KEMER AĞIR KALKMIYOR DOLAN DOLAN DOLAN ….

Müzik yönüm sıfır.

Bunu her fırsatta söylerim.

Bir şarkının, türkünün, melodinin iki satırını bilir; üçüncü satırını bilmem.

Bir şey dilime takıldı mı saatlerce kendi kendime söyler dururum.

Ardahan Dedegül yöresine ait bir türkü takıldı dün dilime.

Bugün hâlâ aklımda kalan bölümü ise

Kemer ağır kalkmıyor….

Bundan sonraki satırı olan

Dolan … dolan… dolan.

Bölümü ise ilgilendirmiyor kim kime neye dolanırsa dolansın hiç umurunda değil ama sıkıntılar SORUNLAR bana dolanmasın da…

….

Bir türkünün sözü ile niye efkarlandım derseniz dostlardan, siz değerli okullarımızdan ister yağmur gibi deyin isterseniz zaman zaman verdiği acıdan dolayı kurşun gibi SORUNLAR sıkıntılar ve de eleştiriler geliyor.

Bugün yine izninizle ben de bu bölümden başlamak istiyorum.

……

Bakın Kenan usta rumuzlu okurumuz Zafer Bayramı dolayısıyla bize şöyle yazıyordu:

“Bin yıl önce girdiğimiz 100 yıl evvel ayağımız çıplak karnımız aç savunduğumuz şu toprakların 10 yılda sessiz sedasız istila edilmesinde emeği olan herkesi şu 30 Ağustos günü minnetle anıyorum. Bunu ensar mensar ayağına millete yutturma başarısını gösterenleri de ayrıca tebrik ediyorum. Sınırları yol geçen hanına çevirmek gibi üstün bir gayreti hiçbir fedakarlıktan kaçınmayarak yerine getirenlerinde ellerinden öpüyorum. Herkese iyi bayramlar. 30 Ağustos Zafer Bayramınız kutlu olsun.”

……………

Değerli Kenan usta abimiz bu sitem, bu Taşlamalar bize niye gözünüzü seviyim biz zaten çok yıkılmış durumdayız bayram bayram oldu mu böyle?

………

Ya Fikri abimize ne demeli?

Buyurun Fikri Bey’in yazdıklarını önce birlikte okuyalım.

“Günaydın Uğur bey: sizin için belki bir anlam ifade etmeyen ama  bizim için atalarımızın kanları ve canları ile bir ülkeyi var etme savasının zafer günüdür....  30 Ağustos Zafer Bayramı.... Gazetenizde sızın gibi çok duyarlı davranmış... bir tek haber göremedik...!!!  Aynı zamanda şehrin ana arterlerinde billboardlarda da hiçbir 30 Ağustos Zafer Bayramı ile ilgili bir şey ben mi göremedim. Yoksa gerçekten çok mu çok dolaşıyorsunuz biliyorum bir de siz bakın... Şehrim adına, ecdadım adına sekiz yıl savaşta kalmış rahmetli dedem adına valla üzüldüm dedem Atatürk’ün vefatını köyde duyduktan sonra acısından 9 gün sonra vefat etmiştir. Gene İngilizler, Yunanlılar gelecek diye yazık çok yazık… Milli bayramımız bu toplumun birlik ve beraberliğini sağlayan geçmişi unutmayalım diye.. tatilden mi ibaret..

…….

Canım abim güzel abim bize karşı yaptığınız haksız ithamın dışında her dediğinizde katılabilirim ancak önce şu bize yaptığınız sitemden başlayalım

Bayram günü gazetemizde sürmanşetten bayramı kutlamışız, gazetemizin iç sayfalarında her sayfada bayram açıklaması, bayram kutlamaları var. Allah rızası için başka nasıl, ne yapmamız gerekiyordu bize bir hatırlatır mısınız?

Hatırlatın ki bu da bize bir ders olsun sağ ve sağlıklı olursak seneye bu günleri görürsek ona göre hareket edelim.

Biz sizleri çok seviyoruz, sizlere inanıyoruz, sizler bize ışık oluyorsunuz. Her yorumunuz için bir kez daha çok çok çok teşekkür ediyoruz.

