Rakka operasyonu başlatıldı
Başbakan Yıldırım, 2 Haziran'ı 3 Haziran'a bağlayan gece, daha önce planlanan Rakka operasyonunun başlatıldığını bildirerek, bu konuda ABD'nin gerekli bilgilendirmeyi operasyon öncesinde yaptığını belirtti.
BaÅŸbakan Binali Yıldırım, dün Çankaya KöÅŸkü'nde medya temsilcileriyle bir araya geldiÄŸi, BaÅŸbakan Yardımcısı Numan KurtulmuÅŸ'un da hazır bulunduÄŸu iftarda, ramazan ayının millete, Ä°slam alemine huzur, barış ve kardeÅŸlik getirmesini diledi.
Geçen hafta hayatını kaybeden Yeni Åžafak gazetesi yazarı Akif Emre ile damadı tarafından bıçaklanarak öldürülen Yeni Akit gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Kadir Demirel'e Allah'tan rahmet, ailesi ve okurlarına baÅŸsaÄŸlığı dileyen Yıldırım, "Akif Emre, sadece bir yazar deÄŸil aynı zamanda kaleminden mazlum coÄŸrafyanın sesini duyuran önemli bir düÅŸünce insanıydı. Kadir Demirel de mesleÄŸine aşık bir insandı. Her ikisinin de mekanı cennet olsun." ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Medya mensuplarıyla siyasetçilerin kaderlerinin, hayatlarının ve mesailerinin benzer olduÄŸunu söyleyen Yıldırım, "Birbirimize çok ihtiyacımız var. Medyasız siyaset, siyasetsiz de medya herhalde düÅŸünülemez." ifadesini kullandı.
Yazılı, görsel, iÅŸitsel medya mecralarının, uzun yıllardır siyaset alemini vatandaÅŸlara anlatmaya çalıştığını vurgulayan Yıldırım, gazetelerin, uzun seneler iletiÅŸim dünyasının, dünyada ve Türkiye'de amiral gemisi olmayı sürdürdüÄŸünü, daha sonra radyonun ve "ajans dinleme" deyiminin medya literatürüne girdiÄŸini anlattı.
Yıldırım, günümüzde ise televizyon, sosyal medya ve internetin, iletiÅŸimin en önemli aracı haline geldiÄŸine iÅŸaret etti.
"Åžimdi her olay anında, saniyelerle duyurulabiliyor." ifadelerini kullanan Yıldırım bunun siyasetçilerin iÅŸini zorlaÅŸtırdığını belirtti.
Yıldırım, "Önce bilen biz deÄŸil, siz oluyorsunuz. Önce bilince tabii olayın takdimi, geliÅŸimi, yankıları da ona göre farklı oluyor. GeliÅŸen dünyaya bizim de kendimizi deÄŸiÅŸtirerek uyarlamamız lazım. Bunu yapmaya çalışıyoruz. 15 yıl içinde siz bizi, biz sizi yakından takip ettik, birbirimizi yakından tanıma fırsatımız oldu. Medya sektörünün çalışanlarına, görsel, yazılı medyaya yönelik birçok yasal düzenleme yapıldı." dedi.
"Merak edilecek bir konu deÄŸil"Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, "Yeni dönemde nasıl bir AK Parti göreceÄŸiz? Kabine revizyonu yakın zamanda gündeminizde var mı?" sorusuna, "Burada kabineye girme arzusunda olan var mı? O halde merak edilecek bir konu deÄŸil." karşılığını verdi.
Yıldırım, "Kabine revizyonu önümüzdeki ay içinde olmayacak gibi mi yoksa yeni bir sürpriz mi yapacaksınız?" sorusu üzerine, "Kabine deÄŸiÅŸikliÄŸi konuÅŸulmaz, bir gün bakarsınız deÄŸiÅŸmiÅŸ." ifadesini kullandı.
Rakka operasyonuRakka operasyonuna iliÅŸkin deÄŸerlendirmesi sorulan Yıldırım, "2 Haziran'ı 3 Haziran'a baÄŸlayan gece daha önce planlanan Rakka operasyonu baÅŸlatıldı. Bu konuda Amerika BirleÅŸik Devletleri gerekli bilgilendirmeyi operasyon öncesinde yaptı." dedi.
