Rahmet Akşamlarında; ‘Mesneviden Ders Aldım’

Ramazan ayında geleneksel hale gelen Rahmet AkÅŸamları’da geçtiÄŸimiz akÅŸam Mesneviden Ders Aldım adlı tiyatro gösterisi sergilendi. Hz. Mavlana’nın hikayelerinin anlatıldığı tiyatro gösterisine çocuklar büyük ilgi gösterdi. Tiyatro gösterisi sonrasında ise Grup Kardelen ve müzisyen Abdulah Sevinçkan Konyalılara toplumda sevilen eserleri seslendirdi.

“SANAT ÖZ DÄ°NAMÄ°KLERÄ°MÄ°ZE DOKUNAN BÄ°R ARAÇ”

Ä°smini kendilerinin verdiÄŸi Ezgiler formatında müzikler yaptıklarını ifade eden Abdullah Sevinçkan, Ömer KaraoÄŸlu, Taner YüncüoÄŸlu, Hakan Aykut ve Dursun Ali Erzincanlı gibi isimlerden fikirler aldığını söyledi. Bu isimlerin bir fikir etrafında topladığı Anadolu medeniyetinin ana dinamiklerini iÅŸlediklerini belirten Sevinçkan, “Özellikle inanç ve akide yönü temel konu alan müzikal form geliÅŸtirdi bu isimler ve biz buna ezgi dedik. Bunu özgün Ä°slami eserler veya yeÅŸil pop olarak nitelendirenler de oldu. Sonra Grup Kardelen ile yollarımız kesiÅŸti ve Grubumuzla iki grup albümü yaptık. 2000’li yıllardan beraber grubumuzla beraber hem grup hem solo çalışmalarımız devam etti. Ben 4 solo albüm yayınladım, Gönüllerin Sultanı ilk albümümüz oldu daha sonra AÄŸlama YüreÄŸim, Yunusca Yürek, ve Ezgi Yüreklim adlı albümlerimizi çıkardık. Ezgi dediÄŸimiz özgün çalışmalarla yapmaya çalıştığımız temel misyon müzikten ziyade belli deÄŸerleri topluma aktarmaktır. Sanatı bir araç olarak deÄŸerlendiriyoruz, sanatı öz dinamiklerimize dokunan bir malzeme olarak görüp harmanlamaya çalışıyoruz. Sanatı da kendi prensipleri içinde deÄŸerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı. Abdullah Sevinçkan, bunun için beste ve müzikal enstrümanları da kullandıklarını sözlerine ekledi.

TOPLUM KENDÄ° DEÄžERÄ°NE SAHÄ°P ÇIKIYOR

Yapılan sanat içerisinde Allah’ın isminin mutlaka geçmesi gerektiÄŸini anlatan Abdullah Sevinçkan, Bu toplumun en kıymetlisi olan Hz. Muhammed’in(sav) sevgi ve saygısını içermesi gerekiyor. Bu Anadolu medeniyetinin, kültürünün bayrak, vatan, aile ve toplumu diri tutan sadakat tüm içeren biçimde güfteler hazırlıyoruz bu güfteler üzerine bu güfteyi taşıyabilecek melodiler icra etmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de yerli ve yabancı ayrımı yapmıyoruz. Çünkü güfteyi taşıyacak bazı tınılar oralardan da geliyor. Yan flüt Alman enstrümanı olarak biliniyor ama biz kullanıyoruz. Bizim kendi öz enstrümanımız olan Ney de var ama bakın onuda kullanıyoruz. Bunun doÄŸu batısı olmadan ayrım yapmadan herkesime hitap ediyoruz” dedi. Türk toplumunun kendi deÄŸerleri çerçevesinde ifade edilen bütün eserlere olumlu dönüÅŸler yaptığını ifade eden Sevinçkan, “Ä°nsanlarımız gönül kapılarını açıyorlar ve hakikaten kaliteli dokunuÅŸ yaptığınız zaman vatandaÅŸlarımızda bu karşılık buluyor. VatandaÅŸlarımız bu ÅŸekilde sizi baÄŸrına basıyorlar. Konya bu bahsettiÄŸim konuları en iyi taşıyan ve hakkını veren bir ÅŸehir. VatandaÅŸlarımız bunu gönlüne sindirerek omuzlamış durumda. Bu söylediÄŸimiz eserleri en iyi taşıyan il Konya, belki diÄŸer illerde de bu var ama Konya  bir adım önde” ÅŸeklinde konuÅŸtu. Grup Kardelen üyelerini kısaca tanıtan Sevinçkan ÅŸunları söyledi: “Vokalde Emre Kızıl, Ney de Erdal Bozan, piyanist olarak Erdem ve Gitarıyla Emre.”

