BAŞKAN ALTAY’LA GÖRÜŞME

Ne zaman Büyükşehir Belediye Binasının önünden geçsem aynı duyguları  yaşarım.

Geride bıraktığımız günlerde başkan Uğur İbrahim Altay’la gazete olarak görüşmeye giderken de aynı duyguların tesiri altındaydım.

Bizdeki nasıl bir duygu?

Ne hissediyoruz, ne düşünüyoruz Büyükşehir Belediye binasının önünden geçerken?

Anlatalım mı?

Hadi anlatalım.

Binanın arsası Bedesten içinde beyaz eşya ticareti ile uğraşan  Eşref Eşrefoğlu adında bir şahsındı. Eşrefoğlu o dükkanda tüp falan da satardı ve bu işin Konya’daki bir kaç  öncüsünden birisiydi.Eşrefoğlu aynı zamanda iyi bir Konyaspor’luydu ve  bir ara kulübün başkanlığını da yapmıştı.Yakından, uzaktan gelen insanlar onun dükkanından   ocak, tüp, buzdolabı alırdı. Evlerde gazocağı ve tel dolabı devrinin kapanmaya başladığı yıllardı o yıllar.

Eşref Eşrefoğlu bayağı varlık sahibi bir insandı ve hiç evlenmemişti. Tek zaafı vardı o da Konyaspor’du. İlk defa o dönemin belediye başkanı Yılmaz Kulluk,  Eşrefoğlu’na kancayı taktı ve belediye binası yapmak üzere bugünkü Büyükşehir Belediye Binasının  arsasını ondan istedi.

Kulluk istedi ama  tam olarak bitiremedi. Fakat süreç devam etti.

1977 yılında belediye başkanı olan Mehmet Keç             eciler son noktayı koydu ve Eşref Eşrefoğlu kendisine ait arsayı çok sembolik bir  fiyat karşılığında belediyeye sattı.

1983 yılında yapılan seçimler sonucunda Anavatan Partisi iktidar olunca arsa üzerinde yeni  belediye hizmet binasının yapımı gündeme geldi. Keçeciler, Anavatan’ın söz sahibi adamı olarak  o arsa üzerine bugünkü Büyükşehir Belediye  hizmet binasının yapımına öncülük  yaptı. Hükümetten para desteği sağladı. O dönem bugünkü Maliye Sarayı ve Hafif Raylı Sisitem’de Keçeciler’in sayesinde yapıldı.

Belediye binası bittiğinde Anavatan’ın bakan ve milletvekilleri  gelerek, yeni binayı dualarla hizmete açtılar. Ahmet Öksüz belediye başkanıydı.

Anavatan’ın 1989’da yapılan yerel seçimlerde de adayı  Ahmet Öksüz’dü. Ama Öksüz seçimi kaybetti.

Refah Partisinin sonsuz parasal ve lojistik desteğe sahip adayı Halil Ürün Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.            

Sonra Mustafa Özkafa, ondan sonra Tahir Akyürek ve Uğur İbrahim Altay Büyükşehir Belediye Başkanı oldular.           

Neler yaşandı, neler oldu o binada?

Bizlerin bilmediği ne bilgiler, ne belgeler ve sırlar var acaba? Ne kavgalar ve ne dostluklar var.? Bize göre şehrin ve siyasetin “kara kutusu”  o beton yığını bina.

İşte Büyükşehir Belediye binasının önünden ne zaman geçsek geçmişe doğru gider ve farklı duygulara kapılırız.. İlk önce de aklımıza vefa ve minnet gelir. Ama bunlar artık ne yazık ki yok. Yok ettik ve  attık bunları bir kenara.. Bundan sonra gelenler de hiç  önem vermeyecek bu anlayışla mevcutlara. Halbuki böyle  olmamalı. Ama oluyor. Hiç değilse bu şehre emeği geçen başkan ve yöneticilerin adları geçince bir şekilde de olsa, takdir ve teşekkür edilebilse.Hizmet, hatıra ve eserlerine saygı gösterilebilse.

“Ne ekersen, onu biçersin?

Bir de ister istemez  “Rüzgar eken, fırtına biçer” sözü aklımıza geliyor.  Acaba her zaman böyle miydi,   diye de düşünmeden edemiyoruz.. Gene de kulaklara küpe olacak cinsten yukarıdaki atasözleri.        

Yazının başına dönelim..

Uğur başkana seçildikten yaklaşık sekiz ay sonra “Hayırlı olsun” ziyareti yapabildik.

Başkan çok yoğun.

Özel Kalem çok kalabalık.

Bir hayli gelen giden var.

Ne de olsa Konya artık koskoca bir şehir.