Rakka operasyonunda Türkiye'nin, ABD'nin uyguladığı yönetimi tasvip etmediÄŸini, bunun bir sır olmadığını vurgulayan Yıldırım, "Bu konuda her düzeyde rahatsızlığımızı ifade ettik ancak onlar bize, 'Bunun bir seçim olmadığını, mecburiyet olduÄŸunu ve bu operasyon sonrası PYD/YPG ile iliÅŸkilerin uzun süreli devam ettirilmeyeceÄŸini, taktiksel bir iÅŸ birliÄŸi olduÄŸunu' ifade ettiler ve bize gereken güvenceleri verdiler. Verilen güvence ne? Burada kullanılacak silahların daha sonra ülkemizde terör gruplarının eline geçmemesi ve terör faaliyetlerinde güvenlik güçlerimize, vatandaÅŸlarımıza karşı kullanılma ihtimalinin doÄŸmaması. Bunu özellikle takip edeceklerini ifade ettiler." deÄŸerlendirmelerinde bulundu.
Yıldırım, sürecin yakından takip edildiÄŸine, tedbirlerin alındığına dikkati çekerek, ÅŸunları söyledi:
"Bizim deÄŸiÅŸmeyen bir stratejimiz var, ülkemizi tehdit eden terör grupları ister yurt içinde isterse yurt dışında olsun, adı da ne olursa olsun PKK/PYD/YPG, DEAÅž, DHKP-C, ne kadar örgüt varsa hepsi bizim için aynıdır, hedeftir. Yurt içinde gerektiÄŸinde yurt dışında, ülkemizin, insanımızın güvenliÄŸi için gereken adımları atmaktan çekinmeyiz, geri durmayız. Bunu geçmiÅŸte de yaptık, bundan sonra da icap ederse yaparız." ifadelerini kullandı.
Şırnak'ta meydana gelen helikopter kazasıŞırnak'ta meydana gelen helikopter kazası hatırlatılarak, "Helikopterde engel tanıma sistemi neden tamamlanamadı?" sorusunu ÅŸöyle yanıtladı:
"Milletçe üzüldük, bu üzüntüyü sadece aileler yaÅŸamadı, millet topyekun yaÅŸadı. Tabii bu kazaların olmaması gerekir. Bu bahsettiÄŸimiz engel tanıma sistemi uzun yıllardır, haklısınız, savunma sanayisinin gündeminde olmuÅŸ, birkaç sefer de ihale yapılmış, iptal edilmiÅŸ. Bunun sebebi, bürokrasi ve firmaların kendi aralarında sonuca rıza göstermemesinden kaynaklanan anlaÅŸmazlıklar. Bunların hiçbiri bahane olmamalı. Ben Milli Savunma Bakanı'na 'Gerekirse doÄŸrudan temin suretiyle bu iÅŸi hemen halledin' dedim. Yani ihale olunca tekrar uygun fiyat verdi, vermedi, onlar maalesef bizim kamu mevzuatında zamanı adeta israf eden bir süreç. Birçok iÅŸte buna rastlıyoruz. Memur da mevzuata aykırı iÅŸ yapmaktan çekiniyor, dolayısıyla sonuç da istenen zamanda elde edilemiyor. Bu tip acil alımlara güvenlik gerekçesiyle muafiyet uygulayacağız ve doÄŸrudan temin cihetine giderek bunu alacaklar. Bu konuda gerekli talimatları verdik."
"Gündemimizde bedelliyle ilgili bir konu yok""BBP Genel BaÅŸkanı Mustafa Destici ile görüÅŸmenizin ardından bedelli askerlik gündeme geldi. Ufukta böyle bir ÅŸey var mı?" sorusu üzerine Yıldırım, "Böyle bir ÅŸey yok. Bizim programımızda, Hükümetin gündeminde bedelliyle ilgili bir konu yok. Çünkü ÅŸu anda terörle amansız bir mücadele içindeyiz. Bütün yoÄŸunluÄŸumuzu, ağırlığımızı bu konuya vermiÅŸ durumdayız. Sayın Destici, böyle bir hususu gündeme getirdi, yani 'Bedelli olsa da bunlardan elde edilen parayı SMA hastalarına getirsek' diye bir temennisi oldu. Bizim ona karşılık bir cevabımız olmadı." ifadelerini kullandı.
"Fiili durumun hukuki hale getirilmesi icap ediyor""Zeytinlikler imara açılacak mı?" sorusu üzerine Yıldırım, düzenlenmenin ilgili maddesini okudu.
