Türkiye, AB üyelik sürecini devam ettirmek arzusundadır

BaÅŸbakan Binali Yıldırım, "Tarihi, coÄŸrafi ve kültürel manada kendisini Avrupalı sayan ülkemiz, Avrupa BirliÄŸi (AB) üyelik sürecini mütekabiliyet esasına uygun bir ÅŸekilde devam ettirmek arzusundadır." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

BaÅŸbakan Yıldırım, 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, Avrupa'nın bütünleÅŸmesi fikriyle ilan edilen Avrupa Günü'nü kutladı.

BirleÅŸik Avrupa idealinin 14. yüzyıldan beri Avrupalıların gündeminde yer alan bir konu olduÄŸunu belirten Yıldırım, Ä°kinci Dünya Savaşı'nda 40 milyondan fazla Avrupalının hayatını kaybetmesi ve bir o kadarının yaralı-sakat durumda kalmasının kalıcı bir barışın tesisi için çalışmaları hızlandırdığını ifade etti.

1951'de altı ülkenin katılımıyla gerçekleÅŸen Avrupa Kömür ve Çelik TopluluÄŸu'nun zamanla 28 ülkenin yer aldığı AB'ye dönüÅŸmesinin hedefe giden yolda önemli bir baÅŸarı olduÄŸunu vurgulayan Yıldırım, ÅŸunları kaydetti:

"AB'nin siyasi, askeri ve ekonomik alanlarda tam bir birlik saÄŸlaması, dünya barışı için çok önemli sorumluluklar üstlenmesine vesile olacaktır. Ancak BirleÅŸik Krallık tarafından alınan AB’den ayrılma kararı ve ayrılıkçı fikirlerin diÄŸer AB ülkelerinde büyük destek görüyor olması, BirliÄŸin geleceÄŸi hakkında ciddi endiÅŸeler doÄŸurmaktadır. Yabancı düÅŸmanlığı ve Ä°slam karşıtlığı ihtiva eden medyatik düÅŸüncelerin son zamanlarda siyasi söylemlere dönüÅŸmesi, AB’nin geleceÄŸi hakkındaki endiÅŸeleri daha da artırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, 1959 yılında baÅŸlattığı tam üyelik sürecinin hedefe ulaÅŸması için üzerine aldığı bütün sorumlulukları yerine getirmektedir. BaÅŸlı başına bir AB Bakanlığı ihdas etmiÅŸ olmamız tam üyelik konusundaki ciddiyetimizin tezahürü olarak algılanmalıdır. Tarihi, coÄŸrafi ve kültürel manada kendisini Avrupalı sayan ülkemiz, AB üyelik sürecini mütekabiliyet esasına uygun bir ÅŸekilde devam ettirmek arzusundadır."

BaÅŸbakan Yıldırım, vatandaÅŸların ve Avrupalıların Avrupa Günü'nü kutlayarak, BirliÄŸin bütün insanlığa huzur ve refah kaynağı olması dileÄŸinde bulundu.