………

Aman aman “bir bilen” rumuzlu abimiz siz ne diyorsunuz ne yapıyorsunuz?

Bakın okurumuz biz başkanlar ya da belediyeler için iyi yazınca ne diyor?

“Size belediyelerde başkan yardımcıları, iştirak yöneticileri, daire başkanları hatta başkanvekillerinin dahi makam araçları ile fink attığını ve de bunların şoförlerinin el pençe divan olduğunu plaka-araç olarak bildirebilirim. Hizmet satın alma mı kamu aracı mı hangi şartla nasıl alındı yoksa hibe mi isteseniz çıkartabilirim. Bırakın bu kamuoyu algılarını, sosyal medyadan sallamalarını… Herkes kamu kaynaklarını elinden geldiğince talan etmeye devam ediyor. Vatandaş desen hesap sormuyor o bakımdan ne hali varsa görsün. 4 senedir twit sallayanlar seçime 6 ay kala harıl harıl iş yapar gözükecek benim saf vatandaşım da aman ne çalıştılar diyecek. Şu şehri koca köye çevirenleri tebrik edin hep beraber.”

…….

Neyse laf aramızda yukarıdaki suçlamalarınızdan bir iki cümleyi özelden ya da sosyal medyadan nereden olursa olsun bana ulaştırırsanız çok mutlu olurum.

…..

Konya b…. kokuyor

Bir bürokrat abimiz aradı, şehrin muhtelif kesimlerindeki kötü rögar kokularından bahsetti.

Abimiz Konya’da yaşayan bir bürokrat olarak buna alıştığını söyledikten sonra şöyle bir serzenişte bulundu:

“Konya’ya dışından bir misafirimiz geldi ailecek onları gezdirdik. Konya çok hoşlarına gitti çok etkilendiler akşam yemekten sonra balkona çıktık.

Ama çok kötü ve ağır rögar kokusu üzerine misafirimiz,

‘Bir şey dikkatimizi çekti Konya çok güzel düzenli bir şehir ama niye b…… kokuyor? demez mi’

Mahcup olduk buna cevap veremedik.

Şehir büyük dedik.

Kanalizasyonlar çekmiyor dedik.

Yüksek katlı konutlar 30 yıl önce yapılmış rögarlar tarafından basınca yetersiz kalıyor dedik’

Ama sizce bu geçerli mi?

Mesela Cumhuriyet kapalı pazar bölgesinde Real’in orada ne olur gelin o ağır kokuyor bir de siz görün, duyun, hissedin…

Çarşıda esnaf dostlarımız var onlarda müşterilerinin bu durumdan rahatsız olmaması için dükkanlarının içinin b… kokusu ile dolmaması için rögarları naylon poşetlerle kapatıyorlarmış.

Bu da son derece yanlış bir şey yağmur yağdığı zaman da bu poşetler rögarları kıyacak ya da unutulacak sular rögarlara gitmeyecek.

Bu konuyu bir dile getirseniz” diyordu biz de elçi olarak iletmiş olduk

…….

Meram Belediyesi vallahi şaşırttı

Biliyorsunuz güzel olan her şeyi yazma bizim boynumuzun borcu.

Yanlış, eksik olan şeyi de üslubuna göre dile getirmek boynumuzdaki vebal.

Geçen gün bir okulumuzun uyarması ile Meram’daki çöp konteynırlarının kapaklarını yazmış, belediye de temizlenmiş halini göndermişti.

Şimdi belediyeden bu çöp konteynerleriyle ilgili gelen son görüntülere birlikte bakalım mı?

Sabunlu sularla yıkanıyor temizleniyor.

Teşekkürler sayın başkanım Kavuş.

Teşekkürler Meram Belediyesi’nin duyarlı yöneticileri…

Teşekkürler fedakar, cefakar işçi kardeşlerimiz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İnsan insandır; gözünde büyütürsün, küçücüktür; küçük sanırsın öyle şeyler yapar ki büyür de büyür, ne akla ne gönle sığdırabilirsin ..!

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Lüks son model otomobillerin camlarını açıp yere poşet, mendil atmadığımız zaman daha iyi adam oluruz.