KILIZAY?I DA KANA BULADILAR

Terör örgütünün ve onun yardım ve yaltakçılarının kahpelikleri devam ediyor. Kızılay Meydanı’nda yine bombalı araç saldırısıyla 37 kişi öldü. Bunların içinde teröristte var. Suçu, günahı olmayan sadece Kızılay’da bulunan insanlarımız katledildi.

Yüksekova ve Nusaybin’de operasyonların başlayacağı ve dokunulmazlıkların kaldırılmasının gündeme gelmesi bu olayın bir tesadüf olmadığını göstermektedir. Olayı PKK, DAİŞ, DHKP-C’nin yapıp yapmadığı önemli değil artık. Bunların yardımlaştığını hepimiz biliyoruz.

Ey çakal takımı, size gün doğdu! Haydi şimdi Kızılay’daki olayı bahane edip devlete saldırın. Haydi akademisyenler kanla doldurduğunuz dolma kalemle teröre destek bildirilerine imza atın. Dolma kaleminiz tükenirse yazmak için Kızılay’daki akan kanla doldurabilirsiniz. Ha doldurmuşsunuz, ha o kanı içmişsiniz. Sizleri bu ülkeden temizlemeden bizlere rahat yok.

Haydi devlet karşıtı sendikalar, dernekler, vakıflar kininizi kusun kusabildiğiniz kadar. Kanınız ve geniniz buna müsait.

DOKUNULMAZLIK KALDIRILMA İŞİ CİDDİYE BİNİNCE KIVIRMAYA BAŞLADILAR

Teröre destek vermenin dışında bizzat terörün içinde olan, terörü yönlendiren, teröristlere her türlü imkanı sağlayan, her fırsatta Türkiye Cumhuriyeti Devletine hakaret eden, Türkiye Büyük Millet Meclisinin BÜYÜKLÜĞÜNE gölge düşüren, milletvekillerinin DOKUNULMAZLIKLARININ kaldırılıp, adalet önüne çıkarılması için YÜCE TÜRK MİLLETİ sabırsızlıkla bekliyor.

PKK’nın destekçileri, koro halinde kinlerini kusmaya başladılar. Bakın Hürriyet gazetesinden sakallı yazar Ahmet Hakan ne diyor; Önce PKK karşıtıymış gibi, Ankara’da Merasim Sokakta bomba yüklü aracı patlatan ve 29 kişinin ölümüne neden olan canlı bomba için İngiltere’de PKK yandaşları Yeşiller Partisinin elemanları, ellerinde canlı bombanın resimleriyle PKK’ya destek yürüyüşü yapmışlar. Ahmet Hakan bey bunları kınıyor. Eyvah! Kendini PKK karşıtı gibi gösterdikten sonra başlıyor dokunulmazlıkların kaldırılmasının uygun olmayacağına. “Efendim 90’lı yıllarda milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmış ta ne olmuş?’ ‘HDP liderinin cezasını adalet değil halk oylarıyla falan vermeliymiş.’ Sevsinler seni Ahmet bey!Senin beyninin arkasını biliriz. Yemezler Ahmet Hakan bey! Bu ülkeyi en büyük ihaneti yapan gazetecilik adına devletin sırlarını pazarlayan Erdem Gül ve Can Dündar’a verdiğiniz desteği biliriz. Anayasa mahkemesi onları salınca ne memnun oldunuz. Köşenizde onların kılıfı da hazır. Biz biliriz ki adalet sizin düşündüğünüz, istediğiniz gibi karar verirse adalet iyi, aksi durumda tu kaka…

Yanılmıyorsam 10 Mart akşamı, NTV’de bir oturum var. Orada bulunan bir erkek katılımcı, Mehmet Tezkan, dokunulmazlıkların kaldırılmasını istemiyor. Efendim PKK dermiş ki; ‘Bakın gördünüz mü, sizin seçtiğiniz milletvekillerini tutukladılar’ dermiş. Böyle bir kamuoyu oluştururmuş. Adama bak. PKK’nın ne düşündüğünü açıklıyor. Ulan sen milletin ne düşündüğüne mi bakacaksın, yoksa PKK’nın mı?

İnce ince terör ve PKK yandaşlığı yapanlar, kalleşliklerini, ihanetlerini kusmaya başladılar.

HDP’nin eş başkanlarını, ülkemize hakaretleri durdurdular. Korkmuyormuş izlenimi vermek için, ‘Efendim 550 milletvekilinin de dokunulmazlığı kalksınmış’  Emriniz olur efendim.

