KKTC’DEKİ ASGARİ ÜCRET DOĞRU İSE BİZ TÜRKİYE’DE ÖLELİM

İki gündür yine şehri turluyorum.

Evet bazı okurlarımızın kızdığı gibi zengin insanlarla da oturuyorum, elinde çantası siparişe göre ev ev dükkan dükkan hatta cami cami dolaşan çeşmeci ile de yıllardır yaptığı demircilik işini bırakarak inşaatlarda çalışabildiği kadar çalışmaya çalışan demirci ustası ile de çay içiyorum dertleşiyorum.

Gidişat inanın iyi değil.

İnsanların sesi soluğu çıkmıyor.

Çünkü insanlar korkuyor

Hatta öyle ki bizim sessiz sedasız mütevazi haline şükreden insanımız bile artık geçinemediğini söyleyebiliyor.

Ama insanlarımızın yaşı işleri güçleri ne olursa olsun büyük bir korku içerisindeler.

Hükümeti gidişatı eleştirmekten çok ama çok korkuyorlar.

Bu da demektir ki ekranlar, sosyal medya ve sosyal medyayı kullanmayan insanlarımız da artık üzerine kara basan gibi çöken KORKUnun esiri olmuş durumdalar.

Bu iyi bir şey değil.

Daha önce de okumuştum.

Ama dün sabah yine okuyunca sizlerle paylaşmak istedim.

“Japonya'da 4. yüzyılın sonlarına doğru tahta oturan İmparator Nintoku, yüksek bir kuleye çıkar ve ülkesine bakar.

Gökyüzüne doğru yükselen tek duman dahi göremeyince, halkının yoksul düştüğüne ve bu yüzden hiç kimsenin evinde pirinç dahi pişiremediğini anlar. Hemen bir ferman çıkaran Nintoku, halkının üç yıl boyunca sadece kendileri için çalışmasını emreder.

Sarayda çalışanları bile evlerine gönderir...

Sadece kendileri için çalışan halk, üç yılın sonunda bolluğa kavuşur.

Nintoku kuleye çıkar, ülkenin her yerinde ocakların tütmekte olduğunu yükselen dumanlardan anlar. Yanındaki eşine sevinç içinde "ARTIK ZENGİNİZ" der...

İmparatoriçe ise üç yıl boyunca bakımsızlıktan dolayı her yeri eskiyen, çatısı akan, çiçekleri solmuş sarayı göstererek, “SEN BU HALİMİZE ZENGİNLİK Mİ DİYORSUN" der...

Nintoku'nun yanıtı,

Yüzyıllardır Japonlar'ın aklından çıkmaz;

"HALKIN FAKİRLİĞİ, BİZİM FAKİRLİĞİMİZDİR, ZENGİNLİĞİ DE BİZİM ZENGİNLİĞİMİZDİR.”

………………….

Evet çok şükür bizde bacalar tütüyor.

Ama nasıl tütüyor elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün.

Rahmetli dedem derdi ki;

“Oğlum her evin bacasından bir duman tüter.

Tüter ama nasıl tüttüğünü ancak içerdekiler bilir”

…………………..

Önce bir haber okudum,

“KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’NDE NET ASGARİ ÜCRET 35 BİN 180 TL’YE YÜKSELDİ”

……………..

Bu haber doğru mu?

Hala okudukça inanmak istemiyorum.

Suyunu elektriğini bile verdiğimiz çevre düzenlemesini parkını bahçesini Konya Büyükşehir’in yaptığı yavru vatan canımız kanımız olan Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde asgari ücret gerçekten 35 bin TL mi?

…………….

Bu asgari ücretli için.

Peki gençler için durum ne?

Dün sabah yandaş, açık oturumlarında bile AK Partiyi öven üniversite hocalarından hukukçulara kadar kim varsa hepsini vitrine çıkartan ve sabahtan akşama kadar hükümetin tüm icraatlarını övdüren ekranda, haber kanalında biri kadın biri erkek, iki ekonomist yapılan son araştırmada gençlerimizin aile destekleri ile yaşadıklarını ve başta üniversite gençliğinin hayallerinin yurt dışı olduğunu söylüyorlardı.

Birden yazımı bıraktım onların konuşmalarını not almaya başladım.

Bakın sabahtan akşama kadar gece yarılarına kadar hükümeti destekleyen haber kanalındaki canlı yayın konuşmalarının bazı bölümleri,

…………..

GENÇLER AİLE DESTEĞİ İLE YAŞIYOR

……….

GENÇLERİN YÜZDE 70’İ AYLIK 5 BİN’TL İLE YAŞIYORLAR

…………….

