KARARSIZLAR AK PARTİ?YE NASIL YÖNELİR?

Henüz hangi partiye oy vereceğine karar vermemiş, hatırı sayılır düzeyde seçmen var. Seçime 3-5 gün kala kararsızların karar verdiği günlere girdik.

Türkiye 56 milyonu aşkın seçmenle seçimlere giriyor. Bu 56 milyonun 3 milyonu yurt dışı seçmeni. Yurt dışında katılımın %25 civarında olması bekleniyor. Çok düşük bir oran.

Yurt dışında yaşayıp sadece Türk vatandaşı olup, Türkiye ile pek alakası olmayan insanların oy vermelerini de anlamış değilim. A.B.D de yaşayan bir Türk hanımefendi 67 yaşındayım ilk defa oy kullanıyorum diyor. E bee yurt dışında yaşıyorsun. Türkiye’nin maddi manevi havasını biliyorsun ne diye oy kullanıp benim ülkemin siyasi iktidarını tespite çalışıyorsun. Bu durum Türkiye de yaşayanlara da hakarettir. Nerede yaşıyorsanız oranın idaresine katkıda bulunun derim. Yurt dışında oy verme işleminin de popilist bir yaklaşım olduğunu ve yurt dışındaki vatandaşların oy verme işlemi için harcanan para ve çabayı gereksiz görüyorum.

Gelelim yurt içine… Yurt içinde 53 milyon seçmen var. Oy verme ile ilgili katılımın %80 lerde olmasını bekliyoruz. Yani 45-46 milyon oy sayacağımızı düşünüyorum. Seçime katılmayan %20 civarındaki insanları kararsız olarak nitelemek son derece yanlış olur. Oy vermeyenin kararlı mı kararsız mı olduğunu bilemezsiniz.

Dedim ya son 3-5 günde hatırı sayılır bir kararsız kitle var. Bu kararsızların miktarı %10-15 civarında olabilir diyorum ve seçime damgasını vurabilir. Bazı araştırmacılara göre de bu kararsızların yarıdan fazlası geçmiş seçimde yarıdan fazlasının AK partiye oy verenler olduğu söyleniyor.

Yaşımız itibariyle KOALİSYONLAR’DAN bıkmış biriyim. En kötü tek parti, en iyi Koalisyonlar’dan daha iyidir diyorum.  Yaklaşık 13 yıldır iktidarda olan AK parti’nin yıprandığında söylemek mümkün bu yıpranmayı bazı Belediyelerinde körüklediğini söyleyebiliriz. AK parti’nin gücünü gören Belediyeler “ Ben yaparım olur” kimliğine büründüler.

Bu seçimde AK parti’nin yıpranmasından ziyade birde diğer partilere bakmak lazım. CHP bu seçimde ÖN SEÇİM yaparak hatırı gönülü bir tarafa bırakan ADAY kadrosuyla seçimlere giriyor. CHP için bu çok artı puan oluşturdu… MHP pek bir şey yapmasa da AK partinin oynak oylarının dönüştüğü oylarının bir parti olabilir.

Maalesef bu seçimlerde en tehlikeli şey demokrasinin nimetlerinden faydalanıp büyüyen demokrasiyle hiç alakası olmayan PKK terör örgütünün uzantısı etnik milliyetçi Marksist bir parti olan HDP’nin varlığıdır. Ermeni’lerle de iş birliği yapan bir parti HDP… HDP’nin görüntüsü ile gerçekliği arasında uçurum vardır. HDP’nin barajı aşası durumunda süreci HDP’liler bile yönetemeyecek ve ipler terör örgütünün eline geçecek. HDP’nin diyaneti kaldırıp başka dinler ortaya koyacağını açıklaması da gerçek kimliği konusunda ipuçları veriyor… Terör örgütü HDP’yi kullanıp kazandığı oluşumu bölgesel diğer kürt yönetimleriyle birleşip Türkiye’de beklenmeyen bir siyasi oluşum gerçekleştirmek isteğidir.

8 Haziran’da neler olacak hep birlikte göreceğiz.

Ana muhalefet bu seçimde projelerini ortaya koydu. Gerçekçi veya değil eleştirebilirsiniz ama ortada projeler var. Eskiden biz Siyasi İktidarın yapacaklarının Muhalefet Partileri tarafından eleştirildiğini görürdük. Bu seçimde ise muhalefetin yapacaklarını Siyasi iktidar tarafından eleştirildiğini gördük. Yani işler tersine döndü…

Daha öncede söylediğim, Bu seçime damgasını vuracak şey EKONOMİ ile ilgili bir diğer deyişle kişilerin ekonomik yapısıyla ilgili.

CHP’nin Emeklilere 2 bayramda birer maaş ikramiye verecek olması geçim sıkıntısı olan sabit gelirli işçi, memur, emeklinin adeta ümidi oldu.

Çözüm süreci, metro, marmaray, köprü, hızlı tren v.s. gibi gelişimi gösteren partileri ekonomik sıkıntı içinde olan seçmen kitlesi göz ardı edebilir.

Ak Partililer, et, peynir, zeytin, un, şeker, patates, soğan, domates, biber, fasulye, mercimek v.s. gibi temel gıda maddelerindeki fiyat artışını nasıl görmezler. İnsanları temel yaşam için su , elektrik, yakıt, tüp, doğalgaz, telefon giderlerinin ne boyutta olduğunu nasıl görmezler. Kredi kartı kullanan dar gelirli insanların nasıl borç batağında olduğunu nasıl görmezler.

Her yere uçak, her yere hızlı tren koy, insanlarımızın çoğunluğu bunlarla seyahat edecek parayı bulamıyor.

Seçimlere 3-5 gün kala ÇARE nedir. Tabii AK parti açısından söylüyorum. Hem basit hem de düşük gelirlilere ne yapılabilir. Artık milletin KAYNAK yok lafına karınları tok. Vekil ve emeklilerin, üst düzey bürokratların, veya istediğiniz meslek gruplarına maaş artışı yaparken KAYNAK var. Siyasi partilere yardım ederken kaynak çok… Kamudaki israf düzeyindeki oluşumlar için kaynak var. 3 milyonun ÇEREZ parası olduğu bir ülkede kaynak mutlaka vardır.

 AK partiden beklenen çalışan memur ve emeklilerine BİR DERECE vermek kararsızları AK partiye çekmek için bir çözüm olabileceği gibi diğer partilerden de AK partiye kaymalar yapacaktır. Tabi Sigortalı ve Bağ – Kur luların emeklilerine de bir çözüm üretmek gerekir. Bu iş 40 – 50 lira ile olacak iş değildir. Ekonomik zorluk içerisinde, sıkıntılar içerisindeki insanları rahatlatmak siyaseti de, siyasi iktidarı da rahatlatacaktır. Teker kırılmadan söylüyoruz. 8 Haziran’da KEŞKE lafları bir şey ifade etmeyebilir.

Kalın sağlıcakla.