BU SIKINTIYI ANCAK SAYIN BAKAN ÇÖZEBİLİR

Sizler ne kadar güzel insanlarsınız.

Her gün günde üç beş defa bize yepyeni, sayfalar yepyeni pencereler açıyorsunuz.

Sağ olun var olun sizlerin sayesinde günlerimiz zamanlarımız su gibi akıp geçiyor

Şükürler olsun.

Yine siz değerli okurlarımızın dostlarımızın bize aktardıkları ile dolu dolu bir yazı yazacağımıza inanıyorum,

TRABZONLU RİZELİ

OLSUN, OLSUN DA İSTERSE

ÇAMURDAN OLSUN

Bu hayatta bu yaşa kadar biraz gözüm açılınca bir acı Türkiye gerçeğini öğrendim.

Ve bugünlere geldiğimiz zaman bu gerçek sanki Anayasa’nın bir maddesi gibi kabul edilmiş durumda.

1997 ye kadar çok aşırı Konya Milliyetçisi idi.

Oysa o yıla kadar TBMM muhabirliği, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı muhabirlikleri de yapmıştım.

Ama 1997 İstanbul hayatımın bir dönüm noktası oldu.

Aşırı Konya milliyetçiliğim ve tutuculuğuma İstanbul’da noktayı koydum.

Hatta kulakları çınlasın o günkü Genel Müdürüm Sayın Hasan Erkut Saylan Bey birlikte çalıştığımız Dünya ve Türkiye haritası üzerine kurşun kalemle Konya’ya bir çarpı koyarak “Artık unut şu Konya’yı” dediği zaman o kadar bozulmuştum ki.

İşte zaman içerisinde Hasan Bey’in ne kadar değerli bir beyin ve geleceği gören insan olduğunu anlamasam da “PEKİ efendim” diyerek kabulleniyordum.

Türkiye’de ben beni bildiğim günden bugüne Karadenizli olmak Doğu Anadolu Bölgesi insanı olmak bir ayrıcalıktır.

Siyasi Partiler, siyasi konjonktür, ne kadar değişirse değişsin hatta kökten yenilensin Türkiye’de siyasetten ekonomiye Karadeniz ve Doğu Anadolu hakimiyetini aldım kabul ettim ve kendilerine artık büyük salgı duyup güçleri karşısında ellerinden öpüyorum.

Hayırdır gene sabah sabah niye dellendin? Diye sorarsanız çok basit.

Bir abim beni bilgilendirdi.

Hani biz bugünün siyasetinde artık gubuz gubuz “İki bakanımız var” diye övünürüz yaaa.

Bakın hala memlekette Anayasanın o görünmeyen maddesi nasıl işliyormuş;

"32 KİT'in Yönetiminde 40 Trabzonlu 22 Rizeli Var.

KİT'leri Trabzon ve Rizeliler Yönetiyor Dersek Yanlış Olmaz"

…………….

Bu iş bu rakamlar TBMM kayıtlarına girmiş.

"KİT YÖNETİMLERİNİN YÜZDE 50'Sİ TRABZONLU VE RİZELİLERDEN OLUŞUYOR"

………………..

"İKİ KENTTEN GELEN İŞ BAŞVURULARINI ÇOK DAHA RAHAT KABUL EDİYOR"

………………

"İŞSİZ GENÇLER DİKKATLE İNCELESİN"

………………..

Hadi gelin bana yine KONYA MİLLİYETÇİLİĞİ yapın.

Yemez beyler yemez.

At terli artık.

………………..

SAYIN VALİMİZ

VAHDETTİN ÖZKAN

BEYİN DUYARLILIĞINA

Kim ne derse Türkiye Cumhuriyeti’nin her görevlisi her valisi bu ülkenin bir değeridir.

Ha 42 yıldır Konya’da Ankara’da, İstanbul’da sayısını bile hatırlamayacağımız Valilerimiz ile çalıştık.

Halen de Türkiye’nin pek çok yerinde ki tanıdığımız tanıştığımız valilerimiz ile hala görüşürüz.

