İsrail donanmasının vurduğu Şati mülteci kampında kalanların yaşadığı panik yüzlerinden okunuyordu.

İsrail ordusunun, 110 Gazzeliyi önce sığınmaları için bir eve topladığı, ertesi gün de bu evi vurarak 30 kişi­nin ölümüne yol açtığı raporlandı

BM, İsrail ordusunun, Gazze ken­tinde yarısı çocuk 110 sivili sığınmaları için bir eve topladığı, 24 saat sonra aynı evi topa tutarak, 30 kişinin ölümüne yol açtığını bil­dirdi. BM İnsani İşler Koordinasyon Bürosu (OCHA) tara­fından ha­zırlanan rapora göre, İsrail askerleri 4 Ocak’ta Gazze’nin merkezindeki Zeytun Mahallesi’nde bir eve 110 Filistin­liyi sığınmaları için yerleştirdi ve bu kişileri evden çık­mama­ları konusunda uyardı. Görgü tanıklarına dayanıla­rak ha­zırlanan raporda, bu evin daha sonra İs­rail’in açtığı ateşte isabet aldığı ve 30 kadar kişinin öldüğü kayde­dildi. Filistinli sağlık görevlileri 5 Ocak’ta yaptıkları açık­lamada, İsrail’in tank ateşinde bir evde aynı aileden 12 kişinin öldüğünü bildirmişti. Görevliler, ölü sayısının, en­kazdaki diğer cesetlerin çıkarılmasıyla 30’u bulduğunu belirtmişti. İsrail ise, BM’nin bu iddiasını reddetti.

İsrail ateşkes çağrısını dinlemedi: Güvenlik Kon­seyi’nde geçici üye olarak 48 yıl aradan sonra ilk kez oy kullanan Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 15 üyeden 14’ü, 1860 sayılı karar tasarısını kabul etti. Konsey üyele­rinden yalnızca ABD, çekimser oy kullandı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un da katıldığı toplantıya, dönem başkanı Fransa’nın Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner başkanlık etti.(1) Bu oylamada ABD üyesi çekimser kal­dığı için, İsrail’li yetkililer Amerika aleyhine tehditvari sözler söylediler. 

2006 İsrail’in Lübnan, Gazze Saldırısı ve Haç­lıla­rın İki Yüzlülüğü:

12 Temmuz 2006 tarihinde iki İsrail askeri Hizbullah ta­ra­fından kaçırıldı. Kendisi her gün ortalama 4-5 Filistin­liyi öldü­ren İsrail, bu olayı bahane ederek büyük çaplı bir hare­ket baş­latarak Lübnan’a saldırdı ve büyük bir bölü­münü işgal etti.

Bu savaşta İsrail, BM tarafından kabul edilen hiçbir ku­ral ve kaideye uymadı. Bütün dünyanın gözü önünde, yine bütün dünya tarafından kabul edilen savaş suçlarının her tür­lüsünü icra etti. Sivil, çoluk-çocuk, kadın, yaşlı, gazeteci, sivil örgüt­lerin yardım personeli, hatta BM tem­silcisi… hiçbir ayırım yapmadan birçok insan öldürdü. Hayvanları itlaf etti, ağaçları söktü, ateşe verdi, ekili tarım arazilerini tahrip etti. Akla ne gelebilirse hepsini yaptı ama:

PKK’lı mahkûmlara iyi muamele edilmiyor diye he­yet üstüne heyet gönderen Avrupalı sivil örgütlerden ses çık­madı.

Abdullah Öcalan İmralı’da zehirlendi mi? diye çok ya­kın­dan ilgilenen ve saç tellerinin en modern laboratuar­larda ince­lenmesini isteyen hassas Batılılardan bu hususta tık çık­madı.

Türkiye’de köpeklere iyi bakılmıyor diye bizi AB al­ma­makla tehdit eden o merhamet ve şefkat havarilerinin kılı kı­pırdamadı.

Karetta Karetta kaplumbağaları için binlercesi sahille­ri­mize gelen turistler eğlencelerine hiç ara vermediler.

Şehit edilen polis, asker, öğretmen… hanelerinin ad­res­le­rini sormazken, öldürülen PKK militanlarının ailele­rine baş sağlığı için ta Avrupalardan gelen, Amerika’dan teşrif edip(!) taziyede bulunun o kelli-felli parlamento üyeleri de ortalıkta görülmedi.

Vatan ve milletine, ekmeğini yediği, havasını teneffüs et­tiği topraklara ihanet eden, şehit kanlarıyla sulanan bel­de­leri­mizi, şöhretini ve menfaatini borçlu olduğu Haçlılara peş­keş çeken sözüm ona aydınların mahkemelerini lebalep dol­duran ABD ve AB’lı aydın ve kariyer sahibi(!) İnsan­larda orta­lıkta arz-ı endam etmedi. 

Takriben bir asır önce olduğunu iddia ettikleri soykı­rım safsataları ile tepemizden inmeyen, başımızda değir­men çe­ken, her platformda yüzümüze vuran, bunun için kanunlar çıkaran, destanlar yazdıran Haçlı temsilcisi li­derlerimizde leşler misali sessiz ve hissiz kaldılar.

Hatta BM resmen vurulan gözlem noktasında 4 BM  askerinin ölümü için İsrail’i kınaya­madı bile.(2)

Kızılhaç işareti olan hastaneleri vurmuştur. BM’nin sı­ğınma yerlerini bombalamıştır. Kimyasal silah kullan­mış­tır.(3) Lübnan’ın Güneyindeki Kana kasabasını bombala­yan İsrail uçakları, bir binanın sığınağında saklanan bir tek binada 37 si çocuk 60 kişiyi öldürmüştür. (Çocukların ço­ğunun em­zikleri ağzında iken öldüler-Resimler). Katliam görüntüle­rini bazı devletler kına­makla yetindiler.(4)

Dipnotlar:

1- Milliyet Gazetesi, 10.01.2009.

2- Milliyet Gazetesi, 26.07.2006.

3 - ABD de arı kolonilerinin P-90 ‘nın ölümüne yol açan suçlu bulundu. İsrail Akut Felç Virüsü, sebep bu. Bilim ve Teknik Dergisi Ocak-2008, s.5, Nisan 2008, s.9.

4 - Milliyet Gazetesi, 31.07.2006