Türk kültürünü misafir oldukları evlerde öğreniyorlar

Yurt dışından eÄŸitim için kente gelenlerin ülke özlemlerini azaltmak ve kendilerini yalnız hissetmemelerini saÄŸlamak amacıyla baÅŸlatılan proje sayesinde yabancı öÄŸrenciler, bir yandan yöresel Türk yemeklerini tatma fırsatı buluyor bir yandan da aile sıcaklığında bir gün geçirmenin mutluluÄŸunu yaşıyor.

Ugandalı Hasan Ali Bulafo, Kocaeli'ye 2,5 yıl önce geldiÄŸini, Kocaeli Üniversitesinde iÅŸletme bölümü 2. sınıf öÄŸrencisi olduÄŸunu belirtti. Kocaeli'ye alıştığını, güzel günler geçirdiklerini vurgulayan Bulafo, "Türkiye'nin birçok yerini gezdim, gezmeye devam ediyorum ama Kocaeli gibisi yok. Böyle bir proje Türk milletini daha yakından tanıyabilmek için bir fırsatımız oluyor. Türk milletinin misafirperverliÄŸini, sıcakkanlılığını daha yakından tanımak için fırsatımız oluyor. Her millet, Türk milletinin taşıdığı misafirperverliÄŸi taşıyabilse dünya daha huzurlu ve yaÅŸanabilir bir yer haline gelir diye düÅŸünüyorum. Allah her millete misafirperverliÄŸi nasip etsin." diye konuÅŸtu.

Bir sorun yaÅŸadıklarında belediyenin yardım ettiÄŸini, kendilerini hiç yalnız hissetmediklerini, kente ayak bastıklarından itibaren her konuda destek gördüklerini aktaran Hasan Ali Bulafo, Türk yemeklerini çok sevdiÄŸini, özellikle kebap çeÅŸitlerini beÄŸendiÄŸini bildirdi.

"Türklerin zengin bir tarihi var"

BangladeÅŸli Shahnewaz Shameem de 1,5 sene önce Kocaeli'ye geldiÄŸini, inÅŸaat mühendisliÄŸi bölümünde eÄŸitim gördüÄŸünü söyledi.

Kente ilk geldiÄŸinde Türkçe bilmediÄŸi için çok zorlandığını anlatan Shameem "Yeni bir ülke ama yavaÅŸ yavaÅŸ alıştım. Özellikle buradaki Türk arkadaÅŸlarım ve belediyedeki aÄŸabeylerim çok yardım ettiler. Bir sıkıntı yaÅŸadığımda hep yanımda oldular. Türkçe öÄŸrenmeye devam ediyorum. Türk yemekleri çok farklı, güzel. Önemli olan insanların iyi olması. Türklerin yardımsever ve misafirperver olduÄŸunu biliyordum. Bu yüzden geldim buraya. Türklerin zengin bir tarihi var. Bundan dolayı Türk dizilerinden DiriliÅŸ ErtuÄŸrul dizisini de takip ediyorum." ifadesini kullandı. Türkmenistanlı Serdar Cumageldiyev de Kocaeli'de Ä°ngilizce öÄŸretmenliÄŸi bölümünde okuduÄŸunu, proje sayesinde Türkiye'nin kültürünü, güler yüzlü insanlarını, yemeklerini tanıdıklarını bildirdi.

Belediye çalışanlarına teÅŸekkür eden Cumageldiyev, "Kente geldiÄŸimizde nereye gideceÄŸimizi bile bilmiyorduk. Bizleri karşıladılar, evlere, yurtlara yerleÅŸtirdiler, çok saÄŸ olsunlar. BüyükÅŸehir Belediyesinin bize sunduÄŸu hizmetlerden çok memnunuz. Birçok kentte bulundum, böyle bir ortam sadece Kocaeli'de var." dedi. Sudanlı Sajda Fadlalla da Kocaeli Üniversitesinde yüksek lisans yaptığını, ÅŸu anda Türkçe hazırlık okuduÄŸunu belirtti.

Kente alışmaya baÅŸladığını kaydeden Fadlalla, "Çok iyi davranıyorlar bize. Türk yemekleri çok güzel. Türk aileleri bizi ağırlıyor, atmosfer çok güzel. Bir samimiyet var burada." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Somalili Sadıq Osman ise enerji sistemleri mühendisliÄŸi 2. sınıf öÄŸrencisi olduÄŸunu bildirerek, Türkiye'ye çabuk alıştığını vurguladı. Kocaeli'nin güzel bir kent olduÄŸuna iÅŸaret eden Sadıq, "Mesela baÅŸka bir aileye gidip, yemek yemek çok güzel birÅŸey. Ailem gibi hissediyorum, hiç yabancılık çekmiyorum. Türk yemekleri güzel. Ben mantı seviyorum. Ülkemizde mantı yok. Köfte seviyorum. Etli yemekler seviyorum." dedi.

"ÖÄŸrencilerimizle soframızı paylaşıyoruz"

Kocaeli BüyükÅŸehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire BaÅŸkanı Ali Bilgi de devletin ve yerel yönetimlerin sosyal hizmet anlayışının çok geliÅŸtiÄŸini belirtti.

Uluslararası ÖÄŸrenciler Birimi kurduklarını vurgulayan Bilgi, "Yurt dışından kentimize gelen öÄŸrencilerin otogardan karşılanması, yurtlarına ya da evlerine yerleÅŸtirilmesi, buradaki kayıt iÅŸlemleri ve diÄŸer hukuki iÅŸlemleriyle ilgili onlara kılavuzluk ediyoruz. Kılavuz Gençlik Projesi kapsamında, gelen misafirlerimizin bütün iÅŸlemlerine yardımcı oluyoruz." dedi.

Bilgi, bu öÄŸrencilerin dünyanın deÄŸiÅŸik ülkelerinden geldiÄŸine iÅŸaret ederek, ÅŸunları söyledi: "Bu öÄŸrencilerimizi Türkiye'deki hem kendi kültürümüzü, medeniyetimizi, deÄŸerlerimizi, deÄŸerli bir ÅŸekilde onlara yansıtmak ve onlarda da bir deÄŸerimiz oluÅŸması anlamında birçok çalışma yapıyoruz. Onlardan biri de bu 'Misafir Ol Gel Bana' projesi. ÖÄŸrencilerimizle soframızı paylaşıyoruz. Bu bizim için çok özel bir ÅŸeydir. Onları bizim için bir misafir deÄŸil, ailemizin bir parçası, soframızın bir paydaşı olarak görüyoruz. Bunu gönüllere köprü kurarak yapıyoruz. Eminim bu kardeÅŸlerimiz gittikleri ülkelerde bizim kültürümüzü, deÄŸerimizi anlatacaklardır ve ülkemize karşı hep bir muhabbet duyacaklardır. Bu anlamda soframızdaki kültürü de tanıtmış oluyoruz."