Türkmenler silahsız

Beyatlı, gazeteniz Konya Postası’na nezaket ziyaretinde bulundu. Genel Yayın Yönetmenimiz Ahmet Turan’a gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Beyatlı, Kerkük’te 2003 yılından itibaren tapu dairelerinin, mahkeme dosyalarının yakılmasıyla baÅŸlatılan ve bugüne kadar sürdürülen demografik yapı deÄŸiÅŸikliÄŸinin, referandumla birlikte Türkmenlerin yok edilmeye çalışılacağı bir sürece dönüÅŸeceÄŸine dikkat çekti.

TEHLÄ°KELÄ° OYUN

2003’den bugüne kadar Kerkük’teki demografik yapı deÄŸiÅŸikliÄŸinin devam ettiÄŸini belirten Beyatlı, “Åžimdi yeni bir sürece geçildi. Bu süreçte de artık Kerkük’ün Kuzey Irak’ta ki oluÅŸuma dahil etmektir. Bunu yapabilmek için önce bayraklarını çektiler. Daha sonra 143’üncü, 140’ıncı ve 31’inci maddeye ait olmasına raÄŸmen Anayasa’nın bütün maddelerine bu referandumun yapılacağını ve bu referandumun yapılırken de Kerkük’te de referandum yapılarak Kuzeydeki oluÅŸuma girmesi kararlaÅŸtırıldı” dedi.

Bugüne kadar Irak Türkmenlerinin hep Irak’ın toprak bütünlüÄŸü ve Irak’ta ki halkların da bu sayede kardeÅŸçe yaÅŸamasıyla ancak bir noktaya varabileceÄŸini savunduÄŸunu dile getiren Beyatlı, “ Ne var ki bugün bu referanduma ne hükümetten ciddi bir tepki geldi ne de Sünni kesimden yüksek perdede itiraz geldi. En ciddi tepki veren, direnç gösteren Irak Türkmenleri oldu. Bugün 29 AÄŸustos Kerkük Ä°l Meclis Üyeleri toplandı. Türkmenlerin ve Arapların protesto etmesine raÄŸmen yalnız Kürtlerin katılımıyla referanduma katılacağını ve referanduma katılmak amacıyla da Kerkük’ün Kuzey Irak bölgesine baÄŸlanmasının gerektiÄŸini bu kararla kabul ettiler. Kabul ettikten sonra ÅŸimdi artık yeni bir süreç baÅŸladı. Bu süreçte Allah korusun Kerkük içinde ki kardeÅŸlik maalesef yavaÅŸ yavaÅŸ bozulmaya gidiyor ve göz göre göre Türkmenler yok edilmeye çalışılmakta” dedi.

REFERANDUM YAPILMAMALI

Beyatlı,  hala zamanın geç olmadığını, bu referandumun yapılmaması gerektiÄŸini ve Kerkük’te ki Türkmen, Arap, Kürtler tekrar kardeÅŸ gibi yaÅŸayabileceÄŸini açık ve net bir ÅŸekilde ifade ettiklerini kaydetti.

Beyatlı ÅŸunları söyledi.

“Bir oldubitti ile Kerkük’ü Kuzeye baÄŸlamaları Türkmenlerin 7’den 70’e kadar hiçbir ÅŸekilde müsaade etmeyeceÄŸini gerekirse yine kendi dilleriyle konuÅŸacağımızı da ifade etmek isterim. Türkmenler bugün ciddi bir endiÅŸe içindedir. Türkmenler bir katliamla karşı karşıyadır ve Türkmenler kendi topraklarını vermemek için dün olduÄŸu gibi bugünde mücadelelerini sürdürmektedirler. Bizler artık gereÄŸini yaptık. 25 Eylül’de bu referandum yapılırsa Kerkük’ün Kuzey Irak’a baÄŸlanması içten bile deÄŸil. Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihi bir görevle karşı karşıyadır.