BELEDÄ°YEYE TEÅžEKKÜR

Konya’da yapılan çalışmaları beÄŸendiÄŸini söyleyen Osman Dinç, yapılan etkinliklerin halka Ramazan ayında farklı bir atmosfer yaÅŸattığını ifade etti. Konya BüyükÅŸehir Belediyesi’ne teÅŸekkür eden Dinç, “Dini veya hangi açıdan olursa olsun belediyemiz büyük çalışmalar yapıyor. Ramazan ayı geldi ve kardeÅŸlik ve bütünlük çok önemli bir konu. Ramazan ayında da bu duygularımız daha güçlü oluyor. DiÄŸer ülkelere bakıldığı zaman Türk milleti daha güçlü durumda” diye konuÅŸtu. Dinç, toplumda birlik ve beraberliÄŸin devam etmesi temennisinde bulundu.

‘VATANDAÅžIMIZ GEREKENÄ° YAPIYOR’

Ramazan ayının toplum geneline bakıldığı zaman rahat geçtiÄŸini dile getiren Halil Yılmaz, bu ayda yardıma muhtaç insanların da düÅŸünülmesi gerektiÄŸine vurgu yaptı. Konya’ya gelen mültecileri hatırlatan Yılmaz, “Biliyorsunuz dışarıdan gelen mülteciler var. Ramazan ayında bu kiÅŸilerinde düÅŸünülmesi ve bol bol ikramda bulunmamız gerekyor. Aslında vatandaÅŸlarımız gereken ne ise yapıyor” dedi. Rahmet AkÅŸamları etkinliÄŸinin halkın buluÅŸmasını saÄŸladığını kaydeden Yılmaz, bu programların eski Ramazan ayını andırdığını söyledi.

‘KONYA’YI DÄ°ÄžER Ä°LLERE DEĞİŞMEM’

Ramazan ayının eskisi kadar güzel geçmediÄŸini dile getiren Fadime Tülek, kültürün gelenek ve göreneklerin toplum tarafından unutulmadığını söyledi. GeçmiÅŸ yıllarda büyükler ile küçükler arasında saygı ve sevginin daha etkin olduÄŸunu ancak günümüzde bunun etkisinin azaldığını ifade eden Tülek, “Önceki yıllarda ya da Ramazana ayında komÅŸular arasında veya akrabalar arasında birbirine sahip çıkma ve davetler vardı. HerÅŸey o zamanlarda daha güzeldi ama ÅŸuan da davetler gittikçe azalıyor. Bu durumda bizleri üzüyor” dedi. Rahmet AkÅŸamları etkinliklerinin çok güzel olduÄŸuna deÄŸinen Tülek, Konya’yı diÄŸer illere deÄŸiÅŸmediÄŸini söyledi.

‘TOPLUMA FERAHLIK VERÄ°YOR’

Ramazan ayının rahmet ve bereket ayı olduÄŸuna vurgu yapan  Mehmet Yılmaz, bu ayda insanların nefislerini terbiye etmesine vesile olacağını dile getirdi. Rahmet AkÅŸamları’na geldikleri zaman diÄŸer vatandaÅŸlarla biraraya geldiklerini, güzel zaman geçirdiklerini ve ruhların dinlendiÄŸini belirten Yılmaz, “Bu programlar topluma bir ferahlık veriyor. Ä°nsanlar bir kaç saatte olsa birarada sakin bir ÅŸekilde zaman geçiriyor. Bizler buraya geldiÄŸimiz zaman diÄŸer vatandaÅŸlarımızla aynı ortamın havasını teneffüs ediyoruz, deÄŸiÅŸiklik oluyor” ÅŸeklinde konuÅŸtu. 

‘Ä°BADETLERE ÖZEN GÖSTERMELÄ°YÄ°Z’

Ramazan ayını ailesiyle beraber geçirdiÄŸi için mutlu olduÄŸunu kaydeden Rahime Çetindik, Ramazan ayında ibadetlerin yapılmasına özen gösterilesi gerektiÄŸini anlattı. Ramazan ayında bu ÅŸekilde faaliyetlerin düzenlenmesinin güzel bir düÅŸünce olduÄŸunu, iftarını açan vatandaÅŸların Kültürpark’a geldiÄŸini ve bu programlar sayesinde birlikteliÄŸin arttığına vurgu yapan Çetindik, “Böyle programlarda yer ve saatin uygun olması bence önemlidir. Rahmet AkÅŸamları’nın da saati belli yeri belli. Bu yüzden ben güzel olduÄŸunu düÅŸünüyorum” sözlerini kullandı.(Mustafa Karakaya)