KONYA?DA TAŞ DEVRİ!
26 Aralık 2014, Cuma 00:00Çarşı dediğimiz Konya’nın merkezinde toprak görmeye hasret kaldık. Belediyelerimiz özellikle Büyükşehir Belediyemiz şehri adeta taş yığını haline getirdiler.
Çocukların nefes alacağı okul bahçeleri, bir park şeklinde düzenlenmekten ziyade asfaltlanıp veya kilit taş döşenip taşlaştırıldı. Belediyeler bu yaptıkları ile iftihar ettiler. Okul idarecileri çamurdan kurtulduklarını zannederek sevindiler.
Sonra Büyükşehir Belediyesi adına ne diyorlar bilmiyorum ama şehri bu fabrikasyon taşlarla donatmaya başladı. Asırlık ağaçların bulunduğu güllerin, çiçeklerin, çimlerin bulunduğu Mevlana alanı bir hiç uğruna katledilip taş döşendi. Banklarını bile taş yaptılar bu meydanın. Doğal tabiat görüntüsü gitti, naylon yapay görüntü geldi. Hz. PİR’in diyarı topraksız kaldı.
Mevlana Türbesi içi ve etrafı da taşlaşmadan nasibi aldı. İnsanların gözü toprağa hasret kaldı.
Şerafettin Meydanı adeta bir taş yığını. Şerafettin Camiinin Aleaddin’e bakan yerinde biraz toprak görebilirsiniz.
Kayalı parkta taştan nasibini aldı. Zaten baş olan bu yerler, valilik binasının etrafının da iyice taşlaştırılmasıyla noktalandırıldı.
Şems Parkı’da taştan nasibini alanlardan. Neyse ki daha önce buraları taşlaştırırken insafa gelip bir çim alanı bırakmışlar.
Gözlerini şimdi orta refüjdeki yeşilliklere diktiler, oraları da taşlaştırıyorlar. Son darbeyi iş merkezlerinin önündeki orta refüj yedi…
Şehir Meydanı dediğimiz Eski Adliyenin oraları da bu taşlara kobran edildi...
Şimdilerde Aziziye Camii etrafını da çevre düzenlemesi adı ile taşlaştırıyorlar. Canım toprak taşlarla kaplanıyor.
Bu taşları kimin ürettiğini, Belediyelere kimin sattığını doğrusu merak ediyorsun.
Bu taşlar insanlarımızın kalplerini de taşlaştırdı…
Baksana Belediyeler taştan başka hizmet vermez oldu neredeyse.
Korkarım bu gidişle Belediyelerin PARK ve BAHÇELER ünitesi adını değiştirip TAŞBAHÇELER Müdürlüğü yapabilirler.
Anlamadığım bir şey var. Şehrin tam merkezinde insanlar toprağı göremiyor, çiçeği, çimi göremiyor. Yağmur yağdığında o güzel toprak kokusuna hasret kalıyor insanlarımız.
Acaba bu yetkililer Tabiat Bilgisi, Fen Bilgisi, Tarım V.S. dersi okumadılar mı? Toprak demek can demek, yaşam demek, güzellik demek.
Acaba Belediyeciler yahu ayakkabımız çamur olmasın diye mu uğraşıyorlar. Çocuklarımız okullarında toprağı görmeyecek mi?
Yahu her yeri taş yapacağınıza her yeri yeşillik yapın insanların geçeceği, oturacağı az bir alanı taşlaştırabilirsiniz ama bütün meydanları taşlaştırmak neyin nesi…
İşi biraz da ti’ye alalım. Küçükken yalan söylediğimizi fark eden annelerimiz, ‘Sakın yalan söylemeyin. Zira yalan söyleyeni Allah TAŞ yapar’ derlerdi. Bu değişi bilip Konya’ya gelen misafirler şehir merkezinin her tarafının taş olduğunu görüp, yahu bu Konyalılar ne kadar yalancıymış. Baksana her taraf taş olmuş diyebilirler.
Televizyonun ilk yayın yıllarında bir çizgi film vardı. TAŞ DEVRİ diye… Hepimiz zevkle seyrederdik. Hatta çizgi film kahramanlarından biri Fred ÇAKMAKTAŞ idi… Şimdi de Belediyecilerimizin soyadlarından biri DÖŞEMETAŞ olabilir.
Yolların asfaltlanmasını ne kadar istemişsek, yerlerin taşlaştırılmasını da o kadar istemeyiz. Zira Belediyelerin övünçle bahsettikleri ne kadar taş döşedik işi, şehrin o kadar toprakla tabiatla alakasının kesilmesi demektir.
Toprak gözeliktir, toprak şifadır. Toprak candır, canlıdır. Gelin bu taşlaştırma sevdasını bırakın taşlaştırdığınız yerleri kaldırıp toprağın nefes almasını sağlayın. Bu işin şakası yok. Yaptığınız bu taşlaştırma işi hiç hoş değil… Siz bir şeyler yaptığınızı zannediyorsunuz ama, toprağın üstünü taşla kapatıp canlıları yok ediyorsunuz…
Belediyelerimizden iyice korktum. Dedim bunlar Aleaddin Tepesini de taşlaştırmasınlar. Onsan sonra adını değiştirip ALEADDİN TAŞ TEPESİ yapmayın! Bu gidişle ona doğru gidiyoruz…
Hepten karamsarlığa kapılmayalım. Şükürler olsun mezarlıklarımız toprak, gideceğimiz yerde sıkıntı yok!
Ancak tarihi mezarlıklarında üstlerinin taşlaştırıldığını ve bu taşlaştırılmış alanların altında atalarımızın mezarlarının kaldığını unutmayalım. Şems Parkı bunlara örnektir.
Ey Belediyelerimiz!
Şu taş döşeme işinden vazgeçin. Doğanın dengesini bozmayın. KONYA İÇİNDE YEŞİL DEĞİL, YEŞİL İÇİNDE KONYA! sloganı doğru oldu. Konya’nın merkezinde yeşil kalmadı. Konya’nın etrafı şükürler olsun yeşil. Konya etrafındaki yeşilin merkezde yaşayanlara faydası ne olacaksa?
Belediyelerimiz biz TAŞ’a alıştık, taş bizim en büyük uğraşımız diyorlarsa, alsınlar bir kutu ÇAKMAKTAŞI nereye döşerlerse döşesinler…
Esen kalın!
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.