Konya Valimiz Sayın Özkan’da duruşu ile oturması ile kendine özgü ve Türkiye Cumhuriyeti değeridir.

Valim Bey aynı zamanda çok nazik bir insandır.

Malum 24 TEMMUZ GAZETECİLER VE BASIN BAYRAMI idi.

Sayın Valimiz o günde bizim de bayramımızı samimiyetle kutluyordu.

Bizde kendilerine bu sütunlarda bir kez daha teşekkür ediyor saygılarımızı sunuyoruz.   

BAKAN KÜRŞAT TÜZMEN’İN

“BENİM ŞEHRİM”

PROGRAMINI İZLERKEN

Pazar günü ekranları dolaşırken Haber Global’da eski karizmatik Bakan Kürşat Tüzmen Beyi motorun üzerinde görünce hemen kilitlendim.

Allah var Bakan beyi severim sayardım.

Sonra heyecanla sayın bakanın kendisinin hazırlayıp sunduğu hatta seslendirdiği BENİM ŞEHRİM

Programını izledim.

Hemde sonuna kadar.

Vallahi memlekette bin tane bakan vardır ama karizması ilme hobileri ile yürüyüşü havası ile bu kadar karizmatik kaç bakan vardır bilemem?
Çünkü bakanın alt yapısı sağlam.

Kendine olan güveni bilgisi ufku muhteşem.

Neyse programın ismi de BENİM ŞEHRİM olunca izledim.

Burada Sayın Bakanın anladığı ama es geçmek zorunda kaldığı Suriyeli çocukların eğitimi ile ilgili bir acı TÜRKİYE gerçeği vardı ki hiç sormayın.

Bunu da bir gün yazacağım.

Sayın Bakanım benim sessizce söyleyebildiğimi siz görüntü ile ispatladınız.

Siz harikasınız.

Ama Türkiye’de bugün bunu görebilecek Milli Eğitimci var mı?

Büyük muamma da bu işte.

Sayın Cumhurbaşkanımızı da böyle kandırıyor bu beyler.  

BÖYLE İNSANLARIMIZDA VAR

Konyalı olmasa de hemşerimiz sayılan Ispartalı ama Konya’nın ticaretinde ve bazı önemli STK larında görev alan Çetin Soydemir abimiz şu fotoğrafı bize göndererek şöyle diyordu;

“Uğur abicim yollara kayısılar dökülüyor, kaldırımlarda dökülen kayısılardan yürünmüyor.

Ama günah olur diye eğilip alamıyorsun birde ne kadar atlamaya çalışsan da üzerlerine basıp gidiyorsun.

Yurdumun insanı ne kadar düşünceli

Bu yazıyı görünce durduk yedik

Burası Aybahce Çumra yolu abi”

……………..

“Afiyet olsun şifa olsun abicim.

Maalesef kaldırımlar kayısı ve dutlarla dolu.

Ve ne acıdır ki hepimiz üzerine basıp geçiyoruz.

Ancak o duyarlı vatandaş ile şimdi içimiz rahatlamış oluyor”

…………..

İSLAM OYUNLARINDA HAFIZA SORUNU BÜYÜK

Dün bu satırlarda dile getirdiğimiz konun ardından başta Ankara ve İstanbul olmak üzere Türk sporuna hizmet etmiş büyüklerimiz ve halen bürokrat olarak görevde bulunanlardan büyük bir bilgi akışı başladı.

Elimizde 1. İslam Oyunları ile ilgili o kadar çok ve büyük resmi evrak ve arşiv oluştu.

Bu iş nasıl düzeltilecekse acil olarak düzeltilmeli.

İsterseniz bize ulaşan resmi bilgilerin bir kısmını sizlerle paylamaya devam edelim.

İzmir’de yapılan 1. İslam Oyunlarına zor şartlarda 14 ülke katılmış

İran - Irak Savaşı nedeniyle ulaşım zorlukları nedeniyle 7 ülke son anda katılamamış.

Normalde 21 ülke katılacakmış

Ayrıca alınan prensip kararları dahi var

Mesela İslam Oyunları 4 yılda bir yapılacak

Ve Olimpiyat öncesi yıllarda yapılacak.

