KONYA’DA BİR SANAT GECESİ…

Tarih: 27 Şubat 2017 Salı, Saat: 20.00

Yer: Kültürpak içindeki Kütüphane.

Organizasyonu yapan: Konya Aydınlar Ocağı.

Konyalı sanatçı Nuri CENNET’in 75’inci yaş ve 60’ncı sanat yılını kutlamak için bir araya geliyoruz. Hemen bir teşekkürü Aydınlar Ocağı Başkanımız Dr. Mustafa GÜÇLÜ’ye gönderelim. Zira bu organizasyon tamamen onların eseri… Yıllardır bu işi başarıyla yapıyor.

Ud Kemal PEKÇAĞLAR, Kanun Köksal TOSUN, Solist Nuri CENNET. Konya Türkülerimizin icraatına başlıyorlar.

Bakınız bu insanlar sanatçı. Konya tabiriyle ‘çalgıcı’ veya ‘türkücü’ değiller. Maalesef insanların sanata bakış açıları ve adlandırmaları böyle. Bu insanlar yaşantılarıyla, davranışlarıyla, ahlakları ile topluma örnek olan kişiler. Ha sizin bazı TV kanallarında seyrettiğiniz, bayan-erkek anormal kıyafetleriyle toplum karşısına çıkan, kaç kere evlenip boşandığı belli olmayan, ahlaki değerleri bulunmayanlara, şarkıcı, türkücü, çalgıcı diyebilirsiniz.

Ama Konya’mızın yetiştirdiği Nuri CENNET, Kemal PEKÇAĞLAR ve Köksal TOSUN gerçek birer sanatçıdırlar. Bakmayın bu insanların dışarıya açılmadığına. Bunlar Türkiye çapında sanatçılardır.

Gelelim dinleyicilere… Kültürpark içindeki Kütüphane salonu tahminim 200-250 kişi kapasiteli. Yanılıyor olabilirim. Ama bütün koltuklar dolu, dışarıdan ilave sandalyeler getiriliyor. Allah’tan erken gitmişiz yer bulabildik. Dinleyici profillerine bakarsak solunun dörtte biri kadın. Kimi eşiyle çocuklarıyla gelmiş. Kimi birkaç bayan bir araya gelip öyle gelmiş, kimi yalnız gelmiş. Çoğunluk başörtülü. Hemen art niyet düşünmeyin. Bunu niye yazıyorum? Salondakiler Kadın-Erkek özelliğini bırakıp önce İNSANLAR…

Kadınlı-erkekli hepimiz müziğe odaklanmışız. Kadınlarımız bizim baş tacımız. Kızlarımız biçim baş tacımız. Ne oldu? Hepimiz müziği dinledik. Hüzünlendik mutlu olduk ve program sonunda ayrıldık.

Bir ilahiyat profesörünün yoğun-bakım ünitelerinin erkek-kadın olarak ayrılmasının gerektiği fetvası aklıma geldi. Aklı fikri başka şeylerde olan bu kişilerin, ölümle-yaşam arasında gelip giden yoğun bakımdaki kişilerin kadın-erkek diye ayrılmasını istemeleri ne kadar abes… Bizim dinimiz çok yüce son din… Ama bizim din adamlarımız? İşte ne çekiyorsak bu din adamı görüntülülerden çekiyoruz. Bir müddet sonra kadınla erkek yan yana mezara gömülemez derlerse şaşırmayın. Bunların akademik kariyerleri bile olsa boş. Zira bunlar yüce kitabımız Kur’an dan bir haber… Cahiliye döneminden kalma kız çocuklarını öldürmenin bugünkü karşılığı kız çocuklarını, kadınları dışlamak, onları aşırı kıskanıp eve hapsetmek olsa gerek… erkekler gezecek, tozacak, eğlenecek, kadınlar evlerinde oturup çocuğuna bakacak. Sevsinler. Bakın bugün kadınlar evde canları sıkıldığı için çocuklarını alıp camilere geliyorlar. Bazen biz çocuk gürültüsünden rahatsız olsak bile onları anlayışla karşılıyoruz. Kadının beyninde, kalbinde namussuzluk var ise istediğinizi yapın, üstüne kapı kilitleyin önleyemezsiniz. Hatta bazı cemaatler kadını Hacca bile götürmüyorlar. Adına yüce kitabımızda sure gönderilen kadınlarımız Rabbimizin bize emanetleridir.

Nereden nereye geldik.Cemilem, Kozan dağı, Fırın üstünde fırın, Eczanenin şişeleri parlıyor, Annem beni kaldırmışsın atmışsın vs.vs. Konya müziğine, aksak ritimli müziğe doyduk.

Bu arada duayen gazeteci-yazar Seyit KÜÇÜKBEZİRCİ’nin konuşmasını ilgi ile izledik. Konyalıların müzik aleti çalanlara pek hoş gözle bakmadığı dönemlerde, bu sanatçıların müzik aletlerini çuval içinde saklayarak taşıdıklarını anlattı.

Yıllar önce Nuri CENNET ağabeyden dinlemiştim. Şöyle üstü kapalı geçiyim. TRT sanatçısı Gülşen KUTLU, Nuri Cennet ağabeyin götürdüğü derleme türküleri okurken, Nuri ağabeye sorar. ‘Neden Konyalı kızlar bu türküleri okuyup kendilerini göstermez’ deyince, Nuri ağabey, ‘Konya’da kızlar türkü söylerse onlara iyi gözle bakılmaz’ gibi bir ifade kullanır. Gülşen Kutlu, ‘bizde mi öyleyiz yoksa?’ der…

Sayın Dr. Mustafa GÜÇLÜ beyefendi! Konya’da Nuri CENNET gibi ne değerler, sizden hatırlanmalarını ve gündeme getirilmelerini bekliyorlar. Konyalı değerlere sahip çıkmamız memnuniyetimizdir. Bunu lütfen devam ettiriniz. Biraz kadir kıymet bilelim diyorum.

O gece evlerimize mutluluk içinde döndük. Bize bu imkanı temin eden sanatçılarımıza ve bu organizeyi düzenleyen Dr. Mustafa GÜÇLÜ’nün temsil ettiği Aydınlar Ocağına teşekkür ederiz. Sağ olun var olun…

Kalın Sağlıcakla…