‘Meke’ can suyu bekliyor

Karapınar’da "dünyanın nazar boncuÄŸu" diye anılan ve son dönemlerde kuruyan Meke Gölü, yer altı suyunun kontrollü kullanımı ve Mavi Tünel'den gelecek "can suyu" ile eski günlerine kavuÅŸacak.

 Selçuk Üniversitesi Jeoloji MühendisliÄŸi Bölümü ÖÄŸretim Üyesi ve Konya Jeoloji Mühendisleri Odası BaÅŸkanı Prof. Dr. Fetullah Arık, Karapınar ilçe merkezinin 8 kilometre güneydoÄŸusunda yer alan göle, "Meke Maarı" da denildiÄŸini belirterek, gölün iki evreli volkanik faaliyet sonucu oluÅŸtuÄŸunu söyledi.

Arık, "Volkanizma, bundan yaklaşık 500 bin ile 1 milyon yıl aralığında bir zaman önce patlama gerçekleÅŸtirmiÅŸ ve krater oluÅŸmuÅŸ. Daha sonra, yaklaşık 8 bin yıl önce de ikinci patlama meydana gelmiÅŸ ve bir koni oluÅŸmuÅŸ. Ä°ç içe iki koni ve çevresindeki sularla oldukça güzel manzara uzun yıllar sürmüÅŸ." ifadelerini kullandı.

Gölün eski halinin bir nazar boncuÄŸunu andırdığını dile getiren Arık, "Birkaç yıl öncesine kadar çevresi tamamen sularla kaplıydı. Yıllar içerisinde maalesef suyunu kaybettiÄŸini esefle izledik. Åžu anda göl tamamen kurumuÅŸ halde. Sadece yüksekliÄŸi 10 santimetreden fazla bir tuz birikintisi kalmış durumda." diye konuÅŸtu.

"KONTROLSÜZ BÄ°R ÅžEKÄ°LDE SU KULLANILIYOR"

Gölün kurumasının nedenlerine deÄŸinen Arık, ÅŸöyle devam etti:

"Kuruma, özellikle kuraklık ve yer altı suyu kullanımı arasındaki negatif dengeden kaynaklı. Yörede çok sayıda su kuyusu var. Kontrolsüz bir ÅŸekilde su kullanılıyor ayrıca kuraklık da buna ek neden olarak geliyor. Karapınar Havzası yıllık 250-300 milimetre yağış alıyor. 250 milimetre normalde çölleÅŸme sınırı sayılır. ÇölleÅŸmenin sınırında ve yer altı suyu kullanımı da oldukça yoÄŸun bir bölge. Yer altı suyunun kontrolsüz kullanımı devam ettiÄŸi, yağış da bu denli az olduÄŸu sürece daha da kötüye gideceÄŸi endiÅŸesini taşıyoruz. Sadece Meke Gölü deÄŸil çevredeki sulak alanlar tamamen kuruma tehlikesiyle karşı karşıya."

Arık, çözüm için bölgede çok su isteyen tarım ürünlerinin yetiÅŸtirilmemesi gerektiÄŸine iÅŸaret ederek, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Bölgenin tarıma tamamen kapatılmasını doÄŸru bir öneri olarak görmeyiz ama yaygın ÅŸekilde çok su tüketen mısır, ÅŸekerpancarı ve büyükbaÅŸ hayvanlar için yonca gibi yem bitkilerinin üretimi yapılıyor. Bir sezonda 8-10 defa su isteyen bitkiler var. Bu havzada toplam 4 milyar metreküp su kullanımı var. Bunun yarısı yüzey suyundan, yarısı da yer altı suyundan karşılanıyor. Havzanın tamamının ihtiyacı 12 milyar metreküp. Yani mevcut kullanılanın 4 katı. Havzada zaten ÅŸu anda su ihtiyacı varken çok su isteyen bitkileri yetiÅŸtirmek, ihtiyacı daha fazla artıracağı gibi olan suyun da tükenmesine yol açacaktır."

"MAVÄ° TÜNEL Ä°LE CANLILIK KAZANDIRILACAÄžI DÜÅžÜNÜLÜYOR"

Havzaya dışarıdan taşınan sularla sorunun kısmen çözüleceÄŸini dile getiren Arık, ÅŸunları kaydetti:

"Meke Gölü’ne Mavi Tünel ile canlılık kazandırılacağı düÅŸünülüyor. Mavi Tünel'i oldukça önemli bir proje olarak görüyoruz ancak burada en önemli olay, yüzey sularında da yer altı sularında da su kullanımını mutlaka kontrollü bir ÅŸekilde yapmalıyız. 'Suyu hiç kullanmayalım, tarım yapmayalım' düÅŸüncesi ne kadar yanlış bir düÅŸünceyse 'Suyu olabildiÄŸince kullanıp böyle devam edelim' demek de yanlış olur. Dengeli bir ÅŸekilde devam etmemiz lazım. Dünyaca bilinen Meke Gölü, kültürel ve jeolojik miras alanlarından biri ama ÅŸu anki görünümüne çok fazla turist davet edemeyiz diye düÅŸünüyorum."