2.ci İslam Oyunlarının Suudi Arabistan'da 3 yıl sonra yani 1984 Los Angeles Olimpiyatları öncesi1983'te yapılmasına karar verilmiştir

Ancak bu 2.ci Oyunları 1983 değil de siyasi nedenlerle ancak 2005'te yapıldı

Yani büyük bir ara var.

İşte bu nedenle 1.İzmir İslam Oyunları unutulmuş gibi görünüyor

…………….

Bir başka bilgi notu;

Oyunların sadece güreş bölümü ile ilgili resmi bilgiler;

1. İslam Oyunları /İzmir-198O

O dönemdeki kadrolar ekte ;

Bugünden itibaren ; Bundan sonra 2017 Bakü ve en son ise

Konya’ da 09-13 Ağustos'ta Yapılacak olan 

V. “İslam Oyunları” ile bitireceğiz.

(Konya’ ya 19 Gün kaldı.)

İlki 1980 yılında İzmir’ de yapılan 1. İslam Oyunları olmak üzere güreşen kafilelerimizi (İdareci-Teknik Adam-Hakem -Güreşçi ve diğer) yayınlıyoruz.

Şimdiye kadar olduğu gibi nasıl ki son yıllarda Büyüklerde daha çok Avrupa-Akdeniz-Dünya, Olimpiyat ve diğer detaylı olarak biyografileri

İzmir 1980 İslam Oyunları ve diğer ile ilgili kaynak linklerle yayınlayacağız.

#Konya2021 İslami Dayanışma Oyunları’nda;

Sporun, mücadelenin ve hoşgörünün kalbi yine Konya’da atacak.

Hz. Mevlana’nın da dediği gibi;

“Ne olursan ol gel, yine gel”

26 Eylül-5 Ekim 1980

Türkiye-İzmir ...

Grekoromen stil;

-48Kg. Salih BORA/1.

-52Kg. Haydar TURAN /1.

-57Kg. M. Serhat KARADAĞ/2.

-62kg Hamdi Sancaklı / 1.

-68Kg. Sümer KOÇAK/1.*

-74Kg. Hüseyin İLDEM/1. 

-82kg. Necati GENÇALP/1.

-90kg. O. Gazi SAYIN/1.*

-100Kg. Vedat Ergin/1.  *

-Ağır Sıklet. Mustafa Teke/2.

-8 Altın ve 2 Gümüş..

ANTRENÖRLER;

Fikret Uygun *

Nahit TAŞER *

İDARECİ; Haydar ÖZÖĞRETMEN

TGF BAŞKANI; Hasan BOZBEY *

Serbest stil;

48Kg. Metin KAPLAN /1.

52Kg. ASLAN SEYHANLI/1.

57Kg. Yusuf SARI/1.

62Kg. Halit AKGÜN/1.

68Kg. Oktay AKTAŞ/1.

74Kg. Necmi GENÇALP/1.

82Kg. H. İbrahim OKTAY /1.

90Kg. Nevzat ALTINOLUK /1.

100 Kg. Sıtkı KADİROĞLU */1.

Ağır Sıklet Arif ÇETİN /1.

ANTRENÖRLER ;

Hasan Temel *

İDARECİ; Haydar ÖZÖĞRETMEN *

TGF Başkanı; Hasan BOZBEY *

* Hakkin rahmetine kavuşanlar

………………..

İşte Türkiye’de resmi kayıtlara geçmiş Devletin arşivine girmiş resmi isimlerden kayıtlardan bazıları.

Biz resmi kayıtlara dayanarak bu işi uzatabiliriz.

Ama kimse bundan bir şey elde etmez.

Onun için bu işe bir formül bulacak tek isim Sayın Spor bakanımızdır.

Pek çok hazırlığında yapıldığını biliyoruz.

Belki 5 artı 1 denilip kağıt üzerinde de olsa tarihi bir hata önlenmiş olur.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bize kalmayacak dünya için bize kalacak günahlar biriktiriyoruz.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yerli ve yabancı turistin kaynadığı şu günlerde turizm göz bebeği Türbe önünde trafik rezaletine son verebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.