İşçilerinize tatil için yazlığınızı tahsis eder misiniz?
10 Temmuz 2024, Çarşamba 00:16Çalışma hayatı dikensiz gül bahçesi değil maalesef. Ben öncelikle üreten ellerin yüceltilmesi gerektiğine inanırım elbette yatırım yapıp ürettirenlerin de. Neredeyse 40 yıldır çalışıyorum çoğu devlette, bir bölümü özel sektörde. Özel sektörde alamadığım haklarım da kaldı, helalleşmek için yanıma uğramayan da var hafızamda, hakkımın yarısını o da taksitle ödeme vaadiyle helalleşme talebinde bulunan da .Devlet bürokrasisinde “makamdan güç alacakların değil güç verenlerin koltuğa oturması”; özel sektörde ise “çalışanına değer verip hak hukuk/ helal haram gözetenlerin kazançlarının çok olması” dualarımdandır. “Aldığınız maaş işinizin karşılığı değil kişiliğinizin yansımasıdır” sözünü de severim; “marifet iltifata tabidir” sözünü de. Eleman da vardır , el aman da vardır iş yaşamında. Çalışanı mutlu olmayan, aidiyet duygusu yerleşmemiş kuruluşların uzun vadede başarılı olamayacağına inanırım.
İşyeri hekimliği yapıyorum. Bu işin en zor tarafı güvenlik kültürü yerleşmemiş ülkemde güvenlik işi yapmak. İşveren çalışma ortamını çalışana zarar verebilecek unsurlardan arındırmak zorunda. İşe almadan önce istihdamı düşünülen kişilerin muayene ve gerekli görülen tetkiklerle işe uygunluklarının tespiti zorunlu. İşe başlamadan önce ve belirli aralarla eğitimlerinin verilmesi, muayene ve tetkiklerinin yenilenmesi ve tekrar sağlıklarının değerlendirilmesi gerekli. Bunlar yasa emirleri ancak yıllar içinde gördüklerim farklı. Biz çoğu firmada tetkiklerde zorlanırız, eğitimlere genelde sıcak bakılmaz ve zaman kaybı olarak gören , yemeğin en ucuza mal olanını en makbul kabul eden; asgari ücreti bankaya yatıran ancak çalışandan emanet aldığı banka kartıyla kendince fazla gördüğünü çeken ve asgari ücretin altında maaş ödemekle övünen patronlar da tanıdık eski yıllarda.
Ben şimdiki ortak sağlık ve güvenlik kuruluşu firmamda şanslıyım, önemli ve düzgün firmalara hizmet veriyorum ama bir tanesini bugünkü yazıma konu ettim. Yer Ankara. Firma hizmet verdiği sektörün en önde gelenlerinden. Sahada da çok yaygın hizmet veriyor. Çalışanlar genelde hep mutlu. Sızlanana rastlamadım bugüne kadar. Farkı fark ediyorsunuz. Yemek işyeri içinde pişirilip servis ediliyor ve kesinlikle kaliteden taviz verilmiyor. Çalışanların hepsinin tamamlayıcı sağlık sigortalarını işveren ödüyor. İstihdam edilmesi düşünülen kişiler bedelini işverenin ödediği tetkikleri hem de en geniş kapsamlı olarak yaptırdıktan sonra istihdam ediliyor. Saha çalışması için il dışına gidecek personel bölgenin en lüks otellerinde ve birer kişilik odalarda konaklıyorlar. Buraya kadar alışmıştım da beni bu yazıyı yazmaya iten neden geçen hafta yaşadığım olay oldu. Muayeneye gelen çalışanla sohbette itiraf edeyim biraz da umutsuzca “tatil ne zaman?” diye sordum, gözleri parlayarak “gelecek hafta” cevabını verdi; “nereye?” soruma aldığım cevap “Bodrum Yalıkavak” olunca şaşkınlığım arttı ama çalışan kişi devam etti “hepimiz birer hafta ailelerimizle patronun yazlığına gidiyoruz” Şaşırarak araştırdım, konuşulmasını bile neredeyse istemeyerek teyit ettiler, zaten kutladığım ve bu yazı için iznini istediğim patron da yazıma firma ismi verilmemesi kaydıyla izin verdi oysa firma adını gururla vermeyi ve çalışma yaşamına örnek olması için duyulmasını çok arzu ederdim.
Sözüm Konya’mın patronlarına öncelikle “yazlığınızı işçilerinize tatil için tahsis edeniniz varsa lütfen bildirin” gururla ve kutlayarak yazayım. Örnek firmanın kazancının artarak devamını diliyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Ahmet oztemel
10-07-2024 20:34Tesekkur ederim katkınız icin
konyalı işçi
10-07-2024 08:11Konyalı patronlar elemanın tatile gittiğini veya gideceğini öğrenseler maaşını düşürürler. "Tatile gittiğine göre demek ki çok para veriyoruz veya benim paramla tatile gidiyor" diye..