Ayrıca başkanın yurt içinde ve yurt  dışında belediyecilik  alanında da görevleri var..

Bize vakit ayırdı ve arkadaşlarımızla birlikte kendisine “Hayırlı olsun” dedik.

Uğur beye  ziyaretimiz sırasında doğal olarak sorular da sorduk..

İlk önce METRO’yu sorduk..

İşte METRO sorusunun cevabı. “METRO Konya’nın önceliği. Elimize önemli bir fırsat  geçti ve biz  değerlendirdik. Çin’den  sağlanan kredide METRO yapılmasıyla ilgili bir şart vardı. Bakın arkadaşlar Konya’nın önceliği METRO’muydu diyenler bunu bilmiyor. Bu iş evveliyatta  Ankara-Esenboğa arasında düşünülmüştü. Biz Konya’ya getirdik. Projeyi  4 yıl da tamamlamayı düşünüyoruz. Biliyorsunuz  bakanlık üstlendi bu işi. Taşıt alımlarını falan bakanlık yapacak.”

Bizim METRO ile ilgili yorumumuza gelince.

Müthiş bir hizmet. Rusların  Bakü’de   yüz yıl kadar önce METRO yaptığını düşünecek olursak, bizim çok geç kaldığımız düşünülmeli. Diyeceksiniz ki, “Türkiye’de METRO’nun daha önce yapıldığı şehirler var.” Biz de diyoruz ki Konya’da niye  olmasın?” Bu projenin Konya’ya gelmesinde emeği geçenlere en başta da sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etmemiz gerekir. Kendisi bundan bir  süre önce Konya’ya geldi, müjdeyi verdi  ve  bir anda METRO’nun ihale ve anlaşmaları  yapılıverdi. Sonra  başkan Altay’a teşekkür etmek lazım. Başkan “Acaba nasıl oynayacak?” derken, karşı kaleye müthiş bir gol atarak maça başladı. Ayrıca emeği geçen  her kim varsa  mesela Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a, Leyla Şahin Usta’ya, Tahir Akyürek’e teşekkür etmek lazım.

Uğur beye Mavi Tünel’i de sorduk.       

Dedi ki “Ben evde musluktan Mavi Tünel’den gelen suyu içiyorum. Bardağı  musluğun altına koyup  dolduruyorum  ve suyumu içiyorum. Çayımı Mavi Tünel’in suyundan demliyorum.Tavsiye ederim. Siz de için. Halkımızda rahatlıkla evlerindeki musluğa Mavi Tünel’den gelen suyu rahatlıkla içsin.İçtiğinizde göreceksiniz. Gerçekten çok güzel bir su.”

Bu arada Mavi Tünel’den gelen ve KOSKİ marifetiyle konutlara verilen içme suyunun, Hatıp’ta bulunan TOKİ Konutları hariç her mahalleye verildiğini öğrendik.

Başka ne söyledi Uğur bey bize.             

Büyükşehir Belediye Hastanesinin Kasım ayı sonunda ihale edileceğini ve alıcı çıkması halinde, hastanenin satılacağını. Başkanlık makamının yapılacak tadilat işlemlerinden sonra belediyeye Teknik Üniversite tarafından devredilen  eski Selçuk Üniversitesi rektörlük binasına taşınacağını.

VE.. BAŞKAN BEYLE YAPILAN GÖRÜŞMENİN MANŞETİ..

Teknik Üniversitenin kampüsü ağırlıklı olarak Fırat Caddesinde yapılacak. Teknik Üniversite Ankara Yolu üzerinde  Birlik Parkı’nın karşısında bulunan  ve kendisine Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle  kuruluşunda devredilen 780 bin metrekare büyüklüğündeki  arazinin yaklaşık 225 bin metrekaresini kullanacak. Geriye kalan 550 bin metrekare büyüklüğündeki araziyi ise bir yolunu bulup satacakmış  ve bu parayı finansman olarak kullanacakmış. Anlayacağınız bu konuda beklenen ve korkulan oldu. Ankara yolundaki kıymetli arazi buharlaşmak üzere.

Noktalamadan önce şunu da söyleyelim.

Belediye kesinlikle boş durmuyor. Harıl harıl ve hummalı  bir faaliyet var belediyede. Fakat bizler bi konuda çok az bilgi sahibi olabiliyoruz. Dolayısıyla METRO ve Mavi Tünel  örneğinde olduğu gibi yapıldığına inandığımız daha başka hizmetleri kamuoyuna  anlatmakta  zorlanıyoruz.

Bu iletişim ve enformasyon yetersizliğine çare bulunmasını ümit ediyoruz.

Başkan ve basın bürosu bu eksikliği gözden geçirirse iyi olur.