Paraleller dahil, ihanet odakları hep bir ağızdan ‘aman dokunulmazlıklar kaldırılmasın’ diyorsa, dokunulmazlıkların kaldırılması hayırlıdır ve adalet için şarttır.

Operasyonların devam ettiği, şehitlerimizin geldiği bu günlerde dokunulmazlıklar kalkmayacak ta ne zaman kalkacak?

BAŞBAKANIM! HALKIN SESİNİ DİNLEYİN…

Başbakanımız dokunulmazlıklar konusunda meclisteki partilerle görüşeceğini söylüyor. Sayın Başbakanım herhalde HDP ile görüşmeyeceksinizdir. Geriye CHP ve MHP kalıyor. Mecliste partimi var ki diyeceğim dilim varmıyor. CHP’nin HDP’ye nasıl destek verdiğini bilmiyor musunuz? CHP etnik ve mezhepçi çizgiye çeken Kılıçdaroğlu ile mi görüşeceksiniz? Görüşmede HDP’lilerden daha HDP’li olan Sezgin Tanrıkulu’da bulunacak mı? Ne diyor Kılıçdaroğlu; ‘Güneydoğuda kan dökmek terör örgütünün işine yarar’ diyor. Yani devleti kan dökermiş gibi gösteriyor. Esed’in katliamına sessiz kalan, mültecilere karşı gelen bir partinin Genel Başkanı ile mi görüşeceksiniz? CHP’nin tavrını ben size söyleyeyim. ‘Aman dokunulmazlıkları kaldırmayın’ diyecekler. AB ne der? AP ne der? ABD ne der? Rusya ne der? Diye sizi vazgeçirmeye çalışacaklar. Onlar hiç Türkün hür iradesi ne der? Millet ne der? Diye düşünmediler, düşünmeyecekler.

MHP’ye gelince, onlar dokunulmazlıkların kaldırılmasına evet diyeceklerdir. Eğer kendi koltuklarının kurtulmasından zaman bulabilirlerse sizinle görüşüp evet diyeceklerdir.

Sayın Başbakanım! Siz milletin sesini dinleyin, adaletin sesini dinleyin, şehitlerin gazilerin sesini dinleyin. Kısacası VİCDANINIZIN sesini dinleyin. Kimsenin yaptığı ve yapacağı yanına kar kalmamalı.

BEDEL ÖDETMEYEN BEDEL ÖDER

Eğer siyasi iktidar dokunulmazlıkları kaldırmayıp adaletin gerçekleşmesini önlerse ve bu adamlar yine teröre desteklerini ortaya koyup söylemlerine devam ederse yapılan bütün mücadele boşa gidecektir. Eğer siz bataklıkla meclisteki baronlardan, ülke içinde kandil görevi görenlerle uğraşmayıp, sivrisineklerle, hendek kazanlarla uğraşırsanız bu işin sonu alınmaz. Bugün hendek şurda, yarın burada haline döner.

İnanın kardeş dediğimiz korkularından sesini çıkaramayan Kürtler, PKK’lı pardon HDP’li vekillerin hesap vermeye başlamasıyla devletine sıkıca sarılacaktır. Türk milletinin onuru, gururu her şeyin üstündedir.

Siz HDP’lileri bir halledin, bizler onurumuz için, gururumuz için, bayrağımız, bölünmez bütünlüğümüz için BEDEL ödemeye hazırız. Konulan bombalarla mücadelede verdiğiniz şehitler ile zaten bedel ödemiyor muyuz?

DOKUNULMAZLIKLAR KALKSIN, YARGILAMA TUTUKSUZ DEVAM ETSİN

Bu ihanet adaletini kim ortaya attı? Efendim vekillerin dokunulmazlıklarını kaldıracaksınız, suçladığınız vatana ihanet nedeniyle tutuksuz yargılayıp adaletin içine edeceksiniz. Adamlara yurt dışına kaçma imkanı vereceksiniz, orada ihanetlerine devem imkanı vereceksiniz öyle mi? Yapmayın etmeyin, adaletin de içine  etmeyin..

Kim bir suç işlemişse bedelini mutlaka ödemelidir. Konu VATAN’dır. Gerisi TEFERRUATTIR.

Benim fikrimi sorarsanız hiç geçiktirmeden dokunulmazlıklar kaldırılmalı. Herkes hesap vermelidir. Eğer siyasi iktidar bunu yapmazsa, bizlerde onları Allah’a havale ederiz. Rabbimin adaletini ve nasıl dokunduğunu görürler inşallah. Esen kalın.