İDARİ BİR TASARRUF AMA

Uğur İbrahim Altay  “ O günkü şartların gereği” ve biraz da şansın yardımıyla Selçuklu Belediye Başkanlığı’ndan gelip, Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu. Sonra 31 Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimlerde yeniden aday yapıldı.

Altay’ın adaylığı üzerinde fazla düşünülmedi ve kafa yorulmadı. Demek ki Ak Parti’nin büyükleri bu görev için onu münasip gördüler. Neticede hem başkan oldu hem de yeni dönem için aday yapıldı. Peki iyi bir tercih mi? Bunu zamanla göreceğiz.Başkanın icraatları, uygulamaları ve ortaya koyduğu performanstan sonra göreceğiz. Fakat tecrübeli bir başkan olarak kendisini tercih edenleri mahçup etmemeye  çalışacağından kuşku duymamak lazım.

Gelelim önemli bulduğumuz başka bir konuya.

Uğur İbrahim Altay’ın Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturmasından sonra “ne yapacağı/yapmayacağı”  ve belediye personeline “nasıl baktığı “ en çok merak edilen konuların başında geliyordu.

Başkan geldi ve koltuğa oturdu.             

Tabi belediye personelinin yüreği “hop oturup, hop kalkmaya” başladı.

Ne olacaktı, başkan ne yapacaktı?

İdari bir tasarrufa  gidecek miydi?

Gerçi gitse haklıydı, hakkı da vardı.

Fakat o bunu yapmadı. Yapmadığı için belediye personeli  tarafından sevildi ve takdir  edildi.

Ancak ne var ki belediye’de yılların eskitemediği bir çok personel  var. Mesela eski başkanlardan Halil Ürün zamanında, Mustafa Özkafa zamanında belediye’ye  bir şekilde giren ve “gömülüp” kalan personel  var. “Emekli ol” olmuyor, “Çalış” çalışmıyor. Bir de azımsanmayacak sayıda bankamatik memurunun olduğu iddiaları var. Yani belediyeye fazla gelip gitmeyen ama maaş aldığı iddia edilen insanlar var. Uğur bey eğer bu durumda olan insanlar gerçekten varsa  ne yapacak? Herhalde sırtlarını sıvazlayıp”yola devam” demeyecek,demez. Böyle bir haksızlığa asla izin vermez ve alet olmaz. Kendisi hakkında edindiğimiz bilgilerden bunu anlıyoruz. Şayet bu konuda kendisi bir tasarrufa giderse kamuoyu bunu normal karşılar hatta başkanı tebrik ve takdir eder.

Tahir Akyürek’in başkanlığı döneminde belediyeye giren personelin durumu var bir de. Tahir beyin belediyedeki çeşitli birimler için müdür yaptığı, daire başkanı yaptığı  insanlar var.İşte konunun tam da burası çok önemli. Bu durumda olan yöneticisi pozisyonundaki insanların durumu  gerçekten çok önemli. 

Başkan Altay’ı personel tasarrufları anlamında zorlayacak bir konu bu.              

Neden?

Önce Tahir Bey’le “Halef/selef” durumu.

Sonra, Tahir Bey’e vefa durumu.

Sonra Tahir Bey’in müdür ve daire başkanı yaptığı insanların durumu.

Bunların çoğunu bir kalemde silip atmak ayrıca vicdanlarda rahatsızlık yaratacaktır.

Tahir bey döneminde çok başarılı olan ve yaptığı çalışmalarla, gösterdiği performansla belediyenin “yüz akı” olan yöneticiler var.

Bu anlamda Uğur başkan ne yapacak? Doğal olarak kendi ekibini kurmaya çalışacak. Yakın çalışma arkadaşlarını güvendiği ve değer verdiği insanlar arasından seçecek. Onun yerine kim olsa bunu yapar. Böyle bir tasarrufa gider.       

O halde ne yapmak lazım?

Bir kriter ve esas dahilinde yapılmalı bu tasarruflar. Geçmişte iyi hizmetleri olan, belediyeye fayda sağlayan müdürler, daire başkanları “kimin adamı” olduğuna bakılmaksızın yerinde kalmalı ve muhafaza edilmeli. Belediye’de müdürlerin, daire başkanlarının, farklı  departmanlardaki yöneticilerin görevden  alınmaya başladığı şu günlerde   “liyakat” ve “faydalılık” esası prensip alınırsa  vicdanlar rahatlayacaktır. Yani işini bilen, işini yapan  yöneticilerin işine devam etmesi esası.

Bir de Selçuklu Belediyesi’nden, Büyükşehir Belediyesi’ne transfer edilen yöneticiler var.Başkan eskiden beri tanıdığı arkadaşlarını yanına alıyor.  Fakat Büyükşehir Belediyesi’nde çalışanlar bunu “Başkan bize güvenmiyor mu?” diye, değerlendiriyor. Ayrıca bunun Selçuklu Belediyesi boyutu da var. Uğur bey oradaki nitelikli bulduğu insanları yanına çekerse, Selçuklu ne  yapacak?