Otobüs restoranda dünya lezzetleri!

Çalışmak için gittiÄŸi Ä°spanya'da Müslüman olan ve restoran iÅŸletmecisi Mehmet Koçak ile evlenen Venezuelalı Emel Koçak, eÅŸiyle Konya'nın SeydiÅŸehir ilçesinde açtığı "otobüs restoran"da, Güney Amerika ve Ä°talyan lezzetlerini Türk müÅŸterilerine sunuyor.

Venezuela'dan 8 yıl önce çalışmak için Ä°spanya'ya giden 38 yaşındaki Maria Pilar, Endülüs bölgesindeki Granada ÅŸehrinde yaÅŸayan Faslılardan etkilenerek, Ä°slamiyete ilgi duymaya baÅŸladı.

Çevresinin de etkisiyle 2008 yılında Müslüman olan ve "Emel" adını alan kadın, Almanya'dan kente yerleÅŸerek restoran açan 43 yaşındaki Türk vatandaşı Mehmet Koçak ile tanıştı.

Pilar ve Koçak kısa süre sonra evlendi. Kentte birlikte restoran iÅŸletmeye devam eden çiftin ilk çocukları "Emir" Ä°spanya'da dünyaya geldi. Farklı lezzetler sunarak restoranı kentin gözde mekanlarından biri haline getiren çiftin iÅŸleri, Ä°spanya'da baÅŸlayan ekonomik kriz nedeniyle bozulmaya baÅŸladı.

Türkiye'ye yerleÅŸmeye karar veren Koçak çifti, Konya'nın SeydiÅŸehir ilçesinde açtıkları "otobüs restoran" ile Güney Amerika ve Ä°talyan mutfağı lezzetlerini müÅŸterileriyle buluÅŸturuyor.

Sempatik ve sıcak kanlı tavırlarıyla dikkati çeken, SeydiÅŸehirlilerin Venezuelalı "Emel abla"sı, Emir ve Türkiye'de doÄŸan ikinci çocukları Belinay'ın her ÅŸeyiyle ilgilenirken, eÅŸinin de restorandaki en büyük yardımcısı.

Mehmet Koçak, 16 yıl önce Almanya'da garsonluk yaptığını söyledi.

BiriktirdiÄŸi parayla Ä°spanya'da restoran açtığını anlatan Koçak, "Emel de henüz yeni Müslüman olmuÅŸtu ve helal yemek yiyebileceÄŸi yerler onun için önemliydi. Restoranıma gelmeye baÅŸladı. Tanışmamızdan bir süre sonra evlenmeye karar verdik." dedi.

Granada'daki Türk restoranının özellikle kentteki Müslümanların uÄŸrak yeri olduÄŸunu aktaran Koçak, ÅŸöyle devam etti:

"Türk restoranı olduÄŸumuz için insanlar bize sempatiyle bakıyorlardı fakat Ä°spanya'da baÅŸlayan ekonomik krizden dolayı iÅŸlerimiz kötüye gitmeye baÅŸladı. EÅŸim de kıyafetinden dolayı bazı sıkıntılar yaşıyordu. Emel, Ä°slamiyeti özgürce yaÅŸabileceÄŸimiz ve yeni bir hayata baÅŸlayabileceÄŸimiz konusunda beni cesaretlendirerek, Türkiye'ye dönme kararı almamı saÄŸladı. Åžimdi SeydiÅŸehir'de yaÅŸlı annem ve babamın yanında yaşıyoruz. Burada dünyaya gelen kızımıza Belinay adını verdik. Memleketimde yeni bir hayata baÅŸladık."

GÜNEY AMERÄ°KA LEZZETLERÄ° BEÄžENÄ°LÄ°YOR

Koçak, Türkiye'deki hayat ÅŸartlarının Avrupa standartlarını aratmadığını, hatta bazı olanakların daha fazla olduÄŸunu dile getirerek, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"EÅŸimle daha önce Venezuela'ya gezmeye gitmiÅŸtik. Orada birkaç yerde otobüs restoranlar görmüÅŸtük. 'Bunu Türkiye'de de yapabiliriz' diye düÅŸündük. Çarşıda boÅŸ bir alan bulduk. Belediye yetkilileri talebimizi geri çevirmedi. Otobüs restoranımız kısa sürede yoÄŸun ilgi görmeye baÅŸladı. Misafirlerimiz menüdeki yemekleri görünce ÅŸaşırıyor. Ä°talyan ve Alman aÅŸçılar ile çalışmış olmam menüye zenginlik katıyor. Burada taÅŸ fırında gerçek bir Ä°talyan pizzası yapabiliyoruz. MüÅŸterilerimiz de çok beÄŸeniyor. Özellikle Güney Amerika'dan farklı tatları menüye koymamız buraya ilgiyi daha da arttırıyor."

EÅŸinin Türkiye'deki hayata çok çabuk uyum saÄŸladığını vurgulayan Koçak, "Sabah erkenden restoranı açıyorum. Emel de çocuklarla ilgileniyor, sabah kursa götürüyor, annemle bahçede sebze topluyor. Sonra bana yardım ediyor. Bunları severek yapıyor. Önemli olan hayattan zevk alabilmek deÄŸil midir zaten. Sahip olduÄŸumuz imkanlarla mutlu olmasını biliyoruz." ifadelerini kullandı.

"BURADA YENÄ° BÄ°R HAYATA BAÅžLADIK"

Emel Koçak da ülkesinden Ä°spanya'ya geldiÄŸinde, Ä°slam'ı seçmesinde en büyük etkenin, çevresindeki Müslümanlar olduÄŸunu söyledi.

Müslüman olduktan sonra akrabaları ve arkadaÅŸlarından eleÅŸtiri aldığını ancak zamanla durumu kabullendiklerini dile getiren Koçak, ÅŸunları kaydetti:

"Müslüman olduktan 3 yıl sonra Mehmet ile evlendim. Ä°lk çocuÄŸumuz Ä°spanya'da doÄŸdu. Hem çalıştık hem çocuÄŸumuzla ilgilendik. YaÅŸanan ekonomik kriz ve kıyafet tercihimden sonra çevreden gelen tepkiler nedeniyle bu ülkeden ayrılmak istedim. Ä°slam'ı daha özgürce yaÅŸayabilmek için Türkiye'ye gitmek istediÄŸimi eÅŸime söyledim. Åžimdi burada yeni bir hayata baÅŸladık. Ä°spanya'da yaÅŸarken bayramlarda gelenimiz, gidenimiz olmazdı. Burada insanlar sürekli birbirleriyle kucaklaşıyor, bayramları doyasıya yaşıyor. Anne-babalar sürekli ziyaret ediliyor. Bu, dünyanın çok az yerinde yaÅŸanan bir hadise, Ä°slam'a has bir olay. Onun için Türkiye'de yaÅŸamayı çok istedim. Kimse Avrupa'ya özenmesin, burası çok güzel bir ülke."