100 seneden beri Irak Türkmenleri kendi dillerine, kendi örf adetlerine ve Türkiye’ye karşı TürklüÄŸe karşı olan sevgilerini devam ettirdiler. Türkiye’de artık bugün orada yaÅŸayan 3 milyon Türkmen’in arkasında durması gerekmektedir. Bunu açık ve net bir politikayla ortaya koymalıdır. Türkiye artık zaman geçmeden, katliam olmadan ağırlığını koyması gerekmektedir. Ve Kuzey Irak’ta ki yönetime de ağırlığını göstermelidir. Habur Kapısı’nın kapatılması Erbil’de ki baÅŸkonsolosluÄŸunun aktivitesinin dondurulması bunun yanı sıra oradaki ekonomik bazı önlemler ve ambargoların konulması gerekir. Zira bıçak kemiÄŸe dayandı. 3 milyon Türkmen sahipsiz olduÄŸu gibi silahsızdır.

Silahsız bir ÅŸekilde de büyük bir katliamla karşı karşıyadır. Myambar Arakan’da katliam olmakta, bugün Ä°srail Filistinlilere açık bir ÅŸekilde katliam yapmakta. Bu katliamların bir benzeri Kerkük’te bugün yarın vuku bulacaktır. Kerkük bugün patlamaya hazır bir mayın tarlası konumuna gelmiÅŸtir. Bunun içinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne buradan sesleniyoruz. Artık bıçak kemiÄŸe dayandı. Bugüne kadar Anavatan, Anavatan dedik artık anamızın da sesini, ÅŸefkatini bugün görmek istiyoruz.

Bu bizim en doÄŸal hakkımızdır. Her kesimin bir savunucusu, devleti arkasında var. Tek savunulmayan kesim 3 milyon sahipsiz Türkmenlerdir. Kerkük’ün dengesinin bozulması Irak’ın tümüyle dengesinin bozulmasına neden olacaktır. Bu yalnız Irak içinde deÄŸil bölge ülkelerini de etkileyeceÄŸi açık bir ÅŸekilde ortadadır. Telafer yeni kurtarıldı. Kurtarılırken de yüzlerce Türkmen’imiz, çoluk çocuk, yaÅŸlı insanlarımız maalesef DaeÅŸ’in zulmü altında ÅŸehit oldular. Bugün Konya’mızda 43 bin Telaferli var.

Telaferlilerin geriye dönüp Telafer’de ki demografik yapı deÄŸiÅŸikliÄŸini bozmaması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kuzey Iraktaki yönetim dün Kerkük’te ki demografik yapı deÄŸiÅŸikliÄŸini nasıl uyguladıysa bugün aynısını 400 bin nüfuslu ve yüzde 99’u Türkmen olan Telafer ÅŸehrinin demografik yapısını deÄŸiÅŸtirme arzusundadır.”

KONYA POS TASI’ NA TEÅžEKKÜR

Türkmen doktorlar 9 Eylül 2017 günü Ankara da toplanacaklar. Beyatlı Ankara da yapılacak toplantıyla ilgili de ÅŸu bilgiyi verdi.

Ankara’da bütün Irak’ta ki ve yurtdışında ki Türkmen doktorları toplayacağız ve Telafer’e Musul’a gidip oradaki insanlarımızın yaralarını sarmak için elimizde geleni yapacağız. Biz bugüne kadar hiçbir ÅŸekilde Arap, Kürt, Sünni, Åžii, Hristiyan demeden bütün Iraklılara yardım ederken maalesef diÄŸer kesimlerin aynı ÅŸekilde davrandığını görmediÄŸimizden dolayı büyük acı içindeyiz. Biz doÄŸru olanı yapıyoruz. Biz inanıyoruz ki Irak tekrar uluslararası arenada yerini alabilmesi için tek pota içinde eriyip, Irak’ın bütün katmanları eÅŸit bir ÅŸekilde hisseden uzak kaliteli, yetenekli insan yetiÅŸtirecek ve ona göre Irak kalkınacak. Ben buradan özellikle Konya’ya ve Konya Postası Gazetesine çok teÅŸekkür etmek istiyorum. Çünkü hep mazlumların hep ezilenlerin yanında olmuÅŸtur. Bugün OrtadoÄŸu’da en ciddi ve en tehlikeli durumda olan Irak Türkmenleridir. Bu dönemde özellikle Konya’nın ve Konya Postası’nın bizim yanımızda olduklarından dolayı çok teÅŸekkür ediyorum. (Haber Merkezi)