ÇOCUKLARIMIZ VE DİN EĞİTİMİ. (2)

Allah'a hamd, Hz Muhammed’e (s.a.v.) salât ederim.

Örgün eğitim kurumlan olan M. E. Bakanlığına bağlı okulların yaz tatiline girdiği bir dönemdeyiz.

Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza, gençlerimize maddi-manevi eğitim verilmesi bir zarûrettir. Milletler, çocukları maddeten ve manen ne kadar güçlü ise halde ve istikbalde o kadar güçlü olurlar. Aksi takdirde o nisbette güçsüz ve zayıf olurlar.

Her milletin hedefi geleceğe iyi nesiller yetiştirmek, her anne-babanın arzusu da yararlı çocuklara sahip olmaktır, Bu sebeple cemiyet ve aile, yetişecek neslin üzerine önemle eğilmek ihtiyacını duyar. Ve onu en güzel şekilde eğitmeyi amaç edinir.

“Okul, eğitim kurumlarından sadece biridir. Çocuk öncelikle ailesi ve çevresi tarafından eğitildikten sonra okula gider. Okula devam ettiği süre içinde de öğrenciler aileler ve çevreleri tarafından eğitilirler. Bu gerçeğin farkında olan gelişmiş ülkeler, okul ile aile ve çevrenin eğitimlerini birbirlerini tamamlayacak hale getirmek için büyük gayret sarf ederler. Okul-aile işbirliği, yılda birkaç defa yapılan göstermelik toplantılarla geçiştirilemez.

Öğrencinin okuldaki eğitimi ile okul dışı eğitimi bir birini tamamlayacak mahiyette olduğu takdirde sağlıklı nesiller yetiştirmek mümkündür.(1) 

İslam matematikçilerinin en meşhurlarından ve son devir Osmanlı ilim adamlarından biri olan İsmail Gelenbevi’nin bir çocukluk hatırasını nakledeceğim. :’’Babasını küçük yaşta kaybeden Gelenbevi, ana elinde yetim kaldı. Henüz 12-13 yaşlarındaydı ki, bir gün arkadaşlarıyla sokakta oynarken, babasının dostlarından biri bunu görmüş ve; ”yazıklar olsun sana! Abâ (babalar) ve ecdad (dedeler-atalar)ın fazl (erdemli) ve kemâlât (insanın bilgi ve ahlak güzelliği bakımından olgunluk) ile mevsuf (vasıflanmış) iken sen böyle sokaklarda hâib ve hâsir (hiçbir şey elde edemeyen) bir şekilde oyun oynarsın. ” diye kendisini  ayıplayınca küçük yaştaki İsmail utanmış ve hemen oyunu terk etmiştir İşte bu olay onu ilme sevketmiştir. (2)

K. Kerim de: ”Allah sizleri analarınızın karınlarından hiçbir şey bilmez vaziyette çıkardı.” (3) 

Çocukların bilgili ve terbiyeli, güzel ahlak sahibi olmalarını sağlamalıdır. Bu onların dünya ve ahiret mutluluğunu sağlamak demektir. Çocuklarımızı gereği gibi yetiştirmek, geleceğe umutla bakmanın tek çıkar yoludur. Din eğitimiyle terbiye verilmiş olur ”Din eğitiminde gençlere içinde bulunduğumuz ortama ruh ve beden sağlığını koruyarak intibak etmelerinin yolları gösterilmelidir. İnsandaki dayanma gücünü geliştirecek, iyimserliği artıracak, ümit ve ideali pekiştirecek tarzda din eğitimi öğretimi yapmalıdır.

Din eğitiminde önem ve öncelik verilecek konular!

Din Eğitiminde gençlere içinde bulunduğumuz ortama ruh ve beden sağlığını koruyarak intibak etmelerinin yollarını göstermek esastır. İnsandaki dayanma gücünü geliştirecek, iyimserliği artıracak, ümit ve ideali pekiştirecek tarzda din eğitimi öğretimi yapılmalıdır.

İçinde bulunduğumuz şartlar daha çok can sıkıntısı, kötümserlik, ümitsizlik, kendine güvensizlik ve geçimsizlik doğuruyor. Bu günkü şartlar bir taraftan yeni yeni istekleri ve arzuları uyandırıyor. Diğer taraftan tatminsizliklere yol açıyor. Her insan nerede yaşarsa yaşasın öğrenim görmüş ya da görmemiş olsun az ya da çok bu gibi menfi şartların ve tatminsizliklerin içinde bulunuyor. Ayrıca birçok insan çok zor, iktisadi ve içtimai şartların içinde yaşıyor. İşte bütün bu şartlar altında yaşamak zorunda olan insana özellikle genç insana din eğitimi ile yardımcı olunmalıdır.

          Selam ve dua…

Not: Geciken taziyem: Geçen haftaki yazımda   teknik bir hata sebebiyle çıkmayan,” 15 Temmuz kalkışmasına kalkışan, Fetö terör örgütünü lanetliyor, Aziz şehitlerimizi rahmetle anar, kederli aile ve yakınlarına taziyelerimi sunarım. Allah’tan sabr-ı cemil, ecri celil ihsan etmesini dilerim. Yüce Milletimiz var olsun.

Kaynaklar :

(1) ’’Eğitim üzerine düşünceler.” Dr.Yusuf Ekinci s.241.

(2)”Gelenbevi’nin mantık anlayışı.” Prof. Dr. Abdül kuddüs Bingöl Sh.l.M.E.B.yy.1993.

(3) Nahl Sûresi / ayet 78.

                                ,