KARATAY’DAN BİR HANÇERLİ GEÇTİ

Karatay, geçmişte farklı ve müstesna bir bölgeydi.

Mahalleleri, caddeleri, sokakları,evleri en önemlisi kültürü ve sosyal hayatı farklıydı.

Karatay’ı anlamak için evvela Karatay’ı az çok biliyor olmak lazım. Hem de eski dönemleri bilmek lazım.Biz biliyor muyuz? Bildiğimizi söyleyebilirim.Benim ailem 60’lı yıllarda köyden göç edip,Küçük Kumköprü Mahallesi’ne yerleşen bir aile. Ben ilkokulu orda Namık Kemal İlkokulu’nda okudum, on beş yaşına kadar da  aynı bölgede  farklı mahallelerde yaşadım.

Küçük Kumköprü, Büyük Kumköprü, Çimenlik, Topraklık, Dolav, Mengene, Uluırmak bizim haylazlık  yaptığımız mahallelerdi o yıllarda. Hara’ya gider oyun oynardık. Ailemizden habersiz bir grup arkadaşımızla  kanallara gider yüzmeye çalışırdık. Bugünkü Karatay Üniversitesi’nin bulunduğu alanda yapılan ve her yıl geleneksel hale getirilen, cirit oyunlarını çocuk yaşta büyük bir  heyecanla takip ederdik. Bize uzak ya da yakın mahalle yoktu. Arkadaşlarımızla her yere gidiyorduk. Kaybolmak ve korkmak gibi bir duygumuz yoktu. Geniş ve büyük bağlar, bahçeler, mahalle  aralarında  gürül gürül akan sular bizim  oyun alanlarımızdı.

Bazen Mevlana’nın önüne kadar gelir ve o yıllarda moda olan kiralık bisikletlere binerdik.Kiralık bir bisiklete binmek 25 kuruştu. On beş  yaşına kadar bizim haylaz bir çocukluk dönemimiz oldu Karatay’da. O zaman mahalleler farklıydı. Caddeler, sokaklar, evler farklıydı. Karatay,  bazılarında kumar oyunlarının oynatıldığı çok sayıda kahvehanesi ile, külhanbeyi, berduşu ve kabadayısı ile çok meşhurdu. Şehrin ta  öbür ucunda adı bilinen, korkulan bıçkın delikanlılar vardı. Dolav, Cıvıloğlu civarı, Amele Pazarı külhanların yatağıydı.

Karatay Bölgesi o yıllarda ülkenin farklı şehirlerinden gelen insanların ilk yerleştiği  merkezdi. En çok da doğu bölgelerinden gelir yerleşirdi insanlar oraya. Ayrıca bizim gibi ovalı olanlar da gelir yerleşirdi . Fazla mahalle yoktu çünkü. Mesela, Selçuklu hiç yoktu. Meram 3-5 mahalleden ibaretti. Sonra biz Lise’yi de Karatay’da okuduk. Demek istediğimiz o ki biz bu şehirde Karatay’ı iyi bilenlerden birisiyiz.

Gelelim yakın geçmişe ve tabi Karatay’ın bugünkü durumuna.

Nasıl oldu da yorgun, eskimiş ve köhne bir bölgeden pırıl pırıl ve gelişmiş, avrupai bir bölge  meydana getirildi?

Nasıl oldu da ilçe sınırları içerisinde geçmişte sorun olan kültürel  farklılık değişti?

Nasıl oldu da farklı  kimlik ve kültüre sahip olan insanlar bir araya geldi, getirildi?

Söyleyelim: Karatay Bölgesi’nde değişim 1989 yılında kendisini hissettirdi. Ufak ufak başladı  değişim. Ama Karatay’da esas değişim, en kapsamlı değişim ve en iddialı değişim 2004 yılında belediye başkanı olan Mehmet Hançerli ile başladı.

Mehmet Hançerli Karatay Belediye Başkanı olarak ne yaptı?

Başkan Karatay’da köklü  değişimi ve reformu nasıl sağladı?

Karatay’ın en sorunlu bölgelerinde başarılı bir kamulaştırma çalışması gerçekleştirildi. Tarafları üzmeyen ve rahatsız etmeyen bir kentsel  dönüşüm projesi hayata geçirildi. Açılan, kurulan  yeni mahalleler de her türlü  imkan ve konfora sahip olan  modern binalar yapıldı. İmar uygulamalarına büyük  önem verildi. Mesela, Karatay Belediyesi bir yıl da 3.5 milyon metrekare alana inşaat ruhsatı verdi. Bu  inanılması güç bir rekor. Böyle bir belediye daha olmadı. Belediye öncülüğünde kurulan 24 konut kooperatifi  ile 13 bin 640 konut  yapıldı. Belediye  modern konut yapımına öncülük etti.

Karatay’da  yine Mehmet Hançerli’nin belediye başkanlığı döneminde Olimpiyat, Adalet,Şehir,Muhsin Yazıcıoğlu ve Aşkar Hüyüğü Parkı gibi çok sayıda park yapıldı ve hizmete girdi. 2004’e kadar Karatay’da 570 bin metrekare  yeşil alan varken,  2004’den sonra  yeşil  alan miktarı 3 milyon 700 bin metrekareye çıktı. Mahallelere çok sayıda  üstü kapalı semt pazarları yapıldı.

Karatay Bölgesi’ne önemli  kamu binalarının ve kamu kuruluşlarının  gelmesine belediye başkanı öncülük etti ve destek verdi. Karatay Üniversitesi,  Adalet Sarayı ve Şehir Hastaneleri bölgeye getirildi.

Ve.. Çok ama çok önemli bir şey daha: Karatay Belediyesi son on beş yıldaki bütün yatırımlarını ve hizmetlerini özsermayesi ile yaptı. Ne  herhangi bir fondan ne de herhangi bir bankadan kredi kullanmadı, faizle para almadı yani borçlanmadı. Bugün, Konya’da borcu olmayan  tek belediye Karatay Belediyesidir. Karatay’ın borcu olmadığı gibi, kasasında parası da var. İşte bir belediye böyle  olmalı ve böyle yönetilmeli.

Başkan Mehmet Hançerli’nin aldığı oylara bakalım bir de. Seçmen, bölgesindeki değişimi verdiği  oylarla nasıl değerlendirmiş?

Mehmet Hançerli 2004 yerel seçimlerinde yüzde 64.7 ile başkan seçilmiş.

Hançerli, 2009’da yüzde 68.2 ile başkan seçilirken, 2014’de yüzde 76.6 ile başkan seçilmiş.

Onu  Karatay’ı değiştiren, geliştiren, şehirleştiren ve  modernleştiren bir başkan olarak  görmek lazım.

Ne diyebiliriz: Karatay’dan  bir Hançerli geçti. Unutulacağına hiç ihtimal vermiyoruz.