GENÇLERİN YÜZDE 30,1’İ YURT DIŞINA GİTMEK İSTİYOR

………………

Üç kişilik bir evde kalan bir öğrencinin aylık maliyeti bir yıl içerisinde yüzde 49,59'luk artışla 12 bin 535 TL'den asgari ücretin de üstüne çıkarak 18.750 TL'ye yükseldi.

,,,,,,,,,,,,,,,,

GENÇLERİN GELİRLERİ İLE HAYALLERİ GERÇEKLEŞMİYOR

………….

ÖĞRENCİNİN AYLIK YAŞAM MALİYETİNDE YÜZDE 57,17 ARTIŞ

Üniversite öğrencilerinin yaşam maliyetleri içerisinde yer alan barınma ve fatura ödemelerinin payını doğru tespit edebilmek amacıyla hane tiplerine göre farklı hesaplamalar yapılırken, üniversite öğrencileri; özel yurtlarda ve öğrenci evinde yaşama durumlarına göre farklı kategorilerde değerlendirildi.

………………………

Özel yurtlarda kalan gençlerin barınma masrafı yapılan saha araştırmasından elde edilen değerlerin ortalaması üzerinden değerlendirilirken, öğrenci evi ücretleri için ise İstanbul’da mahalle düzeyinde elde edilen kira birim fiyatları üzerinden gerçekleştirilen kümeleme yöntemi sonucu İstanbul’da üniversite öğrencilerinin sıklıkla ev kiraladığı mahalleler üzerinden ortalama kira birim fiyatı belirlenerek; ortalama 120 metrekare, 3+1 odalı, 3 öğrencinin barınacağı bir ev için kişi başına düşen kira maliyeti hesaplandı.

……………………

2023-2024 yılında özel yurtta kalan bir öğrencinin İstanbul’da aylık yaşam maliyeti 14 bin 583 lira olurken, 2024-2025 öğretim döneminde bu maliyet yüzde 57,17 oranında artışla 22 bin 920 liraya çıktı.

Aynı hesaplama, kiralık bir evde 3 kişi yaşayan öğrenciler için 12 bin 535 liradan 18 bin 750 liraya çıktı.

……………….

Bunlar yandaş medya ekranlarında söylenenler,

…………….

Asgari ücretlimiz bu.

Üniversite gençliği bu.

Biz emekliler ise işi onur, gurur, namus meselesi yaptığımız için bir de korktuğumuz için bu yaştan sonra torun sahibi iken adliyelerde, mahkemelerde sürünmemek için, cezaevlerine gitmemek için, korktuğumuz için susuyoruz.

………………………

Türkiye’nin yüzde 15’lik bir kesimi dünyanın en zenginleri kategorisine girmek için birbirlerini çiğnerken ülkenin geri kalan kısmı büyük öfke içerisinde.

Bu işin siyaset ile alakası yok.

Şu parti bu parti ile hiç mi hiç alakası yok.

Bu konumdaki AK Partililerin bile hayal kırıklıkları CHP’lilerden daha acı veriyor.

Ama ekonomi hiç de söylendiği gibi iyiye filan gitmiyor.

Parasız gençlikten, karnını doyuramayan milletten ahlak filan da beklemeyin olur mu?

SİZLERİN SESİ

OLMAK GÖREVİMİZ

Bir iktidar çalışanı abimiz ise yol trafik ve kasis sorununu fotoğraflarla bize şöyle anlatmaya çalışıyordu,

“Merhaba uğur abi

En sonunda benim sitenin kapıyı da düzlediler.

Bende artık belediyeler için iyi şeyler düşünmemeye başladım.

Kasis koymak bu kadar mı zor anlamıyorum.

100 metre ileride parka koyuyorlar kavşağa yok

………… müdürüme de durumu ilettim”

………………..

VETERİNER HEKİMLERİNİN

YENİ BAŞKAN VE

YÖNETİMİNİ KUTLUYORUM

Bizim bazı oda başkanları ve yönetimleri kendi kendilerine çalışılar yanlış anlaşılmasın ama kapalı devre giderler.

İşlerine sektörlerine çok büyük saygı duyduğum Veteriner Hekimleri de geçen günlerde bir genel kurul yapmışlar.

Bu odanın başkanlığı için tam üç aday varmış.

Düşünebiliyor musunuz biz neye alıştık?

Her oda dernek tek başkanla kurma başkanla seçime gider ve kazanır.

İşte Veteriner Hekimleri Odası tam üç başkan adayı ile seçime gitmiş.

Kıran kırana seçim olmuş

Ve bu odanın 50. Genel kurulu imiş.

Başkanlığı genç veteriner hekim Zafer Altınsoy kazanmış.

Biz de Zafer Başkan ve ekibini kutluyoruz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kimi değer görmeyi hak eder kimi gördüğü değeri yok eder.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Son model aracın camından yere çöp atmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.