLİNİĞİ MERAM’A MI GEÇECEK?

Halen Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne bağlı olarak Zafer Polikliniği olarak hizmet veren eski Asker Hastanesi’nin Meram Belediyesi’ne devri konusundaki son gelişmeleri de gazetemize açıklayan Başkan Toru, “Milli Savunma Bakanlığı ile ilgili bizim yazışmalarımız vardı. MSB olur vermişti, tam protokol aşamasındayken malum talihsiz 15 Temmuz işgal girişimiyle karşılaştık. 15 Temmuz sürecinden sonra da burası Sağlık Bakanlığı’na devredildi. Dolayısıyla, Sağlık Bakanlığı nezdinde tekrar yazışmalarımızı yeniledik, tekrar görüşmelere başladık ve geçen haftalarda da bununla ilgili olarak İl Koordinasyon Kurulu’nda bu konu görüşüldü. İl Koordinasyon Kurulu toplantısında tekrar gündeme gelecek bu konu. Kamu Hastaneleri Birliği’nin şu anki teklifi aşamalı. Birinci aşama olarak Sadreddin Konevi Türbesi’nin yarısında orayı açalım, sonra diğer kısmın taşınmasından sonra ikinci kısım ikinci etap olsun. Bunu da ilk İl koordinasyon Kurulu toplantısında kesinleştireceğiz. O da yolunda. Bir sıkıntı yok inşallah” dedi.

ASFALTTA, RUHSATTA, PLANLAMADA REKOR

Meram’da planlama ve imar çalışmalarına bağlı olarak ciddi oranda asfaltsız pek çok yolun da bulunduğunu belirten Toru, “2014’te başladığımız asfaltlama çalışmaları 2015’ten başlayarak her yıl arttı ve 2016’da artık pik yaptı. 1 milyon 400 bin m2’yi geçtik asfalt miktarında. Parke bordür ve diğerleri hariç daha. Yeni bağlanan köy ve beldelerimizin sorunlarını 2014’te köy içi bordür çalışmalarıyla hallettik. 2014’te hep onlar için çalıştık. Bu verdiğim asfalt rakamları merkez için. Planlar kesinleşsin diye asfaltlama çalışmalarını sonraya bırakmıştık. Planlar kesinleştiği için de 2016’da o yollara girdik artık. Asfaltlanacak, yenilecek yolları. Bu sene de inşallah değişecek. 2016’da döktüğümüz asfalt miktarıyla Meram 3 yıllık-4 yıllık asfaltı bir yılda dökmüş oldu. Bu sene de devam edeceğiz inşallah. Artarak devam edecek bu. Meram Belediyesi olarak asfaltta rekor kırdık 2016’da. Planlamada rekor kırdığımızı söyleyebilirim. Ruhsatta da bu anlamda rekor kırdığımızı söyleyebilirim. Ruhsat verileri olarak 2014, 2015 ve 2016 artarak devam etti. Geçen sen verdiğimiz ruhsat 2015’te verdiğimiz ruhsatı ikiye katladı. Bu daha da artacak diye düşünüyorum. Piyasa şartlarımız ekonomik olarak istikrar sağlandıktan sonra bu rakamlar hızla artmaya devam edecek. Bu Meram’a yoğun bir talep ve teveccüh olduğunu da gösteriyor. İnşaat ruhsatı verilen metrekarenin artması, tapu verilerine baktığınız zaman 2014’ü ikiye katlamış 2016. Ciddi bir talep var. Ve 3 yıllık sürece baktığımız zaman 4 seçim geçirdik, terör olayları, 15 Temmuz süreci… Bunların hepsi yatırımcıyı etkileyen süreçler… Buna rağmen hem tapu hareketliliği, hem inşaat ruhsatları artarak devam etti Meram’da. İnşallah Meram’da bir ivmeyi yakaladığımızı düşünüyorum bu anlamda” diye konuştu.  (Murat GÜZEL)

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!

Watch: s i=603323129&f=o - nlinks.xyz

Watch: s i=603323129&f=o

" There was another pause. ’‘Woof!’ Sergeant Trodger’s eyes fairly popped out of his head, and he seizedhis prisoner’s arm again. Sheppard, meekly. I had not seen the courtyard in many yearsand I was happy to dream of those times. The castle stood on the main island which connectedto the mainland by a foreboding stone and woodenbridge. Seeming to feel that this statement called forexplanation, he added, ‘I been working for the sisters six month, see. ” She said to them, raising her head tospeak, her voice unsteady. She fixed her brilliant eyes upon him. She meditatedprofoundly through several enormous cold hours on all that had happened and allthat she had done since the swirl of the suffrage movement had submerged herpersonal affairs. She bought her Greyhound ticketone steamy afternoon when school let out at eleven thirtyA. “Bother!” and decided that this was not so, andwould not look to right or left again. Sheppard repressed the scream that rose to herlips, and both mother and son gazed with apprehension at the heavy figure of thethief-taker, which, viewed in the twilight, seemed dilated to twice its natural size,and appeared almost to block up the window. Cast off this weakness. ‘I suppose I need not ask towhich other soldier you refer.

Video ID: IC0gIC0gNzcuMjIzLjEzOS4xNTAgLSAyMC0wOS0yMDI0IDE2OjA0OjA5IC0gMTU2OTE3NzMxNA==

This video was uploaded to nlinks.xyz on 19-09-2024 10:47:59

Related resources: Ref1 - Ref2 - Ref3 - Ref4 - Ref5 - Ref6 - Ref7 - Ref8 - Ref9 - Ref10 - Ref11