AYIDAN POST, MOSKOFTAN DOST OLMAZ…

Hafızam güçlüdür. Geçmişi ve olayları kolay kolay unutmam.

Aslında bu yazımın başlığı, BİRİ BİZİMLE ALAY EDİYOR olacaktı. Ancak bir hatıram konu başlığını değiştirdi.

Yıl 1972… İstanbul’da Kuleli Askeri Lisesi 2. sınıftayım.

Milli Güvenlik Bilgisi dersimize Karadenizli bir kıta subayı albay giriyor.

Albay Temel KATİBOĞLU… Çok baba bir adam. Bize sadece Milli Güvenlik Dersi vermiyor, adeta yaşama hazırlıyor. Ders dışı konuşarak bizlere bilgi ve öğütte veriyor.

İşte Albay Temel KATİBOĞLU’nun o yıllarda söylediği belki de anonim bir deyişti ama biz ilk kez duyuyorduk.

Konu Rusya, o zaman ki adıyla Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) idi.

Komünizmi savunan ve egemenliği altına aldığı devletleri bu ideolojiye zorlayan bir devlet SSCB…

NATO’ya karşı VARŞOVA PAKTI oluşumunu gerçekleştiren devlet SSCB…

Yani Albay Temel KATİBOĞLU, ayıdan post, SSCB’yi kastederek, Moskoftan dost olmaz demişti.

 Ayının postu ile ilgili yorum yapmayacağım, ancak Moskoftan dost olmayacağını hepimiz biliriz ve şahidiz.

Yanılmıyorsam 1979 yılıydı, SSCB güya Afgan yönetimi istedi diye Afganistan’ı işgal etmişti. Sonra yine bir dost olmayacak devlet olan Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan’a müdahil olmuş bu ülke terörist unsurların cirit attığı ve günahsız insanların canını yitirdiği bir ülke haline gelmişti…

Bugün ki Afganistan’ın teröre bulaşmasına ilk kez SSCB sebep olmuştu. Sonra A.B.D….

Yine hepimizin daha doğrusu orta yaş üstü insanların SSCB ile ilgili bildiği bir konu var.

SSCB sıcak denizlere (Akdeniz) inmek ister. Bu sebeple Türkiye’yi işgal planları da vardır.

Boğazlar üzerinden Akdeniz’e inmek SSCB’nin vazgeçmediği politikasıdır.

Boğazlar üzerinden sıcak denizlere inemedi ama Suriye üzerinden sıcak denizlere, limanlara kavuştu.

Beşer Esed’in A.B.D. ve Türkiye’ye karşı Rusya’ya yanaşması yine mezhepçilik yüzünden İran’la Esed flörtü bilinen bir gerçek.

Ne Rusya’nın ne A.B.D. nin nede İran’ın  Suriye ile sınırı yok.

Bizde Türkiye olarak özellikle FETÖ elebaşının ve elemanlarının iadesini yapmayan A.B.D. ye karşı tavır alıp, başka bir yılan olan Rusya’ya sarıldık.

S-400 alımları ticaret ve turizmin yanında askeri alanda da Rusya ile iş birliğine girmemize sebep oldu.

Aslında kızdığımız A.B.D. ye karşı Rusya kozunu oynadık.

Bana göre iyi oynayamadık.

Suriye politikasında artık ipler Rusya’nın elinde…

Ve Rusya benim değiştirdiğim konu başlığını oynuyor. “Biri bizimle alay ediyor.”

Rusya bizimle alay ediyor. Hem de dostluk kurarak bu işi yapıyor.

Bizim Suriye politikamız, Rusya’yı sıcak denizlere indirdiği gibi, Suriye sınırımıza da komşu yaptı.

Önceleri ABD askerleriyle gerçekleştirilen devriye görevi, sonraları Rusya ile sayısı artarak, şova dönüştü.

Bizim medyada yer alan Esed güçleri yine halka saldırıyor demeleri aslında hikaye… Esed Putin’in izni olmadan tuvalete bile gidemez.

Efendim “ Rejim Güçleri” tarafından bombalanıyor dediğimiz yerleri Rusya bombalıyor ve bombalatıyor.

Yani Suriye ile bizim aramızda adeta Tavşan, Tazı hikâyesini gerçekleştiriyor.

Lavrov’la, Dış işleri bakanımız ve heyetimiz, bombalamanın durdurulmasını görüşürken, maalesef Suriye’de muhalif halk bombalanıyor.

Putin’i çözerseniz Rusya’nın acımasız politikalarını çözersiniz.

Çeçen direnişinin önde gelen ismini Akyazı’da ajanları vasıtasıyla öldürten Putin’dir. Bu konu aydınlatılmamıştır. Muhalif gazeteciyi öldürten yine Putin’dir.

Rusya’da demokrasi falan yoktur. Putin vardır. Ukrayna devletine yaptıkları unutulmamalıdır.

Cumhurbaşkanımızın geçen hafta dile getirdiği konu, Rusya ya Suriye ile politikasını gözden geçirmeli yada bizimle…

Bunca Suriyelinin ülkemize adeta sürülmesinin arkasında da Rusya vardır. Suriye’deki şehitlerimizin sebebi de Rusya’dır.

Artık Türkiye gözünü iyice açmalı. Rusya ile ilişkilerinde sıcaklıktan uzaklaşmalıdır.

Belki ayıdan post olabilir ama Rusya’dan dost asla…

NOT: Yazım henüz yayınlanmadan önce, İdlib’den 6 şehit haberi geldi. İddia ediyorum yine Rusya’nın işi…  Şehitlerimize Allah’tan rahmet gazilerimize acil şifalar diliyorum.

Kalın sağlıcakla…