KIZ ÇOCUKLARINIZA SAHİP ÇIKIN!

Örf, adet ve hurafelerle yaşayan toplumların, itilen, toplum dışına atılan ve yok sayılan varlıklarıdır kadınlar. Böyle toplumlarda Ataerkil hayat etkilidir ve erkeğin her şeyi yapmaya hakkı vardır, ahlak dışı olsa bile yaptığı her şey mubah olarak görülür. O yüzden bu toplumlarda, kadının ne adı vardır, ne hakkı, ne de hayatın içinde rolü. Beslemedir, hizmetçidir, “sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceğin” bir üreme makinesidir ve öfke gidericidir.

Her platformda, her konuşmada ve sosyal medyada insanlar öyle öğütçüler ki, “kızlarınıza sahip çıkın” diye basbas bağırırlar, yazarlar, çizerler.  Ey akıl fukaraları, kızlarınıza sahip çıkacaksınız da oğlanlarınız ne olacak? Onları teşvik mi edeceksiniz? Asıl toplum olarak erkek çocuklarına sahip çıkmamız, onları daha fazla eğitmemiz gerekir.

Herkes gençliğin yok olmasını, ahlak ve edebin ortadan kalmasını kızlar üzerinden dile getirip öfkelerini onların üzerine boşaltmakta. Nedir sıkıntı? “Yok efendim kız o şekilde giyinmemeli, o saatte dışarıda olmamalı.” Bazı insanlarca kızların giyiniş tarzlarından dolayı, tecavüzcüyü, tacizciyi ve öldüreni aklarcasına tavır sergiliyorlar, öldürülmelerini bile mubah kılacak kadar abartıp sanki olayın diğer faili olan erkeği korumuş oluyorlar. Gerekçe, öyle giyinmeyeydi, öyle giyinirse erkekler de bakar ve taciz eder. Bu genelde belli bir kesimin savunma ve öfkeyi kusma içgüdüsüdür. Tamam, tasvip edersiniz etmezsiniz, ben de gecelik kıyafetleri gibi kıyafetleriyle sokaklarda gezmelerini eleştirebilirim, doğru olmadığını da söyleyebilirim, ama kadınların nasıl giyinip giyinmediği benim yargılama yetkimde değil, Allah ile kendi aralarında olduğu için o giyinişler kendilerini bağlar. O öyle giyindiyse, ortalık giyinik çıplaklarla doluysa, erkeklerin şehvet ve arzuyla bakması mı gerekir, bakmasın. “Züleyha’lar nasıl giyinirse giyinsin, haramdır diye bakmayan Yusuflar yetiştirin” siz.

Ah bir okusanız Kur’an-ı Kerim’i, göreceksiniz ki, Nur suresinde, tesettürün ilk önce “Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Allah, onların bütün yaptıklarından haberdardır.” ayetiyle erkeklerin gözlerine geldiğini göreceklerdir. Ne okuyorsunuz, ne de yetiştirme derdindesiniz. Sadece günah keçisi arama peşindesiniz. Kadını damgalıyor, yargılıyorsunuz ama o tecavüzcü, tacizci ve harama bulaşan erkek çocuklarını da siz yetiştiriyorsunuz, hatta “yapsın, hovarda oğlum, elinin kiri” diye çocukluğundan itibaren teşvik bile ediyorsunuz. Bu dil, ne bilinçli ana baba dilidir, ne de bir Müslüman dilidir. Bu dil, cahiliye döneminde kız çocuklarına verilen değerin dilidir. Eğer bu dili kullanır ve bu tarz yaklaşımlarla erkek çocuklarınızı, “bu ileride çok can yakacak” diye sever ve büyütürseniz, o çocuğun büyüyüp yaktığı canlardan, en az onlar kadar siz de sorumlusunuz.

Oğlunuz hovarda olursa övünç kaynağı, ama kızınız hovarda olursa, suçlu olan karşıdaki erkektir. Neden bu ikilem, ikisi de erkek değil mi, ikisinin de elinin kiri değil mi? Eğer oğlunuzun hovardalığını övünç kaynağı yapıyorsanız, inancınız yoksa ve o kadar medeni iseniz, o övüncü kızınızla da yaşamaya ne dersiniz? Zinaysa zina, el kiriyse el kiri, bunun kadını erkeği yok. Bu yüzden, siz asıl kızları korumaya almadan önce, erkek çocuklarınızı teşvik edici bu sözlerden vazgeçin, nasıl yaşamaları gerektiğini, haramı helalı bilmelerini, kendi ailelerinde de bayanların olduğunu, onlara yapılmasını istemediği şeyleri onların da yapmaması gerektiğini öğretin.

Erkek çocuğunuzu övünç kaynağı olarak siz yetiştiriyorsunuz. Tabii bir de inancınızdan önce töreniz var, geleneklerinizin size söylettiği sözler var. Erkek değil mi, yapsın, kız tecavüze bile uğrasa, töre var ya o kahrolası töre, neyi emrediyor o töre, “vurun, öldürün ve gömün de namus lekesinden de kurtulun” diyor, sözde töreyi, din ve adalet olarak kabul edenlerce. Sebep, “namusumuzu kirletti.“ Yazık, hem de çok yazık, yere batsın sizin töreniz de saçma sapan söylemleriniz de. Hiç düşünmüyorsunuz, “Namus sadece kadına özgü bir şeyse, Yusuf’un sakındığı neydi?”

Ataerkil toplumun, erkekleri görmezden gelip hep kadınlar üzerinden konuşan bu bir kesime sormak isterim. Hatırlayın, bazı zevatlar, yakın bir zaman önce de kadın sporcuların kıyafetlerini eleştirip, tesettür konusunu ortaya attılar. Ama erkek sporcuların kıyafetleri de en az bayanların ki kadar problemli olmasına rağmen, neden bunu bahse konu etmezler ve sadece bayanların kıyafetlerine atıfta bulunurlar? Doğrusu bu kadar çelişkiyi anlamak da mümkün değil.

Bırakın bu kızlar üzerinden ahlak ve namus bekçiliği yapmayı. Tamam, ahlak ve namus, hem kız hem de erkek için gerekli de, siz erkek çocuklarına biraz sahip çıkın, herkesin evladı kendileri için değerlidir. Kendi kız çocuklarınıza yapılmaması gerekeni, onların da yapmaması gerektiğini öğretin.