Düzenlemeye göre, 9 kiÅŸilik kurulun uygun görmesi üzerine, zeytinlik sahaları ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede kimyasal atık oluÅŸturacak yatırım tesisi yapılamayacağını belirten Yıldırım, "Alternatif olarak yatırım amaçlı bu alanların kullanılması icap ediyorsa bu bir kurul marifetiyle deÄŸerlendirilecek, uygun görülmesi halinde de Bakanlığın oluruyla izin verilebilecek. Tabii bununla kalmıyor, burada kullandırılan saha da aynı miktarda tekrar zeytinlik alanına dönüÅŸtürülmüÅŸ olacak." ifadelerini kullandı.
Düzenlemenin istismar edilecek bir konu olmadığını dile getiren Yıldırım, ÅŸunları kaydetti:
"Bazen fiili durumlar var, eskiden zeytinlik alanıymış ama oraya sanayi tesisi yapılmış. O sanayi tesisinin, bir ÅŸekilde var olan durumun hukuki hale getirilmesi icap ediyor. Böyle bir durum olabiliyor. Ä°kinci bir hal de önemli olan 'Nasıl orman alanı eksiltilemez?' Nasıl, orman anayasal güvence altındaysa zeytinlik alanı da baÅŸka alanlar ilave edilmesi suretiyle eksiltilemez, üzerine konur. O bölge de sanayi içinde kalmışsa, artık zeytinlik yapma imkanı yoksa orada sanayinin ihtiyacı olan alanı kullanma imkanı veriliyor, belirli ÅŸartların saÄŸlanması durumunda, kurulun uygun görmesi durumunda. Bunu 'Zeytin alanları imara açılıyor' gibi bir takdim ediyorlar. Bu kesinlikle yanlış. Bir algı oluÅŸturulmaya çalışılıyor, bu yanlış. Ben burada daha iÅŸin başında bunu düzeltmek isterim.
"PeÅŸin 'istemezük' tavrı"Kaldı ki son 15 yılda Türkiye, zeytinlik alanlarda mevcudun üzerinde çok fazla yeni alanlar oluÅŸturdu. Åžu anda Avrupa'da iki numarayız, 2030'da birinci sıraya yükseleceÄŸiz. Yani öyle takdim ediliyor ki sanki zeytinlik alanlarını tarumar etmiÅŸiz, yok etmiÅŸiz. 2002'ye göre zeytin alanları, zeytin üretimi arttı ve Türkiye, Avrupa'da ikinci sıraya yükseldi. Mesele bundan ibaret. Ülkenin ihtiyaçları, öncelikleri neyse karar almak, uygulamak, üstün kamu yararını gözetmek ülkeyi yönetenlerin sorumluluÄŸundadır. Bu peÅŸin 'istemezük' tavrı, bu ülkeye çok ÅŸey kaybettirdi. EÄŸer biz bunlara kulak assaydık bugün dünyanın en büyük havalimanını, köprüleri, yolları, ÅŸehir hastanelerini yapamazdık. Ne olacaktı? Zaten ülkenin rekabet gücü kazanmasını istemeyenler bu alanda ciddi algı operasyonu yapıyorlar. Bu oyunlara gelmememiz lazım. Ülkemizi hepimiz seviyoruz. Hiç kimsenin bu ülkenin geleceÄŸini karartmaya, bu ülkenin gençlerinin ihtiyacı olan yatırımlara da refahı saÄŸlayacak iÅŸlere engel olmaya hakkı yok."
"Kimse 'zeytin hamisi' kesilmesin"Yıldırım, 2002'de 620 bin hektar olan zeytin üretim alanının, 2017 başında 845 bin hektara yükseldiÄŸine dikkati çekti.
Zeytin aÄŸacı sayısının da 101 milyon 600 binden, 173 milyona yükseldiÄŸi bildiren Yıldırım, son 15 yılda yüzde 70'in üzerine artış yaÅŸandığını vurguladı.
Yıldırım, "Yani kimse 'zeytin hamisi' kesilmesin, zeytinlerin sahibi burada." ifadelerini kullandı.
Zeytinyağı üretiminin de 600 bin tondan 1 milyon 730 bin tona yükseldiÄŸine iÅŸaret eden Yıldırım, Türkiye'nin sofralık zeytin üretiminde dünya ikincisi, zeytinyağı üretiminde de dünya beÅŸincisi olduÄŸunu kaydetti.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.